Mahmut ARSLAN
HAK-İŞ Konfederasyonu Genel Başkanı
1 Mayıs Mitingi - 1 Mayıs 2015 - Kent Meydanı / Konya
Sana geldik Hz. Mevlâna!
Sana geldik Şems-i Tebrizi!
Sana geldik Konevi!
Sana geldik Sultan Veled!
Sana geldik Konya!
Selam olsun Konya’ya…
Selâm olsun Mevlâna’ya..
Selam olsun Şems-i Tebrizi’ye,
Sadrettin Konevi’ye,
Sultan Veled’e…
Selâm olsun Muhiddin Arabi’ye,
Yunus’a, Hacı Bektaş’a, Ahi Evran’a…
Selâm olsun bu toprakları değerleriyle sulayan
ruh kahramanlarına…
Bu muhteşem emekçi topluluğu
senin hayat iksiri olan mesajına muhtaç!
Güneşin, onların aydınlığıyla doğduğu,
Emekçilerin onların manasıyla dolduğu Anadolu’dayız…
Konya’dayız…
Anadolu’nun ruh ikliminin büyük nefeslerinden,
Yol göstericilerinden Mevlana’ın şehri Konya’dayız.
Hz. Mevlana’nın mesajlarını doğru okuduğumuz için Konya’dayız.
Küreselleşen Dünyada kavgasız yaşamak istediğimiz için Konya’dayız.
Emeğin, alınterinin gerçek değerine kavuşmasını istediğimiz için Konya’dayız.
Mevlana’nın dediği gibi bizim derdimiz var onun için alanlardayız.
Bugün sadece Konya’da değil, HAK-İŞ olarak bütün Türkiye’de alanlardayız.
Bütün renkleriyle,
Bütün sesleriyle alanları dolduran,
Hakkını arayan, hakkına sahip çıkan,
İnsanlık onurunun yiğit ve saygın temsilcilerini
HAK-İŞ adına sevgiyle, muhabbetle selamlıyorum!
1 Mayıs Emek ve Dayanışma gününü kutluyorum.
Fabrikalarda,
Madenlerde,
Tersanelerde,
Barajlarda,
Şantiyelerde
bir dilim ekmek uğruna hayatlarının baharında aramızdan ayrılan emeğin onurlu temsilcilerini rahmetle anıyorum.
Arnavutluk’tan, Azerbaycan’a; İran’dan Brezilya’ya, Sudan’dan Portekiz’e; Bulgaristan’dan, Kuzey Kıbrıs’a; Malezya’dan, Somali’ye; Japonya’dan, Ruanda’ya, Pakistan’dan Kosova’ya TÜM DÜNYA EMEKÇİLERİ’nin 1 Mayıs’ Birlik Mücadele ve Dayanışma Gününü kutluyorum.
Konya’dan, 1 Mayıs alanından,
Samsun’dan Ankara’ya, Şırnak’tan Edirne’ye, Van’dan Aydın’a, ÜLKEMİN TÜM EMEKÇİLERİNİ selamlıyorum.
Mısır’da, Filistin’de, Suriye’de,
Orta Afrika’da zulme uğrayan mazlum,
mağdur ama başı dik kardeşlerimi selamlıyorum.
Bugün burada,
Hoşgörünün ve medeniyetlerimizin başkenti Konya’da ve Tüm Türkiye’de alanlardayız.
İşçisiyle –memuruyla,
Genciyle- yaşlısıyla,
Kadınıyla-erkeğiyle alanlardan haykırıyoruz!
“Daha Güçlü Demokrasi İçin Yeni ANANAYASA” istiyoruz…
İŞTE 1 MAYIS
İŞTE ALANLAR
İŞTE EMEKÇİLER
İŞTE HAK-İŞ
İŞTE MEMUR-SEN…
Dileriz ki bütün 1 Mayıs kutlamaları da buradaki gibi
GÖRKEMLİ, COŞKULU, HEYECANLI VE BARIŞÇIL geçsin.
Buradan Zonguldak’a, İzmir’e, İstanbul’a, İzmit’e selam olsun…
Değerli Dostlar,
HAK-İŞ’in “ERDEMLİ SENDİKAL İNŞA”sının
temel harcının yoğrulduğu Konya’dayız…
Mazlumların, mağdurların,
mahzunların gözyaşlarının bir rahmet yağmuruna dönüştüğü,
1 Mayıs birlik, mücadele ve dayanışma gününde Konya’dayız…
Dünyanın vicdanı Emekçi kardeşlerim!
Gözyaşını nasırlı ellerinde emeğiyle yoğuranlar!
1 Mayıs’ta tüm Türkiye’de meydanları dolduran yiğit emekçiler!
Bu muhteşem kalabalığımız,
HAK-İŞ’in Hz. Mevlâna’nın “GEL !” çağrısına verdiği cevaptır!
Emekçiler tarihte ilk defa Konya’da tarih yazıyor!
Bu gün Konya’nın emek ve alınteriyle buluştuğu gündür!
O Konya ki;
Selçuklu’ya başkent, Osmanlı’ya “değerler kenti” olmuş bir medeniyet şehridir.
O Konya ki;
(Tanpınar’ın deyimiyle) “Bir başkent daima başkenttir. Ne kadar susturulursa susturulsun yine konuşur.”
İşte bugün 1 Mayıs…
Ne kadar susturulursa susturulsun,
emekçilerin KONYA’da konuştuğu gündür.
1 Mayıs;
emekçilerin Konya’da çelikten bir örgü gibi kaynaştığı gündür!
Davalarına, haklarına, alın terlerine sahip çıktıkları gündür.
1 Mayıs’ta, emekçilerin bu muhteşem gününü anlamlı kılan,
Hz. Mevlâna’nın 8 asır önceden bize seslenen, çağlar ötesi şu mesajını hatırlıyoruz:
“Ekmeği… Ekmeği öğrendim…
Daha sonra barış için ekmeğin bolca üretilmesi gerektiğini öğrendim.
Sonra da ekmeği hakça paylaşmanın bolca üretmek kadar önemli olduğunu öğrendim.”
İşte bu ruha muhtacız!
Bu mesajın aydınlığına muhtacız!
Hz. Mevlâna’nın emeğe verdiği değer’e muhtacız!
“ÜRETİMDEN GELEN GÜCÜMÜZÜ” alınterimizle yoğurup, “HAKÇA PAYLAŞIM” için Konya’dayız!
Yine bize “Bir pergel gibi olmayı” öğreten,
Bir ayağımızı “değerlerimiz”de sabitleyen,
Diğer ayağımızla tüm dünya emekçilerini kucaklamayı, onlarla bütünleşmeyi öğütleyen Mevlâna’nın şehrindeyiz!
Bugün güneş Konya’da emekçilerin üzerine doğuyor!
O bize GEL! dedi geldik!
Buradan Mevlana’nın şehri Konya’dan,
Örgütsüz, sendikasız kardeşlerimize sesleniyorum,
“Ne olursan ol, Yine Gel” ,
“ÖRGÜTLÜ OL, SENDİKALI OL, GÜÇLÜ OL” diyoruz.
Mevlana’nın şehrinde, işçisiyle işvereniyle mesajını duymak, anlamak ve gereğini yapmak günündeyiz!
Emekçilerin özgür iradeleriyle örgütlenmelerinin önünün açılmasını istiyoruz!
Medeniyet emek ister !
Medeniyet kenti Konya, Hz. Mevlâna’nın; Şems-i Tebrizi’nin, Sadrettin Konevi’nin, Selçuklu’nun EMEĞİYLE kuruldu, var oldu!
Şimdi ise HAK-İŞ’in ve MEMUR-SEN’in emekçileriyle varoluyor!
Bu gün Konya’dan sesleniyoruz!
Bizim “derdimiz var” onun için alanlardayız!
Kıdem tazminatı sorunumuz var.
Taşeron ve Mevsimlik işçilerin,
Geçici işçilerin sorunları var.
Kadınların, gençlerin,
Emeklilerin ve işsizlerin sorunları var.
Örgütlenme sorunumuz var.
Canımızı yakan iş kazaları var.
Onun için alanlardayız.
Aziz Emekçiler!
Taşeron şirketlerde çalışanların sendikal örgütlenmesinin önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz.
Taşeron İşçilerin haklarının güvence altına alınmasını istiyoruz.
Kamudaki Statü Karmaşasına Son Verilmelidir.
Geçici ve Mevsimlik İşçiler ile Aileleri Daha Fazla Mağdur Edilmemelidir.
KONYA’DAN GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE…
Geçici İşçilerin,
Mevsimlik İşçilerin ve
4C’lilerin sorunlarının çözülmesi için haykırıyoruz.
Kamuya Kadrolu daha çok işçi alınmasını,
Gerçekçi Bir Norm Kadro Sistemi oluşturulmasını talep ediyoruz.
Gelir adaletsizliğine itiraz ediyoruz.
Sosyal koruma ve sosyal devlet diyoruz.
Değerli Kardeşlerim,
İşsizlik ve yoksulluğun son bulmasını için,
İnsan onuruna yaraşan iş ve ücret talebi için alanlardayız.
Angaryaya dönüşen fazla çalışmalara
Çocuk işçiliğine karşı olduğumuz için alanlardayız.
Daha iyi bir sosyal güvenlik sistemi,
Eğitim hakkı ve fırsat eşitliği için buradayız.
Kıdem tazminatı hakkımıza kimse göz dikmesin,
Kıdem tazminatımız güvence altına alınsın diye alanlardayız.
Güvencesiz çalışmayı, kuralsızlığı körükleyen,
Kayıtdışı istihdamı kabul etmediğimiz için alanlardayız.
Değerli Dostlar,
HAK-İŞ olarak,
İnsanı ve çalışanı önceleyen ekonomi politikaları istiyoruz.
Çalışanlara yönelik şiddet ve mobbingin önlenmesini istiyoruz.
Toplumsal bir yara haline gelen
Kadına Yönelik Şiddete ve cinayetlere dur diyoruz.
Kılık Kıyafet Nedeniyle Kadına Yapılan Ayrımcılığı Reddediyoruz.
Annelik Hakkı Korunsun,
Kreş İhtiyacı Karşılansın,
Kadınların Her Alanda İstihdamı sağlansın diyoruz.
Engellilerin topluma etkin olarak katılmasını istiyoruz.
Gençlerin eğitim imkânlarının artırılmasını,
Mesleki eğitimin güçlendirilmesini talep ediyoruz.
Değerli Dostlar,
“Deniz olsam isyanım kıyılara vururdu” diyen
Soma şehidimizin annesinin sesinin duyulmasını istiyoruz.
İş kazalarında evlatlarını yitiren
anaların, babaların, eşlerin
İsyanının duyulmasını istiyoruz.
İş kazaları son bulsun diyoruz.
Devlete, Hükümete ve İşverenlere sesleniyorum!
İş sağlığı ve güvenliği önlemlerini artırın.
Sendikalaşmanın önünü açın.
İşçilerin canı pahasına çalışmasının önüne geçin.
İşçi kardeşlerime sesleniyorum,
İş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uyun,
Canınızı tehlikeye atmayın.
Önlemler alınmıyorsa bunu, ilgili yerlere bildirin,
Yerine getirilmiyorsa canınızı tehlikeye atacak şekilde çalışmayın…
Aziz Emekçiler!
Örgütlenme, toplumsal barışın ve
Demokrasinin temel taşıdır.
SENDİKALAR ÖCÜ DEĞİL, RAKİP DEĞİL, DÜŞMAN DEĞİLDİR.
İŞVERENLER ÖNYARGILARINI TERK ETMELİDİR.
Sendikalar emeğin temsilcisi, çalışma hayatının ortaklarıdır.
Buradan bir kez daha haykırıyoruz…
Toplu pazarlık ve Sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz.
Bu ülkenin vefakar, cefakar emekçileri olarak biz bunu hak ediyoruz…
Bu meydanı varlıklarıyla anlamlı kılan
Yiğit Emekçiler !
Türkiye’nin aydınlık dolu geleceği için,
Türkiye üzerinde kirli oyunlar oynanmasına,
huzurumuzu, birlik ve beraberliğimizi bozmaya çalışanlara karşı olmaya devam edeceğiz.
HAK-İŞ olarak, 40 yıldır Hak dedik, Adalet dedik, Demokrasi dedik…
Onun için Demokrasiden yana tavrımızı lafla değil icraatlarımızla ortaya koyduk.
Darbelere, muhtıralara, operasyonlara ve bütün antidemokratik müdahalelere karşı dimdik ayakta durduk.
Onun için 12 Eylül ve 28 Şubat davalarına müdahil olduk.
HAK-İŞ olarak her koşulda “Demokrasi”den yana taraf olduk, olmaya devam edeceğiz.
Onun için “Daha Güçlü Demokrasi için Yeni Anayasa” diyoruz.
Yaşanan bütün darbelere ve darbe girişimlerine, operasyonlara, demokrasi dışı müdahalelere karşı Türkiye demokrasi yolunda ilerlemeye devam edecektir.
HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, ülkemize ve bu ülkenin geleceğine güveniyoruz.
Bugün Türkiye'nin Barışı gerçekleştireceğine inanıyoruz.
Çözüm sürecini destekliyoruz.
Ortadoğu, Afrika ve Asya başta olmak üzere
Dünyanın neresinde olursa olsun,
savaşa, çatışmaya ve kıyıma son verilmesini istiyoruz.
Türkiye’nin kuzeyindeki, güneyindeki komşu ülkelerde barış istiyoruz.
İnsani ve Vicdani Tüm İlke Ve Değerler Yok Sayılarak
Bütün Dünyanın Gözleri Önünde yaşanan insanlık dramını
Ve katliamları kınıyoruz.
Biz, HAK-İŞ olarak, Hz. Mevlana’nın söylediği gibi
“Bu dünyaya, ayırmaya, bölmeye,
parçalamaya gelmedik.
Biz, parçaları onarmaya, birleştirmeye,
dağılanları toplamaya,
insanlar arasında köprü olmaya geldik” anlayışını eksen aldık.
Bu anlayışımız doğrultusunda
HAK-İŞ Konfederasyonu olarak,
Mısır ve Suriye başta olmak üzere,
ezilen ve susturulmak istenen
bütün masum ve mazlum insanların yanında olduğumuzu ve olmaya devam edeceğimizi haykırıyoruz.
Aziz Emekçiler, değerli mücadele arkadaşlarım!
Bugün, “Daha Güçlü Demokrasi için Yeni Anayasa” diyoruz.
Geçmişten bu yana
her fırsatta yeni anayasa talebimizi yineledik, yineliyoruz!
Buradan bir kez daha sesleniyoruz.
TÜRKİYE, YENİ VE SİVİL BİR ANAYASAYI BAŞARMALIDIR.
Değerli mücadele arkadaşlarım!
HAK-İŞ olarak,
yarım yüzyıla yaklaşan tarihimizde,
emeğin gerçek biçimde örgütlenmesinin
mücadelesini verdik.
Endüstriyel ilişkilerde özgün modeller ortaya koyduk.
Yüzyılın yükselen değerlerinin gerisinde kalmadan,
Aksine bu değerlere; yerelle, küreseli birleştiren “yeni yorumlar” getirdik.
Emekçilerin, mağdurların, mazlumların vicdanı olduk.
İşte bunun için
“Candan cana giden en büyük sadaka” anlayışıyla organ bağışının yaygınlaştırılmasını istiyoruz.
SENDİKACILIKTA “ERDEM” VURGUSU YAPARAK İLERLEDİK.
Bugün, emeğin, alınterinin, mağdurun, hak ve özgürlük ihlallerinin olduğu her yerde HAK-İŞ’in onurlu duruşu ve mücadelesi devam edecektir.
BU MÜCADELE SİZLERLE BİRLİKTE DEVAM EDECEKTİR.
Nerede bir hüzün, zulüm, haksızlık varsa HAK-İŞ, karşısında olmaya devam edecektir.
Nerede bir emekçi varsa örgütlemeye hazırız.
Çünkü bizim iddiamız var, davamız var, derdimiz var.
Bugün bütün emekçilere ulaşma zorunluluğumuz var.
Örgütlenemeyen bütün emekçilerin üzerimizde hakkı olduğunu düşünüyoruz.
HAK-İŞ olarak;
- Tarım ve orman işçilerini,
- Gıda çalışanlarını,
- Maden emekçilerini,
- Petrol ve kimya çalışanlarını,
- Tekstil işçilerini,
- Ağaç ve kağıt emekçilerini,
- Haberleşme emekçilerini
- Basın çalışanlarını,
- Banka çalışanlarını,
- Büro işçilerini,
- Çimento, Toprak ve cam sanayi emekçilerini,
- Metal ve demir çelik emekçilerini,
- İnşaat işçilerini,
- Enerji çalışanlarını,
- Taşımacılık işçilerini,
- Sağlık çalışanlarını,
- Turizm emekçilerini,
- Savunma ve Güvenlik emekçilerini,
- Belediye işçilerini,
Kısacası alınteri akıtan bütün emekçi kardeşlerimi,
Konya’dan, 1 Mayıs alanından, sendikalı olmaya davet ediyorum.
Tüm işkollarındaki sendikalarımız ile sizleri kucaklamaya, sizlerin sorunlarını çözmek için mücadele etmeye
HAK-İŞ olarak varız.
Değerli Emekçiler,
Bugün “Yeni bir Dünya”nın, “Yeni bir Türkiye”nin ve “Erdemli bir Sendikal inşa”nın gündönümü olacaktır!
Ey Türkiye’yi dert edinenler!
Ey dünyayı dert edinenler!
Ey mazlumları, mağdurları, masumları dert edinenler!
Size selam olsun !
Sizleri, HAK-İŞ adına, tüm emekçiler adına, en samimi duygularla, en derin bağlarla, en içten muhabbetle selamlıyorum.
İşiniz verimli,
Emeğiniz bereketli,
Duruşunuz güçlü olsun!
Yönünüz dosdoğru,
Yarınınız aydınlık olsun!
YAŞASIN BİRLİK VE MÜCADELEMİZ!
YAŞASIN EMEK VE DAYANIŞMA GÜNÜMÜZ!
YAŞASIN 1 MAYIS!
YAŞASIN HAK-İŞ
YAŞASIN MEMUR-SEN
YAŞASIN TÜRKİYE!
Dostları ilə paylaş: |