الاحتجاج علی اهل اللجاج kitabı, 588’de vefat etmiş Reşiduddin Muhammed b. Ali b. Şehraşub Serevi’nin üstadı Şeyh Ebu Mansur Ahmed b. Ali b. Ebi Talib Tabersi’nin telifidir.” Kitap hakkında başka hiçbir ihtimal veya görüşü dile getirmemiştir. Bilakis onun özelliklerini zikrettikten sonra sözünün sonunda şöyle buyurmuştur: “O halde bu kitap, Allame Meclisi, Muhaddis Hürr ve benzeri büyük ulemanın itimat ettiği muteber kitaplardandır. Kitap İran’da 1889, 1921 ve 1975 yıllarında tekrar basılmıştır.” (el-Zeria, c. 1, s. 281 ve 282, madde 1472).
Elbette ki kitabın çoğu rivayeti mürseldir. Fakat rivayetlerin irsali kitabın aslının muteber olup olmamasının dışında bir şeydir. Nitekim bizzat müellif kitabın mukaddimesinde şöyle buyurmuştur: “İhticac’ta yer verdiğim rivayetlerin ekseriyeti, üzerlerinde icma bulunması veya akli delile muvafık olması ya da muhalif ve muvafık (Sünni ve Şii) siretlerde ve kitaplarda meşhur olmaları nedeniyle onların senedlerini zikretmeyeceğim. Ebu Muhammed Hasan Askeri’den (aleyhisselam) rivayet ettiğim [tefsir] bunun dışındadır. Çünkü her ne kadar bu kitap da sözkonusu özellikleri taşıyorsa bile, şöhreti ondan başka bir seviyede olmadığından, senedine, naklettiğim ilk rivayette yer verdim. (Tabersi, Ahmed, el-İhticac, s. 4) Kısacası bu kitabın ve müellifinin itibarı konusunda şüphe ve ihtilaf yoktur. Ama Tefsir-i Kummi’ye gelince; onun Ali b. İbrahim’e isnadında şüphe ve tartışma bulunsa da, kitabı incelerken sunacağımız tahkikte bu şüphe bertaraf edilip isnadı güçlendirildiğinde bu tefsirin, bazılarının tasavvur ettiği gibi Abbas b. Muhammed’in telifi olmadığı ortaya çıkmış olacaktır. Dolayısıyla onun güvenilir olduğu ispatlanamadığı için bu kitabın muteber olup olmadığında tereddüt bulunduğu iddiası geçersizleşecektir. Seyyid b. Tavus, Feyz Kaşani, Allame Meclisi ve Şeyh Hürr Amuli gibi büyük âlimler ona itimat etmiş ve ondan rivayet nakletmişlerdir. Şeyh Ensari gibi büyük bir fakih de bu tefsirden naklettiği rivayetten “Ali b. İbrahim’in tefsirinde rivayet edilmiş İbn Sinan sahihi” şeklinde bahsetmiştir. (Bkz: Bu kitap, c. 2, Tefsir-i Kummi incelemesi)
|