OSMANLI SİYASİ TARİHİNİN DÖNEMLERE AYRILMASI
1- KURULUŞ DÖNEMİ:(1299-1453)
2- YÜKSELME DÖNEMİ(1453-1579)
3- DURAKLAMA DÖNEMİ:(1579-1683)
4- GERİLEME DÖNEMİ:(1699-1792)
5- DAĞILMA VE YIKILIŞ DÖNEMİ:(1792-1918)
OSMANLI KÜLTÜR TARİHİNİN DÖNEMLERE AYRILMASI
1)- Klasik Dönem 2)- Tanzimat Dönemi 3)- I. ve II. Meşrutiyet dönemleri
K U R U L U Ş D Ö N E M İ ( 1299 – 1453 )
OSMANLI DEVLETİ KURULDUĞU SIRADA
1)- ANADOLU:
Anadolu Selçuklu Devleti 1243 Kösedağ savaşı yenilgisinden sonra yıkılma dönemine girmiş, Moğol İlhanlılara bağlı duruma gelmişti. Anadolu Selçuklu Sultanları İlhanlıların atadığı birer vali durumundaydı. Bu siyasi boşluk ortamında Anadolu da çok sayıda Türk Beyliği kuruldu.
2)- ANADOLU TÜRK BEYLİKLERİ:
Karamanoğulları, Germiyanoğulları, Karesioğulları, Aydınoğulları, Menteşeoğulları, Saruhanoğulları, Candaroğulları, Hamitoğulları ve Osmanlı beyliği kurulmuştu. Bu beylikler de başlangıçta İlhanlılara bağlıydılar. Anadolu Selçuklu Devletinin yıkılmasıyla bu beylikler arasında Anadolu hakimiyeti konusunda mücadele başladı.
3)- BİZANS:
13. yüzyıla girildiğinde sınırları küçülmüş, eski askeri ve ekonomik gücü kalmamıştı. Taht kavgalarının yarattığı istikrarsız bir dönemi yaşıyordu. Halk TEKFUR(Vali)ların ağır vergileri altında eziliyordu.
4)- TRABZON RUM İMPARATORLUĞU:
IV. Haçlı seferi sonunda Haçlıların İstanbul'u işgal etmeleri üzerine Bizans'tan kaçanlar tarafından Trabzon ve çevresinde kurulmuştu. 13. yüzyılda İlhanlı baskısı altındaydı.
5)- İLHANLI DEVLETİ:
Cengiz İmparatorluğunun parçalanmasıyla İran'da kurulan TÜRK-MOĞOL devletidir. Dönemin en güçlü devletlerindendir.
6)- ALTINORDA DEVLETİ:
Cengiz İmparatorluğu'nun parçalanmasıyla Karadeniz'in kuzeyinde kurulan Türk devletidir.
7)- BALKANLARIN DURUMU:
Balkanlarda güçlü bir devlet yoktu. 13. yüzyılda Balkanlarda başlıca şu devlet ve beylikler vardı: Sırp,Bulgar, Macar devletleriyle; Arnavutluk, Bosna-Hersek, Eflak-Boğdan, Erdel beyliği
8)- VENEDİK VE CENEVİZLİLER:
Denizci olan bu İtalyan devletlerinin Ege, Akdeniz ve Karadeniz'de ticaret kolonileri vardı.
OSMANLI DEVLETİ’NİN KURULUŞU
Osmanlılar Oğuzların Bozok kolunun Günhan soyunun Kayı boyunun Karakeçili aşiretine mensupturlar.
Kayı Boyu, 1071 Malazgirt Savaşı’ndan sonra Anadolu’ya geldi.
Kayı, güç ve kudret demektir.
Kayıların damgası, iki ok arasında gerilmiş bir yaydır.
Kayılar, I.Alaeddin Keykubat döneminde Ankara Karacadağ’a yerleştirildiler.
Kayılar, bir süre sonra Söğüt’ü kışlak, Domaniç’i yaylak olarak kullanmaya başladılar. Bu dönemde Kayıların başında Ertuğrul Gazi bulunuyordu.
Osmanlılar 1299 yılında Osman Bey tarafından kurulmuştur.
KURULUŞ DEVRİ HÜKÜMDARLARI:
I.Osman, Orhan Bey, I.Murat, I.Bayezid(Yıldırım), I.Mehmet(Çelebi), II.Murat, II.Mehmet(Fatih) in ilk iki yılı
OSMAN BEY DÖNEMİ (1281-1324)
ÖNEMLİ OLAYLAR:
1)- Karacahisar’ı Bizanstan almış, uc beyliğine atanmıştır.
2)- Bilecik, inegöl, Yarhisar ve Yenişehri alarak, İzmite yaklaştı.
3)- Bizans Tekfurlarını KOYUNHİSAR savaşında yendi.
KOYUNHİSAR SAVAŞI (Bafeon Savaşı)
Tarihi: 1302
Tarafları: Osmanlılar X Bizans
Sebep: Bizans’ın Osmanlı ilerleyişini durdurmak istemesi
Sonuç: İzmit yolu Türklere açıldı.
Önem: İlk Osmanlı-Bizans savaşıdır.
OSMAN BEY HAKKINDA: Ertuğrul Gazi'nin ölümünden sonra beyliğin başına geçmiş, 1320 den itibaren rahatsızlığı sebebiyle askeri harekatın başına oğlu Orhan Beyi geçirmişti. Şeyh Edebalinin kızıyla evlenmiş, ahilerin desteğini kazanmıştır. Türbesi Bursa'da GÜMÜŞLÜ KÜMBET'dedir.
ORHAN BEY DÖNEMİ (1326-1362)
Amacı: Balkanlara yayılmak (Orhan Bey, babasının Bizans’a karşı yürüttüğü yayılma siyasetini aynen devam ettirdi.)
*Orhan Bey döneminde Bursa fethedildi ve beyliğin merkezi oldu. İpek sanayinin merkezi olan Bursa’nın fethi ile hazineye önemli bir gelir kaydedildi.
MALTEPE ( PELEKANON) SAVAŞI
Tarihi: 1329
Taraflar: Osmanlı X Bizans
Sebep: 1-Bizans’ın Osmanlıların İznik kuşatmasını sonuçsuz bırakmak istemesi. 2- Bizans’ın Türk kuvvetlerinin İstanbul Boğazı’na yaklaşmalarını önlemek istemesi
Sonuç: İznik yolu Türklere açıldı.
OSMANLILARIN RUMELİ’DEKİ İSKAN SİYASETİ
1-Fethedilen bölgelere Anadolu’dan Türk göçmenler yerleştirildi. Bundaki amaç göçmenleri yerleşik hayata zorlamak ve fethedilen yerlerin Türkleşmesini sağlamaktı.. Bu göç gönüllü ve sürgün olmak üzere iki şekilde gerçekleştirildi.
2-Göçmenler, iskan yerlerine yakın bölgelerden seçilirdi. İklim şartlarının aynı olmasına dikkat edilirdi.
3-Göçmen aileler seçilirken özellikle anlaşmazlık içinde olan ailelerden birisi seçilirdi. Bundaki amaç kan davalarını engellemekti.
4-Göç eden ailelere toprak verilir ve bir süre vergi alınmazdı. Göç edenler yeni yerleşim yerlerini terk edemezlerdi.
5-Fethedilen yerlerdeki yerli halktan ayaklanma çıkarma ihtimali olanlar başka yerlere göç ettirilirdi.
6-Bir yerden göçmen alınırken o yerin üretim ve düzeninin bozulmamasına dikkat edilirdi.
7-İstimalet sisteminin amacı fethedilen yerlerde Türk nüfusunu arttırmak ve Türk kültürünü yaymaktı.
Osmanlılara kendi isteği ile katılan beylikler : Karesioğulları, Germiyanoğulları
Osmanlılara ilk katılan beylik : Karesioğulları
Osmanlılara son katılan beylik :Ramazanoğulları
Osmanlıları en çok uğraştıran beylik : Karamanoğulları
KARESİ BEYLİĞİ’NİN OSMANLILARA KATILMASININ ÖNEMİ
1-Karesi beyliği Osmanlıların aldığı ilk beyliktir.
2-Karesi donanması ve donanma komutanları Osmanlıların emrine girdi.
3-Karesi donanması ile Osmanlılar Rumeli’ye geçtiler.
ÇİMPE KALESİ :
Çimpe kalesi Osmanlıların Rumeli’deki ilk askeri üssüdür. Çimpe Kalesi Bizans’ın Osmanlı yardımlarına karşı Osmanlılara verdiği bir hediyedir. Bizans imp.Çimpe’yi geri almak için para teklif ettiyse de Osmanlılar vermediler.
NOT: Çimpe kalesi Osmanlıların Balkanlardaki fetihleri için önemli bir üs olmuştur.
ORHAN BEY DÖNEMİNDE RUMELİ'DEKİ FETİHLER:
Orhan bey'in oğlu Süleyman Paşa Gelibolu'yu ele geçirerek Keşan, Malkara, Tekirdağ, Çorlu ve Lüleburgaz'ı fethetmiştir.
ORHAN BEY DEVRİNDE DEVLET TEŞKİLATINDAKİ GELİŞMELER:
1)- Geçici divan teşkilatı kuruldu.
2)- YAYA ve MÜSELLEM adıyla ilk düzenli ordular oluşturuldu.
3)- İznik'de ilk Osmanlı Medresesi kuruldu.
I.MURAT ( HÜDAVENDİGAR) DÖNEMİ ( 1362-1389)
Amacı: Balkanlara kesin olarak yerleşmek
SAZLIDERE SAVAŞI
Tarihi: 1363
Taraflar: Osmanlı X Bizans + Bulgar ittifak güçleri
Sebebi: Osmanlıların Edirne’yi fethetmek istemesi.
Sonuç: 1- Edirne alındı. 2- Bizans’ın Bulgar ve Sırplarla olan bağlantısı kesildi. 3-Balkanlarda fetih yolları açıldı. 4-Gümülcine ve Filibe alınarak Çatalca’ya kadar ulaşıldı.
SIRPSINDIĞI SAVAŞI
Tarih:1364
Taraflar: Osmanlılar X Haçlılar ( Sırp, Bulgar, Eflak, Bosna, Macar beyleri)
Sebep:1-Osmanlıların pirinç ekimi ile meşhur Filipe’yi ele geçirmeleri. 2- Haçlıların Türkleri Rumeli’den atmak istemeleri.3-Edirne’nin Osmanlılara teslim olması.
Sonuç: 1-Balkanlardaki Türk ilerleyişi devam etti. 2-Balkanlardaki Macar etkisi kırıldı. 3-Bulgar kralı Osmanlı egemenliğini ve Osmanlılara vergi vermeyi kabul etti.
Önemi: 1-İlk Osmanlı-Haçlı savaşıdır. 2- Savaş sonunda Osmanlılar’ın başkenti Bursa’dan Edirne’ye taşındı.
ÇİRMEN SAVAŞI
Tarih: 1371
Taraflar: Osmanlı X Birleşik Sırp kuvvetleri
Sebep: 1-Türkleri Balkanlardan atmak 2-Bulgar krallığının Osmanlı hakimiyetinden kurtulmak istemesi.3-Osmanlıların Makedonya’yı ele geçirmek istemesi.
Sonuç: 1- Makedonya yolu Türklere açıldı.2-Sırp kralı Osmanlı hakimiyetini tanıdı.
PLOŞNİK BOZGUNU
1387 yılında Şahin Paşa komutasındaki Osmanlı kuvvetleri Ploşnik’te Sırp ve Boşnak kuvvetleri tarafından imha edildi. Ploşnik Bozgunu I.Kosova Savaşı’nın sebebidir.
I.KOSOVA SAVAŞI
Tarihi: 1389
Taraflar: Osmanlı X Haçlılar (Sırp, Boşnak, Macar, Eflak, Arnavut, Leh, Çek kuvvetleri)
Sebep: Haçlıların Ploşnik bozgununda Osmanlıları yenmesi onlara cesaret vermişti.
Sonuç: Balkanların Türk toprağı olduğu ispatlandı.
Önemi:1-I.Kosova Savaşı Balkanlarda tutunabilmek için yaptığımız savaşların en büyüklerindendir. 2-I.Murat savaş meydanını gezerken bir Sırplı tarafından şehit edildi. 3-I.Murad’ın oğlu Bayezid, bu savaşta gösterdiği ustalık ve çabukluk sebebiyle Yıldırım unvanını aldı. 4- Savaş Balkan Yarımadası’nın geleceğini belirlemiştir.
I. MURAT DÖNEMİNDE ANADOLUDA GELİŞMELER:
1)- Ankara Karamanoğullarından geri alındı.
2)- Oğlu Yıldırım Bayezıd'ı Germiyan Beyi'nin kızıyla evlendirerek onlardan Kütahya, Tavşanlı, Simav ve dolayları çeyiz olarak alındı.
3)- Hamitoğullarından Eğridir ve çevresi satın alındı.
4)- Karaman Beyi Alaaddin Ali Beyle kızını evlendirerek dostluk kurmaya çalıştı. Ancak Karamanoğullarının düşmanca tavırlarını sürdürmeleri üzerine harekete geçerek, Karamanoğullarını yendi. Alaaddin Ali Bey'i affederek barış yaptı.
I. MURAT DÖNEMİNDE DEVLET TEŞKİLATINDAKİ GELİŞMELER:
1)- Divan teşkilatı sistemli ve sürekli hale getirildi.
2)- Kapıkulu Ocakları kuruldu.
I.BAYEZİD ( YILDIRIM ) DÖNEMİ (1389-1403)
Amacı: Anadolu’da Türk birliğini kurmak
-
Yıldırım Bayezid devrinde Osmanlılar ilk kez İstanbul’u kuşattılar. Yıldırım İstanbul’u 2 kez kuşatmış, sonuç alamamıştır.
-
Yıldırım Bayezid devleti içinde bulunduğu güç durumdan kurtarmak ve ekonomik gelişmeyi sağlamak için Venedik tüccarlarına imtiyazlar (kapitülasyonlar) verdi. Hayatı boyunca Venedik tüccarlarını himaye etmeyi kabul etti. Ayrıca Venedikliler Osmanlı topraklarında serbestçe ticaret yapacaklar ve vergi vereceklerdi.
-
Yıldırım Bayezid, savaş meydanında padişah olan ilk ve son Osmanlı padişahıdır.
-
Yıldırım Bayezid, düşmana esir düşen ilk ve son Osmanlı padişahıdır.
İSTANBUL KUŞATMASI - 1391
Sebep: Yıldırım Bayezid, Bizans imparatoru Manuel’den İstanbul’da bir Türk mahallesi kurulmasını, bir cami yapılmasını ve Osmanlılara ödenen verginin arttırılmasını istedi, imparator bu istekleri kabul etmeyince İstanbul’u kuşattı.
Sonuç: İmparator Yıldırım Bayezid’in isteklerini kabul edince kuşatma kaldırıldı.
Önemi: Osmanlıların ilk İstanbul kuşatmasıdır.
(İstanbul 17 kere Yunanlılar, Romalılar ve Latinler, 7 defa Araplar ve 5 defa da Osmanlılar tarafından kuşatıldı. Kuşatmaları yapan Osmanlı padişahları: 1. ve 2. kuşatma: Yıldırım Bayezid, 3. kuşatma: Musa Çelebi, 4. kuşatma: II.Murat, 5. kuşatma: Fatih Sultan Mehmet)
ANADOLU HİSARI (GÜZELCE HİSAR)
1397 tarihinde Yıldırım Bayezid tarafından İstanbul Boğazı’nı denetlemek ve İstanbul kuşatmalarında Bizans’a Karadeniz’den yardım gelmesini engellemek amacı ile yaptırılmıştır.
NİĞBOLU SAVAŞI
Tarihi:1396
Taraflar: Osmanlılar X Haçlılar (Macar kralı komutasındaki Haçlı ordusu)
Sebep: 1-Osmanlıların İstanbul’u kuşatmaları. 2-Osmanlıların Bulgar krallığına son vermiş olmaları.3-Ege’de Osmanlı donanmasının Venedik çıkarlarına zarar vermesi. 4-Osmanlıların Bosna ve Arnavutluk’a yerleşmesini engellemek. 5-Osmanlı sınırlarının Macaristan’a kadar dayanması.
Sonuç:1-Eflak ve Boğdan beyleri Osmanlı hakimiyetini kabul ettiler. 2-Vidin Bulgar krallığına son verildi. 3-Macaristan içlerine kadar akınlar yapıldı. 4-Haçlıların elindeki kaleler geri alındı.5- Bulgaristan tamamen Osmanlı topraklarına katıldı.
Önemi:1-Savaşta çok fazla ganimet elde edildi. Bu ganimetle Osmanlılar bir çok eser inşa ettirdiler. Bursa Ulu Cami bunlardan biridir. 2-Savaş sonunda halife Yıldırım Bayezid’e Anadolu Sultanı unvanını verdi (Sultan-ı İklim-i Rum)
3-Osmanlı Devleti’nin İslam dünyasında ünü arttı.
Osmanlı-Karaman rekabetinin ana sebebi:
İki devletin de kendilerini Türkiye Selçuklularının mirasçısı saymaları bu rekabetin ana sebebidir.
ANADOLU’DA SİYASİ BİRLİĞİN KURULMASI İÇİN SAVAŞMADAN YAPILAN ÇALIŞMALAR
1- I.Murat, Germiyanoğlu Süleyman Şah’ın kızı ile oğlu Yıldırım Bayezid’i evlendirdi. Devlet Hatun çeyiz olarak Kütahya, Tavşanlı, Emet ve Simav’ı getirdi.
2- I.Murat kızını Karamanoğlu Alaeddin Ali Bey ile evlendirdi.
3- I.Murat Hamitoğullarından Akşehir, Beyşehir, Seydişehir, Yalvaç ve Isparta’yı 80 bin altın karşılığında satın aldı.
4- Sivas hakimi Kadı Burhanettin ölünce Sivas halkı şehri Osmanlılara teslim etti.
ANKARA SAVAŞI
Tarih: 28 Temmuz 1402
Taraflar: Yıldırım Bayezid X Timur
Sebepler:
1-Yıldırım Bayezid ile Timur arasındaki üstünlük mücadelesi
2-Yıldırım Bayezid’in doğuya doğru genişlemesi Timur’un hoşuna gitmemişti.
3-Y. Bayezid’in Elbistan ve Malatya’yı alması ile Memlukler ile arası açılmıştı, Timur bu iki Türk devletinin gergin anından yaralanmak istedi.
4-Çin seferine çıkmak isteyen Timur, arkasında Osmanlılar ve Memlukler gibi güçlü rakipler bırakmak istemiyordu.
5- y:Bayezid’in ele geçirdiği Anadolu beyliklerinin beyleri beyliklerini yeniden ele geçirmek için Timur’dan yardım istiyorlardı.
6- Timur, İran, Irak ve Azerbaycan’ı elegeçirerek Osmanlılar ile komşu olmuştu.
Bahane: Celayir hükümdarı Ahmet Celayir ile Karakoyunlu hükümdarı Kara Yusuf Timur’dan kaçarak Y.Bayezid’e sığındılar. Timur bu hükümdarların kendisine iade edilmesini veya öldürülmesini istedi. Y.Bayezid, Timur’un isteklerini yerine getirmeyince Timur, bu durumu savaş sebebi saydı.
Savaşı etkileyen olay: Savaş sırasında önce sağ kanattaki Kara Tatarların, sonra sol kanattaki Anadolu askerlerinin Timur’un tarafına geçip Osmanlılara saldırması savaşın kaderini değiştirmiştir.
Ankara Savaşı ile ilgili Y.Bayezid’in hataları:
-
Malatya’yı ele geçirerek Memlukler ile arasını açması ve savaş sırasında Memluklerden destek alamaması.
-
Savaşı dağlık bölgede kabul etmemesi. Timur’un fillerle donatılmış ordusunun dağlarda şansı olamazdı.
-
Ankara’ya geldiğinde Timur’un ordusunun hazırlıksız olduğunu gördüğü halde saldırmaması. Timur’un ordusuna toparlanmak için fırsat vermesi.
Sonuç:
-
Bizans’ın alınması 50 yıl gecikti.
-
Osmanlıların Balkanlardaki ilerleyişi durdu. Arnavutluk boşaltıldı.
-
Yıldırım Bayezid tarafından kurulan Anadolu birliği bozuldu. Çünkü Timur Anadolu beyliklerine bağımsızlıklarını geri verdi.
-
Timur, Osmanlı topraklarını Yıldırım’ın oğulları arasında paylaştırdı. Böylece Osmanlı Devleti parçalandı.
-
Yıldırım Bayezid Timur’a esir düştü. Esarete dayanamayıp kısa sürede öldü.
-
Osmanlı Devleti’nin gelişmesi 50 yıl gecikti.
-
Fetret devri başladı.
-
Anadolu’nun doğusunda güçlenen Akkoyunlular, Osmanlıları tehdide başladılar.
-
Ankara Savaşı’ndan sonra Bizans, İstanbul’da bulunan Müslümanların bir kısmını şehid etti, bir kısmını şehirden çıkardı, camileri tahrip etti.
FETRET DEVRİ ( 1402-1413)
Yıldırım Bayezid’in Ankara Savaşı’nda Timur’a yenilmesi ile başlayan ve Çelebi Mehmet’in hükümdar olmasına kadar geçen 11 yıllık saltanat karışıklığına Osmanlı tarihinde Fetret devri adı verilir.
Fetret devrine Timur’un Osmanlı ülkesini Yıldırım Bayezid’in oğulları arasında paylaştırması sebep olmuştur.
ÇELEBİ MEHMET DÖNEMİ (1413-1421)
Amacı:Anadolu birliğini yeniden sağlayarak devleti güçlendirmek.
*Çelebi Mehmet Osmanlı Devleti’nin ikinci kurucusu sayılır.
İLK DENİZ SAVAŞI
Tarih:1416
Taraflar: Osmanlı X Venedik
Sebep: Venediklilerin Osmanlı gemilerine düşmanca saldırıda bulunmaları
Sonuç: 1-Çalı Bey komutasındaki Osmanlı donanması yenildi. 2- Savaş sonunda yapılan antlaşmaya göre Venedikliler Osmanlı topraklarında diğer milletlerden daha fazla ticaret yapacaklar, buna karşılık Osmanlı gemilerine saldırmayacaklardı.
ŞEYH BEDREDDİN İSYANI
Tarih:1420
Sebep: Çelebi Mehmet, kardeşi Musa Çelebi’nin kazasker tayin ettiği Şeyh Bedreddin’i görevinden alınca isyan başladı.
Sonuç: Şeyh Bedreddin yakalandı, Serez’de yargılandı ve idam edildi.
Önemi: Osmanlı Devleti’ndeki ilk dini isyandır.
ŞEHZADE MUSTAFA ÇELEBİ İSYANI (Yıldırım Bayezid’in oğlu)
Tarih:1420
Sebep: Timur, Yıldırım Bayezid’in oğlu Mustafa Çelebi’yi Ankara Savaşı sonunda yanında Semerkand’a götürmüştü. Timur’un ölümü üzerine Mustafa Çelebi geri döndü ve tahta çıkmak isteği ile isyan etti.
Sonuç: Mehmet Çelebi’ye yenilen Mustafa Çelebi, Bizans’a sığındı. Mehmet Çelebi Bizans ile bir antlaşma yaptı ve Mustafa Çelebi’yi serbest bırakmaması şartıyla Bizans’a her yıl yüz bin akçe ödemeyi kabul etti.
*Mustafa Çelebi’nin Yıldırım’ın oğlu olmadığını iddia edenler ona Düzmece adını verdiler. Bu sebeple isyanın diğer bir adı da Düzmece Mustafa isyanıdır. ( II.Murad döneminde Bizans destekli Mustafa Çelebi yeniden isyan ederek Edirne’ye gelmiş ve padişahlığını ilan etmiştir. 1422’de yakalanan Mustafa Çelebi hanedandan olmadığı ilan edilerek öldürülmüştür.)
II.MURAT DÖNEMİ (1421-1444/ 1446-1451)
Amacı:
Balkanlarda Osmanlı aleyhine bozulan dengeyi yeniden sağlamak.
*II.Murat, kuruluş döneminin son padişahıdır.
*II.Murat, Türkçe’ye çok önem vermiştir.
Devletin resmi kayıtları II.Murat’tan itibaren Türkçe tutulmuştur.
İSTANBUL KUŞATMASI
Tarih: 1422
Sebep: II.Murat, Çelebi Mehmet’in oğlu Mustafa Çelebi’yi tahta çıkarmak isteyen Bizans’ı cezalandırmak istedi.
Sonuç: 50 gün süren kuşatmayı, II. Murat, Mustafa Çelebi’nin Bursa’yı kuşatması üzerine kaldırmak zorunda kaldı.
ŞEHZADE MUSTAFA OLAYI ( Çelebi Mehmed’in oğlu)
Tarih: 1422
Sebep: Çelebi Mehmed’in oğlu Şehzade Mustafa tahta geçmek için Bizans ve Anadolu beyliklerinin desteği ile ayaklandı.
Sonuç: 1423’te İznik’te yakalanarak öldürüldü.
EDİRNE-SEGEDİN ANTLAŞMASI
Tarih:1444
Taraflar:Osmanlı- Macar+Sırp
Maddeleri:1-Bulgaristan’daki Osmanlı egemenliği tanınacak.2-Sırp despotluğu tekrar kurulacak ve Osmanlılara vergi verecek. 3-Eflak beyliği Macar egemenliğinde kalacak, Osmanlılara vergi vermeye devam edecek. 4-Tuna nehri taraflar arasında sınır olacak. 5-Antlaşmanın süresi 10 yıldır.
En önemli maddesi: İki taraf birbirleriyle 10 yıl savaşmayacaklar.( II.Murad bu maddeyi antlaşmaya koyarak tahtı 12 yaşındaki oğlu II.Mehmed’e bırakmak istiyordu. 10 sene sonra II.Mehmed savaşacak yaşa gelecekti.)
VARNA SAVAŞI
Tarih:1444
Taraflar: Osmanlı X Haçlılar (Macar, Erdel, Eflak, Leh, Venedik, Sırp, Alman)
Sebep: Osmanlı tahtına 12 yaşındaki II.Mehmed’in geçmesi. 2- Haçlıların Avrupa’nın güneydoğusunu Türklerden korumak istemesi. 3- Edirne-Segedin Antlaşması’nı papanın onaylamaması üzerine geçersiz sayılması. 4-İstanbul’u Osmanlılardan korumak.
Sonuç:1-Hıristiyanların Osmanlıları Avrupa’dan atma ümitleri sona erdi. 2- Bizans’ın kaderi belirlendi. 3-Balkanlarda 500 yıl sürecek Osmanlı hakimiyeti başladı, Rumeli’de kesin olarak Türk egemenliği sağlandı.4- Varna Savaşı’ndan önce II.Murad ikinci kez tahta çıktı.
II.KOSAVA SAVAŞI
Tarih:1448
Taraflar:Osmanlı X Haçlılar ( Macar, Erdel, Eflak, Alman)
Sebep: Haçlılar Varna yenilgisinin izlerini silmek istediler. 2- Türk düşmanı Hunyadi Yanoş’un Macar kralı olup Haçlıların yardımı ile Osmanlılara saldırmak istemesi.
Sonuç:
-
Avrupalı ülkeler saldırıdan savunmaya geçtiler. Haçlılar bir daha Türklere saldırmaya cesaret edemediler. (1683 tarihine kadar)
-
Bu zafer Türklerin kesin olarak Balkanlara yerleşmesini sağlamıştır.
-
Eflak yeniden Osmanlılara tabi oldu.
-
Bulgaristan ve Kuzey Yunanistan Osmanlı yönetimine girdi. Bu bölgelere Anadolu’dan getirilen göçmenler yerleştirildi ve özellikle Bulgaristan hızla Türkleşti.
ORTAÇAĞ'DA AVRUPA
Ortaçağın Genel Özellikleri
-
Kavimler Göçü sonucundan İstanbul’un Türklerce fethedilmesine kadar sürer.
-
Merkezi otoritenin güçlü olmadığı, devletlerin birliğinin olmadığı bir süreci ifade eder.
-
Feodalizmin siyasal, sosyal, ekonomik düzen olduğu bir çağdır.
-
Kralların yetkilerinin Papalara oranla daha az ve sınırlı olduğu bir dönemdir. (Papalar kralları görevden alabildiği gibi, atayabilirdi)
-
En güçlü kurumun kilise (veya onun simgesel gücü Papalık) olduğu bir çağdır. (Kilise en büyük ekonomik, siyasi ve dinsel güçtür.)
-
Bilimsel düşüncenin baskı altına alındığı ve bu yüzden bilim hayatının sönük geçtiği bir dönemdir.
-
Çağın en önemli ekonomik, siyasi ve askeri olayı Haçlı Seferleri olmuştur.
-
Bilimsel, teknik alandaki gelişmelerin yaygınlaşması ve hızlanması ile sona ermiştir.
KAVİMLER GÖÇÜ (375)
Çin baskısı altında yaşamak istemeyen Kuzey Hunları'nın yol açtığı bir göçtür. Kavimlerin yerlerini değiştirmesi sonucu Avrupa büyük bir karmaşa içine sürüklenmiş, süreç içinde Avrupa'nın her tarafı işgale uğramıştır.
Sonuçları:
1. İlkçağın en büyük köleci devleti olan Merkezi Roma imparatorluğu ikiye ayrıldı. (395)
UYARI: Batı Roma imparatorluğu 476'da Germenler tarafından, Doğu Roma (Bizans)'nın ise 1453'de Osmanlılar tarafından varlığına son verildi. İki gelişmenin ortak özelliği yeni bir çağı başlatmasıdır.
2. Yeni soy ve uluslar oluştu. Germen kavimleriyle yerli halklar karışarak yeni topluluklar meydana geldi
3. Günümüz Avrupa uluslarının (bir anlamda Avrupa devletlerinin) temelleri atıldı.
4. Avrupa'nın siyasi, sosyal yapısı değişti; feodalite düzenine geçiş oldu.
5. Ticaretin gerilemesine paralel olarak tarım ekonomisi gelişti. (Bunun temel nedeni, feodalitenin kapalı
ekonomik yapıya sahip oluşudur).
6. İlkçağın sona ermesi, ortaçağın başlamasına yol açtı.
UYARI: çağ değiştiren bir olayın temel özelliği evrensel olmasıdır. Bu da, birden çok sayıda toplumun siyasal, sosyal, ekonomik düzeninin değişmesi ile yakından ilgilidir. O halde köleci toplum yapısının değişmesi, yerine feodal toplum yapısının yerleşmesi çağın kapanmasına veya açılmasına yol açar.
FEODALİTE (DEREBEYLİK)
-
Feodalizm, sözcük anlamıyla toprağa dayalı düzen anlamına gelir. Tarihsel anlamıyla feodalizm; Ortaçağ Avrupası'na karşılık gelen siyasal, ekonomik ve sosyal düzenin adıdır. En geniş tanımıyla Feodalite toprağın ve toprak üzerindeki egemenliğin parçalandığı üretim ve yönetim sistemidir.
-
Feodalizmin siyasal yönü derebeylik rejimidir. Bu rejimde güçlü merkezi devletler görülmez. Devletlerin birliği yoktur. Çünkü ülke değişik siyasal birimlere (bölgelere) ayrılmıştır. Böylesi bir rejimde siyasal birimler arasında birliğin sağlanması oldukça zordur Dolayısıyla merkezi otorite zayıftır.
-
Feodalizmin ekonomik yönü tarım etkinliğine ve en önemli mülkiyet olan toprağa dayanır. Tarım en önemli faaliyettir. Toprak en önemli mülkiyettir. Ekonomik yapı Otarşiktir (kapalı ekonomik yapıda üretim doğrudan pazara yönelik değil, ihtiyacın karşılanmasına yöneliktir.)
-
Feodalizmin sosyal yönünü, toprağı işleyen serf ile toprak sahibi senyör arasındaki ilişki tayin eder Senyör koruyandır. Serf korunandır. Toprağın işleyeni ile sahibi arasındaki bu ilişki yönetilen, yöneten ilişkisidir. Bu eşitsizlik demektir. Sınıflı bir toplum yapısında sömürülen - sömüren ilişkisinin olduğunu anlatır.
-
Feodal toplum yapısı ekonomik etkinlik ile bu etkinliğin gerçekleşmesiyle ortaya çıkan sosyal durumla belirlenir. Değişme yavaştır. Din toplum hayatında belirleyicidir. Nitekim Ortaçağda Kilise Skolastik zihniyeti kitlelere bu düzen sayesinde aşılayabilmiştir.
Feodalizmin Doğuş, Gelişme ve Yıkılış Aşamaları:
Avrupa'da Kavimler Göçü'nden sonra Roma İmparatorluğu’nun merkezi yapısı yıkılınca ekonomik bunalım başladı. Roma imparatorluğu yıkıldıktan sonra Avrupa'da büyük karışıklıklar yaşandı. Savaşlar ve yağmalar halkın güvenliğini tehlikeye soktu. Tarıma elverişli topraklar soylular, din adamları ve savaşçı şeflerin eline geçti. Kendilerini güven içinde göremeyen yoksullar , asillerin koruması altına girdiler ve onlar için çalışmaya başladılar. Asiller zamanla krallara karşı üstünlük sağladılar. Feodal düzende soylulara ve büyük toprak sahiplerine senyör , toprağa bağlı kölelere de serf denilmiştir.
Feodalizmin oluşmasına yol açan olay Kavimler Göçü'dür.
-
V. Yüzyıldan VIII. yüzyıla kadar Avrupa'da olgunlaşan Feodalizm bir sistem (düzen) olarak VIII - XIII. yüzyıl arasında tüm kıtada yerleşmiş ve en güçlü konuma yükselmiştir. Feodal sistem Haçlı Seferleri sonrasında zayıflamaya başlayacaktır,
-
Coğrafi Keşiflerle feodalizmin siyasal yapısı; derebeylik rejimleri zayıflamış, merkezi krallıklar kurulmaya başlamıştır. Diğer bir deyişle monarşik eğilimlerin güç kazanmasıyla feodalizmin siyasi yapısı çökmüştür. Yine Coğrafi Keşiflerle ticaretin yoğunlaşması ve yeniden önem kazanmasıyla tarımsal toplum yapısının içinde ticaret toplumu olgunlaşmaya başladığından feodalizmin ekonomik yapısındaki köklü değişmeler başlamıştır. Barutun ateşli silahlarda kullanılmasıyla derebeylik çökmüştür.
-
Sanayi Devrimi ile sanayi toplumuna geçilmiştir, Böylece feodal üretim ilişkileri sona ermiş, yeni bir üretim ilişkisi başlamıştır. Fransız İhtilali ile Feodalizm tarihsel olarak sona ermiştir.
UYARI: Bu gelişmeler feodalizmi ortaya çıkaran veya feodalizmin yıkılmasına yol açan olayların gerçekleştiği ülkelerde veya bölgeler için geçerlidir.
NOT: Feodalizmde halk çeşitli sosyal sınıflara ayrılmıştır. Bu yüzden eşitsizlik hakim olmuştur. Aristokrasi (soylu sınıfı) sistemde güçlüdür. Ortaçağın sonlarına doğru kentlerde ticaretle uğraşan burjuvalar (kentsoyluları) ile aristokratlar arasında çelişki vardır.
Avrupa'nın Feodal düzeninde kilise Özel bir yer tutar. Topraklarının çok büyük olması, iyi örgütlenmiş hiyerarşisi ve dinsel etkisiyle düzenin en büyük politik, ekonomik gücü oldu. Kilise feodal düzeni, Tanrının istediği bir düzenmiş gibi gösterip onu haklı çıkarmaya, korumaya çalıştı.
Feodal ekonomi düzeninin temel yasası bir artık ürün elde edilmesidir. Bu fazlalıkla senyörlerin ve adamlarının gereksinmeleri karşılanmıştır. Bu üretim sürecinde para dolaşımı ve onun doğurduğu artıkdeğer yoktur. Bu yüzden köle emeği senyörü zenginleştirmiş ama hiç bir zaman bir sermayedar durumuna getirmemiştir. Feodal beylerin malikanesi kapalı bir ekonomik birim olmuştur .
Derebeyler topraklarının korunmaya elverişli bir yerinde şatolar yaparak buralarda oturmuşlardı.
Ortaçağın derebeylik düzeninde tam bir eşitsizlik vardı.
Başlıca toplumsal sınıflar :
a) Büyük toprak sahibi asiller
b) Din adamları
c) Burjuvalar
d) Köylüler
Köylüler kendi aralarında ikiye ayrılmıştı : Serfler, serbest köylüler.
Serfler toprağa bağlı kölelerdi. Hiçbir hakları yoktu toprakla birlikte alınıp satılabilirdi. Serbest köylüler ise istedikleri yerlere gidebilirler , belli bir ücret karşılığında derebeylerin topraklarında çalışabilirlerdi.
Şehirlerde yaşayanlar ticaretle uğraştılar. zamanla zenginleştiler. bağlı oldukları senyörden özgürlüklerini satın aldılar. Bu kesime de Burjuvalar denilmiştir.
Türk ve Avrupa Feodaliteleri Arasındaki Farklar:
-
Türklerde merkezi otorite güçlü iken, Avrupa'da zayıftır.
-
Türklerde toprağın sahibi devlet iken, Avrupa'da toprak senyöründür. (Yani Türklerde miri bir toprak anlayışı egemen iken Avrupa'da özel mülkiyet anlayışı egemendir. Bu yüzden Türklerde geniş topraklara sahip aristokrasi gelişmez)
-
Avrupa'da köylü (serf) köle konumuna yakınken, Türklerde köylü (reaya) daha özgür konumdadır.
-
Avrupa'da senyörler insanlar üzerinde geniş yetkilere ve tasarruflara sahipken, Türklerde görülen tımar beylerinin yetkileri kanunla sınırlandırılıyordu.
UYARI: Avrupa ile Türk feodaliteleri arasındaki temel benzerlik ekonominin toprağa dayalı olmasıdır.
NOT: Ortaçağın güçlü devletlerinden Karolenj İmparatorluğu, varisleri arasında, Verdün Antlaşmasına göre üçe ayrılmıştır (843). Bunun sonucunda Almanya İtalya ve Fransa devletleri ortaya çıkmıştır
HAÇLI SEFERLERİ (1096 -1272)
XI. yüzyılın sonlarında başlayan XIII. yüzyılın son çeyreğine kadar devam eden, kutsal Kudüs'ü kurtarma görünümü adı altında yapılan, Müslüman doğu ülkelerine yönelen büyük askeri seferlere Haçlı Seferleri denir.
Nedenleri
1. Doğu ve İslam ülkelerinin zenginliğinden yararlanmak
Yorum: Avrupa'nın yoksulluk içinde olması, Avrupalıları yeni bir arayışa itmiştir. Bu ekonomik neden Coğrafi Keşiflerin de nedeni olacaktır.
2. Bizans'ın Türklere karşı Avrupa'dan yardım istemesi
Yorum: Malazgirt Savaşının sonunda ortaya çıkan bu durum seferlerin ilk siyasal gerekçesini oluşturur,
3. Hıristiyanların kutsal saydıkları Kudüs'ü geri almak islemeleri
Yorum: Değişik dinlerin mabetlerinin yer aldığı için kutsal olarak nitelendirilen Kudüs, Hz. Ömer zamanında Bizanslılardan alınmıştı. Kudüs'ü kurtarmak amacı seferlerin dinsel nedenidir. Bu neden aynı zamanda insanları harekete geçiren görünüşteki nedendir.
-
Derebeylerin ve papaların güçlerini arttırma düşünceleri
Yorum: Katolik papalar Katolik kilisesi ile Ortodoks kiliselerini birleştirmeyi ve böylelikle güçlerini arttırmayı amaçlamışlardır.
5. Yeni ülkelerde toprak ve mevki sahibi olmak amacı
6. Kluni Tarikatının çalışmaları
7. Avrupalıların ticaret yollarını (ipek ve Baharat Yolları) ele geçirme düşünceleri
Haçlı Seferlerinin Başlaması: Kudüs, Hıristiyanlarca kutsal sayılıyordu. Abbasiler döneminde Kudüs'ün ziyareti serbest idi. XI. yüzyılda Fatımiler ile Abbasiler arasındaki mücadeleler bölgenin güvenliğini bozdu. Kutsal yerlere gelen Hıristiyanlar, can ve mallarını kaybettiler. Hıristiyan din adamları kutsal yerlerin ele geçirilmesi için propagandalara başladılar. İslamiyet’in ilerleyişini durdurmak amacıyla imparator ve soyluları Müslümanlara karşı kışkırttılar.
XI. yüzyılın sonlarından itibaren Anadolu'ya Türk akınları başladı. Bu akınlara karşı Bizans, batı dünyasından yardım istedi. Doğu ülkelerinin zenginliği batının iştah ve merakını arttırdı. Avrupalılar, doğuya giderek bu zenginliklerden yararlanmak istedi!er. Din adamları, seferlere katılanların ele geçirdikleri toprak!ara sahip olacaklarını ilan ettiler. Kluni tarikatı mensupları, Hıristiyanları Müslümanlara karşı kışkırttı!ar. Haçlı Seferlerinin düzenlenmesine çalıştılar.
1. Haçlı Seferi (1096 -1099)
İlk sefer karayolu ile düzenlendi. Anadolu üzerinden Kudüs'e ulaştılar. Haçlılar Kudüs, Antakya, Urfa, Trablus, Şam ve Yafa gibi şehirleri alarak amaçlarına ulaştılar. Urfa, Antakya, Trablusşam prenslikleri ile Filistin Krallığı kuruldu.
Böylece Ortaçağ Avrupası'na ait olan Kontluk siyasi birimini ilk kez Ortadoğu'ya taşımış oldular.
Yorum: Seferlerin bundan sonra da devam etmesi, aldıkları yerleri Müslümanlara karşı korumak içindir.
2. Haçlı Seferi (1147 -1149)
Musul Atabeyinin Urfa'yı Haçlılardan geri alması nedeniyle düzenlendi. Haçlılar amacına ulaşamadı. Haçlılar, büyük kayıplar verdikten sonra ülkelerine geri döndüler.
UYARI: Bu sefere Krallar ilk kez katıldı. Bunun temel nedeni, doğu ülkelerinin zenginliğinden yararlanmaktır.
3. Haçlı Seferi (1189 -1192)
Eyyubilerin Kudüs'ü Haçlılardan geri almaları üzerine düzenlendi. Haçlılar bu kez de amaçlarına ulaşamadılar. Kudüs'ü geri almayı başaramadılar.
4. Haçlı Seferi (1204)
Kudüs’ü geri almak amacıyla başlatılan seferde Haçlılar Kudüs yerine İstanbul’a yöneldiler. İstanbul’da Latin soyunu iktidara getirdiler. Ayrıca İznik ve Trabzon'da İstanbul’dan kaçan Bizanslılar Rum devleti kurdular
Yorum: Amacından sapan bir sefer olarak nitelendirilebilir. Ortodoks ve Katolik çatışmasına dönüşen bir seferdir.
Diğer seferler ise deniz yoluyla kutsal yerler üzerine düzenlendi.
HAÇLI SEFERLERİ'NİN SONUÇLARI :
A) Bizans ve Avrupa Tarihi Bakımından Sonuçları
-
Bizans Türkleri Anadolu'dan atma amacına ulaşamadı. Ayrıca 4. Haçlı Seferinde İstanbul’u Haçlılara kaptırdılar.
-
Haçlılar askeri açıdan başarılı olamadılar. Bunun sonucunda vaatlerle yola çıkan halkın din adamlarına olan güveni azaldı.
-
Din adamlarının gücünün azalmasına paralel krallar güçlendi.
-
Din adamlarının dünya görüşü olan Skolastik düşünce zayıflamaya başladı Bunun sonucu özgür düşünce gelişmeye başladı.
-
Derebeylerin gücü azaldı Bunun sonucunda krallar güç kazandı, burjuvalar ve serfler daha özgür bir konuma geldiler.
-
Güçlenen krallar birbirleriyle ekonomik yarışa girdi. Bu durum Coğrafi Keşiflerin başlamasına etkide bulunacaktır.
-
Avrupalılar antik kültür eserleri ile karşılaştılar Bu durum Rönesans'ın başlamasına yol açacaktır
-
Doğu - Batı ticareti gelişti. Genelde Akdeniz, özelde İtalyan Limanlarının ticari önemi arttı
-
Avrupalılar sıkı ilişkilerinden dolayı birbirlerini daha yakından tanıdılar.
-
Barut, pusula, kağıt ve matbaa gibi teknik buluşlar Avrupa’ya götürüldü. (Avrupalıların Ortadoğu'yu yakından tanımalarının sonucu olarak)
B) Türk-İslam Dünyası Bakımından Sonuçları
-
Türklerin İslam dünyasındaki önemi arttı
-
Anadolu Selçuklu Devleti yıprandı
-
Avrupa'ya yönelik ilerleyiş bir süre ertelendi,
-
Anadolu, Suriye, Filistin harap oldu. Kültür, ticaret merkezleri yok oldu.
-
Yüzyıllar süren düşmanlıklar doğdu (Aynı türden savaşlar oldu)
NOT: Haçtı seferlerine karşı;
a) Anadolu Selçukluları (en çok direnme gösteren)
b) Danişmentliler
c) Musul Atabeyliği
d) Eyyubiler
e) Memlükler (son haçlı kalıntılarına son vermişlerdir) karşı koymuşlardır.
Haçlı Seferleri sonunda Anadolu, büyük çapta tahrip edildi. Kıyı bölgeleri, Bizans'ın eline geçti. Kültürel ve sanat faaliyetleri bir süre durdu. Selçuklular ve onlara bağlı beylikler. Haçlı krallıkları ile mücadele ettiler. Hıristiyanlığın Ortadoğu ülkelerine hakim olmasının önüne geçildi. İslamiyet büyük bir tehlikeden kurtarıldı.
Bizans İmparatorluğu, Haçlılar sayesinde Batı ve Kuzey Anadolu bölgelerini geri almayı başardı. Ancak şehir ve kaleleri tahribat ve yağmaya uğradı. Dördüncü Haçlı Seferi sonunda İstanbul, Latinlerin eline geçti.
Haçlı Seferleri sonunda istenilen amaca ulaşılamadı. Din adamları ve kiliseye karşı duyulan güven ve saygı zayıfladı. Milyonlarca Hıristiyan ülkelerinden uzakta öldüler. Birçok soylu hayatını kaybetti. Dönmeyi başaranlar ise servetlerinden oldular. Avrupa'daki feodal düzen zayıfladı. Buna karşılık krallar, siyasi ve askeri bakımdan güçlendiler.
Deniz yolu ile düzenlenen Haçlı Seferleri sonucunda Liman şehirleri önem kazandı. Doğu - batı ticareti gelişti. Avrupalılar büyük servetler kazandılar. Avrupa'nın ekonomik yapısında gelişmeler oldu. Haçlı Seferleri sonunda Avrupalılar barut, pusula, kağıt ve matbaa ile tanıştılar. Bu buluşları Avrupa'ya taşıdılar. Bunun sonucunda teknik alanda gelişmeler başladı.
MAGNA CHARTA LİBERTEUM (Büyük Şart) (1215)
İngiltere'de Kral Yurtsuz John zamanında ilan edilmiştir. İngiltere’de demokrasinin, insan haklarının, parlamentonun oluşumunun, anayasacılığın ilk aşamasıdır Kralın yetkilerini sınırlandıran ilk gelişme olan Magna Carta'ya göre;
1 ) Kral, uyruğunun rızası olmadan halktan vergi alamayacaktı.
2 ) Özgür kimseler haksız yere tutuklanmayacak, hapis ve sürgün cezaları verilmeyecekti.
Kralla uyrukları arasındaki bu sözleşme, karşılıklı hakları saptayan bir anayasa niteliğindedir
UYARI: İngiltere’de 1295'te parlamento açılmıştır. Sürekli toplanamayan bu parlamento Lordlar ve Avam Kamarası diye ikiye ayrılmıştır. Ortaçağda tek parlamento İngiltere’dedir.
YENİÇAĞDA AVRUPA
Yeniçağın Genel Özellikleri
-
İstanbul’un fethinden Fransız ihtilaline kadar olan dönemi ifade eder (1453 -1789).
-
Bilimsel ve teknik alandaki gelişmelerin arttığı bir çağdır. (Yeniçağın her alanda başlamasına yol açan en önemli olay bilimsel, teknik alandaki gelişmelerdir),
-
Derebeylik rejiminin yerini mutlak krallıklara bıraktığı bir çağdır. (Barutun ateşli silahlarda kullanılmasıyla derebeylik rejimleri yıkılmaya başlamıştır.)
-
Skolastik düşüncenin yerini pozitif düşünceye; hümanizmaya bırakmaya başladığı bir dönemdir.
-
Akdeniz limanlarının ticari önemini yitirmesine karşılık Atlas Okyanusu'nun ticari öneminin artmasına yol açan gelişmelerin yaşandığı bir çağdır.
-
Avrupa'da düşünce din dünyasında köklü değişmelerin yaşandığı bir dönemdir. (Yeni mezhepler ortaya çıkmıştır)
Yeni çağ Başlarındaki Buluşlar
Barutun Ateşli Silahlarda Kullanılması : Barutu bulan Çinlilerdir. Avrupalılar, Haçlı Seferleri Sırasında barutu Türk ve Müslümanlardan öğrendiler. Ateşli silahlarda kullandılar. Top, ilk kez İngilizler tarafından kullanıldı. Topun savaşlarda kullanılması Avrupa'nın siyasi yapısını etkiledi. Krallar, derebeylerin şatolarını yıktılar. Feodalite devri sona erdi. Merkezi mutlak krallıklar güçlendi.
Pusulanın Geliştirilmesi : Pusula, Çinliler tarafından bulundu ve kullanıldı. Avrupalılar, Haçlı Seferleri sırasında pusulayı öğrendiler. Gerekli düzeltmeler yapıldı. Bu sayede gemiler, güvenlik içinde denizlere açılma imkanına kavuştular. Gemicilik sanatının gelişmesi ile yeni yollar ve ülkeler keşfedildi. Coğrafi keşif hareketleri başladı.
Kağıt ve Matbaanın Tanınması : Çinliler ipekten kağıt imal ettiler. Türkler ise pamuktan kağıt üretiyorlardı. Araplar, Talas Savaşı'nda elde edilen Çinli esirlerden kağıt yapmasının öğrendiler. Paçavra ve selülozdan kağıt imal etmeyi başardılar. Bu sayede kağıt ucuza imal edildi.
Matbaada Çinliler ve Uygur Türkleri tarafından kullanılmıştır. Uygurlar, tahta kalıplar hazırlayarak baskı yapıyorlardı. Avrupalılar Haçlı Seferleri ile kağıt ve matbaa ile tanıştılar. Felemenkli Jan Koster tahta harfler yaparak kalıplar hazırladı. Alman Jan Gutenberg harfleri madenden döktü. Bu sayede kitap basımı kolaylaştı.
Kağıt ve matbaa, okuryazar sayısını artırdı. Okuma-yazma imtiyaz olmaktan çıktı. Fikir hayatında önemli gelişmeler oldu. Rönesans ve Reform hareketleri başladı.
Dostları ilə paylaş: |