1. T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliğI


SİYASİ PARTİLERLE ALAKALI FAALİYETLER



Yüklə 14,92 Mb.
səhifə663/2079
tarix09.01.2022
ölçüsü14,92 Mb.
#92512
1   ...   659   660   661   662   663   664   665   666   ...   2079
SİYASİ PARTİLERLE ALAKALI FAALİYETLER

Şüpheli Mehmet Şener Eruygur’un 17.03.2008 tarihinde saat: 09.08 de Selman P. ile yaptığı görüşmede özetle; “bunların grup çalışması olduğunu söylediği, Selman P.’ nun da “… “Derya onun içerisinde şimdi bunlar Baykal ‘a yaklaşmaya çalışıyorlar” “Ve işte ileriye dönük bir siyasi bir prim elde etmek” “Olayı var İstanbul grubu da Nur hanım vasıtasıyla” “..İstanbul Şişli ‘de Zekiye Hanım ’ın kız kardeşi olduğu, CHP teşkilatında da önemli yerinin bulunduğunu” söylemelerinden siyasi partilerde etkili konuma gelebilmek için yapılan faaliyetler anlaşılmaktadır.

07.01.2008 günü saat:20.11 de Halis Yavuz IŞIKLAR ile Y.Yavuz T. ‘ın yaptığı görüşmede özetle;

Mehmet G. ’ün bir soruşturma nedeniyle aranması ile ilgili konuştukları, Halis Yavuz I.’ın “… Komutan bir görev verdi o görevi ... Koşuşturup duruyorum işte..” dediği, devamında Mehmet G.’ün aranması ile görüşmeye devam ettikleri, Halis Yavuz I.‘ın Mehmet G.’ü kastederek “Bir arayım bakayım ben.. yani olmaz bu ... bir takım yerlerde biz Mehmet ‘i alıyoruz yanımızda götürüyoruz, yarın Şener Paşa duyunca bunu kıyamet kopacak” dediği tespit edilmiş olup bu görüşme içeriğinden şüpheli Mehmet Şener Eruygur’un eski MHP ‘li Mehmet G. ‘le de irtibatlı olduğu anlaşılmaktadır.

Şüpheli Mehmet Şener Eruygur’un 08.04.2008 günü saat:10.56 da, Ahmet Hurşit Tolon ile yaptığı görüşmede özetle;

Hurşit Tolon’un, gazetelerde çıkan haberlerde, AKP ye yönelik psikolojik savaş planlandığı, bunun için Danıştay saldırısı, geniş katılımlı cenaze törenleri, Cumhuriyet mitingleri, Yürütme Organı karşıtı gösteri yürüyüşleri düzenlendiği, bunun amacının da darbe yapılması özlemi olduğu, tüm bunların planlayıcısı olarak ta şüphelinin gösterildiğini aktardığı,

Şüpheli Mehmet Şener Eruygur’un İstanbul ilindeki ikametinde el konulan, (2) sayfalık dokümanın, 26.12.2007 tarihli olup, ADD Emirgan Şubesince gönderildiği, içeriğinde; Ülkenin içinde bulunduğu tehlikeden bahsedilerek “Genel Merkezin öngöreceği her türlü eylem planına katkıda bulunmaya ve katılmaya hazır olduğumuzu” bilgilerinize arz eder” şeklinde bir yazı olduğu tespit edilmiştir.

Şüpheli Mehmet Şener Eruygur’un 16.02.2008 günü saat 19.52’de İlker Güven ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle;

“… Bak görüyorsun gazeteler nasıl üstümüze, üstümüze geliyor”… “O şey, Birol B. bi şeyler söylemişti ya, beni de alkışlarken çekmişler” dediği, şüpheli İlker Güven’in “Bende vardım bende alkışlıyordum beraber” dediği, şüphelinin “senin alkışlamanla bizimki farklı tabi” dediği, İlker Güven’in “haa o şey anladım, anladım hani şey mi darbe mi şeriat mı darbeden yanayım demişti alkışlamıştık onu diyorsun” şeklindeki görüşme içeriği ile alakalı olarak,

Savunmasında o panelde demokrasiyi öven, öne çıkaran konuşma yaptığını iddia etmiş ve ayrıca bu toplantı da bir hukuk fakültesi öğrencisinin yönelttiği. “Hukuk fakültesinde hukuk dışı yollardan bahsedilmesi ne kadar doğru diye” sorduğu soruya kendisinin soruyu soran kız çocuğuna karşı salonda bir tepki oluştuğunu beyan etmesinden de yapılan görüşmelerin hukuk dışına çıkılmasıyla alakalı olduğu anlaşılmakta olup, dosyada mevcut şüpheli Birol B.’a ait görüntülerin bulunduğu CD çözüm tutanağına bakıldığında, panelde konuşan Birol B.’ın; “ben bütün toplumlarda hukuka ihtiyaç olduğunu, hukuk içinde yaşanması gerektiğini düşünüyorum, bazı durumlarda hukukun askıya alınmasında bir zarar yoktur diye düşünüyorum” “bu kadar alkış aldığımıza göre örgütü kurduk biz… gerekirse hukukun dışına çıkarız. Zaten çıkılacağı günler geliyor diye düşünüyorum” dediği tespit edilmiştir.

Bazı durumlarda hukukun askıya alınmasında bir zarar yoktur diye düşünüyorum, bunlardan bir tanesi de Atatürk ’ün yaptığı devrimdir yani Atatürk çok hukuka bağlı olması gidip padişahın önünde selam durması gerekiyordu ki biliyorsunuz….sonra yok buraya kadar dedi. Gitti kendi işini yaptı padişah tanımıyorum dedi…..bir şey yaptı hukuk dışına çıktı ama ülkesini kurtardı bu yüzden ben ….sahip hukuk içinde kalınması gerektiğini….ben çok şeylerine sığınarak aflarına sığınarak ben çok öyle düşünüyorum ülke zora düştüğü zaman hukuk dışına çıkılır diye düşünüyorum, bu kadar alkış aldığımıza göre örgütü kurduk biz evet evet gerekirse hukuk dışına çıkarız. Zaten çıkılacağı günler geliyor diye düşünüyorum, …1994 yılında biliyorsunuz istanbul ve ankara belediyelerini vermiştik ilk defa istanbul büyükşehir belediyesini ve ankara büyükşehir belediyesini vermiştik şöyle geriye bakıyorum 14 yıl geçmiş bu 14 yıl içindeki ….bakarsak durum çok kötü hep geriye gitmişiz, hep vermişiz, hep kaptırmışız. Şu günlerde şöyle bir problem oluşmaya başladı diye düşünüyorum….günlerden geçiyoruz her gün başka bir şeyle sinirlerimiz tepemize çıkıyor kızıyoruz işte elimize bayrağı alıp bir yerlerde mitingler eylemler yapıyoruz. Burada şöyle bir tehlike var bir süre sonra bunların yalan olma ihtimali yüksek yani ……yavaş yavaş insanlar biz gidiyoruz konuşuyoruz bağırıyoruz ama sonuçta olan oluyor dolayısı ile yaptığımız pek işe yaramıyor diye o yüzden hani bu bi savaş sebebi gibi bir mücadele ise barutu da iyi kullanmak lazım barutu da sık sık boşaltmamak lazım eğer ülkesini seven Atatürkçü insan şu tehlikenin …olması herkes rejim elden gidiyor maf olduk öldük doğru gerçekten rejim elden gidiyor maf olduk öldürüz ama işte orduyu çağrılalım ordu darp yapsın falan şu anda zamanı değil ben…..Yok yok şu anda zamanı değil niye zamanı değil ben onu açıklamaya çalışıyorum biz beş yıl boyunca akp’nin hükümetinin tüm vatan hainliklerini ülke satmasını gördükten sonra ülkeyi tekrar şu anda elimize alsak krizi elimizde buluruz böyle bir problem var lütfen o yüzden orduyu biraz rahat bırakın Türk ordusu biraz kenarda dursun o ne yaptığını bilir. …biz bu günlerde ….dalarsak, hem … yapacağız, kahraman olacağız, hem kriz elimizde kalacak o yüzden…. Şener Eruygur’un konuşmayalım lütfen…”dediği belirtilmiştir. Bu tutanakta oturumu yöneten kişinin Mehmet Şener Eruygur olduğu anlaşılmıştır.

Şüpheli Birol B.‘yı savunmaya çalışmasından ve bu konuşmanın haberlerde kendisinin, darbeci olarak lanse edilmesi sebebiyle tedirgin olduğu anlaşılmaktadır.

İstanbul’da bulunan ikametinde yapılan aramada çıkan, (5 sayfa) “Neden ihraç ettik” başlıklı gazete küpürü fotokopisi olduğu, üzerine bir Hüseyin Ö. tarafından yazıldığı anlaşılan el yazısında, Türk ordusu olarak kuvvetli bir ihtilal yapılmasından bahsederek, “.. askeri idare başımıza gelsin istiyorum” şeklindeki yazıyı bilmediğini beyan ettiği ancak bu yazınında yürütme organını devirmeyi yönelik eylemlerini bilen kendisini tanıyan kişilerce yazıldığı anlaşılmaktadır.

Ankara ilindeki ADD binasında yapılan aramada bulunan, (4 sayfa) ADD Niğde Şubesi temsilcisi Mehmet D.ün yazdığı anlaşılan “ne olacak bu memleketin hali ne yapmalı” başlıklı yazıda, “akp güdümünde yapılacak bir cumhurbaşkanlığı seçiminin mutlaka engellenmesi gerekmektedir. her yol ve her türlü eylemle.” şeklinde yazdığı görülmüştür.

Atatürkçü Düşünce Derneğinde yapılan aramada, “Ulusal Mutabakat Eylem Planı” isimli, internet çıktısı olduğu tahmin edilen belge bulunarak el konulmuştur. bu belgenin içeriğinde, “üniversite öğretim görevlilerinden, sivil toplum kurumu yöneticilerine kadar bir çok kişiden sağlanan dosyalar ve şahıslara ilişkin özel bilgilerin Cumhuriyet Çalışma Gurubunda raporlandığı, ulusal birlik hakeretinin bizzat dönemin jandarma genel komutanı şener erguygur tarafından kurulduğu ve cumhuriyet çalışma grubu dan alınan sivil toplum eylem kararları kapsamında, 225 ayrı sivil toplum kuruluşunun ulusal birlik hareketiyle iş birliğinin sağlandığının” belirtildiği anlaşılmıştır. buradan da ergenekon silahlı terör örgütünün darbe yapmak için oluşturduğu cumhuriyet çalışma grubu nun yapmayı palanladığı sivil toplum kuruluşlarının tek elden yönetimi çalışmalarına Mehmet Şener Eruygur un hem görevi zamanında hemde emekliliği zamanın da katılarak örgütsel faaliyetlerini sürdürdüğü anlaşılmıştır.

Şüphelinin dönemin Meclis Başkanı Bülent Arınç ile yaptıkları görüşmeyi gizli kameraya çektirdiği, buna ilişkin dökümlerin şüpheli de elde edildiği.

Yine gazeteci Aslan Bulut ile yaptığı görüşmeleri kaydedip çözümünü yaptırdığı tespit edilmiştir.

“görüşmeler 2” isimli klasörde şüphelinin Jandarma Genel Komutanı iken Eylül 2003, Kasım 2003, Mart 2004, Ocak 2004 tarihli ziyaret. Çizelgesinde Ergenekon Silahlı Terör Örgütüsanıkları Ferit İlsever, Adnan Akfırat, Vedat Yenerer ile Yavuz Işıklar ile görüştükleri anlaşılmaktadır.

08.11.2007 tarihinde Güler Kömürcü ile Ahmet R. arasındaki telefon görüşmesinde;

Güler Kömürcü’nün “32. programına katılacağından bahsederek, “grupta başka kimler var” diye sorduğu, Ahmet R.’nun “Bizim grupta işte en yeni Orgeneral emekli Şener Eruygur var” “Şener jandarma komutanı onların listesini ben size şey yaparım email olarak geçerim” dediği,

08.04.2008 günü saat:17.19’da Mehmet Şener Eruygur ve İlker Güven ’in İslam A. ile yaptığı görüşmede özetle;

İlker GÜVEN’in “Şimdi ben sana şeyi söyleyeyim Şener Eruygur orgeneral var ya tanırsın” “..şimdi beraberiz onun bi haritasını çıkarmanı istiyorum” dediği ve şüpheliyle ilgili bazı bilgiler verdiği, İslam A.’ın özel sorucağı bir şey varmı diye sorması üzerine, “.. .. ergenekon mergenekon abuk subuk laflar var yaa onlarla ilgili özel bi konu” dediği, İslam A.’ın ise “tamam abicim en kısa zamanda hazırlar dönerim” dediği, daha sonra şüphelinin de İslam A. ile görüştüğü görüşme içeriklerinden şüpheli ile alakalı resmi bir soruşturma olduğu bilinmeksizin kendilerinin de Ergenekon Silahlı Terör Örgütüdavasında yakalanabileceklerinden korktukları, örgütsel ilişki içinde oldukları kişilerin bazılarının tutuklanmasından korkarak cinci ve büyücü hocalara gidip bu konularda bilgi almaya çalışmaları da Ergenekon Silahlı Terör Örgütüile irtibatlarını ortaya koymaktadır.

Tape :1554’de kayıtlı, 22.01.2008 günü saat : 17.25’te Emin Gürses ile Erol…? (Mütercimler) arasındaki telefon görüşmesinde özetle;

Bir süre Veli Küçük ve diğer şahısların yakalanması ile ilgili görüştükten sonra “…Ben Veli küçüğe pek rastlamadım. Ben kilisede Veli Küçük’e hemen hemen hiç rastlamadım.” “Burda rastladığım insanlar daha ziyade bu şu anda cezaevinde Muzaffer yüzbaşıyla beraber var ya bir çocuk.” Dediği, Erol’un “Anladım Ergün Poyraz.” Dediği, Emin’in “Ergün Poyraz'a rastladım. Ergün Poyraz da zaten Jandarma genel komutanlığından aldığı bilgilerle o kitapları yazıyordu eski komutan.” “Sonra bunu teslim ettiler biliyorsun.

Sanık Ergün POYRAZ’ ın ait koruma notları göz önüne alındığında; MGK Genel Sekreterliği’nden, dönemin Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur’a kadar makamında görüşmeler yaptığı, Emniyet Müdür yardımcısının tayin işi için bizzat MGK Genel Sekreterine kadar gidip görüşebildiği, Mülkiye Başmüfettişlerinden Teftiş Kurulu Başkanına kadar birebir toplantılar yaptığı, Yargıtay’da görülen davalar için Yargıtay üyeleriyle toplantılar yaptığına ilişkin notlar olduğu görülmüş, bu davalara şüpheli Ergün Poyraz’ın müdahil olarak katılması hususları değerlendirildiğinde; sıradan bir yazar olarak bunları yapmış olmasının hayatın olağan akışına uygun düşmediği görülmüştür.

Sanık Hayrullah Mahmut Özgür savcılık beyanında;

Şüphelilerden Behiç Gürcihan ve İsmail Yıldız'ı tandığını, Ergün Poyraz ile bir defa yüzyüze görüştüğünü, Ankara'da EMİN Ç. ile ilgili bir konu hakkında görüştüklerini, "Ultra Türkler Derin Devlet Tartışmaları ve Yine Milliyetçilik Tartışmaları" isimli bir kitap yayınlamak üzere taslak hazırladığını ve şu anda Alfa Yayınevinde yayınlanmak üzere bu taslağın beklediğini, kendisine bu konularda gelen iddialar ve yazıları bir kitapta topladığını, Ultra Türkler kelimesini Amerikalıların kullandığını, BOP' da ortaya çıkan engellere karşı da Ultra İran ultra Gürci şeklinde tabirler kullandıklarını, bunun bir örgüt olmadığını, Türk devletinin kendisi olduğunu, Ankara' ya gittiğinde almış olduğu brifinglerden çıkardığı sonuca göre de Ergenekon efsanelerinin değil Türk devletinin kendi yapısı olduğunu anladığını,

Belirttiği brifingi o dönem Jandarma Genel Komutanı olan Şener Eruygur ile ve genel kurmay istihbarat daire başkanı Aslan Paşa isimli şahıslardan özel olarak aldığını, edindiği bilgilerle Türk devletinin zayıf olmadığı ve her alanda güçlü olduğunu anladığını, bu yazıyı da derin devlet tartışmalarını başlatmak için yazdığını, bu konuda MİT müsteşarı Şenkal A. ve Emniyet Genel Müdürü Gökhan A. ile de 2003 yılında görüştüğünü,

"İmam" başlıklı Musevi Alonriyel' in Türk Siyasetine armağan ettiği Potomyalı Recep Tayyip Erdoğan ile başlayan yazı ve "Fırıldak" başlıklı Melih Gökçek ile ilgili kitap,"çuval" başlıklı TSK' yı tasfiye operasyonu, "Genel Kurmay Başkanı Hilmi Özkök'ü istifa ettirme projesi" başlıklı yazıların sorulması üzerine; bunların kitap çalışmalarının önsözleri, kapakları ve benzeri çalışmaları olduğunu, bunların CD' lerinin Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünde bulunduğunu, ancak Alfa Yayınevinde yayınlamak için sıra beklediğini,


Yüklə 14,92 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   659   660   661   662   663   664   665   666   ...   2079




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin