Mümin ve Kafirin Uğraşı
24- “Mümin ahireti için azık toplar, kafir ise zevke dalar.” [120]
Sefahat Nedir?
25- “Sefahat; alçaklara kişilere uymak, azgın insanlarla da dost olmaktır.”[121]
Hikmetli Sözler
26- “İbadet etmek isteyen, onun için temizlenmelidir. Müstehap ameller, farzları engellerse onları bırakınız. Yakin kurtuluşun sığınağıdır. Yolculuğun uzaklığını hatırlayan, ona hazırlanır. Akıllı adam, kendisine nasihat etmesini isteyen kimseye hile yapmaz. Sizinle öğüt arasında (öğüt almanızı engelleyen) gurur perdesi vardır (gurur ve bencillik kalkmadıkça öğüt etkili olmaz). İlim, öğrenenin mazeretini ortadan kaldırır; (zira insan cahil olduğu müddetçe mazeret gösterebilir; elbette her cahil değil). Vakti biten her kişi mühlet ister, fırsatı olan kişi de işlerini sonraya ertelemekle oyalanır.”[122]
27- “İnsanlar üç şeyle helak olur: Tekebbür, ihtiras ve haset. Tekebbür, dinin yok olmasına sebep olur, İblis de onun için lanete uğradı; ihtiras, insanın canının düşmanıdır, Adem (a.s) da onun için cennetten çıkarıldı; haset de kötülüklerin delilidir (öncüsüdür), Kabil işte bundan dolayı kardeşi Habil’i öldürdü.”[123]
Ey Allah’ın Kulları!
28- “Ey Allah’ın kulları! Allah’tan korkun; (kurtuluş ve saadet) talep etmede ve ihtiyarlığa karşı (onu göz önünde bulundurarak) ciddiyet gösterin; azap parçaları inmeden ve lezzetleri yok edici ölüm ulaşamadan önce amel etmeğe koşun. Zira dünya, nimetlerinin devamı bulunmayan, musibetlerinden emin olunmayan, kötülüklerinden kaçınılmayan aldatıcı bir engel ve eğik (güvensiz) bir dayanaktır.”[124]
Tefekkürün Önemi
29- “Tefekkür edin; çünkü tefekkür, basiretli kimselerin kalbinin hayat mayasıdır.”[125]
Üç Şeyden Yoksun Olmanın Kötü Neticesi
30- “Aklı olmayanın edebi, himmeti olmayanın yiğitliği, dini olmayanın da hayası olmaz.”[126]
31- “En iyi zenginlik, kanaattir; en kötü fakirlik ise (zengin birinin karşısında) boyun eğmektir.”[127]
Şaka ve Susmanın Sonuçları
32- “Şaka, heybeti yer (azaltır); susmak (az ve öz konuşmak) ise heybeti çoğaltır.”[128]
İbretlerden Öğüt Almak
33- “Ey Allah’ın kulları! İbretlerden öğüt alın ve geçmişlerin geriye bıraktıkları eserleri ibret kaynağı edinin. Bunca nimetlerin şükrü için günahlardan uzak durun ve nasihatlerden yararlanın. Allah’ın yardımcı ve sığınak, Kur’an’ın delil ve davacı, cennetin sevap, cehennemin de ceza ve işkence olması insana (öğüt olarak) yeter.”[129]
Gerçek Yakın ve Gerçek Yabancı
34- “Gerçek yakın, nesep bakımından uzak olsa bile muhabbetin yakınlaştırdığı kimsedir; gerçek yabancı ise nesep açısından yakın olsa bile muhabbetin uzaklaştırıldığı kimsedir. Vücuda elden daha yakın bir şey yoktur, fakat kırıldığı zaman kesilip atılır.”[130]
Nimete Şükretmemenin Neticesi
35- “Nimetlere şükretmemek, aşağılıktır.”[131]
Nasıl İstiyorsan Öyle Ol
36- “Halkın seninle nasıl arkadaş olmasını istiyorsan, sen de onlarla öyle arkadaş ol.”[132]
Mescide Gidenin Sekiz Hayırdan Birine Ulaşması
37- “Kim mescide gidip gelirse sekiz hayırdan birine ulaşır: Muhkem ayetlerden birini öğrenir; yararlı bir arkadaş bulur; yeni bilgi elde eder; umulan bir rahmete kavuşur; hidayete eriştirecek veya helak olmaktan kurtaracak bir söz öğrenir; utanarak ya da Allah korkusundan günahları terk eder.”[133]
Şaşırılacak Kimse!
38- “Şaşarım yemeği hakkında düşünüp akli ve manevi meseleler hakkında düşünmeyen kimseye; karnını rahatsız edici yemeklerden uzak tutar, ama göğsü (ve aklını) helak edici şeylerle doldurur.”[134]
Nasihat İsteyenin, Nasihat İstemekten Pişman Olması
39- Birisi İmam Hasan’dan kendisine nasihatte bulunmasını istediğinde İmam (a.s) şöyle buyurdular:
“(Şu şartla sana nasihat ederim ki) sakın beni övmeyesin; çünkü ben kendimi daha iyi tanıyorum; beni yalanlamayasın; zira yalanlanan bir kimsenin görüşü (görüşünü söylemesi) değer taşımaz, yanımda da bir kimsenin gıybetini etmeyesin.” Bunun üzerine İmam (a.s)’dan nasihat isteyen adam; “Bana müsaade ederseniz, huzurunuzdan ayrılayım” dedi. İmam (a.s) da; “İstersen gidebilirsin” buyurdular.[135]
Allah’tan Korkmanın Yararları
40- “Bilin ki, kim Allah’tan korkup sakınırsa (takvalı olursa), Allah ona fitnelerden kurtulabilmesi için bir çıkış yolu gösterir, onu doğruya iletir, kemale ermesini sağlar, hüccetiyle onu zafere erdirir, yüzünü ağartır, isteklerini yerine getirir ve Allah’ın kendilerine nimet verdiği peygamberler, doğrular, şehitler ve salihlerle beraber olur; ne iyi arkadaştır onlar.”[136]
[1] - Tarih’ul- Hulefa, s. 188.
[2] - Bihar’ul- Envar, c. 43, s. 264.
[3] - a.g.e. c. 43, s. 263.
[4] - a.g.e.
[5] - a.g.e.
[6] - a.g.e. c. 43, s. 264.
[7] - a.g.e.
[8] - a.g.e. c. 43, s. 263.
[9] - a.g.e. c. 43, s. 266.
[10] - a.g.e. c. 43, s. 265.
[11] - a.g.e. c. 43, s. 266.
[12] - a.g.e. c. 20, s. 368.
[13] - a.g.e. c. 20, s. 345.
[14] - a.g.e. c. 44, s. 1.
[15] - a.g.e. c. 44, s. 49.
[16] - İrşad-ı Mufid, s. 171.
[17] - a.g.e. s. 172.
[18] - a.g.e. s. 172-173.
[19] - Tarih-i Yakubi, c. 2, s. 204-207. Tarih-i Taberi, c. 7, s. 1.
[20] - İrşad-i Mufid, s. 170.
[21] - Tarih Boyunca İslam Mezhepleri ve Şiilik, s. 378.
[22] - Kafi, c. 1, s. 461.
[23] - İrşad, c. 2, s. 5.
[24] - Menakıb-i İbn-i Şehraşub, c. 3, s. 192.
[25] - Tarih-i Ehl’ul- Beyt, s. 74.
[26] - Kamil, c. 2, s. 443.
[27] - Müruc’uz- Zeheb, c. 3, s. 4.
[28] - Fusul’ul- Muhimme, s. 161.
[29] - Kamil, c. 2, s. 445.
[30]- Şerh-i Nehc’ül- Belağa, İbn-i Ebi’l- Hadid, c. 16, s. 38-41. Müruc’uz- Zeheb, c. 3 s. 9.
[31] - Vefeyat’ul- A’yan, c. 2, s. 66.
[32] - İlel’uş- Şerayi, s. 212. Tezkiret’ul- Havas, s. 206.
[33] - İrşad-ı Mufid, c. 2, s. 14. Fusul’ul- Muhimme, s. 163.
[34] - a.g.e.
[35] - a.g.e.
[36] - Ensab’ul- Eşraf, c. 3, s. 42.
[37] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 635. İmam Bakır (a.s)’ın Ahvel’e öğütleri bölümünde.
[38] - İlel’uş- Şerayi, c. 1, s. 221.
[39] - Tarih-i Taberi, c. 4, s. 126.
[40] - Şerh-i Nehc’ül- Belağa-i İbn-i Ebi’l Hadid, c. 16, s. 15.
[41] - a.g.e. c. 16, s. 10.
[42] - a.g.e. c. 16, s. 11.
[43] - a.g.e. c. 16, s. 49.
[44] - Kifayet’ul- Eser, s. 226.
[45] - Kafi, c. 1, s. 461.
[46] - Kafi, c. 1, s. 302.
[47] - İlel’uş- Şerayi, c. 1, s. 225. Avalim, c. 16, s. 287.
[48] - Tezkiret’ul- Havass, s. 213.
[49] - El-İsabe, c. 1, s. 331.
[50] - Tezkiret’ul- Havass, 213.
[51] - Menakıb, c. 4, s. 44.
[52] - İrşad, c. 2, s. 17 ve 19.
[53] - Avalim, c. 16, s. 277.
[54] - Menakıb, c. 3, s. 191.
[55] - Kafi, c. 1, s. 461. Kifayet’ul- Eser, s. 229.
[56] - Menakıb-i İbn-i Şehraşub, c. 3, s. 192.
[57] - İrşad, c. 2, s. 20.
[58] - İ’lam’ul- Vera, s. 212.
[59] - Fusul’ul- Muhimme, s. 116.
[60] - İrşad, c. 2, s. 26.
[61] - İlel’uş- Şerayi, c. 1, s. 211.
[62] - El-Uyun-u Ahbar’ur- Rıza, c. 2, s. 62.
[63] - Emali-yi Saduk, s. 100.
[64] - Tezkiret’ul- Havass, s. 212.
[65] - Kenz’ul- Ummal, c. 12, s. 116.
[66] - a.g.e. c. 12, s. 124. Sünen-i İbn-i Mace, c. 1, s. 51.
[67] - Kenz’ul- Ummal, c. 12, s. 120. Sünen-i İbn-i Mace, c. 1, s. 51.
[68] - Keşf’ul- Ğumme, c. 1, s. 548.
[69] - Menakıb, c. 4, s. 9.
[70] - Emali-yi Saduk, s. 150.
[71] - Menakıb-i İbn-i Şehraşub, c. 4, s. 14.
[72] - Emali-yi Saduk, s. 150.
[73] - a.g.e. Bihar, c. 43, s. 331.
[74] - Mucem’ul- Kebir-i Taberanî, c. 3, s. 98.
[75] - Mucem’ul- Kebir-i Taberanî, c. 3, s. 22, H. 2535.
[76] - Vesail’uş- Şia, c. 8, s. 55.
[77] - Bihar, c. 83, s. 175, H. 2.
[78] - Nezm-u Durer’us- Simtayn, s. 201.
[79] - Mehaccet’ul- Beyza, c. 4, s. 33.
[80] - Mucem’ul- Kebir, c. 3, s. 73, H. 2703.
[81] - Emalî-yi Saduk, s. 150; Bihar, c. 43, s. 331.
[82] - Nezm-u Durer’us- Simtayn, s. 196.
[83] - Kenz’ul- Ummal, c. 12, s. 117.
[84] - Mülhakat-ı İhkak’ul- Hak, c. 11, s. 116.
[85] - Bihar’ul- Envar, c. 43, s. 342.
[86] - a.g.e. s. 343.
[87] - Bihar, c. 43, s. 344.
[88] - Tarih’ul- Hulefa, s. 191.
[89] - Kemal’ud- Din, c. 1, s. 316. Kifayet’ul- Eser, s. 225.
[90] - Kafi, c. 8, s. 330.
[91] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 635.
[92] - Emali-yi Saduk, s. 101.
[93] - a.g.e.
[94] - Emali-yi Saduk, s. 101.
[95] - Kurb’ul- Esnad, s. 139,H. 492.
[96] - Kamil’uz- Ziyarat, s. 11.
[97] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 459.
[98] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 465.
[99] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 469.
[100] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 465.
[101] - Bihar’ul- Envar, c. 78, s. 113.
[102] - a.g.e. c. 78, s. 111
[103] - a.g.e. c. 78, s. 111
[104] - a.g.e. c. 78, s. 111
[105] - a.g.e. c. 78, s. 102
[106] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 449.
[107] - Bihar’ul- Envar, c. 78, s. 111
[108] - Bihar’ul- Envar. c. 78, s. 114
[109] - Bihar’ul- Envar. c. 78, s. 115
[110] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 445.
[111] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 453.
[112] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 465.
[113] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 465.
[114] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 467.
[115] - Bihar’ul- Envar, c. 44, s. 138-139.
[116] - Leali’l- Ahbar, c. 1, s. 51.
[117] - Bihar’ul- Envar, c. 78, s. 115
[118] - Bihar’ul- Envar, c. 78, s. 113
[119] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 465.
[120] - Bihar’ul- Envar, c. 78, s. 112
[121] - Bihar’ul- Envar, c. 78, s. 115.
[122] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 469.
[123] - Bihar’ul- Envar, c. 78, s. 111.
[124] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 471.
[125] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 499.
[126] - Keşf’ul- Ğumme, c. 2, s. 197.
[127] - Bihar’ul- Envar, c. 78, s. 113.
[128] - Bihar’ul- Envar, c. 78, s. 113.
[129] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 471.
[130] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 465.
[131] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 465.
[132] - Bihar’ul- Envar, c. 78, s. 116.
[133] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 467.
[134] - Sefinet’ul- Bihar, c. 2, s. 84.
[135] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 469.
[136] - Tuhaf’ul- Ukul, s. 459.
Dostları ilə paylaş: |