-
Bilim, teknoloji ve yenilik politikaları
Ülkemizde Bilim, Teknoloji ve Yenilik (BTY) politikalarının oluşturulmasında en üst düzeydeki yapı olan Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu (BTYK), Sayın Başbakan’ın başkanlığında, ilgili bütün bakanlıkların yanı sıra özel sektör ve üniversitelerden üst düzey temsilcilerin katılımıyla düzenli olarak toplanmaktadır. BTYK özel sektör, üniversiteler ve kamu kurumları arasında bilimsel istişare ve politika görüşmelerini kolaylaştırmak için 4 Ekim 1983 tarih ve 77 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kurulmuştur. BTYK’nın hazırlık çalışmaları ve sekretarya hizmetleri TÜBİTAK tarafından yerine getirilir. TÜBİTAK, BTYK’nın aldığı kararların ilgili kuruluşlarca uygulanmasını izlemek, değerlendirmek ve sonuçlarını Kurul’a aktarmakla sorumludur.
Yüksek Kurulun KHK ile belirlenen görevleri; uzun vadeli bilim ve teknoloji politikalarının tespitinde hükümete yardımcı olunması, hedeflerin saptanması, öncelikli alanların belirlenmesi, plan ve programların hazırlanması, kamu kuruluşlarının görevlendirilmesi, özel kuruluşlarla işbirliği sağlanması, gerekli yasa tasarıları ve mevzuatın hazırlanması, araştırıcı insan gücünün yetiştirilmesinin sağlanması, özel sektör araştırma merkezlerinin kurulması için tedbirler alınması, sektörler ve kuruluşlar arasında koordinasyonunun sağlanmasıdır. Yüksel Kurul’un 2011, 2012 ve 2013 yıllarında gerçekleştirilen son üç toplantısının ana temalarını ulusal yenilikçilik ve girişimcilik ekosistemi, eğitim sistemi ve e-devlet uygulamaları oluşturmuştur.
Altı yıllık dönem için, ülkemizin BTY vizyonunu, önceliklerini ve ana hedeflerini içeren temel strateji belgesi olan Ulusal Bilim, Teknoloji ve Yenilik Stratejisi (UBTYS) 2011-2016 da kamu, özel sektör ve üniversitelerin iş birliği ile son haline getirilerek BTYK’nın 22. Toplantısı’nda onaylanmıştır. UBTYS 2011-2016 kapsamında her yıl güncellenen eylem planları için ilgili paydaşların görüşleri alınmakta; eylem planları kurum ve kuruluşlarla eşgüdüm içerisinde belirlenmektedir.
2007-2013 yıllarını kapsayan Dokuzuncu Kalkınma Planı da dâhil olmak üzere bugüne kadarki bilim ve teknoloji politikalarımızın temel amacı, özel sektörün yenilik yeteneğini artırmak, bilim ve teknolojide yetkinleşmek ve bu yetkinliği ekonomik ve sosyal faydaya dönüştürmek olarak belirlenmiştir.
Ar-Ge çalışmalarının ürüne dönüştürülmesinde ve rekabet gücüne katkısının artırılmasında en önemli aktör özel sektördür. Son dönemde sağlanan desteklerin de etkisiyle ülkemizde özel sektör Ar-Ge yatırımlarında önemli dönüşümler görülmektedir. Özel sektör tarafından gerçekleştirilen Ar-Ge harcamalarının toplam Ar-Ge harcamalarına oranı 2003 yılında yüzde 23,2 iken bu oran 2011 yılında yüzde 43,2 ’ye yükselmiştir. Ar-Ge personelinin 2003 yılında yüzde 20,5’i özel sektörde istihdam edilirken, 2011 yılında bu oran yüzde 48,9’a ulaşmıştır.
Ar-Ge ve yenilikçilik faaliyetlerinin desteklenmesine yönelik ‘kamu yatırımları’ 2003 yılındaki 238 milyon TL düzeyinden 2010 yılında yaklaşık 1,5 milyar TL seviyesine yükseltilmiştir. Küresel ekonomik kriz ülkelerin Ar-Ge yatırımlarında durulma ve ciddi düşüşlere neden olmuştur. Ancak, Türkiye’de kamu Ar-Ge yatırımları 2009 yılında bir önceki yıla göre %33, 2010 yılında da % 15 oranında artırılmıştır. Bu durum Ar-Ge’ye verilen önemi ve kararlılığı açıkça ortaya koymaktadır.
Kalkınma Planının hazırlanmasından koordinasyonuna kadar sorumlu olan kuruluş Kalkınma Bakanlığıdır. Plana ilişkin dokümanlara web sitesinden ulaşılabilir. (www.kalkinma.gov.tr)
Ülkemizin bilim, teknoloji ve yenilik politikalarının belirlenmesinde üniversite-kamu-sanayi işbirliği önemli yer tutmaktadır. Bu kapsamda, gerek teknoloji politikalarının gerekse sanayi politikalarının bir araya getirildiği Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı (BSTB) söz konusu alanda eşgüdümden sorumlu kuruluştur. Bu bağlamda, hâlihazırda BSTB tarafından 26 Kalkınma Bölgesinde Kamu-Üniversite-Sanayi İşbirliğine ilişkin farkındalık toplantıları ve anket çalışmaları yapılmakta, bu kapsamda Üniversite-Sanayi İşbirliğine ilişkin Yol Haritası çalışmaları da sürdürülmektedir. Öte yandan, yüksek politika alanını belirlemekten sorumlu ve Bakanlıklar üstü bir platform olarak Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’nda da bu alanda çeşitli konular görüşülmektedir. Ayrıca, devletimizin hazırladığı beş yıllık kalkınma planları, ülkemizdeki tüm kesimlerin başta da üniversite, sanayi ve kamu kesimi temsilcilerinin katılımı ile hazırlanan özel ihtisas komisyonları çalışmalarında getirilen öneriler doğrultusunda bu alandaki politikaların uygulanmasına katkı sağlamaktadır. Bu çalışmalara katkı sağlama noktasında, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yenilik konusunda mevcut durum tespitine ilişkin Yenilik Araştırması anketi yapılmakta ve her yıl düzenli olarak bu veriler açıklanmaktadır. Bu anketteki veriler orta vadeli plan ve yıllık program düzenlemelerinde dikkate alınmaktadır. Ayrıca “10. Kalkınma Planı Ar-Ge ve Yenilik Sistemlerinin Etkinliğinin Artırılması” Özel İhtisas Komisyonu çalışmaları kapsamında dünyada genel eğilimler ve Türkiye’de bilim, teknoloji, Ar-Ge ve yenilik çerçevesinde yaşanan ana eğilimler konusunda çalışmalar devam etmektedir.
Ulusal teknolojik kalkınma hedefleri
BTYK’nın 23. toplantısında alınan 2011/101 no.’lu karar gereği;
2023 yılında ülkemizin ilk 10 ekonomi arasına girebilmesi ve diğer ulusal hedeflere (yerli otomobil, yerli uçak, yerli helikopter vb.) ulaşılabilmesi için Ulusal Yenilik Sistemi 2023 yılı hedeflerinin aşağıdaki şekilde belirlenmesine;
-
Ar-Ge harcaması/GSYİH: % 3
-
Özel sektör Ar-Ge harcaması/GSYİH: % 2
-
Araştırmacı sayısı: 300 bin
-
Özel sektör araştırmacı sayısı: 180 bin
ve anılan hedeflerin gerçekleşmesi yolunda,
-
2023 yılına kadar ihtiyaç duyulacak Ar-Ge ödeneklerinin kararda belirtilen ilgili kamu kurumları ile çalışılarak tespit edilmesine ve ilgili kurum bütçelerine eklenmesine,
-
Kaynakların BTYK‟nın “2010/201 Ulusal Bilim, Teknoloji ve Yenilik Stratejisi 2011-2016‟ ve “2010/202 2011-2013 Yıllarında Kamu Ar-Ge ve Yenilik Fonlarının Kullanımında İzlenecek Politikalar‟ kararlarına uygun şekilde kullanılmasına,
-
Ulusal Yenilik Sistemi 2023 yılı hedeflerinde ulaşılan düzeyin BTYK toplantılarında düzenli olarak izlenmesine, karar verilmiştir.
-
Sanayiye/sektöre özgü politikalar
Sanayi Stratejisi çatısı altında sektörlerimizin rekabet gücünün yükseltilmesine yönelik sektörel strateji çalışmaları Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülmektedir. Bu kapsamda otomotiv ve makine sektörlerine yönelik stratejik planlar 2011 yılında uygulamaya girmiştir. Söz konusu stratejilerin uygulama, izleme ve değerlendirme faaliyetlerine devam edilmektedir.
Türkiye Demir-Çelik ve Demir Dışı Metaller Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı, Türkiye Kimya Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı, Türkiye Seramik Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı ile Türkiye Elektrik ve Elektronik Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı; 22/10/2012 tarihli ve sırasıyla 2012/25, 2012/26, 2012/27 ve 2012/28 sayılı Yüksek Planlama Kurulu kararlarıyla onaylanmıştır. Söz konusu strateji belgelerinin uygulama, izleme ve değerlendirme faaliyetlerine 2013 yılında başlanmıştır.
Türkiye İlaç Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı, Türkiye Tekstil, Hazır giyim, Deri ve Deri Ürünleri Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı ve Türkiye Geri Dönüşüm Stratejisi ile ilgili çalışmalar ise Bakanlığımız koordinasyonunda tamamlanma aşamasında olup söz konusu stratejilerin yakın zamanda uygulamaya konulması planlanmaktadır.
Tüm sektörel stratejilerde katma değeri yüksek ürünlerin üretim ve ihracat içerisindeki payının artırılması temel hedef olarak belirlenmiştir.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca biyoteknoloji ve nanoteknoloji gibi ileri teknoloji alanlarına önem verilmektedir. Bu bağlamda, Biyoteknoloji ve Nanoteknoloji sektörlerinde Ar-Ge ve Yenilik Stratejileri ve Eylem Planları’na ilişkin çalışmalar sürdürülmektedir.
12 Mayıs 2010 tarihli 27579 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2010/12 sayılı Başbakanlık Genelgesi ile kurulan ve Bakanlar Kurulu’nun yeni yapısı paralelinde 6 Eylül 2011 tarihli 28046 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2011/11 sayılı Genelge ile üyeleri güncellenen İhracata Dönük Üretim Stratejisi Değerlendirme Kurulu (Kurul) bulunmaktadır. Söz konusu Kurul 12 Temmuz 2010 ve 26 Ocak 2012 tarihlerinde toplam yedi toplantı gerçekleştirmiştir. Kurul toplantılarının ana gündem maddelerinden birini Ekonomi Bakanlığı tarafından yürütülmekte olan “Girdi Tedarik Stratejisi” çalışması teşkil etmektedir.
“İhracata Dönük Üretim Stratejisi” kapsamında yürütülmekte olan Girdi Tedarik Stratejisi (GİTES), hammadde ve girdilere tahrif edilmemiş fiyatlardan ve sürdürülebilir erişimin güvence altına alınması, girdi tedarikinde ithalata olan bağımlılığın azaltılması, tedarik sürekliliği ve güvenliğinin sağlanması ve bu yolla ihracatta sürdürülebilir rekabet gücü artışının yakalanması amaçlarıyla oluşturulmuştur. Bugüne kadar yapılan çalışmalarda genel olarak pek çok politika önerisi ortaya çıkmış olup, bunlardan bazıları; merkezi veya sektörel girdi tedarik sisteminin oluşturulması, yurt dışına yönelen Türk yatırımlarının ihtiyaç duyulan girdi alanlarına yönlendirilmesi, bölgesel dış ticaret stratejilerine, serbest ticaret ve tercihli ticaret anlaşmalarına girdi tedarik konusunun yansıtılması olmuştur.
GİTES çalışmalarında son aşamaya gelinmiş ve enerji dışı ara malları ithalatına ilişkin ele alınan tüm sektörlere dönük somut, kısa/orta/uzun dönemde uygulanabilir politika önerilerini içeren taslak eylem planları hazırlanmıştır. Eylem planlarının, EKK ve sonrasında YPK gündemine taşınıp, dinamik ulusal bir strateji belgesi olarak resmiyet kazanmasının ardından, 2013 yılı içerisinde uygulama safhasına geçilmesi hedeflenmektedir.
Buna ek olarak, ülkemizin ekonomik ve sosyal çarklarını döndüren ve yaşam kalitesini belirleyen önemli girdiler olarak enerji, su ve gıda alanlarında, ülkemizin ihtiyaçlarının Ar-Ge ve yenilik yoluyla çözülmesi ve ulusal güvenliğine katkı sağlanması için bu alanlarda kamu, özel sektör ve üniversitelerden alanında uzman kişilerin katılımıyla Ar-Ge ve Yenilik Stratejileri ve Eylem planları oluşturulmuştur ve UBTYS 2011-2016 kapsamında takip edilmektedir.
Ayrıntılı bilgi için: http://www.tubitak.gov.tr/tr/toplanti/bilim-ve-teknoloji-yuksek-kurulu-22toplantisi-15-aralik-2010
Ayrıca UBTYS 2011-2016’nın öncelikli alanlarında çağrıya çıkılacak alt teknoloji konularının belirlenmesi amacıyla TÜBİTAK tarafından Üst Düzey Önceliklendirme Grubu (ÜDÖG) toplantıları gerçekleştirilmiştir. Üst Düzey Önceliklendirme Grupları, sektördeki şemsiye kuruluşların ve sivil toplum kuruluşlarının üst düzey yöneticileri, sektöre yönelik somut çalışmaları olan akademisyenler ve araştırma alanları arasındaki denge gözetilerek belirlenen sanayi üst düzey yöneticilerinden oluşturulmuştur. Çalışmalara ilgili Bakanlıklardan da üst düzeyde katılım sağlanmıştır. Yapılan önceliklendirme çalışmalarının devamında TÜBİTAK, çağrılı sisteme geçiş yapmıştır.
-
Politika dokümanları
Ulusal Bilim, Teknoloji ve Yenilik Stratejisi (UBTYS) 2011-2016, altı yıllık dönem için, ülkemizin BTY vizyonunu, önceliklerini ve ana hedeflerini içeren temel strateji belgesidir. UBTYS 2011-2016, ülkemizde son yıllarda önemli düzeyde artan Ar-Ge ve yenilik kapasitesi ile gündeme gelen yeni olanaklar ve yaklaşımlar üzerine ilgili tüm paydaşların yer aldığı çeşitli görüş alma ortamlarının katkılarıyla eşgüdüm içerisinde oluşturulmuştur. Bu sürecin sonucunda hazırlanan UBTYS 2011-2016, Sayın Başbakanın başkanlığında toplanan BTYK’nın 22. Toplantısı’nda onaylanmıştır. Ayrıntılı bilgi aşağıdaki bağlantıdan alınabilir:
(http://www.tubitak.gov.tr/tr /kurumsal/politikalar/icerik-ubtys-2011-2016)
Buna göre, Ulusal BTY sisteminde yer alan tüm aktörlerin ve görevlerinin haritası aşağıda yer almaktadır.
Ayrıca BTYK’nın 23. Toplantısı’nda alınan [2011/102]no.’lu Ar-Ge, Yenilik ve Girişimcilik Destek Mekanizmalarında Bütünsellik, Uyum ve Hedef Odaklılığın Sağlanması için Koordinasyon Kurulu Oluşturulması kararı kapsamında çalışmalar devam etmektedir. Kurul bünyesinde Ar-Ge, yenilik ve girişimcilik alanındaki mevcut ve yeni oluşturulacak destek mekanizmalarına ilişkin etki analizi çalışmalarının koordinasyonunun sağlanması ile mevcut veya oluşturulacak sektörel sınıflandırmaların destek sağlayan kurumlar tarafından aynı standartlar çerçevesinde kullanılmasına yönelik faaliyetlere ilişkin çalışmalar yürütülmektedir.
2011–2016 Yıllarını kapsayan Ulusal Bilim, Teknoloji ve Yenilik Stratejisi’nin 2013 yılı Eylem Planında Üniversite-Sanayi İşbirliği Stratejisi hazırlanmasına dair eylem yer almaktadır. Söz konusu eylemin sorumlu kuruluşu Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı (BSTB) olup, işbirliği yapılacak kurumlar ise TPE, TOBB, üniversiteler, özel sektör kuruluşları ve ilgili diğer kamu kurum ve kuruluşlar olarak belirlenmiştir (UBTYS 2013 Yılı Planı-Y.1.3.7). Buna ilaveten, 18 Ekim 2012 tarihli ve 28445 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2012/3839 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe giren 2013 Yılı Programı’nın “Araştırma sonuçlarının ticarileştirilmesi sağlanacak ve teknoloji transferi uygulamaları etkinleştirilecek” başlıklı 98 no’lu tedbirinde araştırma sonuçlarının fikri mülkiyet haklarına ilişkin mevzuat düzenlemelerinin gerçekleştirileceği ifade edilmiştir. Söz konusu tedbirin sorumlu kuruluşu BSTB olup, TPE, TÜBİTAK, YÖK, TOBB ve üniversiteler de ilgili kuruluşlar olarak yer almışlardır.
Buna ek olarak, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Koordinasyonunda hazırlanan Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi 2011–2014 (AB Üyeliğine Doğru) 7 Aralık 2010 tarih ve 2010/38 sayılı Yüksek Planlama Kurulu kararıyla onaylanarak, 27 Ocak 2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Söz konusu belgede bilim ve teknoloji önemli bir alt başlıktır. Bu çerçevede; Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi’nin 72 adet eyleminden 20’si Firmaların Teknolojik Gelişimine aittir.
2011 yılında 72 eylemin % 85’inde başarı kaydedilmiştir. Eylemlerin takip edilmesi ve raporlanması Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürlüğü Girişim Sekretaryası tarafından yapılmaktadır. Sanayi stratejisine yönelik çalışmalar kapsamında üç ayda bir düzenlenen Girişim toplantılarına kamu kurum ve kuruluş temsilcileri ile sivil toplum temsilcileri katılmakta ve katkı sunmaktadır.
Altı ayda bir sanayi stratejisi Girişim sekretaryası tarafından hazırlanan Türkiye Sanayi Stratejisi Uygulama, İzleme ve Değerlendirme Raporları Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürlüğü web sitesinde yayınlanmaktadır.
Sanayi Stratejisinin Firmaların Teknolojik Gelişimi Girişimi altındaki eylemler gerek doğrudan gerekse dolaylı yönden FMH ile bağlantılıdır. Bu kapsamda, Eylem Planında yenilikçi ürünlerin geliştirilmesi ve korunması amacıyla FMH ve FMH’nin büyük önem taşıdığı üniversite-sanayi işbirliği alanlarında eylemler bulunmaktadır. Bu eylemler arasında Fikri Mülkiyet Hakları Stratejisi hazırlanmasına ilişkin de bir eylem mevcuttur. (33, 34, 35, 40, 42, 45, 46 ve 47’nci eylemler)
Son olarak, 2012/4 sayılı Döviz Kazandırıcı Hizmet Ticaretinin Desteklenmesi Hakkında Tebliğ, ülkemizin bilim, teknoloji ve yenilik alanındaki ulusal politika hedeflerine katkı sağlamak amacıyla, bilişim sektöründe faaliyet gösteren kuruluşlarımızın uluslararası rekabet gücünün arttırılmasına yönelik pazara giriş ve yurt dışı tanıtım faaliyetlerinin desteklenmesini öngörmektedir. Bu çerçevede, Ekonomi Bakanlığı (Serbest Bölgeler, Yurt Dışı Yatırım ve Hizmetler Genel Müdürlüğü) tarafından bilişim sektöründe faaliyet gösteren yararlanıcılara (bilişim şirketlerine, teknokentlere ve işbirliği kuruluşlarına) yönelik “pazara giriş”, “yurt dışı tanıtım”, “yurt dışı birim”, “belgelendirme”, “ticaret heyeti”, “alım heyeti” ve “danışmanlık” alanlarında destekler sunulmaktadır.
-
Ulusal ekonomi için önemli sektörler
Dünya Ticareti ve GSMH’sı içinde sektör paylarının gelişimine bakıldığında, hizmet sektörlerinin dünyada artan payı dikkat çekmektedir. Özellikle yapısal değişimin sanayiden hizmetlere kaydığı gelişmiş ülkelerde bu eğilim daha belirgindir. Bu durum, ekonomisinin gelişmişlik düzeyi gün geçtikçe artan Türkiye’de de hizmet sektörlerinin ihracat alanındaki rekabet gücünün, sanayi ve tarım sektörlerinde olduğu gibi desteklenmesi gereğini ortaya çıkarmıştır.
Bu çerçevede, 2011 yılında hizmet sektörlerine yönelik sınırlı sayıda ve konuda destek vermeye başlanmış, ayrıca 2011 yılının Temmuz ayı itibarıyla Ekonomi Bakanlığının kurulması ve hizmet ihracatının desteklenmesinin Bakanlığın görev ve yetki alanına resmen dâhil edilmesi ile süreç ivme kazanmıştır. Bu kapsamda, ülkemizin uluslararası ticarete konu hizmet gelirlerini daha da artırabilmek amacıyla hizmet sektörlerine yönelik en kapsamlı ve özgün sektörel yardımları sunan devlet yardım programı, 2012/4 sayılı Döviz Kazandırıcı Hizmet Ticaretinin Desteklenmesi Hakkında Tebliğ’in 25 Haziran 2012 tarihli ve 28334 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanması ile uygulamaya konulmuştur.
Söz konusu Tebliğ, ülkemizin döviz kazandırıcı hizmet gelirlerinin arttırılması ve hizmet sektörlerinin uluslararası rekabet gücünün geliştirilmesi amacıyla, hizmet ticareti açısından ülkemizin önemli potansiyele sahip bulunduğu sağlık turizmi, bilişim, film ve eğitim sektörlerinde faaliyet gösteren yararlanıcıların yurt dışı pazarlara girişleri ile bu pazarlarda gerçekleştirdikleri tanıtım faaliyetlerini teşvik etmek üzere yapılan harcamaları, belirli oranlar ve parasal sınırlar dâhilinde desteklemektedir.
Ülkemizin 2011-2016 yıllarında bilim, teknoloji ve yenilik alanında atacağı adımları belirleyen strateji belgesi olan Ulusal Bilim, Teknoloji ve Yenilik Stratejisi (UBTYS) 2011-2016 kapsamında özel sektörün önemli düzeyde Ar-Ge ve yeniliğe kaynak ayırdığı, ihracat yeteneğinin bulunduğu ve aynı zamanda, Ar-Ge ve yeniliğe dayalı rekabet gücünün göreceli olarak daha yüksek olduğu güçlü alanlar (otomotiv, makine imalat teknolojileri ile bilgi ve iletişim teknolojileri alanları) ve ülkemizin jeopolitik konumu ve stratejik gereksinimleri doğrultusunda Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerinde ivme kazanmasının hayati önem taşıdığı alanlar (savunma, uzay, enerji, su, gıda alanları) öncelikli alanlar olarak belirlenmiştir.
Türkiye’de bilim, teknoloji ve yenilik politikalarının oluşturulmasında en yüksek karar organı olan Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu'nun (BTYK) 15 Ocak 2013 tarihinde gerçekleştirilen 25. Toplantısında ülkemizde sağlık alanındaki Ar-Ge ve yenilikçilik faaliyetlerine ivme kazandırılması ve ekosistemin güçlendirilmesi ve kendi ilaçlarını, molekülünü ve tıbbi cihazlarını üreten bir ülke olabilmemiz için “Sağlık” alanının da Ulusal Bilim, Teknoloji ve Yenilik Stratejisi 2011-2016 kapsamında ivme kazanmamız gereken alanlardan biri olarak belirlenmesine karar verilmiştir.
Bu kapsamda, gerek 9. Kalkınma Planında gerekse hazırlanmakta olan ve 2014-2018 yıllarını kapsayacak olan 10. Kalkınma Planı çalışmalarında KOBİ’lere özel önem verilmektedir. Nitekim KOBİ’ler Türkiye’de toplam işletmelerin %99,77’si, toplam istihdamın %78’i, toplam katma değerin %55’i, toplam satışların %65,5’i, toplam yatırımların %50’si, toplam ihracatın %60’ı ve toplam kredilerin %24’ünü oluşturduğundan Türkiye ekonomisi açısında büyük öneme sahiptir.
-
Yenilik Destek Politikaları
9.Kalkınma Planında, fikri mülkiyet hakları sisteminin önceki yıllara oranla güçlendirilmiş olduğu, fikri hak korsanlığı ve taklitçiliğinin önlenmesi amacıyla düzenlemelerin yapıldığı ancak, eser sahibinin hakları ve bağlantılı haklar alanında, daha etkin ve verimli bir yapılanma henüz sağlanamadığı belirtilmektedir. Bunun yanı sıra, fikri mülkiyet hakları alanında yargı sisteminin geliştirilmesi gereksiniminin sürdüğü belirtilmektedir.
2007-2013 dönemi için “Fikri haklar sisteminin ülke ekonomisine etkisi gözetilmek suretiyle, fikri haklar alanında kısa, orta ve uzun vadeli bir strateji belirlenecek ve bu stratejinin uygulanmasına yönelik bir eylem planı oluşturulacaktır. Fikri haklar sistemi konusunda kamuoyunu bilgilendirme faaliyetleri artırılacaktır. Fikri mülkiyet haklarının korunmasına ilişkin mevzuat, yazılım sektöründe etkin şekilde uygulanacaktır.” hedefleri belirlenmiştir.
Hükümet ülkede üniversite, sanayi ve kamu işbirliğini güçlendirerek yenilik ve yerli FM üretiminin artırılması yönünde önemli kaynaklar tahsis etmekte ve büyük ölçekli işletmeler, KOBİ’ler, mikro işletmeler hatta fikri olan üniversite öğrencileri olmak üzere her kesime hitap eden çok değişik destek programları uygulamaya koymaktadır. Bu politikalar herhangi bir alana yönelik değil genel manada tüm sektörleri içine alan genel destek mekanizmalarıdır. Bu politikalar ağırlıklı olarak Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülmektedir.
Fikri mülkiyet üretiminin belirli bir sektöre yönelik odaklanması yönünde belirli bir politika yoktur. Ancak birçok strateji dokümanında, bu sistemin özellikle Ar-Ge ve yenilik geliştirme için gerekli olduğu ve çeşitli mekanizmalarla teşvik edilmesi yönünde genel bir yaklaşım bulunmaktadır. Bu amaçla geliştirilen ulusal patent teşvik sistemi TÜBİTAK tarafından uygulanmaktadır.
Ayrıca, Türkiye Sanayi Stratejisinin uzun dönemli vizyonu değerlendirildiğinde Türkiye’de özellikle ileri teknoloji gerektiren bir imalat yapısının oluşturulması öngörülmektedir. Bu bağlamda, nanoteknoloji, biyoteknoloji ve bilgi ve iletişim teknolojilerinin geliştirilmesi hususunda Türkiye Sanayi Stratejisi Eylem Planında eylemler yer almaktadır.
Öte yandan, BSTB tarafından hazırlıkları sürdürülen Ulusal Nanoteknoloji ve Biyoteknoloji Ar-Ge ve Yenilik Stratejileri ile Eylem Planları’nın yılsonuna kadar tamamlanması planlanmaktadır. Buna ilaveten, Teknolojik Ürün Yatırım Destek ile Teknolojik Ürün Tanıtım ve Pazarlama Destek Programlarına dair mevzuat çalışmaları sürdürülmektedir. Teknolojik Ürün Yatırım Programı Maliye Bakanlığı incelemesinde olup, Teknolojik Ürün Tanıtım ve Pazarlama Destek Programında ise tüm ilgili kurum ve kuruluşların görüşleri alınarak Program Başbakanlığa iletilmiştir.
-
Sanayide yeniliğin ve patentin desteklenmesi
-
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Destekleri
Bakanlık 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu kapsamında kapasitesi uygun ve bilimsel altyapısı olan üniversitelerin kampüs alanları içinde Teknoloji Geliştirme Bölgeleri (TGB)’nin kurulmasına yönelik mali destek vermektedir. Bu bölgelerde Araştırma yapan, şirket kuran, kuluçkalıklarında yer alan akademisyenlere, araştırmacılara ve buraları işleten şirketlere önemli destekler sağlanmaktadır. Bu destekler:
-
Öğretim üyeleri;
-
Bölgelerde görevlendirilen öğretim üyelerinin Bölgede elde edecekleri gelirler üniversite döner sermayesi kapsamı dışında tutulmaktadır.
-
Öğretim elemanları Üniversite Yönetim Kurulu izni ile yaptıkları araştırmalarının sonuçlarını ticarileştirmek amacı ile bu Bölgelerde şirket kurabilmekte, kurulu bir şirkete ortak olabilmekte ve/veya bu şirketlerin yönetiminde görev alabilmektedir.
-
Bölgede yer alan faaliyetlerde idari personel olarak hizmetine ihtiyaç duyulan kamu kurum ve kuruluşları ile üniversite personelinin, yönetici şirkette görevlendirilmeleri sağlanmaktadır.
-
Girişimciler;
-
Bölgede faaliyet gösteren gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, münhasıran bu Bölgedeki yazılım ve Ar-Ge faaliyetlerinden elde ettikleri kazançları 31.12.2023 tarihine kadar gelir ve kurumlar vergisinden muaf tutulmaktadır.
-
Bu süre içerisinde münhasıran bu bölgelerde ürettikleri ve sistem yönetimi, veri yönetimi, iş uygulamaları, sektörel, internet, mobil ve askeri komuta kontrol uygulama yazılımı şeklindeki teslim ve hizmetleri de katma değer vergisinden muaf tutulmaktadır.
-
Bölgede çalışan araştırmacı, yazılımcı ve Ar-Ge personelinin bu görevleri ile ilgili ücretleri 31.12.2023 tarihine kadar her türlü vergiden muaf tutulmaktadır.
-
Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde bulunan personelin sigorta primi işveren hissesinin %50’si beş yıl süreyle Maliye Bakanlığınca karşılanır (5746 sayılı Kanun kapsamında desteklenmektedir).
-
Ar-Ge projesi kapsamında çalışan Ar-Ge personelinin, bölgede yürüttüğü görevle ilgili olarak yönetici şirketin onayı ile Bölge dışında geçirmesi gereken süreye ait ücretlerinin bir kısmı da gelir vergisi kapsamı dışında tutulmaktadır.
-
Teknolojik ürünün üretilmesi için yönetici şirketin uygun bulması ve Bakanlığın izin vermesi ile Bölgede yatırım yapılmaktadır.
-
Bölgede çalışan Ar-Ge personelinin bu görevleri ile ilgili ücretlerine sağlanan vergi muafiyeti desteğinin Ar-Ge personelinin yüzde onunu geçmeyecek şekilde Ar-Ge Destek personeline de sağlanmaktadır.
-
Yönetici şirket;
-
Bölgelerin kurulması için gerekli idare binası, kuluçka merkezi ve alt yapı inşası ile ilgili giderlerin yönetici şirket tarafından karşılanamayan kısmı, yardım amacıyla Bakanlık bütçesine konulan ödenekle sınırlı olmak üzere karşılanabilir.
-
AR-GE ve yenilik faaliyetlerini desteklemeye yönelik yönetici şirketçe yürütülen veya yürütülecek kuluçka programları, teknoloji transfer ofisi hizmetleri ve teknoloji işbirliği programları ile ilgili giderlerin, yönetici şirketçe karşılanamayan kısmı, yardım amacıyla Bakanlık bütçesine konulan ödenekle sınırlı olmak üzere karşılanabilir.
-
Yönetici şirket, bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak düzenlenen kâğıtlardan ve yapılan işlemlerden dolayı damga vergisi ve harçtan muaftır. Atık su arıtma tesisi işleten Bölgelerden, belediyelerce atık su bedeli alınmaz.
-
Yönetici şirketin bu kanunun uygulanması kapsamında elde ettiği kazançlar 31.12.2023 tarihine kadar vergiden muaf tutulmaktadır.
-
Bu Kanun kapsamına giren Bölgelerdeki faaliyetlerde; 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu, 3/12/2010 tarihli ve 6085 sayılı Sayıştay Kanunu, 8/9/1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu ile 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümleri uygulanmaz.
-
Hazineye ait taşınmazlar için, Maliye Bakanlığı tarafından yönetici şirket lehine ilk beş yılı bedelsiz olarak, devam eden yıllar için yatırım konusu taşınmazın emlak vergi değerinin binde ikisi karşılığında irtifak hakkı tesis edilmesi veya kullanma izni verilmektedir.
-
İrtifak hakkı veya kullanma izni verilenlerden hasılat payı alınmamaktadır.
Ayrıca, 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanununu tadil eden 6170 sayılı Kanun doğrultusunda Bakanlıkça TGB’lerde Teknoloji Transfer Ofislerinin (TTO) ve Kuluçka Merkezlerinin kurulması ve gerektiğinde TTO hizmetleri ile Kuluçka Programlarının yürütülmesine de destek verilmektedir. Söz konusu desteğe ilişkin yönetmelik çalışmaları son haline getirilmiş bulunmaktadır.
TGB’ler dışındaki yenilik ve FM üretimini desteklemek için; Bakanlık 5746 sayılı araştırma geliştirme faaliyetlerinin desteklenmesi hakkındaki kanun kapsamında ise;
-
Kamu ve özel sektör kuruluşlarının Ar-Ge Merkezi kurmaları halinde destekler vermektedir. Bu destekler:
-
Ar-Ge İndirimi: Ar-Ge merkezlerinde, gerçekleştirilen Ar-Ge ve yenilik harcamalarının tamamı ile 50 ve üzerinde tam zaman eşdeğer Ar-Ge personeli istihdam eden Ar-Ge merkezlerinde ayrıca o yıl yapılan Ar-Ge ve yenilik harcamasının bir önceki yıla göre artışının yarısı, 13/6/2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesine göre kurum kazancının ve 31/12/1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesi uyarınca ticari kazancın tespitinde indirim konusu yapılır.
-
Gelir Vergisi Stopajı Teşviki: Ar-Ge merkezlerinde, yürütülen Ar-Ge ve yenilik projelerinde, çalışan Ar-Ge ve destek personelinin; bu çalışmaları karşılığında elde ettikleri ücretlerinin doktoralı olanlar için yüzde doksanı, diğerleri için yüzde sekseni gelir vergisinden müstesnadır.
-
Sigorta Primi Desteği: Ar-Ge merkezlerinde, çalışan Ar-Ge ve destek personeli ile 26/6/2001 tarihli ve 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanununun geçici 2 nci maddesi uyarınca ücreti gelir vergisinden istisna olan personelin; bu çalışmaları karşılığında elde ettikleri ücretleri üzerinden hesaplanan sigorta primi işveren hissesinin yarısı, her bir çalışan için beş yıl süreyle Maliye Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanır.
-
Damga Vergisi İstisnası: Bu Kanun kapsamındaki her türlü Ar-Ge ve yenilik faaliyetleri ile ilgili olarak düzenlenen kâğıtlardan damga vergisi alınmaz.
-
Teknogirişim Sermaye Desteği; Bilim, Teknoloji ve Sanayi Bakanlığında, 2009 yılından itibaren, ülkemizin geleceğinde büyük rol oynayacak genç girişimcilerimizin desteklenmesi amacıyla 5746 Sayılı Kanun kapsamında, Teknogirişim Sermayesi Desteği Programı başlatılmıştır. Programın amacı; yüksek eğitimli ve nitelikli gençlerin teknoloji ve yenilik odaklı iş fikirlerini diğer mekanizmalardan da yararlanarak katma değer ve nitelikli istihdam yaratma potansiyeli yüksek teşebbüslere dönüştürebilmelerini teşvik etmektir. Anılan programa; örgün öğrenim veren üniversitelerin herhangi bir lisans programından bir yıl içinde mezun olabilecek durumdaki öğrenci, yüksek lisans veya doktora öğrencisi ya da lisans, yüksek lisans veya doktora derecelerinden birini ön başvuru tarihinden en çok beş yıl önce almış kişiler başvurabilmektedir. Kanun kapsamında desteklenmesi uygun bulunan girişimci, firmasını kurmasını müteakip en fazla 100.000,00 TL hibe destek ile bir yıl süre boyunca desteklenmekte olup, destek ödemeleri bir iş planı çerçevesinde Bilim, Teknoloji ve Sanayi Bakanlığı tarafından yapılmaktadır. Sağlanan destek; belirtilen şartları taşıyan işletmelere, bir defaya mahsus olmak üzere, teminat alınmaksızın ve hibe olarak verilmektedir. Programla ülkemizde nitelikli girişimciliğin özendirilmesi, bu girişimciler tarafından uluslararası rekabet gücü olan, yenilikçi, teknoloji düzeyi yüksek ürün ve süreçleri geliştirebilen firmaların oluşturulması hedeflenmiştir.
Bakanlığın 635 sayılı KHK’sına dayanılarak verilen San-Tez desteğine dair bilgi aşağıda yer almaktadır:
Üniversite-Sanayi İşbirliğini sağlamaya yönelik olarak oluşturulan Sanayi Tezleri Programı ile desteklenmesine karar verilen San-Tez projesinin toplam bütçesinin %75’i Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca teminatsız ve hibe olarak karşılanmakta olup, toplam proje bedelinin %25’inin proje ortağı kuruluş tarafından dönemler halinde nakdi olarak karşılanması beklenmektedir. Söz konusu projeler yüksek lisans veya doktora tezleri olarak hazırlanmak durumundadır. Proje yürütücüsü kişi en az doktora unvanı olan bir akademisyen olmalıdır.
San-tez projelerine 2012 yılında Bakanlık tarafından 28,5 Milyon TL ödeme gerçekleştirilmiş, 495 proje başvurusundan 157’si desteklenmeye uygun görülmüştür. 2011 yılında 43,8 Milyon TL’lik bir ödeme gerçekleştirilerek, 415 başvurudan 192’si kabul edilmiştir. 2011 yılında % 46 olan destekleme yüzdesi, 2012 yılında % 32 olarak gerçekleşmiştir. Öte yandan, Teknogirişim Sermaye Desteğinden 2011 yılında başvuruda bulunan 859 başvurudan 272 işletmeye destek sağlanmıştır. 2012 yılında ise 1597 başvurudan 288 işletme Teknogirişim desteğinden yararlanmıştır.
-
TÜBİTAK Destekleri
TÜBİTAK 1513 Teknoloji Transfer Ofisleri Destekleme Programı üniversitelerdeki bilgi ve teknolojinin, uygulamaya dönüştürülerek ticarileştirilmesi, üniversite ve özel sektör kuruluşları arasında işbirliği oluşturulması ve sanayinin ihtiyaç duyduğu bilgi ve teknolojinin üniversitede üretilmesine yardımcı olunması amacıyla faaliyet gösteren TTO’ların desteklenmesini hedeflemektedir.
TÜBİTAK tarafından, 1008 Patent Teşvik Programları vasıtasıyla ulusal, uluslararası patent başvuru masraflarının karşılanmasına yönelik olarak hibe ve geri ödemeli-hibe şeklinde teşvik verilmektedir.
Genel olarak TÜBİTAK-ARDEB kapsamında aşağıda belirtilen uzantıda yer alan programlar vasıtasıyla Ar-Ge kapsamında destek sağlanmaktadır.
(http://www.tubitak.gov.tr/tr/destekler/akademik/ulusal-destek-programlari##destekler_akademik_ana_sayfa_akordiyon-block_1-0)
KOSGEB tarafından Ar-Ge ve Yenilik projesi desteklenen işletmelere; Patent, Faydalı Model, Endüstriyel Tasarım Tescil, Entegre Devre Topografyaları Tescil Belgeleri için yaptıkları başvuru ve/veya tescil giderleri için 25.000 TL’ye kadar destek sağlanmaktadır. Türk Patent Enstitüsü’ne ve/veya yurt dışı muadili kurum/kuruluşlar ile Türk Patent Enstitüsü’nce yetkilendirilmiş Patent Vekillerine yapılan ödemeler bu destek kapsamındadır. Söz konusu destekler ile ilgili http://www.kosgeb.gov.tr sayfasında detaylı bilgi yer almaktadır
-
KOSGEB Destekleri
KOSGEB Genel Destek Programı çerçevesinde İşletmelerin Türk Patent Enstitüsü (TPE) veya muadili yurt dışı kurum/kuruluşlardan; Patent Belgesi, Faydalı Model Belgesi, Endüstriyel Tasarım Tescili Belgesi, Entegre Devre Topografyaları Tescil Belgesi, almak için başvuru yapılan kurum/kuruluşlara yaptığı ödemeler ve patent vekili giderleri ile, Türk Patent Enstitüsü (TPE) muadili yurt dışı kurum/kuruluşlardan alacakları Marka Tescil Belgeleri için başvuru yapılan kurum/kuruluşlara yaptığı ödemeler ile marka vekili giderlerine destek verilir. Yurt Dışı Marka Tescil Belgesi Desteğine, Yurt İçi Marka Tescil Belgesi sahibi işletmeler başvurabilir. Program süresince desteğin üst limiti 20.000 (yirmi bin) TL’dir.
AR-GE, İnovasyon ve Endüstriyel Uygulama Destek Programı ve Yenilik programı çerçevesinde desteklenen işletmelere; Patent, Faydalı Model, Endüstriyel Tasarım Tescil, Entegre Devre Topografyaları Tescil Belgeleri için yaptığı başvuru ve/veya tescil giderlerini kapsar. Türk Patent Enstitüsü’ne ve/veya yurt dışı muadili kurum/kuruluşlar ile Türk Patent Enstitüsü’nce yetkilendirilmiş Patent Vekillerine yapılan ödemeler bu destek kapsamındadır. İşletme bu kapsamdaki ödeme ve giderler için; başvuru ve/veya tescil aşamasında ödeme talebinde bulunabilir. Bu desteğin üst limiti 25.000 (yirmi beş bin) TL’dir.
KOSGEB Kredi Faiz Desteği programları ile KOSGEB tarafından; küçük ve orta ölçekli işletmelere uygun koşullarda finansal destek temin edilerek; üretim, kalite ve standartlarını artırmaları, finansman sorunlarının çözümü, istihdam yaratmaları ve uluslararası düzeyde rekabet etmelerinin sağlanması amaçlanmıştır.
KOSGEB kredi faiz destekleri; 3624 Sayılı KOSGEB Kurulması Hakkında Kanun ve bu Kanunda değişiklik yapan 22.04.2009 tarih ve 5891 sayılı Kanun, 04.05.2004 tarih ve 25452 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2004/7131 sayılı ve 26.04.2008 tarih ve 26858 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2008/13524 sayılı Bakanlar Kurulu Kararları ile 19.09.2009 tarih ve 27354 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan KOSGEB KOBİ Kredi Faiz Desteği Yönetmeliği çerçevesinde yürütülmektedir.
KOSGEB’in 2003 yılından itibaren sağladığı finansal destekler, Bakanlar Kurulu Kararı gereğince 2008 yılına kadar üç kamu bankası aracılığıyla sağlanmış, 2008 yılı Mayıs ayında ise yeniden düzenlenen Bakanlar Kurulu Kararı kapsamında, halen Türkiye’de faaliyette bulunan kamu bankaları, özel bankalar, katılım bankaları ile yapılan Protokollerle KOBİ’lere kullandırılacak kredilerin faiz/kar payı, komisyon vb. giderlerinin program türüne göre kısmen ya da tamamen karşılanması şeklinde sürdürülmektedir.
Bu çerçevede 2008 yılından itibaren KOSGEB, Banka ve KGF işbirliği ile KOSGEB Veri Tabanına kaydı onaylı işletmelere uygun koşullarda finansal destek sağlanarak; işletme sermayesi ile rekabet gücünün artırılması ve mevcut yapılarının daha iyi şartlarda devam ettirilmesi, üretim maliyetlerindeki finansman yüklerinin azaltılması, yeni yatırım, üretim ve istihdam oluşturulmasını sağlamak amacıyla işletme geliştirme kredileri verilmektedir.
Bahse konu krediler kapsamında işletmelerin Hammadde, Mamul/Yarı Mamul Alımı, İstihdam Sağlama, Yeni Makine-Teçhizat, Araç, Donanım Amaçlı Yatırım, Üretim Geliştirme Faaliyetleri, Organizasyon Geliştirme Faaliyetleri, İşyeri Büyütme, Taşıma, Tadilat vb. Amaçlı Yatırımlar, Kalite ve Verimlilik Geliştirme Faaliyetleri, Yurtdışı Pazarlara Açılma veya İhracatı Geliştirme, Eğitim ve Danışmanlık Faaliyetleri, Ortak Proje Geliştirme (Ortak Yatırım, Tasarım, Tedarik vb.) gibi faaliyetlerinin yanı sıra Marka Oluşturma, Tanıtım ve Pazarlama Faaliyetleri, Ar-Ge, Teknoloji, Yenilikçilik Faaliyetleri ile Teknoloji, Çevre, Hijyen Amaçlı Yatırımları için destek sağlanmaktadır.
Buna mukabil, KOSGEB’in Genel Destek Programı ve Ar-Ge ve İnovasyon Destek Programı kapsamında FM üretimini desteklemek ve başvuru ile ilgili maliyetleri ve/veya FM koruması ile ilgili hukuki maliyetleri dengede tutmak için sağladığı hibe destekler bulunmaktadır.
TÜBİTAK tarafından, 1008 Patent Teşvik Programları vasıtasıyla ulusal, uluslararası patent başvuru masraflarının karşılanmasına yönelik olarak hibe ve geri ödemeli-hibe şeklinde teşvik verilmektedir.
Genel olarak TÜBİTAK-ARDEB kapsamında aşağıda belirtilen uzantıda yer alan programlar vasıtasıyla Ar-Ge kapsamında destek sağlanmaktadır.
(http://www.tubitak.gov.tr/tr/destekler/akademik/ulusal-destek-programlari##destekler_akademik_ana_sayfa_akordiyon-block_1-0)
KOSGEB tarafından Ar-Ge ve Yenilik projesi desteklenen işletmelere; Patent, Faydalı Model, Endüstriyel Tasarım Tescil, Entegre Devre Topografyaları Tescil Belgeleri için yaptıkları başvuru ve/veya tescil giderleri için 25.000 TL’ye kadar destek sağlanmaktadır. Türk Patent Enstitüsü’ne ve/veya yurt dışı muadili kurum/kuruluşlar ile Türk Patent Enstitüsü’nce yetkilendirilmiş Patent Vekillerine yapılan ödemeler bu destek kapsamındadır. Söz konusu destekler ile ilgili http://www.kosgeb.gov.tr sayfasında detaylı bilgi yer almaktadır
|
2011
|
2012
|
2013 (Ocak-Nisan)
|
Kümülatif Toplam
|
|
Ödeme Oluru Tutarı
|
Firma Sayısı
|
Ödeme Oluru Tutarı
|
Firma Sayısı
|
Ödeme Oluru Tutarı
|
Firma Sayısı
|
Ödeme Oluru Tutarı
|
Firma Sayısı
|
Endüstriyel Tasarım Tescili Belgesi
|
36.201,71
|
33
|
63.249,68
|
51
|
22.001,90
|
24
|
121.453,29
|
99
|
Faydalı Model Belgesi
|
17.021,96
|
15
|
21.623,85
|
15
|
18.531,48
|
14
|
57.177,29
|
40
|
Patent Belgesi
|
14.421,91
|
6
|
9.820,31
|
3
|
1.000,00
|
1
|
25.242,22
|
10
|
Yurt Dışı Marka Tescil Belgesi
|
26.044,91
|
9
|
54.052,47
|
14
|
12.661,91
|
4
|
92.759,29
|
27
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Sınai Mülkiyet Hakları Desteği Total
|
93.690,49 TL
|
60
|
148.746,31 TL
|
80
|
54.195,29 TL
|
39
|
296.632,09 TL
|
165
|
-
Destek planlarının duyurulması
Desteklerin duyurulması, çoğunlukla bölgesel veya ulusal düzeyde yapılan kongre ve toplantılarla sağlanmaktadır. Buna göre;
-
Sanayi ve Ticaret Odaları, sektörel dernekler, Organize Sanayi Bölgeleri, Teknoparklar, Üniversiteler başta olmak üzere düzenlenen tanıtım toplantıları,
-
İlgili kamu kurumları web sayfalarındaki bilgilendirmeler,
-
Ar-Ge ya da İnovasyon fuar ve sergileri,
-
Broşür, kitapçık, poster vb. basılı malzemenin dağıtımı,
-
E-posta duyuruları,
-
E-Seminerler (webiner),
-
Kamu kurumlarında düzenlenen eğitim seminerleri,
-
Üniversite öğretim elemanları, şirket Ar-Ge yöneticileri ve üst düzey yöneticileri ile düzenlenen çalıştaylarda
söz konusu desteklerin tanıtımı yapılmaktadır.
Yenilik ve FM konularında işletmelere sağlanan destek programları hakkında, desteği veren kurum ve kuruluşlarca düzenlenen toplantı ve kongrelerle bilgilendirme eğitimleri verilmektedir. Ayrıca düzenlenen fuarlar kapsamında yapılan etkinliklere katılım sağlanmakta ve bilgilendirme sunumları yapılmaktadır. Desteğin hedef kitlesinin yoğunlaştığı üniversitelerde, sanayi bölgelerinde, sanayi odalarında, sektör derneklerinin (STK) organize ettiği eğitim programlarında bilgilendirme sunumları yapılmaktadır.
KOSGEB Genel Destek Programı altında yer alan; Eğitim Desteği kapsamında işletmelerden gelen talepler doğrultusunda işletmelerin; Genel Yönetim, Pazarlama Yönetimi, Üretim Yönetimi, İnsan Kaynakları Yönetimi, Mali İşler ve Finansman Yönetimi, Dış Ticaret ve Uluslararası Mevzuat, Bilgisayar ve Bilgi Teknolojileri, Enerji Teknolojileri, Yeni Teknik ve Teknolojiler, Yenilik, Mesleki ve Teknik Eğitim, CE İşareti, Ürün Belgelendirme ve Çevre konu başlıklarında genel katılıma açık veya işletme içi eğitim katılımlarına destek verilmektedir.
-
Kurumsal FM politikaları
-
Buluş hak sahipliği
Üniversitelerdeki buluşlara ilişkin genel düzenleme 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname kapsamında yapılmıştır. BSTB tarafından verilen Ar-Ge desteklerinde Bakanlık çıkan buluş üzerinden herhangi bir pay almamaktadır. Desteklerden yararlanılan projelerde lisanslama payı akademisyen ile işletme arasındaki anlaşmaya bırakılmaktadır. Bakanlık bu konuya müdahale etmemektedir. Ayrıca, TÜBİTAK vb. programlardan desteklenen projelerden doğan fikri haklar o fonu veren kuruluş tarafından düzenlenmektedir.
Üniversiteler ve araştırma kurumlarında devlet tarafından finanse edilen araştırmalardan doğan buluşlarda hak sahipliği ile ilgili TÜBİTAK'ta referans verilebilecek 2 ayrı mevzuat mevcuttur
-
Proje Teşvik ve Destekleme Esaslarına İlişkin Yönetmelik Uyarınca Desteklenen Projelerde Uygulanacak Fikri Haklar Esasları
http://www.tubitak.gov.tr/tubitak_content_files//mevzuat/esaslar/ESASLAR_XI_3.pdf
-
1007 Kodlu TÜBİTAK Kamu Kurumları Araştırma Geliştirme Projeleri Destekleme Programı ve TÜBİTAK Birimlerince Yürütülen Projelere İlişkin Kamu Ar-Ge Projeleri Fikri Haklar Esasları
(http://www.tubitak.gov.tr/tubitak_content_files/mevzuat/esaslar/esaslarXI_1.pdf)
Söz konusu (a) mevzuatı madde 4'e göre fikri hakkın sahibi;
"Bu Esaslarda veya bu Esaslar kapsamındaki proje destek programlarının özel düzenlemelerinde aksine bir hüküm olmadıkça ve bu Esaslara uygun davranılması halinde, desteklenmesine karar verilen projelerin yürütülmesi esnasında veya sonucunda ortaya çıkan Fikri Ürün üzerindeki Fikri Mülkiyet Haklarının tamamı, Fikri Ürün Bildirim Formunda belirtilen oranlar dahilinde Proje Personeline ve/veya Bursiyere aittir."
Söz konusu (b) mevzuatı madde 4.1'e göre hakkın sahibi;
"Burada sayılanlarla sınırlı olmamak kaydıyla Proje sonucunda elde edilen ve patent, faydalı model, endüstriyel tasarım, entegre devre topografyası, know-how, gibi fikri bir hakkın konusunu oluşturabilecek nitelikteki fikri ürünler üzerindeki hakların sahibi TÜBİTAK’tır.
TÜBİTAK 278 sayılı kanunun kendisine verdiği bu yetki doğrultusunda bu fikri ürünler üzerinde herhangi bir izne veya 3. kişilerin onayına gerek kalmadan tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir.
SSM ve MSB nin müşteri olduğu durumlarda 5201 ve 5202 sayılı kanun hükümleri saklıdır."
-
Spin-off şirketler için destekler
Bilim, Teknoloji ve Sanayi Bakanlığında, 2009 yılından itibaren, ülkemizin geleceğinde büyük rol oynayacak genç girişimcilerimizin desteklenmesi amacıyla 5746 Sayılı Kanun kapsamında, Teknogirişim Sermayesi Desteği Programı başlatılmıştır. Programın amacı; yüksek eğitimli ve nitelikli gençlerin teknoloji ve yenilik odaklı iş fikirlerini diğer mekanizmalardan da yararlanarak katma değer ve nitelikli istihdam yaratma potansiyeli yüksek teşebbüslere dönüştürebilmelerini teşvik etmektir. Anılan programa; örgün öğrenim veren üniversitelerin herhangi bir lisans programından bir yıl içinde mezun olabilecek durumdaki öğrenci, yüksek lisans veya doktora öğrencisi ya da lisans, yüksek lisans veya doktora derecelerinden birini ön başvuru tarihinden en çok beş yıl önce almış kişiler başvurabilmektedir. Kanun kapsamında desteklenmesi uygun bulunan girişimci, firmasını kurmasını müteakip en fazla 100.000,00 TL hibe destek ile bir yıl süre boyunca desteklenmekte olup, destek ödemeleri bir iş planı çerçevesinde yapılmaktadır. Sağlanan destek; belirtilen şartları taşıyan işletmelere, bir defaya mahsus olmak üzere, teminat alınmaksızın ve hibe olarak verilmektedir. Programla ülkemizde nitelikli girişimciliğin özendirilmesi, bu girişimciler tarafından uluslararası rekabet gücü olan, yenilikçi, teknoloji düzeyi yüksek ürün ve süreçleri geliştirebilen firmaların oluşturulması hedeflenmiştir.
Fikirden-ürüne, üründen-pazara, şirket kuran girişimcinin geçireceği tüm aşamalarda mali destek yanında rehberlik ve eğitim hizmetlerini de içerecek şekilde oluşturulan 1512 TÜBİTAK Girişimcilik Aşamalı Destek Programı, genç akademik araştırmacıların, kuracağı spin-off şirketler için de yararlanabilecekleri bir programdır. Bu program çerçevesinde, birinci aşamada, iş fikri uygun bulunan girişimci adaylarına iş planı eğitimi ve rehberlik desteği verilerek ikinci aşamaya başvurmaları kolaylaştırılmakta, şirket kurarak başvuru yapan girişimcilere 100.000 TL’ye ve 12 aya kadar sermaye desteği verilmekte, daha sonra başarılı olanların 1507 TÜBİTAK KOBİ Ar-Ge Başlangıç Destek Programına başvurarak bu programdan ilave avantajlarla yararlanabilmesi sağlanmaktadır. Programın son aşamasında ise prototip geliştiren girişimcilerin ticarileştirme faaliyetlerine yönelik mali-olmayan destekler sağlanacaktır. Ayrıca bu şirketler TGB’lerde yer alırlarsa bunların sağladığı ilave destekleri alabilmektedirler (kuluçkalık tahsisi, personelin çalışması gibi). Ayrıca KOSGEB Ar-Ge ve İnovasyon Destek Programı kapsamında, Girişimcilere Başlangıç Sermayesi Desteği ve İşlik/Kira Desteği ile birlikte diğer Ar-Ge ve İnovasyon destekleri de sağlanabilmektedir.
TÜBİTAK desteklerine ilişkin detaylı bilgiye aşağıdaki bağlantıdan ulaşılabilir:
(http://www.tubitak.gov.tr/tr/destekler/akademik/ulusal-destek-programlari )
-
Araştırma ve geliştirme (Ar & Ge) kapasitesi
Devletin Ar & Ge faaliyetlerine gayri safi yurt içi hasıladan ayırdığı pay 2011 sonu itibariyle binde 86’dır.
http://www.tubitak.gov.tr/tr/kurumsal/politikalar/icerik-bty-istatistikleri
Özel sektörün Ar & Ge faaliyetlerine gayri safi yurt içi hasıladan ayırdığı pay ise binde 86’nın %43.2’sidir.
Araştırma olanakları hakkındaki bilgiler üniversite bültenleri, yıllık raporlar, broşürler, ve internet sitesi gibi yollarla kamuya duyurulmaktadır.
Araştırma sonuçlarına ulusal verilerin tutulduğu TÜBİTAK ULAKBİM’den erişilebilmektedir. Bunun dışında proje bazlı çalıştaylar, konferanslar, kongreler, sergi ve fuarlar, yarışmalar, ödül törenleri, yazılı ve görsel medya kullanılarak da araştırma sonuçları kamuya duyurulmaktadır.
http://www.tubitak.gov.tr/tr/kurumsal/politikalar/icerik-bty-istatistikleri
Üniversiteler ve araştırma kurumlarındaki araştırma faaliyetlerine ayrılan bağış finansmanı katkısı hakkında istatistiki bilgi bulunmamakla beraber, bağışçılar tarafından yönlendirilen araştırmalar olduğu bilinmektedir.
-
Yenilik için insan kaynakları
2011 yılı verilerine göre okuma yazma bilmeyenler nüfusun yüzde 5,9’unu oluşturmaktadır. Okullaşma oranları sırasıyla okulöncesinde % 46,4, ilköğretimde %108,4, ortaöğretimde %92,6 ve yükseköğretimde ise %81,6’dır. Eğitimde kalma beklentisi yüzde 15,2’dir. Ancak zorunlu eğitim çağının ortaöğretimi de kapsayacak şekilde 12 yıla çıkarılmasıyla birlikte eğitimde kalma beklentisinde de artış olacağı öngörülmektedir. Öte yandan, işgücünün %63,2’si, istihdamın %63,8’i ve işsizlerin yüzde 57,8’i lise altı eğitimlilerden ve okuryazar olmayanlardan oluşmaktadır.
Yenilik kapasitesi açısından bakıldığında Ar-Ge alanında faaliyet gösteren Tam-Zaman Eşdeğer1 (TZE) insan kaynağının dağılımı aşağıdaki grafikte sunulmaktadır.
http://www.tubitak.gov.tr/tr/kurumsal/politikalar/icerik-bty-istatistikleri
-
Fikri Mülkiyet Öğretimi ve Eğitimi
Fikri mülkiyet konusunda eğitim kurumlarında farkındalık düşük seviyededir. Ancak uzun dönemde FATİH projesinin uygulanmaya başlanması ile birlikte e-içeriklerin hazırlanması vb. konularında bu alanın gündeme gelmesi olasıdır.
Ayrıca, 2006 yılında TPE ve Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu arasında yapılan işbirliği neticesinde, Teknoloji ve Tasarım Dersi müfredatına sınai haklar hakkında bilgiler ve özellikle patent ve tasarım konuları dâhil edilmiştir.
Hukuk fakültelerinin hemen hepsinde FM hukuku seçmeli ders olarak gösterilmektedir. Ayrıca seçkin hukuk fakültelerinin yüksek lisans ve doktora programlarında kredi saati yeterli düzeyde FM hukuku dersi verilmektedir. Ülkemizde FM alanında özel olarak akademik çalışmalar yapan herhangi bir fikri mülkiyet hukuku enstitüsü bulunmamakta olup, 2012 yılında Ankara Üniversitesi’nde tesis edilen yüksek lisans programı ise ilk kez 2013-2014 eğitim yılında öğrenci almaya başlayacaktır. Ayrıca, sınırlı sayıda üniversitede yüksek lisans ve doktora düzeyinde FM konusunda araştırmalar vardır.
İleri teknoloji konularında faaliyet gösteren öğretim üyeleri arasında FM farkındalığı yüksektir ancak, temel araştırma seviyesinden ileri gidemeyen araştırmacılar FM hakları konusunda sınırlı bilgiye sahiptir.
Dostları ilə paylaş: |