1. T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliğI


e-Delillerin Ve Hukuki Durumunun Değerlendirilmesi



Yüklə 14,92 Mb.
səhifə665/2079
tarix09.01.2022
ölçüsü14,92 Mb.
#92512
1   ...   661   662   663   664   665   666   667   668   ...   2079

e-Delillerin Ve Hukuki Durumunun Değerlendirilmesi


Ergenekon Silahlı Terör Örgütüyöneticilerinden Doğu Perinçek ve İlhan Selçuk 'tan elde edilen dokümanlar arasında, “Milli Hükümet” projesiyle ilgili elde edilen dokümanda,

Kuşatma Nerden ve Nasıl Yarılır 16 Kasım 2003” başlığı altında “Milli Hükümet nasıl kurulabilir? Tayyip Erdoğan iktidarı, Millet-Ordu işbirliği ile bertaraf edilebilir. Millet-Ordu işbirliğinin unsurları Milli Kuvvetler olarak adlandırılacaktır. Milli Kuvvetler şöyle sıralanabilir:

— Halk Hareketi

— Milli Güçbirliği

— Meclisteki Milli Kuvvetler

—Ulusal Medya (Ulusal Kanal vb)

—Türk Ordusu” şeklinde bilgilerin bulunduğu, bu konuda ne yapılması gerektiğinin yazıldığı anlaşılmış olup şüpheli Mehmet Şener Eruygur bu konuda kendisinin Ulusal Birlik Platformunun başkanı olduğunu, Milli Güç Birliği ve Ulusal Güç Birliğiyle alakasının olmadığını belirtmiş ise de Ergenekon dokümanları arasında bulunan Ergenekon Yeniden Yapılanması başlıklı ana belgenin 3., 5., ve 24. sayfalarında,

Lobi ve Reaksiyon kodlu dokümanların 3. sayfalarında Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde faaliyet gösteren “Ergenekon” şeklinde ibarelerin yer aldığı anlaşılmıştır.

Yine aynı örgütsel içerikli dokümanlardan,

Ergenekon isimli belgenin 5.Sayfasında “Ergenekon içinde yer alan değerli TSK mensupları ile Kemalizm’e ve ülkesine bağlı, insanlık onurunu ve kimliğini yitirmemiş, her meslekten sivillerin organizasyonu ile ortaya çıkacak olan yeni yapılanma gerçekte geç kalınmış bir girişim olarak görülmelidir.”

Aynı konuyla alakalı Lobi kodlu dokümanda 3. sayfasında

Sivil Unsurların” örgütlenmesi zorunluluğu kaçınılmaz bir gerçektir. Bu gerçekten hareketle hazırlanan ve “Lobi” adı verilen bu “gizli örgütsel” çalışmanın amaçları doğrultusunda şimdiye değin faaliyet gösterilmemiş olması, bize göre büyük bir talihsizliktir.” şeklinde anlatımların bulunmasından Ergenekon Silahlı Terör Örgütünün hem askeri alanda hem sivil alanda faaliyetlerde bulunduğu, şüpheli Mehmet Şener Eruygur‘un Ergenekon Silahlı Terör Örgütü içerisinde başlangıçta askeri görevi döneminde ve akabinde emekli olduktan sonraki dönemde yer aldığı, temadi eder nitelikteki bu suçu askerlikle ilişiğinin kesildiği tarihten sonra da işlemeye devam ettiği anlaşılmıştır.

Görev yaptığı dönemde Ergenekon Silahlı Terör Örgütünün amaç ve faaliyetleri doğrultusunda, kendi mesleki görev ve yetki alanına girmeyen, konusu Anayasa ve yasalarla yasaklanmış ve suç teşkil eden fiilleri, sivil şahıslarla iş birliği içerisinde işleyerek darbe yoluyla halkı Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etmek ve Cebir ve Şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs fiillerinin içinde bulunduğu anlaşılmıştır.

Şüpheli Mehmet Şener Eruygur ‘un Jandarma Genel Komutanı sıfatıyla görev yaptığı, bu görevi sırasında askeri görev ve amaçların tamamen dışında ve Ergenekon Silahlı Terör Örgütünün amaçları doğrultusunda kurulduğu açıkça anlaşılan Cumhuriyet Çalışma Grubu adı altında illegal örgütlenmeye gittikleri, bu grubun Türk Silahlı Kuvvetlerinin hiyerarşik yapısına uymayacak biçimde be tamamen Ergenekon Silahlı Terör Örgütünün hiyerarşik yapısına uygun olarak kurulduğu ve yasadışı istihbarat faaliyetleri, fişlemeler, arşivlemeler, medya yönlendirmeleri gibi yollarla silahlı örgütün amaçları doğrultusunda faaliyetlerde bulundukları anlaşılmaktadır.

Bu grubun faaliyetleri sırasında; dönemin Genel Kurmay Başkanını örgütün amaçları doğrultusunda hareket etmemesi nedeniyle istifaya zorlanmasından, yapılacak darbe sonucu tüm kişilerin görevleri ve hapis tutulacakları yerlerden, ABD ‘nin bu konudaki tepkilerine kadar ayrıntılı planlar yaptığı görülmektedir.

Darbe yapılabilmesi için;

Gerekli toplum desteğinin sağlanması konusunda şüphelinin emrinde çalışan Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli kendisine bağlı alt birimin geniş kapsamlı olarak çalışması yanında, Ergenekon Silahlı Terör Örgütünün sivil unsurlarında görevli bireyler ve üst düzey yönetici kadrosunda bulunan şüpheli İlhan Selçuk, Mustafa Ali Balbay, Sinan Aygün, (Bülent kod) İsmail Yıldız, Ergün Poyraz gibi örgüt üyeleriyle sürekli olarak bizzat görüştüğü anlaşılmıştır.

Şüpheli Mustafa Ali Balbay ın haftada iki üç defa kendisiyle görüştüğü ve İlhan Selçuk ’un görüşlerini kendisine ilettiği Mustafa Ali Balbay ‘a ait dijital inceleme raporlarından anlaşıldığı,

Şüpheli Mehmet Şener Eruygur‘un görev yaptığı dönemde Cebir ve Şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs eylemlerinde başarılı olabilmek için Ergenekon emrinde bulunan sivil toplum kuruluşlarının da desteği ile kamuoyu ve halk desteğinin oluşturulması amacıyla Cumhuriyet Çalışma Grubunun birçok faaliyetlerde bulunduğu bu faaliyetlerle alakalı yapılan masraflardan eylemlere kadar kendisine sürekli raporlar ve birifingler verildiği, bu raporların bir kısmının Cumhuriyet Çalışma Grubu devre raporu ve yıllık çalışma raporları şeklinde kendisine ve Ergenekon üst düzey yöneticilerine yazılı olarak sunulduğu,

Devre raporlarında önceden Ergenekon Silahlı Terör Örgütünce alınan kararların uygulanması, yapılması planlanan ve yapılabilen konularla alakalı olarak değerlendirme toplantılarının sürdürüldüğü,

Örgüt tarafından bu konuda özel istihbarat arşivi adı altında illegal arşiv oluşturulduğu, bu konuda yapılan harcamalar ve tutarlarının, şüpheli Mehmet Şener Eruygur tarafından onay verilen ödemelere ilişkin belgelerin ele geçirilen belgeler içinde bulunduğu,

Örgütün amaçları doğrultusunda ve faaliyetleri kapsamında görüşülen birçok kişinin ses ve görüntü kayıtlarının gizlice - illegal olarak kaydedilip örgüt arşivine ulaştırıldığı, örgütün bu özel grubu dışındaki üyelerinin bile haberdar olmadıkları Özel İstihbarat Arşivi oluşturduğu,

Şüphelinin tüm bu eylemlerini kendi başına, ya da askerlik görevi kapsamında yapmak gibi bir durumunun, yetkisinin, görevinin bulunamayacağı, şüphelinin askerlikle ilişiğinin kesilmesinden sonra da sürdürdüğü tüm eylemlerini Ergenekon Silahlı Terör Örgütünün amaç ve faaliyetleri doğrultusunda, örgütün diğer birimlerinin yardımları ile sivil unsurlar, medya ayağı, Ergenekon Silahlı Terör Örgütünün kontrolünde bulunan kuruluşlar ile birlikte gerçekleştirdikleri, Milli Kuvvetler olarak adlandırdıkları,

— Halk Hareketi

— Milli Güçbirliği

Meclisteki milli Kuvvetler

—Ulusal Medya (Ulusal Kanal vb)

—Türk Ordusu bileşkesini, cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek şeklindeki eylemlerini gerçekleştirmek için kullandıkları, tamamen örgütsel kontrolde tuttukları kuruluşları, örgütsel organizasyonlarla gerçekleştirdikleri hareketleri, siyasi partilere ve medyaya dönük müdahalelerinin sonuçlarını, örgütsel amaçları doğrultusunda sevk ederek ve kendi konum ve imkanlarını da kullanıp TSK yı aynı doğrultuda kışkırtarak, bu kadar farklı dinamiği aynı anda ve tek bir merkezden yönetmek suretiyle amaçlarına ulaşmaya çalıştıkları anlaşılmaktadır.

Bu dinamiklerin benzer manipülasyonlarla aynı anda hareket ettirilmesi sonucu Türkiye Cumhuriyeti Hükümetleri daha önce de ortadan kaldırılmış, görevlerini yapması kısmen veya tamamen engellenmiştir. Bu çerçevede yapılan manipülasyonlar kapsamında, terör olaylarının artmasına göz yumulması, toplumsal kaos ve kargaşa ortamının körüklenmesi, halkın farklı kesimlerinin birbirlerine karşı acımasızca kışkırtılması ve bu doğrultuda meydanında kullanılması suretiyle psikolojik harekat uygulanması gibi faaliyetlerin bulunduğu bilinmektedir.Bu çerçevede Ergenekon Silahlı Terör Örgütü üyelerinde ele geçen belgeler, dokümanlar, planlar, dijital veriler ve benzeri belgeler, örgütün istihbarat ağının genişliğini, illegal amaçları doğrultusunda toplumsal kesimleri bölmek, birbirine karşı kışkırtmak, amaçları doğrultusunda özel hayat, hayatın mahrem alanları demeden her şeyi ve herkesi kontrol altına almak yönünde kararlılığını göstermektedir.Yine örgütün bazı üyelerinin bu konularda oldukça deneyimli oldukları, örneğin İlhan Selçuk un 1970 yılında aynı suçlamalarla tutuklandığı, Doğu Perinçek ’in birçok defa aynı tür suçlardan yargılandığı kendi beyanlarından anlaşılmaktadır.

Şüphelinin yazılı amaç suça teşebbüs bakımından hazırlık hareketleri bir yana icra hareketlerine bile başlamış bulunduğuna dair şüphe bulunmamaktadır.Şüpheli ve diğer örgüt üyeleri örgütün amacı doğrultusunda milli kuvvetler diye adlandırdıkları güçleri organize etmiş ve harekete geçirmişlerdir.16 Mart 2004 tarihli günlük notlarında; Özden Ö.’in Genel Kurmay Başkanını ziyarete gittiği, Jandarma Genel Komutanının darbe girişimlerinden haberdar olduğunu, bütün belgelerin elinde olduğunu, tarihi bir görev olarakta bu belgeleri devletin arşivine geçireceğini söylediği, şüphelinin Jandarmaya ait tesislerde Meclis Eski Başkanı ve rektörlerle toplantılar yaptıklarını ve bazı şahıslar hakkında fişleme çalışmaları yürüttüğünü ve bir derginin okunması için emir vermiş olduğu belirtilmiş olup; bu fiillerin tamamının icraata dönüştürüldüğü kanıtlardan anlaşılmaktadır.

Ayrıca bu tür suçlarla alakalı olarak yapılan yasal düzenlemelerde bu suçların devletin şahsiyetine karşı suçlar arasında sayıldığı ve hazırlık hareketlerinin dahi cezalandırılacağı hususları açıkça öngörülmüştür. Şüphelilerin eylemleri de bu kapsamda sayılarak cezalandırılması öngörülmüştür.

Sanık Emin Gürses beyanında: Ergün Poyraz da bulunan gizli askeri içerikli bilgi ve belgelerin Şener Eruygur tarafından verildiğini beyan etmiştir. Yine dosyada mevcut Ergün Poyraz’dan elde edilen ve korumaları tarafından elle yazıldığı anlaşılan günlük notlarda, Ergenekon Silahlı Terör Örgütüüyesi Ergün Poyraz’ın dönemin Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur, İstihbarat Başkanı Orgeneral Levent Ersöz, MGK Genel Sekreteri Org.Tuncer Kılıç’la bizzat makamlarında birçok defa görüştüğü, ayrıca Teknik Ve Mali Daire Başkanı Albay Atilla Uğur’ la bir çok defa görüştüğü, temin ettiği gizli askeri bilgi ve belgeleri kitaplarında kullandığı ve yazdığı kitapları büyük çoğunluyla askeri görevli şahıslara vererek bu kitapları sattırdığı, aynı notların içeriğinden anlaşılmaktadır. Şüpheli Ergün Poyraz’ın Levent Ersöz ve Atilla Uğur isimli üst düzey Jandarma İstihbaratından, para aldığına ilişkin tutanakların da İşçi Partisinden elde edilen CDlerin içinde yer alması, Ergenekon Silahlı Terör Örgütünün kapasitesini ve çalışma yöntemlerini göstermektedir.

Şüpheli Emin Gürses’in 25.02.2008 günü C.Savcılıkta alınan ifadesinde;

Sakarya Üniversitesinde Uluslararası İlişkiler Bölümünde Profesör olarak ders verdiğini Veli Küçük, Muzaffer Tekin, Sevgi Erenerol, Ümit Sayın, Mehmet Zekeriya Öztürk ve Kemal Kerinçsiz isimli şahısları tanıdığını, Sevgi Erenerol’un Patrikhanede verdiği toplantılara katıldığını, Şener Eruygur ile alakalı dosya hazırlandığını basından duyduğunu, Ergün Poyraz'da bulunan belgeler ve arşivlerin Şener Paşanın verdiğini duyduğunu, bunu da Ergün Poyraz ile Sevgi' nin kilisesinde tanıştığı zamanda kendisine bazı dosyaları nereden aldığını sorduğunda Jandarmadan aldığını anlattığını beyan etmiştir.

2004 yılında Sinan Aygün’ün ATO tesislerinde düzenlediği devrim yasalarının yıl dönümü nedeniyle Kuvvet Komutanlarının ve şüphelinin de katıldığı organizasyonun ADD ve üniversitelerle birlikte yapıldığı,

Tape No: 6077, 08.04.2008 tarihinde şüphelinin Nermin…? ile yaptığı görüşmede özetle; Nermin’in “odanızı temizlerken” “Temizledim bazı şeyler buldum efendim gönderilmemiş mektuplar buldum Üniversite rektörlerine” dediği, Mehmet Şener Eruygur’un “Atın onları yırtın” dediği, Nermin’in “Atayım mı” dediği, Mehmet Şener Eruygur’un “He o şeyle ilgili eski” dediği, Nermin’in “Eski çok eski sizin imzanız var imzalamışsınız ayrıyeten özel kağıdınızıda koymuşsunuz” dediği, Mehmet Şener Eruygur’un “biliyorum vazgeçtik ondan sonra gönderelim dedik vazgeçtik” dediği, Nermin’in “Tamam onları atıyorum efendim” dediği, Mehmet Şener Eruygur’un “Yırtın onları atın” dediği, Nermin’in “Evet yırtıyorum onları hı yırtıp atıyorum kitapları şöyle bir gözden geçirdim” dediği, Mehmet Şener Eruygur’un “Kütüphaneye koydunuz” dediği, Nermin’in “bir kısmını kütüphaneye koydum bir kısmıda yine sizin bakın ona göre” “özel gelmiş” dediği, Mehmet Şener Eruygur’un “Onlara bakarım” dediği, Nermin’in “masanız tertemiz oldu artı özel evraklarınız var onları yine size bıraktım” dediği, Mehmet Şener Eruygur’un “Yırtın atın onlarıda boşverin” dediği, Nermin’in “bide efendim seçim sonuçları var geçen senenin böyle küçük bir zarfta” dediği, Mehmet Şener Eruygur’un “Onları muhafaza etmek lazım elimizde ..” dediği, Nermin’in “Onları muhafaza ettim zaten sordum bazı şeyleri Ali hocama soraarak yaptım onun dışında diğerlerini temizledim birde bir kaç özel mektupunuz vardı Erzurumdan gelmiş onları sakladım belki ilerde” Erzurum dan gelmiş böyle birtanesi işte yardım istiyor filan” dediği, Mehmet Şener Eruygur’un “boşverin atın gitsin ne olacak”, şeklindeki görüşmeden de kendilerinin de heran gözaltına alınabilecekleri korkusuyla evrak ve belgeleri imha girişiminde bulundukları, söz konusu görüşmede yazılmış mektupların bir kısmının şüpheli Mehmet Şener Eruygur dan elde edilen dijital verilerin içinde bulunduğu, ayrıca Cumhuriyet Çalışma Grubu faaliyetleri raporları içinde yapılması planlanlanan yüzbin mektup gönderilmesi konusunun da uygulamaya konulduğunu göstermektedir.

Ayrıca sanık Hayrullah Mahmut Özgür ün beyanında bahsettiği ve ultra Türkler olarak propagandasını yaptığı yazılarındaki derin devletle alakalı brifingin kendisine Mehmet Şener ERUYGUR tarafından verildiğini beyan ettiği, şüphelinin Cumhuriyet Çalışma Grubu faaliyetleri, Ayışığı ve Yakamoz adlı yürütme organını devirmeye yönelik planları ve dönemin Genel Kurmay Başkanı orgeneral Hilmi Özkök'ü istifa ettirme projesi gibi örgütsel yönde yazılan kitaplar da materyel temini suretiyle yönlendirdiği anlaşılmaktadır.


Yüklə 14,92 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   661   662   663   664   665   666   667   668   ...   2079




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin