1. betonun tanimi ve tariHÇESİ Betonun Tanımı


Agregalarda Sağlam Olmayan Maddelerin Bulunması



Yüklə 1,27 Mb.
səhifə7/20
tarix02.08.2018
ölçüsü1,27 Mb.
#65883
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   ...   20

Agregalarda Sağlam Olmayan Maddelerin Bulunması
Kömür, fosil, linyit taneleri ve hayvan kabukları normal agregaya oranla hafif olurlar. Mekanik dayanım yönünden yetersizdirler ve beton içinde bulunmaları istenmez. Kömür varlığı kükürtün varlığına gösterge sayılabilir. Kükürt ise beton için zararlı sülfat etkisine yol açar.
Tablo 2.08.: Sağlam Olmayan Agrega Elemanları Ve Oranları

Yumuşak eleman cinsi

İzin verilen yumuşak eleman yüzdeleri

Kumlarda

İri Agregalarda

Kil toprakları

1,0

0,25

Kömür ve linyit

1,0

1,00

Yumuşak taneler

-

5,00

Çakmak taşı

-

2,00

Hafif maddelerin miktarı agrega numunesi yoğunluğu 2.0 kg/dm3 olan bir sıvıda yüzdürülerek saptanır. Ancak sıvıyı hazırlamak için kullanılan malzeme çok pahalıdır, bu yüzden gözlemlerle saptanır.

Agregada aşırı miktarda bulunursa betonun sağlamlığı etkiler. Betonun yüzeyinde veya yüzeye yakın kısımlarda bulunursa betonun yüzeyinde küçük patlamalara ve lekelerin oluşmasına neden olurlar. Mukavemetleri çok düşüktür, su miktarının azalıp çoğalması ile hacimlerinde büyük değişiklikler olur. Donma çözülme olaylarında kolay parçalanırlar ve çimento için zararlı maddeleri içerirler (Postacıoğlu,1987; Şimşek,2004).
Sülfatların Varlığı
Sülfatların agregalar içinde bulunması bu maddenin çimento ile sülfo-alümünat denilen genişleyen bir tuzun oluşmasına neden olması bakımından zararlıdır. Zamanla büyüyen kristaller şeklinde gelişen bu olay sonucu beton parçalanabilir. Bu bakımdan sülfat (SO3) miktarının ağırlıkça %1 den fazla olmamasına dikkat edilmelidir. 1 dm3 betonda 1,4 gr’dan az olacak şekilde sülfat bulunmasına izin verilebilir. Barit (BaSO4) rutubetli ortamda yapısını değiştirmediğinden, beton agregası olarak kullanılabilir.
Agrega- Alkali Reaksiyonu Oluşturan Maddeler
Betonlarda içsel korozyon denilen bir hasar türüdür. Bu olay yavaş bir şekilde gelişerek zararlı etkileri beton yapımında bir iki sene sonra ortaya çıkmaktadır.

Alkali-agrega reaksiyonun zararlı bir etki yapması bazı koşullara bağlı bulunmaktadır.


a)Çimento içindeki alkali oksit miktarı
Çimentodaki alkali oksit (Na2O + 0,658 K2O) % 0,6‘dan büyük ve agregadaki alkalilik reaktivitesine duyarlı opal, riyolit,tridimit ve riyolit tüfleri, dazit ve dazit tüfleri, andozit tüfleri ve fillatlar gibi mineraller bulunuyorsa alkali agrega reaksiyonu ortaya çıkar.
b) Çevre şartları
Alkali agrega reaksiyonu, sıcaklığın yaklaşık olarak + 10 ile + 600C arasında bulunduğu durumlarda ve rutubetli ortamda meydana gelmektedir.Çevre şartlarının en önemlisi rutubettir.
c) Alkaliye duyarlı agrega tanelerinin bulunması
Agregalar, reaksiyon yapabilen silisli bileşikler içerebilirler. Bu bileşikler, beton boşluk suyunda çözünen alkalihidroksitler ile şiddetli kimyasal reaksiyona girerler. Berrak, yüksek konsantrasyonlu ve yüksek vizkositeli alkali silikat çözeltisi meydana getirirler. Duyarlı agrega bileşenleri bu sırada yumuşar ve çözünür.

Agregada böyle bir özellikten kuşku duyulursa TS 3322’de ön görülen “Harç çubuğu” adı verilen deneyler yapılır. Standartlara uygun olarak hazırlanan harç çubuklar 6 ay ve 1 yıl süreyle sabit bağıl nemde ve sıcaklıkta tutulur. Çubukların boy uzaması 6 ayda %0,5 ve 1 yılda %1 den fazla olmamalıdır.

Zorunlu olarak kullanılmak zorunda kalınırsa, bağlayıcıya bir miktar puzolanik madde ilave edilmelidir. Puzolan alkali-agrega reaksiyonunu azaltır. Reaksiyon sonunda oluşan jel şişme ve genişleme eğilimindedir. Betonun hacim sabitliğini bozar ve ağ şeklinde sık çatlaklar meydana getirerek hasara neden olur.
d)Çeliğe zarar veren maddeler
Donatılı betonda kullanılacak agregalarda, donatının korozyona karşı korunmasını tehlikeye sokan, örneğin Nitrotlar, Molojenürler (Plorürler hariç) gibi tuzlar zararlı miktarda bulunmamalıdır. Ön gerilmeleri beton için kullanılacak agregalarda, suda çözünen klorürler, klor olarak hesaplandığında ağırlıkça % 0,2’den fazla bulunmamalıdır(Şimşek,2004).
Agregalarda aranan en önemli özellikler şunlardır:

Sert, dayanıklı ve boşluksuz olmaları,


Zayıf taneler içermemeleri (deniz kabuğu, odun, kömür... gibi)
Basınca ve aşınmaya mukavemetli olmaları,

Toz, toprak ve betona zarar verebilecek maddeler içermemeleri,

Yassı ve uzun taneler içermemeleri,

Çimentoyla zararlı reaksiyona girmemeleridir.

Agreganın kirli (kil, silt, mil, toz,...) olması aderansı olumsuz etkilemekte, ayrıca bu küçük taneler su ihtiyacını da artırmaktadır.Beton agregalarında elek analizi, yassılık, özgül ağırlık ve su emme gibi deneyler uygun aralıklarla yapılarak kalite sürekliliği takip edilmelidir. Betonda kullanılacak agregalar TS 706 EN 12620'ye uygun olmalıdır(URL-1).

Tablo 2.09.:Agrega Standartları Tablosu(URL-1).




EN  933-1

Tests for geometrical properties of aggregates - Part 1 : Determination of particle size distribution - Sieving method

TS 3530 EN EN933-1

Agregaların Geometrik Özellikleri için deneyler: Bölüm 1- Tane Büyüküğü Dağılımı- Eleme Metodu

EN 934 -2

Admixtures for concrete, mortar and grout - Part 2 : Concrete admixtures - Definitions and requirements

TS 3452


TS 4834

Beton-Kimyasal katkı maddeleri (Priz süresini ayarlayan ve karışım suyunu azaltan)

Beton ile ilgili terimler



EN 1097-3

Tests for mechanical and physical properties of aggregates - Part 3 : Determination of loose bulk density and voids

TS EN 1097-3

Agregaların fiziksel ve mekanik özellikleri için deneyler: Bölüm 3-Gevşek yıgın yoğunluğunun ve boşluk hacminin tayini

EN 1097-6

Tests for mechanical and physical properties of aggregates - Part 6 : Determination of particle density and water absorbtion

TS 3526

Beton agregalarında özgül ağırlık ve su emme oranı tayini

 EN12620 :

2000


Aggregates for concrete

TS 706EN 12620

Beton agregaları






2. 2. ÇİMENTOLAR
2.2.1. Çimentonun Önemli Bazı Fiziksel Özellikleri
Priz Olayı
Çimentonun sıvı kıvamdan katı duruma geçmesidir. Normal prizin dışında Ani priz ve yalancı priz vardır. Ani priz C3A bileşeninin alçı ile denetlenememesi sonucu ortaya çıkar. C3A ortamdaki tüm suyu aniden çeker, böylece silikatların hidratasyonunu önler, çimento sertleşir ama normal prizin kimyasal reaksiyonlarını tamamlayamaz ve düşük dayanımlı sert bir kütle oluşur. İşlenebilirlik çok azalır. Çimento öğütme sırasında alçı katkısının ayarlanması olayı önler.Yalancı priz ise değirmende öğütme sırasında yükselen ısı nedeniyle kristalize alçı taşı ½ billur suyunu kaybeder hemihidrat olur. Su ile karşılaşınca alçı kaybettiği suyu alır ve sertleşir. Çimento reaksiyona giremez. Betonyerde karıştırma işlemi uzatılırsa önlenebilir.

Priz olayı priz başlama ve sonu ile belirlenir. Vikat deneyinde önce çimentonun karışımdaki su miktarı belirlenir. Bu su oranı da betoncular için önemlidir. Normal Portland çimentolarında %26-28 olan bu oran katkılı çimentolarda % 36’ya kadar yükselir ve beton dizaynına etkili olur. Sonra priz başlangıcı ve sonu süresini tayin eder. Standartlarda genellikle priz başlangıcı 1 saatten az, priz sonu 10 saatten fazla olmayacak şekilde priz olayı sınırlanmıştır.

Çimentonun yoğunluğu (litre ağırlığı); Doğal akışı sağlanan çimentonun bir litresinin (kaba) ağırlığıdır. Katkılı çimentolarda bu değer 850gr/lt ye kadar düşer, Portland çimentolarında 1200gr/lt ye kadar yükselebilir. Beton dizaynı için önem taşır.
İncelik
Çimento inceliği önemli bir husustur. İncelik arttırılarak, yani ince taneciklerin oranı artırılarak çimentoya aktivite kazandırılır. Yüzey ne kadar büyürse reaksiyona giriş hızı o oranda artar. Ancak kalitesi düşük normal Portland çimentosuna inceliğini artırarak büyük ölçüde dayanım kazandırılamaz. Aynı çimentonun inceliği daha düşük olanına göre bir ölçüde dayanımı artar. Bu konu Portland çimentolarda da geçerlidir. Puzolonik aktivitesi yüksek katkı maddeleri katılmış çimentolarda durum farklıdır. Katkısız çimentolarda ince fraksiyonları klinker oluşturur. Bu ince klinker hidratı olurken hidratasyon ısısı yükselir. (Klinkerin C3S, C3A oranına bağlı özellikler).

Katkılı çimentolarda , özellikle Tras katkılılarda ince fraksiyonu tras oluşturur. Bu da hidratasyon ısısının düşmesine neden olur.( Kütle betonu dökümlerindeki yarar.)

İncelik önceleri 90 ve 200m elek kalıntıları ile ifade ediliyordu. Genellikle 200m üstü %1’i geçmemesi isteniyordu.Özgül yüzey (Blaine) elek inceliğinin yerini aldı . Blaine, özgül yüzey tayini belirli bir porozitede (0.5 gibi) sıkıştırılmış çimento pastilinin hava geçirgenliği ölçülerek yapılır. 1gr ağırlığındaki çimento tanelerinin yüzey toplamıdır, cm2/gr. olarak ifade edilir. Şimdilerde ise GRANÜLOMETRİ deneyi önem kazanmıştır. Çimento taneciklerinin incelik dağılımı ölçülerek daha hassas bir yaklaşım elde edilmektedir.
Hidratasyon Isısı
Çimentonun sertleşmesi görünüşte fiziksel bir olay gibi nitelenirse de, aslı kimyasal bir reaksiyona dayanır. Bu hidratasyon olayıdır. Hidratasyon ekzotermiktir. Isı çıkışı olur. Çimentoyu oluşturan bileşik maddelerin her birinin su ile kimyasal olarak reaksiyona girmesine hidratasyon olay, bu olay sonucu açığa çıkan ısı toplamına da “Hidratasyon ısısı”adı verilir. Karma oksit bileşenlerinin çıkardığı hidratasyon ısıları şöyledir.


C3S 7 günde 53 cal/gr.

C2S 7 günde 10 cal/gr.

C3A 7 günde 372 cal/gr.

C4AF 7 günde 118 cal/gr.

MgO 7 günde 204 cal/gr.

Serbest CaO 7 günde 279 cal/gr.


Görüldüğü gibi, hidratasyon ısısı çimentonun kimyasal bileşimine bağlıdır. C3A en yüksek ısıyı vermektedir. Çimentonun kullanılacağı yere göre seçilmesinde hidratasyon ısısının rolü büyüktür.

Beton dökümlerinde ısı yükseldikçe iç sıcaklık artar. Baraj vs. gibi kütle betonu dökümlerinde, dökümden sonra ilerleyen zaman içinde soğuma ile birlikte betonda hacim küçülmesi olur. Beton katılaşır ama yeterince dayanım kazanmaz (Yeşil beton). Ayrıca yüksek ısı ile hava kabarcıkları çıkar. Termik rötre ismi verilen bu olaylar çatlamalara neden olur. Hidratasyon ısısı çimentonun kimyasal yapısı kadar inceliğine su/çimento oranına da bağlıdır. C3A, C3S oranı yüksek portland çimentolarında Hidratasyon ısısı da yüksektir.
Puzolonik madde katkısı önleyici etki yapar. Hidratasyon ısısı 3 yolla tayin edilir:
1.    Çözünme ısısı metodu

2.    Kapalı şişe

3.    Adyabatik kalorimetre
Deneyin esası, kuru çimentonun çözünme ısısı ile 7 ve 28 günde kısmen hidrate olmuş çimentonun çözünme ısıları arasındaki farktan, çimentonun istenen periyotta hidratasyon ısısını bulmaktadır.
Dayanım Deneyleri
Çimentolar, su ve standart kumla karıştırılarak harç yapılır. Kalıplara dökülür, 2-7-28 gün su havuzlarında bekletilir. Eğilme ve basınç aparatlarında numuneler kırılarak dayanımları saptanır.

Her ülkenin değişik standardı vardır. Su /çimento oranı, standart kumu, harcın hazırlanma ve kalıplanma işlemleri, kalıp şekilleri farklı standartlara göre değişir.

Ülkemizde yıllardan beri plastik harç metodu kullanılmaktadır. ½ Su/Çimento oranı ve 1350gr. TS 819 standart kumla harç hazırlanmakta, 40*40*160 mm ebadında prizma kalıplara dökülerek şoklama ile sıkıştırılmaktadır. Önce eğilme dayanımı saptanır, sonra kırılan parçalar üzerinde basınç dayanımı ölçülür. N/mm2 olarak ifade edilir. Yeni standartlarda eğilme dayanımına yer verilmemiştir. Dayanımlarda çimentonun kompleks bileşenlerinin oranı kadar, kristal şekilleri ve yapıları da önem taşır. Örneğin üst üste plakalar halinde kristallenmiş C3S içeren çimentoların basınç dayanımları yüksek olur. Prizmatik iğneler halindeki C3S kristallerini içeren çimentoların ise çekme dayanımları daha yüksektir.

Hammaddeden gelen Cr2O3, P2O5 gibi eser maddelerin C3S yada C2S kristallerinin bünyesine girmeleri dayanımları değişik şekillerde etkiler. Hammadde dizaynı kadar pişirim ve soğutma işlemleri de dayanım üzerinde rol oynamaktadır. Soğutma hızlı olmalıdır.

Sonuç olarak, çimento bileşenlerinin oranları, kristal yapıları ve şekilleri, sonradan katılan katkı maddeleri ve incelikleri ile çeşitli çimento tipleri ortaya çıkmaktadır. Kullanılma yerlerine ve amaçlarına göre değişik çimentoların tercihi gerekmektedir(Erdoğan,1995).
2.2.2. 1. Genel Çimento Tipleri –Bileşim ve İşaretleme
Yeni genel çimentolar TS EN 197-1’de “ CEM çimentosu “ olarak adlandırılıyorlar. Ayrıca bir klinker standardı olmadığı için klinkerde aranan özellikler de çimento standardının içine alınmış. İlgili tanımlamalar şöyle özetlenebilir :

CEM Çimentosu: Hidrolik sertleşmesi öncelikle kalsiyum silikatların hidratasyonu sonucu meydana gelen ve içindeki reaktif CaO ve reaktif SiO2 toplamının kütlece en az% 50 olması gereken çimentodur.Bileşimi portland çimentosu klinkeri,alçı ve çeşitli mineral katkılardan oluşabilir.

Portland Çimentosu Klinkeri: Kalker ve kil gibi hammaddelerin CaO, SiO2, Fe2O3, Al2O3gibi oksitlerini içeren,hassas bir orantı ile birleştirilip ince öğütülmüş karışımının(farinin) döner fırında1400 –1500 0C sıcaklıkta pişirilmesi sonucu elde edilen yaklaşık1 cm çapında topakcıklardır.Kütlece en az 2/3 oranında kalsiyum silikat içermeli, CaO/SiO2 orantısı 2,0 den az olmamalıdır. Ayrıca, MgO içeriği en fazla % 5 olarak sınırlanmaktadır.TS EN 197-1 standardı genel amaçlı çimentoları (CEM çimentoları) 5 ana tip içerisinde toplamaktadır:

Ana Tipler:
CEM I Portland çimentosu

CEM II Portland –kompoze çimento

CEM III Portland Yüksek Fırın Cüruflu Çimento

CEM IV Puzolanik çimento

CEM V Kompoze çimento
Bu ana tipler Tablo 1 de gösterilen toplam 27 çimento tipini kapsamaktadır. Çimentoların tablodaki bileşimleri ana bileşenler ile minör ilave bileşenlerden oluşmaktadır.
Ana Bileşenler
Çimento ana bileşenleri ; klinker ile tabloda belirtilen ve miktarları kütlece % 5’in üzerinde olan ana bileşen katkılardır.Tiplerin ve çimento ana bileşenlerinin belirlenmesinde aşağıdaki semboller kullanılmıştır:
Tip ve Ana Bileşen Sembolleri
A : Çimentonun en az mineral katkı içeren tipi

B : Çimentonun A tipinden daha fazla mineral katkı içeren tipi

C : Çimentonun B tipinden daha fazla mineral katkı içeren tipi

K : Klinker

D : Silis dumanı

P : Doğal puzolan

Q : Doğal kalsine edilmiş puzolan

S : Granüle yüksek fırın cürufu

V : Silissi uçucu kül

W : Kalkersi uçucu kül

T : Pişmiş şist

L: Kalker (TOC  % 0.5)

LL : Kalker (TOC  %0.2)

(TOC : Toplam organik karbon)


Yukarıdaki ana bileşenlerin özellikleri standardda verilen ve ilerde değinlecek olan hususlara uygun olmalıdır.
Minör İlave Bileşenler
Her çimento tipine kütlece % 0-5 arasında bir minör ilave bileşen katılabilmektedir.Bu madde o çimentoda ana bileşen olarak kullanılmamış bir mineral katkı veya çimento özelliklerini iyileştirecek başka bir inorganik madde olabilmektedir.

Genel çimentoların tipleri ve bileşimleri ile ilgili genel bilgiler



Dayanım Sınıfları
Çimentolar için 3 standard dayanım sınıfı belirlenmiştir: 32.5, 42.5 ve 52.5Bu değerler TS EN 196-1’e göre tayin edilen ve MPa olarak ifade edilen 28 günlük basınç dayanımları ile ilişkilidir. TS EN 197-1’de karakteristik değerler olarak belirtilmişlerdir.

Ayrıca,her standard dayanım sınıfı için iki erken dayanım sınıfı tanımlanmıştır.

Bu amaçla kullanılan sembollerden, N : Normal erken dayanım sınıfını, R : Yüksek erken dayanım sınıfını belirtmektedir.
Çimento İçin Standard İşaretleme
Genel çimentolar standard numarasını ve Tablo 1’deki ifadelerine dayanım sınıflarını ilave ederek tanımlanırlar.Ayrıca CEM II/A-M ,II/B-M, IV/A,VI/B, V/A ve V/B çimentolarında klinkerin yanındaki diğer anabileşenlerin sembolleri de parantez içinde yazılmalıdır.Bazı örnekler aşağıda verilmiştir:
● Dayanım sınıfı 32.5 olan , yüksek erken dayanımlı portland çimentosu:

TS EN 197-1- CEM I 32,5 R

● Toplam olarak kütlece % 6-20 arasında tras (doğal puzolan) içeren, dayanım sınıfı

42.5 olan, normal erken dayanımlı portland puzolanlı çimento:

TS EN 197-1- CEM II /A-P 42,5 N

● Toplam olarak kütlece % 6-20 arasında granüle yüksek fırın cürufu,silissi uçucu kül

ve kalker (TOC miktarı %0,2’den az) içeren , 32.5 dayanım sınıfında, yüksek erken dayanımlı portland kompoze çimento:
TS EN 197-1- CEM II /A-M (S-V-LL) 32.5 R
2. 2. 4. Özellikler ve Uygunluk
Mekanik ve Fiziksel Özellikler

TS EN 197-1 çimentoları için öngörülen mekanik ve fiziksel özellikler Tablo 3’de

“karakteristik” değerler olarak gösterilmiştir.Ayrıca 1997’ den önceki çimento standardlarında yer alan tane inceliği ve priz bitiş süreleri ile ilgili sınırlamalar kalkmış bulunmaktadır.İlaveten, 32.5 ve 42.5 dayanım sınıflarında 28 günlük dayanımlar için üst sınır belirtilmektedir.
Tablo 2.10.: Gerekli Mekanik Ve Fiziksel Özellikler İçim Karakteristik Değerler (Anonymous,2001).

Dayanım


Sınıfı

Bas ınç Dayanımı (MPa)



Priz Baş lama

Süres i (dakika)

Genleş me

(mm)


Erken Dayanım

Standard dayanım

2 Günlük

7 Günlük

28 Günlük

32.5 N

-

≥ 16.0

≥ 32.5

≤ 52.5

≥ 75


≤ 10

32.5 R

≥ 10.0

-

42.5 N

≥ 10.0

-

≥ 42.5

≤ 62.5

≥ 60


42.5 R

≥ 20.0

-

52.5 N

≥ 20.0

-

≥ 52.5

-

≥ 45


52.5 R

≥ 30.0

-




TS EN 196-1

TS EN 196-3


Çimentonun Uygunluğu İçin Kriterler
Genel çimentoların bileşim ve özellikler yönlerinden standarda uygunluğunun anlık

(spot) numunelerin deneye tabi tutulması ile sürekli olarak değerlendirilmesi

öngörülmüştür. İlgili prosedür ve istatistiki değerlendirmeler ile “yetkili kuruluş”

tarafından çimentoya verilecek uygunluk belgesi ile ilgili hususlar TS EN 197- 1 ve

TS EN 197-2’ de açıklanmaktadır.Standardlarda üretici tarafından yürütülen “otokontrol deneyleri” ile yetkili kuruluşun sorumluluğu altında yürütülen “denetim deneyleri” ne ayrıntılı olarak yer verilmektedir.
2.2.5. Mineral Katkılar
Çimentoda kullanılan mineral katkı türleri ve TS EN 197-1’ de öngörülen bileşimleri konusunda bilgiler aşağıda özetlenmiştir:
Doğal Puzolan

Doğada bulunan puzolanik özellikte madde ve kayaçlardır. Genellikle volkanik kökenlidirler.Türkiyede “tras” olarak adlandırılırlar. TS EN 197-1’e göre doğal puzolanlarda reaktif silis miktarı en az % 25 olmalıdır.


Kalsine Edilmiş Doğal Puzolan
Puzolanik özellikleriısıl işlem uygulanarak kazandırılmış olan doğal madde ve kayaçlardır.Reaktif silis içerikleri en az % 25 olmalıdır.
Granüle Yüksek Fırın Cürufu
Yüksek fırında pik demir elde edilirken demir cevheri içindeki SiO2 ve Al2O3 içeren gayrisaflıklar yumşatıcı olarak katılan kalkerdeki CaO tarafından bağlanır.Bu şekilde oluşan cürufun bileşimi portland çimentosuna büyük benzerlik gösterir.Fırın çıkışında hızla soğutulması ve en az 2/3 oranında camsı faz içermesi gerekir.Ayrıca içindeki CaO, MgO ve SiO2 miktarları toplamı gene en az 2/3 oranında olmalıdır. (CaO + MgO) / SiO2 orantısının ise 1,0 den fazla olması istenmektedir.
Yüklə 1,27 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   ...   20




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin