TÜNELLERİNİN JEOLOJİSİ
Metro güzergâhının genel jeolojik yapısı, Karbonifer yaşlı Trakya Formasyonu oluşturmaktadır. Bu birim genel olarak kumtaşı, silttaşı, kiltaşı ve çamurtaşı birimleri ile bunların ardalanmasından oluşmaktadır. Kalınlığı 600–1700 m. arasında değişmektedir. Avrupa yakasının geniş alanlarında yüzeylenen ve İstanbul Paleozoiğinin en üst kesimini oluşturan Trakya Formasyonu kireçtaşı mercekli fosfat yumruları içeren çört tabakaları ile başlamaktadır. Bunların üstüne doğru kumtaşı, türbiditik kumtaşı ve çamurtaşlarından oluşan (ince kırıntılı) bir istif şeklinde gelişir. Trakya Formasyonu Karbonifer (270-350 milyon yıl) yaşlı bir birim olup en az iki farklı zamanda ve doğrultuda yanal tektonik kuvvetlerin etkisinde kalan Trakya Formasyonu ve bütün Paleozoik istif aşırı kıvrımlı-kırıklı ve faylı tektonik yapı ile tektonik dokanaklarla sınırlı-litolojik korelasyonu yapılamayan bloklu bir yapı kazanmıştır.
Ayrıca Trakya Formasyonu içerisinde Üst-Kretase volkanizması ile ilişkilendirilen volkanik sokulumlar görülür. Taksim–4. Levent arası bölgede kazı esnasında andezit ve diyabaz dayklarına rastlanılmış 5 m–120 m. arasında değişen kalınlıklarda olduğu görülmüştür. Bu güzergâhta karşılaşılan volkanik daykların çoğu andezit bileşimlidir. Zincirlikuyu çevresinde yaklaşık 150 m. lik tünel bölümünde ise mikro gabro bileşimli magmatik sokulumlara rastlanmıştır. Bu dayk ve sokulumlar Paleozoik temel kayaçları içinde %6' lık hacimsel orana ulaştıkları, çoğunlukla delme-patlatmalı kazı gerektireceği belirlenmiştir.
Trakya Formasyonu magmatik sokulumları hariç bölümlerinde genel olarak tünel açımına elverişli bir kaya kalitesi sergiler. Ayrıca kazı çalışmaları esnasında yer yer tünel şeklinde açılmış antik su kanallarına rastlanılmıştır.
KAZI YÖNTEMİ (YENİ AVUSTURYA TÜNEL METODU)
İstanbul Metrosu Tünelleri, Yeni Avusturya Tünel Metodu (N.A.T.M.) anlayışıyla açılmaktadır. Yöntem özünde kazı sonrası oluşacak deformasyonun bir kısmının ana kayaya, bir kısmının ise tahkimat elemanına taşıttırılması esasına dayanmaktadır.
Yeni Avusturya Yönteminde asıl olan kazı sonrası, ilk destek oluşturulana kadar geçen zamandır. Bu yöntemin en önemli ilkesi; kayanın mukavemetini korumak ve harekete geçirmek; tünel çevresindeki kayada kendini destekleyen genişçe bir halka oluşturmaktır. Bunun için ilk iksa kayanın kendini desteklemesine yardımcı olması maksadıyla yerleştirilir ve zamanlama çok önemlidir. Ayrıca iksada birikecek gerilmelerin jeoteknik ölçümlerinin, düzenli olarak yapılması; potansiyel tehlikelerin önüne geçilmesinde ve zamanında alınabilmesinde çok önem taşır.
Metro tünellerinde kazı, hidrolik darbeli kınalı makineler vasıtasıyla yapılmaktadır. Tünellerdeki kazı yöntemleri ve kullanılacak ekipman seçimi tümüyle bazı parametrelerle ilgilidir. Bunların başında, formasyonun jeomekanik özellikleri, tünel kesit tipi, maliyet değişimleri ve istenen hızın yakalanabilmesi gelir. Üretim hızı direkt olarak maliyeti de etkiler.
Örneğin mekanize kazı sisteminin, delme-patlatma yöntemine kıyasla birtakım avantajları vardır. Bunlar formasyonun kırılıp çatlama oranının daha az olması ve buna bağlı tahkimat masrafının önemli miktarda düşmesidir Aynı şekilde Roadheader veya TBM makine seçimi de fizibilite çalışmaları esnasında yürütülecek detaylı laboratuvar testleriyle belirlenir.
Yapılan çalışmalar ve testler, farklı büyüklükteki ekskavatörlere takılı, kırıcı tabancalarla yürütülecek kazı çalışmalarının maliyet açısından en uygun değere sahip olduğunun kanıtıdır.
Tünellerde kazı esas olarak, üst yan ve alt yarı olmak üzere iki kısımda yürütülmektedir. Ancak T tipi tünellerin kesit alanının fazla büyük olmasından ötürü; diğer tünel tiplerinden farklı olarak sadece T tipinde üst yan; kendi içinde iki ve alt yan; tek olmak üzere, toplam üç safhada kazılır.
YENİ AVUSTURYA TÜNEL AÇMA YÖNTEMİ
Yeni Avusturya Yöntemi ; "Tünel" adı altında yeraltında oluşturulan iki ucu açık, boyu eninden fazla, eğimi 30° 'den az, kalınlığı boşluk duvarından etkilenme sınırına kadar ulaşan ve ana malzemesi kaya olan çok kalın cidarlı silindirik bir yeraltı kaya yapısını tanımlamaktadır. Bu tünel açma yönteminde ana ilke; en uygun kazı ve sağlamlaştırma yöntemlerinin seçilerek kazı sonrasında oluşan ikincil gerilme ve deformasyonların, kaya yapısının stabilitesini bozmayacak şekilde denetlenmesi, yönlendirilmesi ve kayaçların ilk sağlamlığını olabildiğince koruyarak boşluğu çevreleyen bölgenin kendi kendisini tutan ve taşıyan bir statik sistem oluşturmasını sağlamaktadır.
Yöntemin amacı, kazı sonrasında oluşan dağ basıncına, mutlak rijit sistemlerin tepkime kuvvetleri ile karşı koymak değildir. Bu nedenle, rijit tahkimat elemanları ve kalın kaplamalar kullanmak istenmez. Bunlar ancak, yöntemin yeterli hız ve titizlikle uygulanamadığı ve dolayısıyla, kayanın taşıma niteliklerinin tümüyle yitirildiği veya aşırı derinliklerdeki, ya da yüksek tektonik gerilmelerin etkili olduğu plastik ortamlarda zorunlu olarak devreye girer. Açım sırasında ikincil deformasyon ve gerilmelerin yeterli ölçüm ve gözlemlerle izlenerek açım çalışmalarının denetlenmesi ve yönlendirilmesi gerekmektedir.
Bu çalışmalar sırasında:
1)Davranışı önceden bilinen ve tahmin edilen kayanın "ideal yenilme koşulu"(Mohr Zarfı)
a) Yeraltı suyunun drenajı,
b) Aşırı örselenmeyi engelleme (patlayıcıdan olabildiğince kaçınma)
c) Gevşemeleri ve sökülmeleri önleme ve
d) Zamanı yetirince kısa tutma gibi önlemlerle korunmalıdır.
2)Kazı sonrasında oluşan "ikincil gerilme durumu"
a) Gerilme yoğunlaşmalarını engelleyecek (yuvarlatılmış kazı yüzeyleri)
b) Tek eksenli gerilme ortamını yaratmayacak püskürtme beton ve ankraj,
c) Kaya yapısında çekme gerilmeleri oluşmayacak şekilde uygun kesit şekli
(ön konsolidasyon) denetlenmelidir.
3)"İkincil deformasyonlar"
a) Gevşemelere izin vermeyecek kadar küçük,
b) Tünel cidarını plastikleştirecek ve gerilme kemerini dağın içerisine kaydıracak kadar büyük
c) Zamanla sünümlenecek kadar kontrollü tutulmalıdır.
YENİ AVUSTURYA YÖNTEMİNİN UYGULANMASINDA BAŞLICA GÖRÜŞLER
Tünel çevresinde oluşan ikincil gerilme şiddeti, tünelin duraylılığını (stabilitesini) belirleyen ana etmendir.
Yeni Avusturya yönteminin uygulanması sırasında iki farklı görüşten yararlanmak mümkündür. Bunlar:
-
Yüzey oturmalarını ve tünel içi deformasyonlarını (konverjans'ı) olabildiğince küçük tutabilmek için "deformasyon önleyici" açım.
-
Deformasyonlara olanak tanıyarak dağ içinde koruyucu zon oluşumunu
sağlayan "plastikleştirici" açım türleridir.
Birinci görüş; kazı ve sağlamlaştırma işlemlerinin çok hızlı yürütülmesini ve en kıza zamanda arının hemen gerisinde (en fazla 15–30 m) radyenin kapanmasını sağlayacak şekilde çok iyi organize edilmiş çalışmaları gerektirir. Düşük dayanımlı kayaçlarda, örtü kalınlığının 3–4 m 'den daha az olduğu, yerleşim bölgelerinin altından geçen tünellerde, tünellerin portallerinde ve girişten itibaren ilk 50–100 m’lik kesimlerinde, metrolarda, kaplama arkasından su akımı olasılığı bulunan enerji tünelleri, cebri tüneller (şaftlar), denge bacaları, su alma yapıları, derivasyon tünelleri ve barajların enjeksiyon perdesi gerisindeki kontrol ve drenaj galerilerinde özellikle uygulanır. Deformasyonları durdurmak için seçilen sağlamlaştırma kuvvetleri (ankrajlardaki ön gergi kuvvetleri) büyük, püskürtme beton kalitesi yüksek (B 300 ve daha fazla) çelik hasır dokusu (< 10 cm) dur. Çelik iksa rijittir ve çoğunlukla yakın aralıklarla (< 100 cm) yerleştirilir.
Açını sırasında genellikle üst yarı (kalot), orta kesim (üst stros) ve taban (alt stros) olmak üzere üç kademeli kazı yapılır. Kazı profilleri en kesitlerde ve boy kesitte köşesizdir.
Uygulanan sağlamlaştırma önlemleri ve kullanılan duraylık süreleri için kabul edilen kaya kalitesi, gerçek durumdan en az bir kaya kalitesi sınıfı kadar daha düşüktür.
İkinci görüş; deformasyonları durdurmak yerinde, denetleyerek ikincil gerilmelerin şiddetini azaltmayı ve tüneli çevreleyen kesime psödoplastik özellikler kazandırarak, gerilme yoğunlaşmalarını dağın içine doğru kaydırmayı amaçlamaktadır. Böylece sağlamlaştırma giderlerinde önemli ölçüde azalma sağlanabilmektedir. Bu anlayışla açılan tünellerin üzerinde ve yüzeyinde önemli, fakat zararsız çökmeler ve tünel çapında büyük ölçüde azalmalar gözlenirse de, aşırı gevşemelere izin verilmediği için kaya dokusu yöntemin ilkelerine ters düşecek oranda bozulmaz. Sağlamlaştırma öğeleri ince ve sünektir. Püskürtme beton kalınlığı çoğunlukla 3–5 cm ve kalitesi B 200'dür. Hasır dokusu gevşek (10–20 cm) ve çelik bağlar eğilmeksizin çalışacak özelliktedir. Bağ aralıkları genellikle 1,5–3 m arasında seçilir. Yöntem, örtü kalınlığının fazla, yüzey oturmalarının (tasman) önemsiz olduğu boş araziden geçen ve su sirkülasyonunun bulunmadığı yerlerdeki, özellikle demiryolu ve karayolu ulaşım tünellerinde başarıyla kullanılmaktadır.
Kuşkusuz; en doğru olan tünel anlayışı, yerine göre ilk veya ikinci görüşü ağırlıklı olarak kullanabilen anlayıştır. Buna karar verebilmek için deformasyonun hızlarının ve gerilme değişimlerinin ölçülmesi ve denetlenmesi kaçınılmazdır. Yeni Avusturya anlayışında bu nedenle, arazi deneyleri, ölçüm ve gözlemleri yöntemin en önemli belirteçleri arasında bulunmaktadır.
TÜNEL KAZI DESTEK TİPLERİ
Kazı yapılan kayanın stabilitesi, tünel üstündeki örtü kalınlığı, tünel güzergâhı üzerindeki yapıların veya yapılaşmanın niteliği ve projelendirme aşamasında tünel içindeki gerilmelerin özellikle yoğunlaştığı bölgeler; kazı destekleme tipinin belirlenmesinde temel parametrelerdir.
Aynayı teşkil eden kayacın yapısal özellikleri, su durumu stabiliteyi belirler. Eğer stabilite düşükse, buna bağlı olarak tahkimat desteği arttırılır. Aynı şekilde örtü kalınlığı da, kazı destek oranıyla ters orantılıdır. Tünel içi gerilmelerin yoğunlaşması ve yüzey yapılaşmasının fazla olarak nitelenmesi ise kazı destekleme oranının arttırılması ile doğru orantılıdır.
Aşağıdaki tabloda tünel kazı destek tipleri, tahkimat elemanlarının özellik ve farklılıklarıyla gösterilmiştir. (TABLO–5)
|
A1
|
A2
|
A3
|
ORTAM
|
Sağlam Kaya
|
Orta-sağlam Kaya
|
Zayıf kaya
|
ÇELİK İKSA (kafes kiriş)
|
YOK
|
VAR
|
VAR
|
ÇELİK HASIR (O221/221)
|
TEK KAT
|
TEK KAT
|
ÇİFT KAT
|
SHOTCRETE (d=cm)
|
d=10-15cm.
|
d=20cm.
|
d=20cm.
|
KAYA BULONUJadet)
|
4–5 (şaşırtmalı)
|
6–7 (şaşırtmalı)
|
7–8 (şaşırtmalı)
|
SÜRGÜ ÇUBUĞU (adet)
|
YOK
|
12(max)
|
20 (max)
|
KAZI ANO BOYU (m)
|
1, 5m (max)
|
1.0–1.2m
|
0.8–1. 0 m
|
TABLO–5: KAZI DESTEK TİPLERİ
TÜNELLERDE KAZI VE DESTEKLEME ÇALIŞMALARI
T Tipi tüneller dışındaki tüm tünellerde kazı, üst yarı ve alt yarı olmak üzere iki aşamada yapılır. Üst yarı safhasında sadece çelik iksa kesit alanı kadar kazı yapılır. Kazılar paletli veya tekerlekli kırıcılı makineler aracılığıyla yapılır. Ortalama 1500 kg. lık kırıcı tabancalar (jack-hammer) ilk kazıda, 750 kg. lık kırıcıların monteli olduğu makineler ise ikinci kazı yani tarama safhasında kullanılır, ikinci tur kazının amacı, teorik hattın içinde kalan kazılmamış kısımların temizlenmesi amacını güder.
Kazı sonrası çıkan pasa malzemesi, yandan açılıp-boşaltma yapabilen paletli kepçeler yardımıyla kamyonlara yüklenmek suretiyle, ya da doğrudan lastik tekerli kepçeler aracılığıyla; ya ayna gerisindeki depo alnına, ya da doğrudan tünel dışına çıkarılır. Yaklaşım türü girişler pasanın direkt dışarıya çıkmasına uygun iken, şaftlarda pasa kuyu dibine ulaştırılır.
Kayanın stabilitesine, su durumuna ve seçilen kazı destek tipine bağlı olarak kazı sırasında aynada göbek bırakılır. Bu göbeğin belirlenmesindeki ana etmenin jeoloji olmasına karşın; makinelerin çalışma alanı ve işçilik kolaylığına bağlı olarak da değişmektedir.
Kazı tarama ve pasa alımı sonrası ilk olarak kafes kiriş sistemdeki çelik iksa montajı yapılır. İki adet T20 ve bir adet T26 lık nervürlü çelik ile bunları bağlayan bağlantı elemanlarından oluşan iksa, çelik hasır kaya bulonu, sürgü çubukları ve shotcrete geçici desteklemenin ana elemanlarıdır.
A1 SİSTEMİNDE KAZI-DESTEKLEME
A1 kazı destek tipi sağlam kaya ortamını karakterize ettiğinden tahkimat elemanları azaltılmıştır. Bu sistemde kazı boyu max. 1.5 m olarak belirlenmiştir ve kazı tamamlandıktan sonra doğrudan çelik hasır montajı yapılır, çelik iksa kullanılmaz. Çelik hasır kaya yüzeyine maksimum oranda yaklaştırılıp yatay ve düşey yönde 30 cm bindirme yapacak şekilde bağlanır. Daha sonra shotcrete uygulanır. Shotcrete kaya yüzeyine dik yönde, Yaklaşık 6–7 atu. Basınçla ve max.1.00–1.50 m. mesafeden uygulanır. Kayanın duraylılığı yüksek olduğundan, ilerleme yapılırken sürgü çubuğu kullanımına ihtiyaç yoktur. Kaya bulonları ise şaşırtmalı olarak 4–5 adet olarak çakılırlar.
A2 SİSTEMİNDE KAZ1-DESTEKLEME
Orta sağlam-orta zayıf kaya ortamını karakterize eder. A1 kazı tipinde aynada göbek bırakılmamasına karşın bu sistemde uygun göbek bırakılarak kazı çalışmaları yürütülür. Kazı ano boyu 1.00–1.20 m arasında değişebilir, kazı sonunda çelik hasır montajı ve takiben iksa montajı yapılır. Daha sonra shotcrete uygulaması yapılır. Eğer gerek görülmüşse, her iki iksada bir olmak üzere max_12 adet 3.00 m lik süren çakılır. Bunun amacı, bir sonraki kazı adımını güvenli yapabilmek ve olası aşırı sökülmeyi önlemek olduğu kadar çalışma emniyeti sağlamaktır. Kaya bulonlar aynanın max. 3.00 m gerisinden gelecek biçimde, 6–7 adet şaşırtmalı olarak çakılır.
A3 SİSTEMİNDE KAZl-DESTEKLEME
Duraylılığı düşük, zayıf kaya ortamını karakterize eder. Kazı adımı 1.00 m.'den düşüktür. Kazı sonrası çelik hasır ve çelik iksa montajı yapılıp, 15 cm. shotcrete atılır. Daha sonra tekrar kazı yapılır. Bir sonraki adımın çelik hasır ve iksa montajıyla birlikte bu iksanın ikinci kat çelik hasır montajı yapılır. Tüm bu işlemlerden sonra ilk iksaya ikinci kat olarak 5cm. İkinci iksaya ise ilk kat olarak 15 cm. shotcrete atılır ve işlem bu tarzda devam eder. Her iki iksada bir max. 20 adet süren çakılmasına müsaade edilir. Kaya bulonları ise şaşırtmalı 7–8 adet olarak çakılır.
2.kat çelikhasır
A1TAHKİMAT A2 TAHKİMAT A3 TAHKİMAT A3 BULON PATERNl
A2 BULON PATERNI
A2 BULON PATERNİ
A1 BULON PATERNI
Tünellerde giriş-çıkış ağızları, ana hat tüneli ile bağlantı tünel kesişim bölgeleri ve kazı kesit alanının büyük olması sebebiyle T tipi tüneller A3 kazı destek tipinde açılırlar. Bağlantı tüneline ulaşılmadan min. 3.00 m, max. 6.00m. önceden kaya şartlarından bağımsız olarak ana hat tüneli A3 kazı destek tipine geçer. Portal giriş ağızlarında ise ilk 6 metre A3 tipinde açılıp, devamında da jeolojik şartların gerektirdiği koşullarda açılır.
Örtü kalınlığının çok az olduğu (tünel çapı D kabul edilirse, örtünün 1,5 D değerinden küçük olması) durumlarda kaya şartlarına bakılmaksızın A3 destek tipi uygulanır. Aynı şekilde yüzeydeki sanat yapıları ve binaların altından geçilmeden önce yapı temeli ile tünel arası örtü kalınlığı 1.50 değerinden az ise iyi kaya şartlarında 15–20 m. önce, bozuk kaya ortamlarında ise min.30m. kala A3 desteklemesine geçilir.
Çelik Hasır Montajı: Kazı sonrası tünel içinde çelik hasır montajına geçilir. Bütün tünel tiplerinde kullanılan çelik hasır tipi Q221/221 ve bindirme oranlarıda yatay-düşey yönde 30 cm. dir. Montajda dikkat edilecek en önemli husus donatının kaya yüzeyine mümkün olduğunca yaklaştırılmasıdır.
İksa Montajı: Tünel içerisine hazır imalat olarak, iki parça halinde gelen kafes iksanın, flanşları üzerinde açılan dört yuva içinden civata+somun marifetiyle birbirlerine bağlanması şeklinde yapılır. İksa montajında dikkat edilecek en önemli hususlar:
-
lksa papuçlarının her iki yanda sağlam zemine basmasının sağlanması,
-
Her iksa da mutlaka topografik ölçüm yapılmasıdır.
Montajı ve topografik teslimatı tamamlanan iksa önce kurulan ve tahkimat elemanları tamamlanmış bulunan iksaya,T20 tik nervürtü çubuklarla tesbit edilir. İşban demiri adı verilen bu elemanların boy u, iksa aralığından 20cm.fazia bırakılarak bindirme yapılması sağlanır. Aşağıdaki tabloda kesit tiplerine bağlı olarak işban adetleri verilmiştir.(TABLO–6)
|
KESİT TIPI
|
|
A TİPİ
|
P TİPİ
|
T TIPI
|
B TİPİ
|
|
|
ANA IKSA
|
GEÇİCİ IKSA
|
|
İŞBAN ADEDİ
|
13
|
16
|
18
|
5
|
13
|
TABLO–6
Shotcrete: İstanbul Metrosu çalışmalarında shotcrete kuru karışım olarak kullanılmaktadır. Geçici tahkimatın en önemli elemanı olan püskürtme beton uygulamalarında dikkat edilen noktalar;
a-Shotcrete uygulanacak yüzey serbest malzemelerden temizlenir ve yüzeyde su geliri varsa uygun yöntemlerle drene edilir.
b-Çelikhasırın yüzeye iyi sabitlenmesi sağlanır ve shotcrete esnasında esneme yapması engellenir,
c-Malzeme karışımının mutlaka homojen olması sağlanır.
d-Hava basıncı ve su karışım oranı iyi ayarlanmalıdır.
|
Doğal Kum
|
Kırma Kum
|
Kırmataş
|
DOZAJ
|
KATKI %
|
(MM)Dmax
|
W/C
|
SU
|
0-2mm.
|
2-5mm.
|
5-1 2mm
|
400kg
|
5
|
12
|
0.36
|
144kg
|
460kg
|
568kg
|
859kg
|
SHOTCRETE DİZAYNI
Bulon Uygulaması: Kaya balonları tek başlarına tahkimat elemanı olarak uygulanabildiği gibi, İstanbul Metrosu Tünellerinde, iksa, hasır-çelik ve shotcrete'den oluşan tahkimatın tamamlayıcı elemanı olarak kullanılmaktadır.
Taşıyıcı plakaları shotcrete kabuğunun yüzeyine basacak biçimde, kabuğun kaya kemeri ile birlikte çalışmasını sağlar. Metro tünellerinde kullanılan kaya bulonları, özellikleri ve kullanım yerleri aşağıda verilmiştir.
E.K.B (ENJEKSİYONLU KAYA BULONU): Metro Tünellerinde en yaygın olarak kullanılan kaya bulonudur. Bir delici makine tarafından delinen deliğe enjeksiyon malzemesi doldurulduktan sonra, bulonun elle itilerek yerleştirilmesi suretiyle kullanılır. 3.00 m boyunda, T26'hk nervürlü çelikten özel olarak imal edilir. Bir ucu 10 cm. dişli ve taşıma plakaları 200/200/100 mm. boyutlarında olup, Metrik 24 somun kullanılır, içine yerleştirildiği delik çapı min. 45 mm. dir ve sadece su-çimentodan oluşan enjeksiyonun hazırlanmasında Mai-Pump adı verilen özel makineler kullanılır. Bu makineler arcılığıyla kıvam ayarı kolaylıkla yapılabilir.
Kınklı-çatlaklı yapıya sahip, ancak foraj duraylılığı olan ortamlarda kullanıhr. Enjeksiyon priz süresi dolmadan torklanamadığı için anında çalışan bir tahkimat elemanı değildir. Torklama işlemi özel amaçla üretilen ve üzerinde bir sklala olan anahtar vasıtasıyla yapılır. Torklama kuvveti 50 kN (5000 kg) olup, bu değere karşılık verebilen bulon sağlam kabul edilir. Bulon kontrol metodu, diğer tüm bulon çeşitleri için de geçerlidir.
SÜPER SWELLEX KAYA BULONU: En büyük özelliği anında çalışan bir bulon olmasıdır. 2 mm. kalınlığında 54 mm. çapında ve 3.60 m. boyundaki kaliteli çelikten, tek parça olarak dikişsiz imal edilir. İmalat sonrası kesilmeden bulon çapı katlanmak suretiyle 36 mm. ye indirilir. Bulonun her iki ucu da flanşla kapalı olup flanşlardan biri üzerinde delik bulunmaktadır. Delgi makinesi tarafından önceden açılmış 45 mm. çapındaki foraj içine, delik olan flanş dışarıda kalacak biçimde yerleştirilir. Bulon başına plaka takıldıktan sonra, 300 bar basınçlı hava ve su karışımı üreten bir pompa aracılığıyla delik içinde şişirilir. Kaya yüzeyi ile oluşturduğu oderans gücüyle çalışan bir bulon olduğundan, killi, siltli gibi plastik özellik gösteren yumuşak ortamlarda kullanılmaz. Sadece bloklu-çatlaklı yapıya sahip rijit kaya ortamlarında kullanılır.
Dostları ilə paylaş: |