Balkanlardan uluğ TÜRKİstan’a türk halk inançlari II


ŞAHSEVEN /ELSEVEN TÜRKLERİ



Yüklə 1 Mb.
səhifə15/65
tarix02.01.2022
ölçüsü1 Mb.
#27850
1   ...   11   12   13   14   15   16   17   18   ...   65
ŞAHSEVEN /ELSEVEN TÜRKLERİ

Şahseven / Elseven Türkmenlerinin yaşadıkları Mugan bölgesinde; Parsabad, Bilsuar ve Germi şehirleri vardır. Burası İran’ın Azerbaycan eyaletinin kuzeydoğusundadır. Mugan’ın kuzeyinde ve doğusunda Otay Azerbaycan (Kuzey Azerbaycan – Kuzey Mogan) vardır. Batısında Keleyber, Eher ve güneyinde Miskin şehir vardır. İki Mugan’ı kısmen Aras ikiye böler. Mugan’ın dağları; Gulutaş, Donguz gedik, Kelanter, Horozlu, Salâvat dağlarıdır. Çayları; Aras, Şenbur’dur. Nadir Şahın Kurultay yaptığı tepe Mugan’dadır. Mugan ve yöresinde Azerbaycan Türkçesi konuşulur. Bölge halkı çoğunlukla Şahseven Türklerinden meydana gelmiştir.*

Şahsevenler, Oğuz Türklerindendirler. 11. yüzyıldan beri bölgede meskûndurlar. Evvelce Şah İsmail döneminde Kızılbaş olarak bilinirlerdi. Bunlara Şahseven adını Şah Abbas vermiştir. Türkmenleri bayrağının altına çağırırken “Şah Seven gelsin” der, Osmanlı sınırına bölgeyi korumak için gönderilirler. İran’da Safafi Türk yönetimi döneminde iktidar Şahseven Türkmenlerinde idi. Nadir Şah Afşar zamanında Şahsevenlerin lideri Sarıhan Beyli boyundan Bedirhan Beydi. Onun başkanlığında 18. yüzyılda Bedirhan aşireti içerisinde ihtilâf çıkar ve aşiret ikiye ayrılır. Erdebil ve Miskin tayfaları 19 yüzyılda, bu bölgeyi kendilerine “el” olarak alırlar. Sosyal sistematiğe göre başkanlarına elbeyi denilirdi. Azerbaycan ikiye bölününce, bunlar da kuzey-güney diye bölündüler. 1925 yılından sonra Şahseven Türkmenleri mecburî iskâna zorlandılar.

Şahseven Türkleri isyan ederler ve isyan on yıl devam eder, çok kan dökülür. Devrimden sonra Şahseven Türkmenlerine “El Seven” adı verilir. 1961 yılında yaşanılan Ak Devrim’den sonra elbeyi türünden tabirler de yasaklanır. 1843 yılında Miskin ili Şahsevenleri 6-7 bin ev idi. Bu dönemde Erdebil’de ise 5 bin hane Şahseven Türkü vardı. 1900’lü yıllarda Şahseven Türkmen boyları: Hacıhacelu, Giyiklu, Gacabeylu, İsabeylu, Alorlu, Polatlu, Yurtcu idi. Bunlar en önemli boylardır. Şahseven Türkmenlerinde sosyal yapı; el, tayfa, tire, (göbek), oba ve ev şeklindedir. Şahseven Türkmenleri göçebe hayat tarzı sürdürürler.



Şahsevenlerin bugünkü tayfaları Karabbaslı (bunların kışlıkları Dereçay, yaylakları Öküzdağı’dır.) İsalu (bunların kışlakları Erşek, yaylakları Savalan dağı eteklerinde Karabulak ve Boran çukurudur. Bunlar 1940-45 yılları arasında Rus işgaline karşı çok direnmişlerdir.) Kocabeylu (Bunların kışlakları Dere Çayı ve yaylakları Ağlay, Kara Çay ve Bozkaye Savalan etekleridir. Tireleri; Curuğlu, Nurullah boylu, Şahmarbeylu, Nasrullah beylu, Agabeylu, Hüseyinhanlı, Eliruzabeylu, Hosioğlu, Hampa, Çobanlı, Karamusahı, Tepelu’dur). Bentolıbeyluların öteki ismi Alibaba’lıdır. (Bunların Kışlakları Şorgöl ve Horozlu’dur. Yaylakları ise Cinlibulag ve Maldeli’dir.) Rızabeylu (köyleri, Soğme, Yiyece, Golocug, İbedullahbeylu ve Nesirkendi’nde yaşamaktadırlar) Şahelibeylu (Bunların kışlakları Kermeli, Mirzahan, Fereçharabesi; yaylakları ise Çaldar’dır.) Balabeylu (Bunlar Parsabat şehrinin etrafında kışlarlar, Yaylaları Kotursu’dur) Mustaahıbeyli (Bunların kışlakları Güllü, Çanak, Sarıbulak ve yaylakları ise Divandaşlı’dır.) Saruhanbeylu (Bunların kışlakları Ağmescit, Yelligedik; yaylakları ise Çınar, Kabale, Burunkışlağı’dır.) Geyiklu (Bu isim aynı zamanda Osmanlı’da bir bölgenin ismi idi. Sarılık Ocağı olarak bilinir. Yaylakları Kaşgamişe, Yağlı, Gaynarce (Kaynarca)’dır. Tireleri, Alipnahlu, Mirzalu, Ciyanlu, Tumarlu, Hacıımanlu, Halillu, Geyteranlu, Kiravlu, Karapıtıhlı, Alibayramlu, Medinelu, Musalu, Oruçlu, Hacıgereçli, Alişanhanmlu, Ağacaferlu, Hacıcaferlu’dur. Caferlu (Bunların Parsabat şehri civarı, yaylakları Savaran’ın cinli Çayıdır.) İvatlı (kışlaklar Molla kenti, Koyabeylu; Yaylakları Durbekhi’dur.) Tekele (Bunların kışlakları Tekele kenti, Yaylakları Sarıerzu’dur) Servanlar (Bunların kışlakları Karadere, yaylakları Karayatak’tır) Talişmikallü (Bunlar Taliş bölgesinden gelmiş Türklerdir. Bunların kışlakları Hanbaba Kenti ve Rus Kenti’dir. Yaylakları ise Katursuyu ve Şabil’dir. Tireleri Kızılkeçili, Camiyurdu, Mollalu, Karabağoğlu, Beyzade, Nurulu, Harimanlı’dur) Çımodorlu (Kışlakları; Çolma ve Horhoz’dur. Yaylakları, Haftağeduğu’dur.) Odulu (Kışlakları, Odulu; yaylakları, Karagöl ve Savalan’dır) Muratlu (Kışlakları Muratlı köyü, yaylakları Çaldağı’dır) Beyboglu (Kışlakları Üçdere; yaylakları, Çaldağı’dır.) Arollu (Bunlar 1940-45 yıllarında Ruslara karşı çok çetin savaşlar vermişlerdir. Yaylakları yoktur. Kışlakları, Angutler ve Musahan’dır. Tireleri; Ebul Hesenbeylu, Homutbeylu, Mecitbeylu, Süleymanbeylu, Ebulfetbeylu, Memetelibeylu’dur. Arablu (Bunların kışlakları, Parsabat şehri civarı; yaylakları Külli ve Kuzu Çayı’dır. Tireleri, Savalanlu, Mensurhanlu, Seyityorlu’dur.) Yekelu (Bunların kışlakları Yekelu köyü, yaylakları Kızılbere’dir) Demircilu (Bunların kışlakları Horozlu, yaylakları Çinli Çay’dır) Kurtlar (Bunların kışlakları Yüzkuyu, yaylakları Savala’nın doğusudur.) Hüseyin Hoculu (Bunların kışlakları Horozlu, yaylakları Öküzdağdır.) Hacıhanlu (Bunlar, buraya 1800 yılında Şeki’den gelmişlerdir. Ruslar Otay Azerbaycan’ı (Kuzey Azerbaycan) işgal edince, güneye bu bölgeye gelmişlerdir. Bunların kışlakları Saluk, Yumuk ve Elçi’dir. Yaylakları Çaldağ’dır. ) Talişmikailli (Bunların yaylakları Sarreyn “Sarıgöl” ve kışlakları Göytepe’dir) Kühdehı (Bunlar Kırmık Türklerinden olup, buraya Şah Abbas zamanında gelmişlerdir. Kışlakları Dereçay, yaylakları Salâvat Dağı’dır. Tireleri; Şefilu, Kelbeloylu, Mollalu, Hüseyinelilu, Mirze Mehemmedli, Elifhanlı’dır.) Polatlu (Bunlar Rıza Şah Pehlevi ile 1925 yılında savaşmış bir Türkmen boyudur. Bunların Kışlakları Polatlu Kuyusu, yaylakları ise, Boğru’dur). Cihanhanumlu (Bunların yaylakları Gül Çukuru, kışlakları Cihanhanımlı kentidir.) Millî Seyitler (Bunların kışlakları Kaşgılak, Tekele ve yaylaları ise Serap Şehri etrafıdır.) Perivatlu (Tireli, Bentelilu, Şirvanlu, Sivtünlu, Hacıhasanlu, Çoğunlu, Atluhanlu’dur.) Hamuslu (Bunların kışlakları Gariphacı, Mescitlu, Sordere; yaylaları ise Bavğu’dur). Hacıhacılu (Bunların kışlakları Aslanduz, yaylaları Gaşgameşe’dir). Ecirlu (Bunlar, Rusların Kuzey Azerbaycan’ı işgalinde Güney Azerbaycan’a geçen yedi taifeden birisidir. Bunların yaylakları Sonabeyin Gölü ve Ağ yarılgan’dır. Tireleri, Berirlu, Hacılu, Karasakallu, Suretlu, İsmaillu, Emirhanlu, Çatağ, Yakubeylu, Tren ve Şinnu’dur). Humunlu (Bunlar da Kuzey Azerbaycan’ı Rusların işgal etmeleri üzerine Güney Azerbaycan’a göç eden Türklerdendirler. Bunların yaylakları, Serab kenti etrafı ve Tekeli kentidir. Kışlakları ise, Porokışlak’tır). Beydilli (Bunların kışlakları Uzunkuyu, Sarı Gebelu ve Savalan’dır). Muganlu (Bunlar koyuncu bir toplumdur. Yaylakları Sarap’tır. Tireleri Karaolu, Rizegululu, Beyravanlı, Tugemanlu, Elceler, Hacıismaillu, Memmetyormlu, Hacışirinli’dir). Teret (Bunların kışlakları Ağdağ ve yaylakları ise Gaşgameşe’dir). Günevli (Bunların kışlakları Ağdağ, yaylakları ise Gaşgameşe’dir). Zerger (Bunların kışlakları Zerger kenti ve Baran Çukurudur). Halifelu (Bunlar oturmuş (yerleşik) bir Türk toplumudur. Germin’in etrafındaki köylerde otururlar. Haleflu: Bunların kışlakları Gebelu, yaylakları Savalan’dır). Günpapah (Bunlar yerleşik bir Türk toplumu olup Günpapah kenti köyünde yaşamaktadırlar).

Şahseven Türklerinden Germi’deki yerleşik taifelerden; Halifelu, Kelleser, Cemgermi, Medetlu, Dilagordalu, Moranlu ve Gülal’ın da varlıkları bilinmektedir. Şahseven –Elseven Türkleri 30-40 yıl evvel göçten önce merasim yaparlardı. Her obanın aileleri, bulaşık ve elbiselerini yıkar, Alaçık’ın keçelerini silkerdi. Bu uygulama gelecek yılın bereketli geçmesi için gerekli idi. Alacık, yurt tipi bir çadırdır. Keçeden yapılır. Keçesi ince ve ipliği ağ (beyaz) olmalıdır. Yuvarlak olan bu çadırın kapısı da keçkeden yapılır ve açılacağı zaman aşağıdan yukarıya doğru dürülür. Yarım alacığa çatma denir. Bazen, zamanla keçesi siyahlaşır.

Göç etmeyen Şahseven- Elseven Türkü çevresince aşağılanırdı. Bunun için göçün muhteşem olması, çok develi olması istenirdi. Deve kervanının önünde ve arkasındaki silâhlı atlılar kervanı korurdular. Göçte içtimaî durumu prestiji olan aileler önde giderlerdi.

Azerbaycan bölünmeden evvel göç, kuzey-güney ve güney-kuzey istikametinde olurdu. Göçün zaman ve düzenine, ağsakallar tartışarak karar verirlerdi. Şimdi deve pek kalmadığı için göçler arabalarla yapılmaktadır. Göç zamanı ekimde başlamaktadır. 1993 Mugan göçerleri; Şahseven ve Arisbaran adlarıyla 47 taifeden oluşan 3 milyonluk bir toplum olarak göçerlerdi. 1995 yılında ise toplam göçer Şahseven sayısı 300 bin inmiştir.

Göç zamanı bütün aile seferber olur. Ailede yemek yapmak, süt sağma kadınlara; çobanlık, kuzuculuk erkeklere aittir. Aile reisi erkektir. Başlangıçta çobanlık cazipti. Şimdilerde çoban bulmak zorlaşmıştır.

Şahseven tabiri, Anadolu’da çok kere Kızılbaş tabiri gibi yanlış anlaşılmış, daha önemlisi yanlış anlatılmıştır. Şüphe yokki, bu tür zihniyetlerin doğması hasımca yapılmış sosyal psikoloji operasyonlarıdır. Şahseven Türkmen boylarının hepsini Osmanlı arşiv kayıtlarından çok yakından tanımaktayız. Şahı sevmek ile padişahı sevmenin hükümdarından yana olmaktan başka bir anlamı olmadığı gerçeği nasıl da ustaca saptırılmış; kardeş değil, öz kardeş olan bu Türk boyları birbirlerine çok uzaktaki büyük düşmanlar olarak gösterilmiştir. Dünya ve bu arada İran Türklüğü ile ilgilenen Türkiye Türkmenleri veya Türkiye Türklüğü ile ilgilenen ve Türkçü oldukları söylenilen zevat lütfen bu alandaki çalışmaları ilmî zeminde ele alsınlar. O takdirde bölge halklarını araştırmak husumete değil dostluğa davet çıkarmasını sağlayacaktır.

Şahsevenler konusunu incelemeden evvel Türkiye’de bir kaynak çalışması yaptık. Dolaylı ve tali açıklamaların dışında sadece birkaç dokumacılık içerikli makaleye rastladık.29 Onların da çoğu yabancıların araştırmaları idi.30 Bu defa konuyu el dokumacılığı ile ilgilenenlere açtık. Aldığımız cevap ilginçti. “Onlar, İran dokumacılığının bir unsurudur” dediler.

Biz evvelce yaptığımız İran’ın Türk kesimlerine dair çalışmalarda halk kültürünün bir parçası olan halk mutfağından da bilgi vermiştik. Bu defa da halk kültürünün inançlar türünden bölümlerine geçmeden yemeklerine değineceğiz.



Hedik’e Şahseven Türkleri (aşure) de demektedir. Yapılışı Anadolu Türklerininkinin aynıdır. Anadolu’da hedik yapılışı maksadı ve kullanılan malzeme itibarıyla apayrıdır. Şahsevenler her nedense aşureye hedik demektedirler.


Yüklə 1 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   11   12   13   14   15   16   17   18   ...   65




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin