Soru: 1-Tevhidi Şirkten Ayırt Etmede Ölçü Nedir?



Yüklə 0,64 Mb.
səhifə28/29
tarix17.08.2018
ölçüsü0,64 Mb.
#71622
1   ...   21   22   23   24   25   26   27   28   29

Ebu Talib'in Ailesi


Ebu Talib, reisliğini Hz. Peygamber'in dedesi ve İbrahim Halil'in mektebinin kahramanı olan Abdulmuttalib'in üstlendiği bir ailede gözlerini dünyaya açtı. Arap Yarımadası tarihinde yapılacak az bir araştırma ile Abdulmuttalib'in, hayatının en buhranlı ve tehlikeli şartlarında dahi Allah'a ibadetten ve tevhit dinini savunmaktan el çekmediği ortaya çıkmaktadır.

Nitekim Ebrehe, fil binicilerinden oluşan büyük ordusuyla Kâbe'yi yıkmak için Mekke'ye doğru hareket ettiği sırada, yolda Abdulmuttalib'in bazı develerine el koydu. Abdulmuttalib, develerini almak için Ebrehe'nin yanına gelince, Ebrehe şaşkınlık içinde ona şöyle dedi:

"Deveni geri almak yerine neden ordumun geri dönmesini ve Kâbe'yi yıkmaktan vazgeçmemi istemiyorsun?"

Abdulmuttalib, ona Allah'a iman ve itimat dolu bir ruhla şöyle cevap verdi:

"Ben devenin sahibiyim; Kâbe'nin de onu savunacak bir sahibi vardır." [1]

Daha sonra Abdulmuttalib, Mekke'ye döndü. Mekke'nin kapısındaki halkaya tutunarak şöyle dedi:

"Allah'ım! Onlara karşı senden başka kimseye ümidim yoktur. Allah'ım! Kendi güvenlik haremini bu düşmanlardan koru. Bu evin düşmanları seninle savaşmaktalar. Onları, evini harap etmekten alıkoy." [2]

Bu ve benzeri güzel sözler, Ebu Talib'in babası Abdulmuttalib'in güçlü imanını ve bir olan Allah'a inandığını gösteren açık bir kanıttır. Bu yüzden Yakubî kendi tarihinde Abdulmuttalib hakkında şöyle yazmıştır:

"Abdulmuttalib, putlara tapmayı reddetmiş ve Aziz ve Celil olan Allah'ı birlemiştir." [3]

Şimdi bu Allah'a tapan mümin babanın, oğlu Ebu Talib hakkında ne düşündüğüne bir bakalım:

[1]- Kâmil-i İbn-i Esir, c.1, s.261, Mısır basımı, H. 1348

[2]- age.

[3]- Tarih-i Yakubî, c.2, s.7, Necef basımı.

Abdulmuttalib Açısından Ebu Talib


Tarihin kesitleri arasından net olarak görüldüğü gibi, gelecekten haber veren bazı aydın kalpli kişiler, Abdulmuttalib'i Hz. Peygamber'in parlak geleceğinden ve nübüvvetinden haberdar kılmışlardı.

Seyf b. Zî Yezn, Habeşistan hükümdarlığını ele geçirdiğinde Abdulmuttalib, bir heyet başkanlığında onun yanına vardı.

Yaptığı güzel bir konuşmadan sonra Habeşistan hükümdarı, değerli bir peygamberin, onun soyundan dünyaya geleceğini müjdeledi ve onun özellikleri hakkında kendisine şöyle dedi:

"Onun adı Muhammed'dir -Allah'ın salât ve selâmı onun (ve Ehlibeyti'nin) üzerine olsun-. Babası ve annesi ölecektir. Dedesi ve amcası onun bakımını üstlenecektir." [1]

Daha sonra bu geleceğin peygamberinin sıfatlarını daha fazla açıklayarak ona şöyle dedi:

"O, Rahman olan Allah'a ibadet edecek, şeytana engel olacak, ateşleri söndürecek, putları kıracaktır. Onun sözleri, hak ve batılı ayıracak; hükmü, adalet üzere olacak; iyiliği emredecek ve onu yapacak; kötülükten sakındıracak ve onu ortadan kaldıracaktır." [2]

Daha sonra Abdulmuttalib'e şöyle dedi:

"Şüphesiz, sen o peygamberin dedesisin." [3]

Abdulmuttalib, bu güzel müjdeyi işittikten sonra şü-kür secdesinde bulundu ve bu mübarek çocukla ilgili olarak şöyle dedi:

"Benim çok sevdiğim bir oğlum vardı. Onu Veheb b. Abdulmenaf'ın kızı Âmine ile evlendirdim. O hanımın dünyaya getirdiği çocuğu Muhammed olarak adlandırdım. Bir müddet sonra babası ve annesi dünyadan göçtü. Ben ve amcası (Ebu Talib) onun bakımını üstlendik." [4]

Bu sözlerden açıkça anlaşıldığı üzere Abdulmuttalib, o yetim çocuğun geleceğinden haberdar idi ve bu yüzden de kendisinden sonra onun bakımını en değerli oğlu Ebu Talib'e bırakmış ve diğerlerini bu eşsiz saadetten mahrum kılmıştı.

Buradan da anlaşıldığı üzere Ebu Talib, mümin ve muvahhit babasının gözünde öyle yüce bir iman ve takva makamına sahipti ki onu, Hz. Peygamber'in bakımı için lâyık görmüştü. [5]

Şimdi daha fazla açıklama için Ebu Talib'in mümin olduğunu açıkça gösteren delilleri sayalım:

 

[1]- Siret-ü Halebî, c.1, s.136 ve 137, Mısır basımı ve c.1, s.114 ve 115, Beyrut basımı.



[2]- age.

[3]- age.

[4]- age. c.1, s.137, Mısır basımı

[5]- Daha fazla ilgi için bk. Siret-ü Halebî, c.1, s.134, Mısır basımı; Siret-ü İbn-i Hişam, c.1, s.189, Beyrut bısımı; Ebu Talib Mümin-ü Kureyş, s.109, Beyrut basımı ve et-Tabakat'ul-Kübra, c.1, s.117, Beyrut basımı.


Ebu Talib'in İmanının Delilleri

1- Ebu Talib'in İlmî ve Edebî Eserleri


İslâm bilginleri ve tarihçileri, Ebu Talib'ten çok güzel kasideler nakletmişlerdir. Ebu Talib'in bu ilmî ve edebî eserlerinden, onun gerçek imanını anlamak mümkündür. Biz, bu sayısız kasidelerden bazılarına değiniyoruz:

"İyi insanlar bilmelidir ki, Muhammed de, Musa ve İsa gibi peygamberdir / O ikisinin sahip olduğu semavî aydınlığa o da sahiptir / Hepsi de, Allah'ın emriyle insanları hidayet eder ve onları günahlardan korurlar." [1]

"Bilmiyor musunuz, bize göre Muhammed de, tıpkı Musa gibi semavî kitaplarda adı geçen bir peygamberdir ve Allah'ın kulları arasında onun özel bir sevgisi vardır. Allah'ın sevgiye mazhar kıldığı birine zulmetmek reva olur mu?!" [2]

"Yüce Allah, Peygamberi Muhammed'i yüce kılmıştır. Dolayısıyla da Allah'ın en yüce yaratığı, Ahmed'dir. Allah, makamını yüce kılmak için onun adını kendi adından türetmiştir. Arşın sahibi Allah, Mahmud'dur (övülmüştür), peygamberi ise Muhammed'dir." [3]

"Ey Allah'ın Resulü! Ben toprağın altında yatıncaya kadar düşmanlar sana zarar veremezler. O hâlde korkma ve görevli olduğun şeyi aşikâr kıl. Müjdele ve gözleri aydınlat. Sen, beni kendi dinine davet ettin, ben de bildim ki, sen benim hayrımı istiyorsun ve davetinde samimî ve güvenilirsin. Ben açıkça bildim ki, Muhammed'in (s.a.a) dini, dünya dinlerinin en iyisidir." [4]

"Ey Allah'ın üzerimdeki şahidi! Şahit ol ki ben, Ahmed Peygamber'in dini üzerindeyim. Her kim dinde sapsa da, (bilin ki) ben hidayet üzereyim." [5]

Ebu Talip, hayatının son günlerinde aşağıdaki sözleriyle Kureyş büyüklerine Allah Resulü'nü (s.a.a) tam olarak desteklemelerini tavsiye etmiştir:

"Dört kişiye iyilik peygamberine yardımcı olmalarını tavsiye ediyorum: Oğlum Ali'ye, kabilemizin büyüğü Abbas'a, her zaman Peygamber'i savunan Allah'ın aslanı Hamza'ya ve oğlum Cafer'e. Peygamber'e yâr ve yardımcı olun ve sizler -anam ve çocuklarım size feda olsun- sürekli Allah Resulü için düşmanlar karşısında kalkan olun." [6]

Garazsız ve insaf sahibi olan her insan, Ebu Talib'in Allah'a ve Hz. Peygamber'in (s.a.a) risaletine olan imanını ve inancını bütün açıklığıyla gözler önüne seren bu edebî eserleri gördükten sonra, Şia'nın, Ebu Talib'in gerçek bir imana sahip olduğu yönündeki sözünün doğruluğunu anlar ve bazı yazarların birtakım özel siyasî amaçlarla Kureyş'in mümini, Allah Resulü'nün amcası ve İslâm'ın ilk zor yıllarında dinin en büyük destekleyicisi olan Ebu Talib hakkındaki sebepsiz ithamları sebebiyle üzülür.

 

[1]- el-Hücce, s.57. Bu kasidenin benzeri ise, Müstedrek-i Hâkim, c.2, s.623, Beyrut basımında mevcuttur.



[2]- Tarih-i İbn-i Kesir, c.1, s.42; İbn-i Ebi'l-Hadid, Şerh-u Nehc'il-Belâğa, c.14, s.72, ikinci baskı.

[3]- İbn-i Ebi'l-Hadid, Şerh-u Nehc'il-Belâğa, c.14, s.78, ikinci baskı; Tarih-i İbn-i Asakir, c.1, s.275; Tarih-i İbn-i Kesir, c.1, s.266; Tarih'ul-Hamis, c.1, s.254

[4]- Bağdadî, Hazanet'ul-Edeb, c.1, s.261; Tarih-i İbn-i Kesir, c.3, s.42; İbn-i Ebi'l-Hadid, Şerh-u Nehc'il-Belâğa, c.14, s.55, ikinci baskı; Feth'ul-Barî, c.7, s.153-155; el-İsabe, c.4, s.116, Mısır basımı, H. 1358; Divan-u Ebî Talib, s.12

[5]- İbn-i Ebi'l-Hadid, Şerh-u Nehc'il-Belâğa, c.14, s.78, ikinci baskı, Divan-u Ebî Talib, s.75

[6]- İbn-i Şehraşub Mazenderanî, Müteşabihat'ul-Kur'ân, Hac Suresi'nin, "Allah mutlaka kendine yardım edene yardım eder ." ayetinin tefsiri.


Yüklə 0,64 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   21   22   23   24   25   26   27   28   29




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin