85:1-3Yenilenme, Rab’bin, ülkesinden hoşnut kaldığı, Yakup soyunu eski refahına kavuşturduğu bir zaman olarak tanımlanır. Bu refahı sağlayan üç eylemden söz edilir. İlki, günahın itiraf edilişidir. Bu, açıkça belirtilmemişse de, itiraf diğer adımların atılabilmesi için gerekli olan değişmez bir ilkedir. İkincisi, halkının günahlarını bağışlaması, üçüncüsü ise Tanrı’nın, gazabından vazgeçmesidir.
85:4 Tanrı daha önce bağışlayıcılığını ve merhametini gösterdiğinden, aynı merhametini tekrarlaması için ricada bulunurken O’na güvenebiliriz. İman geçmişteki olaylarla tatmin olmaz; Tanrı’yı bugünün olaylarında da görmek ister. Mezmur yazarı itiraf ediyor gibi görünmese de bu, duada ima edilmiştir: “Bizi eski halimize getir...” Tanrı yenilediğinde, halkının önce tövbe etmesini sağlar, sonra onların günahlarını bağışlar ve öfkesinden kaynaklanan cezayı sona erdirir.
85:5 Rab’den ayrı geçirilen her an, sefalet içinde geçirilen sonsuzluğu andırır. Ama 5’inci ayetin dokunaklı feryadı, yüzyıllarca zulüm görerek yaşamış İsrail ulusunun dudaklarında özel bir anlam kazanır: “Sonsuza dek mi öfkeleneceksin bize? Kuşaktan kuşağa mı sürdüreceksin öfkeni?”
85:6Ruhsal çöküntü, kaçınılmaz olarak sevinci yitirmekle sonuçlanır. Tan-rı’yla paydaşlığı kopan imanlının ezgisi sona ermiştir. Coşku ve itiraf edilmemiş günah bir arada barınamazlar, bu nedenle dua burada gökyüzüne doğru kanat açar. “Halkın sende sevinç bulsun diye, bize yeniden yaşam vermeyecek misin?” Ezgi, Kutsal Ruh’u bir kez daha hoşnut ederek harekete geçirir. Ezgiler her zaman, her büyük yenilenmeye eşlik etmiştir.