17.YÜZYIL
NEF’İ
Divan şiirinin en başarılı ve ünlü kaside şairidir. Gazelleri de başarılıdır. Hiciv türünde en usta şairdir. Hemen hemen hicvetmediği kimse yok gibidir. 1635’te İstanbul’da yazdığı ağır hicivler yüzünden Vezir Bayram Paşa’nın emriyle saray odunluğunda boğdurularak cesedi denize atılmıştır.
Şair olarak IV. Murad’ın ilgisini çekmiştir. Mübalağalı hicivleri onun şiirinin anahtarıdır. Dili oldukça ağırdır, hayalleri geniştir. Ahenge önem verir. Din-dışı konuları işlemiş, mesnevi yazmamıştır. Farsça ve Türkçe iki divanı vardır. Hicivlerini “Siham-ı Kaza”(Kaza okları) adlı eserde toplamıştır. Ölümü üzerine şu şiir yazılmıştır:
Gökten nazire indi Siham-ı Kazasına
Nef’i diliyle uğradı Hakk’ın belasına
NABİ
Düşünce şiirinde çığır açmış bir şairdir. Onun şiirlerine hikemi şiir adı verilir. Hikemi şiir, içinde hikmetli, didaktik ve darb-ı mesel(atasözü) tadında sözlerin geçtiği şiirdir. Onun gazellerine hikemi gazeller denmesinin sebebi budur.
Dili sadedir.
Türkçe Divan dışındaki eserleri şunlardır:
1.Hayriyye: Oğlu Ebu’l-Hayr Mehmed’e öğüt vermek için yazdığı didaktik bir mesnevidir.
2.Hayrabad: Aşk konulu bir mesnevidir.
3.Surname: Edirne’de gördüğü bir sünnet düğününü anlatan eserdir. Şehzadelerin sünnetidir.
4.Tuhfetü’l-Harameyn: Nâbî'nin, 1089(1678) yılında hacca gidişinden tam beş yıl sonra, 1094(1683) yılında yazdığı bu eseri, XVII. yüzyıl süslü nesrinin önemli örneklerindendir.
Dostları ilə paylaş: |