FACTORING SİSTEMİNİN İŞLEYİŞİ
Factoring işlemi, borçlunun müşteriye yaptığı sözleşme teklifinin müşteri tarafından factoring şirketine (factor) sunulması ile başlar. Bunun üzerine factoring şirketi müşterinin borçlusunun kendi kabiliyetini (kredibilitesini)araştırır ve bu araştırma sonucunda borçluya, muhtemel alacak devirleri için bir kredi limiti tanır. Factoring şirketi müşteriye, borçluya tanınan limit çerçevesinde alacakların karşılığını avans olarak ödemeye hazır olduğunu belirten yazılı bir sorumluluk vaadi ile bildirir.
Avans müşteri tarafından borçluya teslim edilince, müşteri borçlu karşısında bu teslimden doğan alacağını factoring şirketine devreder ve ayrıca ona, faturanın suretinin ibraz eder. Factoring şirketi ise bu fatura üzerindeki tutarı masrafları ve giderleri düşülen son tutarı müşterisine öder. Böylece müşteri alacağını vadesinden önce almış olur.42 (www.baskent.edu.tr/~gurayk/11sali.doc)
-
FAKTORİNGİN AVANTAJLARI:
Tahsil edememe riskini faktora devreden işletmeler, yurtiçi ve yurtdışı pazarlarını genişletebilir.
Faktor’un verdiği ön ödeme ile işletme, hammaddeyi peşin ödeyerek alabilir ve önemli indirimler sağlayarak üretim maliyetlerini düşürür. Daha fazla kar olanağı sağlanır.
Alacaklar, stoklar ve ticari borçlar azalır, işletmenin yaratabildiği işletme sermayesi artar. Bilanço daha likit hale gelir
Alıcılara vade tanıyabileceği için, satıcının rekabet gücü artar.
İhracatta faktorun verdiği ön ödeme döviz olacağından, kambiyo dosyası hemen kapatabilir ve KDV başvurusu hemen yapılabilir.
Faktoring işlemi ile sağlanan finansmanın maliyeti ticari kredilere (vade farkı) göre daha ucuz olduğundan vadeli satışlardan ilave kazançlar sağlanabilir.
Yurt dışındaki alıcılar akreditif açmaktan kurtulur, ödemeyi kendi ülkesindeki muhabir faktora yaparak zamandan ve paradan tasarruf eder, alım gücü artar.
Açık hesap satışlar kolay ve güvenli hale gelir.
Güvenilir istihbarat sonuçlarına göre satışlarını ödeme gücü olan alıcılara yapan işletme yöneticileri, geleceğe dönük en önemli yatırımları olan alıcıların mali durumundan haberdar olurlar.
Yöneticiler alacakların tahsilatı ve kredinin kontrolünü düşünmekten kurtulur, nakit akışı belirlendiği için geleceğe dönük ve verimli planlar yapabilirler.
Satış muhasebesi ve defter kayıtları yapılması gerekmediğinden işletmenin idari giderleri düşer, yöneticilerin zamanları artar.
Ön ödeme satıcının ihtiyacı ve talebi üzerine verildiği için, işletme gereksiz zamanlarda banka kredisi kullanmaz ve faiz giderlerini düşürebilir.
Yurtiçi satışlarda faktoring işlemleri %5 BSMV (Banka Sigorta Muamele Vergisi)' ye tabi, %3 KKDF ' den (Kaynak Kullanım Destekleme Fonu) muaftır.
Bir kredi türü olmayan factoring bilançonun sadece aktif kısmında bir harekete neden olur. Alacakları düşürürken bilançonun daha likit olmasını sağlar, işletmenin kredibilitesini artırır.
İşletmeler yurtdışı satışlarında, vadeli ve mal mukabili satış yaparak rekabet şanslarını ve satış hacimlerini artırma şansına sahip olurlar.
Hem yurtiçi hem de yurtdışı işlemlerde periyodik olarak yapılan borçlu istihbaratı ile firmaların alıcıları hakkında güncel bilgi almaları sağlanır.
Alıcı ile doğabilecek dil problemleri ortadan kalkar, ortaya çıkabilecek sorunlar kendi ana diili ile factor tarafından çözülür.
FACTORİNG’İN DEZAVANTAJLARI
-
Factor, kredibilite araştırması,üstlendiği risk, alacak hesaplarının tutulması ve tahsilatı gibi sunmuş olduğu factoring hizmetleri karşılığında satıcının temlik etmiş olduğu alacaklar üzerinden bir komisyon alır.
-
Factor tarafından, ön ödeme tarihinden tahsilata kadar geçen süre için kullandırılan fona iç ve dış piyasa koşullarına göre belirlenen factoring ücret oranı uygulanır.
-
Factoring yolu ile alacağını elden çıkaran firmalara, vadeli saış yapan firmalar bu durumu firmanın likidite gücünün ve alacaklarını tahsilattaki zayıflığının bir zaafiyeti olarak yorumlayarak vadeli satış yapmaktan kaçınabilirler.
-
Satıcı firma alacaklarını factoring firmasına devretmekle, kredi politikasının yönetimini kaybedebilir. 43
FACTORİNG’E SAYISAL ÖRNEKLER
1) Satıcı; 500.000 ABD Doları tutarındaki altı ay vadeli bir yurt dışı satışında factoring hizmetlerinden yararlanmak istemektedir. Factor komisyonunun % 2, uluslararası faiz oranının (Libor+spread) % 8 olduğunu varsayarsak, satıcının mal bedelini satıştan hemen sonra almak istemesi halinde factoring hizmetinin satıcıya maliyeti 30.000 ABD Doları olacaktır. Dolayısıyla, satıcı altı ay beklemeden alacağını 470.000 ABD Doları olarak tahsil edebilecektir. Söz konusu işlemin hesaplanması aşağıdaki şekilde yapılmaktadır.
500.000 ABD Doları x % 2 = 10.000 ABD Doları (komisyon)
500.000 ABD Doları x % 4 = 20.000 ABD Doları (faiz)
Toplam : 30.000 ABD Doları
(Not : Yıllık % 8 üzerinden altı aylık faiz % 4'tür)
2) Bir X şirketi, Y şirketine kredili olarak sattı ı 100.000.000.000 TL tutarındaki maldan olan alacağını, factor şirketine devretmiştir. Temmuz ayında satılan malın vadesi 3 ay olup, X şirketi %80 oranında ön ödeme talep etmiştir. (Faiz oranı %75, factoring şirketinin komisyon oranı %1,5’dir)
Temmuz ayı işlemleri :
X şirketine yapılacak ön ödeme : 80.000.000.000 (100.000.000.000 * 80/100)
Factoring komisyonu : 1.500.000.000 (100.000.000.000 * 1,5)
BSMV : 75.000.000 (%5)
Alınan ön ödeme : 80.000.000.000 – 1.575.000.000 = 78.425.000.000
Ekim ayı işlemleri : 100 milyar tahsil edilmiştir.
Factoring faizi : F = A * N * T/36000
= 80.000.000.000 * 90 * 75/36000 = 15.000.000.000
BSMV = 750.000.000
X Şirketine Ödenen : 20.000.000.000 – 15.750.000.000 = 4.250.000.000
İşlemin Toplam Maliyeti : 15.750.000.000 + 1.575.000.000 = 17.325.000.000
3) Bir firma alacaklarını %2 iskontoyla bir factor şirketine devretmiştir. Buna göre factor şirketi her 1 dolar alacak için firmaya 98 cent ödeyecektir. Tahsil süresi 1 aydır.
Aylık zımni faiz oranı; 2/98 = %2,04’tür.
Efektif faiz oranı (1,204)12 – 1 = 0,274 ya da % 27.4 olur.
Factoring, burada firma için pahalı bir finansman kaynağı gibi gözükse de, faiz oranının yüksek görünen kısmı, hem alacakların ödenmeme riskini , hem de kredi işine girme maliyetini temsil etmektedir.
-
KİMLER YARARLANABİLİR?
Faktoring'den, tüketim malları, ara mallar ve hammadde (gıda, plastik, metal, kimya, mobilya, tekstil, elektronik, ev aletleri, bilgisayar vb.) üreten sanayi firmaları ve ticari firmalar yararlanabilir.
-
FAKTORİNG BEDELİ:
Faktoringde iki bedel söz konusudur.
1) Yönetim Bedeli (Faktoring Komisyonu)
Faktorun; kredibilite araştırması, üstlendiği risk, alacak hesaplarının tutulması ve tahsilatı için, satıcının temlik etmiş olduğu alacaklar üzerinden aldığı komisyondur. Fatura bedeli üzerinden alınan ve faktoring hizmet türüne göre %0.5 ile %1,5 arasında değişen bir ücrettir.
2) Faiz Oranı
Satıcı tarafından kullanılan finansman maliyetini kapsar ve kullanılan finansmanın günlük bakiyesi üzerinden hesaplanır.
a) İhracat:Kısa vadeli Döviz Kredisi ile rekabet edebilen oranlar söz konusu olup, vergi yoktur.
b) Yurtiçi:Kısa Vadeli TL Kredisi ile rekabet edebilen oranlar söz konusu olup, vergi
olarak sadece %5 BSMV tahakkuk ettirilir, KKDF yoktur.44
-
TÜRKİYE’DE FAKTORING
Türkiye’de 1990’lı yıllardan itibaren hızla gelişen faktoringin, önümüzdeki dönemde özellikle ihracat alanında hızla gelişmesi bekleniyor. Halen yılda 1milyar dolar civarında ihracat faktoringi yapılan Türkiye’de bu rakamın 3 milyar dolara çıkarılmasıyla Türkiye ihracatının yüzde 10’unun finanse edilmesi hedeşeniyor. Bu hedefe ulaşmak için, altyapısı olan faktoring firmalarının ürün çeşitlemesine ve hizmete ağırlık vermesi gerektiği belirtilerek, son dönemde TL bazında yurtiçi faktoring kar oranlarındaki düşmenin sektördeki firmaları bu çeşitlemeye gidecek yatırımlara yöneltmesi bekleniyor.
İhracata verdikleri desteğin artarak devam edeceğini belirten Factoring Derneği Başkanı ve Factors Chain International (FCI) Başkan Yardımcısı Rengin Ekmekçioğlu, “Bu yıl, ihracat factoring cirosu hedefimiz 1.2 milyar dolar” diyor. Ekmekçioğlu, geçen yıl faktoring sektörünün yurtiçindeki durgunluk nedeniyle yüzde 42 küçülmesi ve 3.6 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmesine karşın, ihracat factoring cirosunun arttığını da belirtiyor. 2001 yılında yaklaşık 1 milyar dolarlık ihracata, faktoring şirketlerinin aracılık ettiğini bildiren Ekmekçioğlu, yaşanılan ekonomik krizin ise ihracatı daha da önemli kıldığını ifade ediyor. Küresel rekabet gücüne ulaşmak gerektiğini vurgulayan Ekmekçioğlu, ihracatçılara pazar yaratmak, riskleri sıfırlamak ve finansal rekabet gücü yakalamakta factoringin önemli katkılar sağladığını anlatarak, ihracatçılara faktoring yönteminin kullanılmasını öneriyor ve factoringi, ihracatçılar içinbiçilmiş kaftan olarak nitelendiriyor. Ekmekçioğlu, ihracatçıların bankalarda bulamadığı desteği, faktoring şirketlerinde bulduklarını hatırlatarak, “2001 yılında Türkiye’de, yaklaşık 1milyar dolarlık ihracata faktoring şirketleri aracılık etti. Eximbank’ın 5.6 milyar dolarlık ihracata aracılık ettiğini düşünürsek, bunun önemli bir rakam olduğunu görürüz. Türkiye,FCI’da Tayvan’dan sonra ençok ihracat işi yaratan ülke konumuna geldi. Üçüncülükten ikinciliğe çıktı. Japonya’nın önüne geçtik. Factoring şirketleri geçen yıl, sadece ihracatı fonlamakla kalmadı, alacakların tahsilatınıda üstlendi. Hızlı iletişim ağı sayesinde binlerce alıcı hakkında istihbarat topladı ve bu bilgiyi ihracatçı müşterileriyle paylaştı” bilgilerini veriyor.45
Türkiye faktoringle 1988’de tanıştı Faktoring, ihracatçı için, kur riskini de ortadan kaldırarak önemli avantajlar sağlayan bir finansal enstrüman olarak tanımlanıyor. Dünyada uzun bir geçmişe sahip olan faktoring 1890’lı yıllarda Amerika’da kullanılmaya başlanarak, 1960’lı yıllarda İngiltere ve İskandinav ülkeleri öncülüğünde tüm Avrupa’ya yayılıyor. Gerek Amerika’da gerekse Avrupa’da bankaların sektöre yaptıkları yatırımlar sonucu bankacılığın ihtisaslaşmış bir sahası olarak görülmeye başlanıyor. Türkiye’de 1988 yılından itibaren bankaların bünyesinde faktoring hizmeti verilmeye başlanıyor, daha sonra faktoring şirketlerinin kurulması ile sektör Türkiye’de hızlı bir gelişim gösteriyor. 1990 yılında 100 milyon dolar olan sektörün cirosu 1998 yılında 4milyar 700 milyon dolarlık üst seviyeye ulaşıyor. Bu hızlı gelişimin nedenleri şu gerekçelere dayandırılıyor;
■ Uluslararası ticaretin vadeli yani açık hesap şekline dönüşmesi,
■ Akreditişerin giderek azalması,
■ Türkiye’nin ticari ve ekonomik yapısının faktoring için uygun bir ortam sağlaması,
■ Yurtiçi ticaretin büyük bir kısmının vadeli olması,
■ Yüksek enflasyonun devamlı olarak şirketlerde işletme sermayesi sorununu yanında getirmesi,
■ Türkiye ekonomisinin ihracata yönelik olması,
‹hraç ürünlerinin büyük bir bölümünün faktor edilebilir nitelikte olması. 46
KAYNAKÇA
-
Baş, İ. Melih, İmalatçı Kamu Kuruluşlarında Verimlilik Karşılaştırmaları, 1987
-
Berk, Niyazi, Avrupa Topluluğuna Tam Üyelik Açısından Türk Banka Sisteminin Uyum Gereksinimleri, 1990
-
Erdoğan, H. Cumhur, Faktoring Sözleşmesi, 1996
-
Öğütülmüş, Levent, Türkiye’de Leasing Uygulamaları, 1992
-
Selek, Yüksel, Ekonomide Sosyal Demokrat Alternatif, 1992
-
Prof.Dr. Seyidoğlu, Halil, Uluslararası Finans, 2003
-
Şengezer, İskender, Dünya’da ve Türkiye’de Leasing, 1987
-
www.baskent.edu.tr/~gurayk/11sali.doc (03.04.2004)
-
www.kosgeb.gov.tr/Ekler/Dosyalar/BilgiBankasi/28/FACTORIN.doc (02.04.2004)
-
www.dunyagazetesi.com.tr/dunya_assets/newsfiles/finans6.PDF (31.03.2004)
-
www.iktisatleasing.com.tr/hakkinda/yurt.htm (03.04.2004)
-
KAYMAN, A. Yekta, www.mylmz.net/finans (01.04.2004)
Dostları ilə paylaş: |