PSİKO-SOSYAL FAKTÖRLER Psiko-sosyal faktörler temelde insanla ve insanın algılama biçimiyle ilişkili
olan hususlardır. Mezhepler söz konusu olduğunda bu husus fazlasıyla önem
taşımaktadır. Zira mezhepler, dinin insanlar tarafından anlaşılma biçimleri
olup vahiy ve sünnetin yorumlanması ile gelişmişlerdir. İnsan faktörü devre
dışı bırakıldığında mezheplerle ilgili sağlıklı bir değerlendirme yapabilmek
son derece güçtür.
İnsan tek başına bir varlık değildir; aksine toplumla ilişkisi çerçevesinde
kendisini inşa eden sosyal bir varlıktır. Bu durum onun algılama biçimine de
doğrudan yansır. İçinde bulunduğu toplumsal gerçeklik, hakikat algısının
şekillenmesinde birincil derecede işlev görür.
Mezhepler açısından bakıldığında bu durum son derece anlamlıdır. Zira
mezhepler, her ne kadar belirli bir insanın ve kurucunun görüşleri etrafında
şekillense de, bir topluluk tarafından sahiplenildiği ölçüde var olabilmekte-
dirler. Mezhepler bu sayede hayat bulur ve tarihsel gerçekliğe kavuşur.
Taraftarı olmadığı takdirde ise tarih sahnesinden silinir. Dolayısıyla mezhep-
lerin oluşum ve gelişim süreçlerinde insan hem bireysel hem de toplumsal
olarak aktif rol üstlenmektedir.
Psiko-sosyal faktörlerle kastedilen tam da budur. Mezhepler, bireysel ve
toplumsal bir kişilik olarak insanın, dini anlama ve yorumlama biçimlerinin
zamanla kurumsallaşması üzerine kuruludur. Bu çerçevede, insanın tabiatı,
onun Kur’an naslarını algılama ve yorumlama şekli, yine insan ürünü olan
başka kültür ve medeniyetlerin etkisi ele alınacak ve söz konusu faktörlerin
mezheplerin doğuşu ile ilgisi ortaya konulacaktır.