Arazi Edinimi için Rapor Formu / Portfolyo Projelerinin Sosyal Etkileri
Arazi Edinimi için Rapor Formu / Portfolyo Projelerinin Sosyal Etkileri
Alt-Projenin Adı & Yeri:Horyan HES, Trabzon Şehri, Araklı Nehri.
Proje Sponsoru: Horyan enerji Elektrik Üretim A.Ş., Horyan HES projesinin sahibidir ve Arsan Grup'un bir bağlı kuruluşudur.
Proje maliyeti: Horyan HES'nin yatırım maliyeti 11,110,000 ABD Doları $'dır (KDV ve faiz miktarı buna dahil değildir)
Kurulu üretim kapasitesi (Ünite sayısı X MW/ünite): Horyan HES rezervuar tipli olmayan ancak nehir tipi (run off river) santraldir ve 5,68 MW'lık iki eşit Pelton tipi türbin seti bulunmaktadır.
Uygulamanın önemli tarihleri :Kamusal Katılım Toplantısı 13 Ağustos 2009'da gerçekleştirilmiştir ve Horyan Enerji “Kamu Yararı Belgesi” için tüm gerekli belgeleri tamamlamış durumdadır.
Genel Bilgi :Horyan HES nehir tipli 5,68 MW'lık bir hidroelektrik santralidir (ÇED Gerekli Değildir Kararı Eylül 2009'da alınmıştır. Projenin %55'i inşa edilmiş durumdadır.)
Proje regülatör noktasında 280,5 metre’de geliştirilmiştir ve ortalama 3 m3/saniye'lik bir proje akışına sahiptir. Proje için net düşü 212,05 metredir ve cebri borunun uzunluğu 326,57 olacaktır. Proje bir regülatör, su taşıma borusu, tünel, cebri boru ve türbinlerden oluşmaktadır. Toplam uzunluğu 213,89 metre olan bir tünel vardır. Beton işleri ve tünel sondajı halen inşa halindedir. Boru tesisatı parçaları için CTP tipi borular kullanılacaktır.
Jeneratörlerin ve diğer tamamlayıcı dağıtım ekipmanlarının yanında yatay tipte iki set Pelton türbini kullanılacaktır.
Horyan projesi için 23.604 m2 araziye ihtiyaç duyulmaktadır ve tüm arazi transferleri özel mülkiyet sahipleriyle açık görüşmeler yoluyla (alıcı/satıcı anlaşmaları) tamamlanmıştır.
Arazi istimlaakının ekonomik etkilerinin çok sınırlı olduğu kabul edilmektedir.
Özel arazinin sınırlı kullanımına bağlı olarak küçük bir miktar tarımsal arazinin kaybı söz konusu olacak ise de nehir havzasındaki geçim kaynakları üzerindeki toplam etkinin önemli olmayacağı öngörülmektedir.
Horyan, Arsan grup altında halen kalıcı işçilere sahiptir ancak TSKB tarafından finansal olarak desteklenen hidroelektrik projesinin inşaatı halen sürmektedir ve pek çok sözleşmeli personele sahiptir. Şirketin bir İnsan Kaynakları (İK) Politikası ve kendi çalışanlarıyla ilgilenen, ulusal iş şartlarını tanımlayan, işçi alan, işçi sözleşmelerini sonlandıran, çalışma şartları ve kurallarıyla ilgilenen, çalışan motivasyonu ve ödüllendirme sürecini yürüten, mesleki sağlık ve güvenlik kurallarıyla ilgilenme usulü bulunmaktadır.
Arsan ve Horyan Enerji kişisel inançlar veya karakter özelliklerine göre ayrımcılık yapmamakta, çocuk veya zorla çalıştırma uygulaması yapmamaktadır ve yakın gelecekte herhangi bir şekilde personel sayısını azaltma yoluna gitmeyecektir, aslında şirket şu an için bir genişleme sürecindedir.
İşçiler için konaklama-şantiye yan tesis(yemekhane, tuvalet, vs.) kalitesi genel olarak tatmin edici seviyededir. Ancak sahada çalışmakta olan alt yükleniciler için bazı gerekli geliştirmelere ihtiyaç duyulmaktadır. Horyan, alt yüklenici çalışanlarına işçi konaklaması şantiye yan tesis(yemekhane, tuvalet, vs.) konusunda iyi uygulamalara geçmek için gerekli önlemleri almak niyetinde olacaktır.
Özel Mülkiyet Sahiplerinden Edinilen Arazi ve Varlıkların Envanteri:Tablo ekli olan excel dosyasındadır çünkü tabloda çok fazla sütun bulunmaktadır ve word formatına uyumlu değildir.
Kamusal, Belediyeye Ait veya Devletten Edinilen Arazilerin Envanteri :
Tablo ekli olan excel dosyasındadır çünkü tabloda çok fazla sütun bulunmaktadır ve word formatına uyumlu değildir.
Kamu Bilinci, İstişareler ve İletişim :
Türkiye'deki ÇED şartlarına uygun olarak Horyan hidroelektrik proje sahasında etkilenen topluluklarla kamusal toplantılar düzenlemiştir. 13 Ağustos 2009'da, Trabzon, Araklı, Yoncalı Köyünde bir Kamusal Katılım Toplantısı gerçekleştirilmiştir. Paydaşlar (stakeholders) toplantıya Muhtarlık Ofisinden yapılan ilanlarla davet edilmiştir. Diğer taraftan davetiyeler yerel gazeteler aracılığıyla ilan edilmiştir. Davetiyelerde projenin teknik olmayan özeti paydaşlarla paylaşılmıştır.
Projeyi yerel halka tanıtmak ve bu projenin hayatlarını nasıl etkileyeceği konusunda detaylı bilgi vermek için tüm katılımcılara teknik olmayan bir belge dağıtılmış ve projeyle ilgili iki sunum yapılmıştır. Sunumlar en çok projenin nasıl bir çevresel ve sosyal etkisi olacağı ve bu problemlerin yatırımcı tarafından nasıl çözüleceği konusu üzerine odaklanmıştır. Projenin spesifik bilgilerine ek olarak paydaşlara iklim değişikliği konusunda ve projenin iklim değişikliğiyle nasıl mücadele edeceği konusunda bilgilendirilmişlerdir.
Sunumlardan sonra katılımcılardan projeye ilişkin sorular sormaları istenmiştir. Ayrıca menfaat sahiplerinin proje üzerindeki fikirlerinin tam bir perspektifini anlamak üzere, 10 soruluk bir anket katılımcılara dağıtılmıştır. 28 katılımcı anketi doldurmuştur. Sorular bölgeye, projenin sosyal ve çevresel etkilerine ve sunuma ilişkindir.
Yerel Paydaşlara bu toplantının son toplantı olmayacağı konusunda da bilgilendirilmişlerdir. Ihtiyaç duyulduğunda bu toplantıda ortaya çıkan sorunlar için nelerin yapıldığına ilişkin geri bildirimde bulunmak üzere başka toplantılar da düzenlenecektir.
Bölgenin toprağının sarp yapısına bağlı olarak, bu projelerle alakalı sosyal etkiler göreceli olarak sınırlıdır. Çevresel ve sosyal taramalarda başka bir çevresel büyük sorun görünmemektedir. Şirket, bireysel projelerde ve bunların çevresel, sağlığa ilişkin ve güvenliğe ilişkin özelliklerinin üzerinde koordineli destek sağlamak için işin ehli bir yönetim personeline ve kurumsal düzeyde yüksek seviyeli uzmanlara sahiptir.
TSKB'nin incelemesi göstermektedir ki yerel topluluklar bu gelişmelere destekleyici yaklaşmaktadırlar ve bugüne kadar bu projelere ilişkin olarak inşaata hiçbir şekilde toplumun direnişi olmamıştır. Bu durum kamusal toplantıların sonuçlarından ve toplum liderleri ile bazı etkilenen taraflar ile yapılan TSKB arazi bazlı toplantılardan kaynaklanmaktadır.
Horyan'ın her bir proje için en öncelikli yaklaşımı mümkün olduğu her ölçüde, özellikle fiziksel veya ekonomik yer değişimi gibi sosyal etkileri önlemektir. Yukarıda da belirtilmiş olduğu gibi projenin inşası TSKB tarafından finansal olarak desteklenmektedir ve proje halen yapım aşamasındadır. Arazi edinim süreci halihazırda tamamlanmış durumdadır.
Proje sahasında oturmakta olan hiç korunması gereken yerli halk(indigenous) bulunmamaktadır.
Arazi Ediniminin Durumu :Tablo ekli olan excel dosyasındadır çünkü tabloda çok fazla sütun bulunmaktadır ve word formatına uyumlu değildir. Sağlanan Diğer Tedbirler veya Yardımlar (nakit ödemenin ötesinde) : Halen inşaat halinde olan projede bir takım sosyal gelişimler gerçekleştirilmiştir; bunlar arasında yolların geliştirilmesi, okulların ve camilerin yenilenmesi, bölgesel belediye kütüphanelerine bilgisayar bağışında bulunulması, yeni köy ulaşım yollarının oluşturulması vs. gibi elementler bulunmaktadır. Şirket mümkün olan her yerde yerel halktan işe alımlar gerçekleştirmiştir (inşaat gücünün yaklaşık yarısı çevre köylerden elde edilmiştir).
Korunmasız (Zarar Gören) İnsanların Tanımı :Proje bölgesinde yaşayan ve zarar görecek durumda(korunmasız) olan kişiler yoktur. Bu durum Köy Muhtarları ile yapılan görüşmeler yoluyla belirlenmiştir.
Şikayetlerin (Haksızlığın) Giderilmesi : Himmetli HES projemizin inşası için şimdiye kadar hiçbir haksızlık durumu oluşmamıştır. İnşaat sahasındaki insanlar ile köylüler ve köy muhtarları arasındaki ilişkiler daima pozitif seviyede tutulmaktadır.
Yerel halk genel olarak proje ile ilgili veya günlük yaşam ile ilgili herhangi bir problem olduğunda köy muhtarlarına şikayette bulunurlar ve köy muhtarları bu şikayetlere ilişkin olarak gerekli faaliyetleri gerçekleştirir. Diğer bir deyişle köy muhtarları haksızlıkların ve şikayetlerin kaydında anahtar kişidir ve bu kişi problemleri çözmek için gerekli adımları atar.
Köy Muhtarları ve ilgililerle yapılan görüşmelerde ÇED’e uygun paydaş danışma toplantılarının bugüne kadar yerel topluluk için proje bilgisinin temel kaynağı olduğu doğrulanmıştır. Resmi toplantılara ek olarak, proje tarafından evleri veya arazileri etkilenecek olan tüm yerleşim sakinleri ile, etkilenecek gayrımenkulün etkilenme derecesini belirlemek ve tazminat miktarlarını görüşmek ve belirlemek için, bir dizi resmi olmayan toplantı yapılmıştır. Paydaş toplantılarının ötesinde parsel sahiplerine taahhütler ve arazi istimlakına ilişkin birebir görüşmeler bugüne kadar göreceli olarak gayrıresmi bir şekilde gerçekleştirilmiş, ancak köy muhtarlarıyla yapılan görüşmelere dayanarak, proje gelişiminin bu aşamasında yerel halkın esasen iş sahibi yapılmasına bağlı olarak, halk-proje ilişkilerinin pozitif olduğu görülmüştür.