A I, taacüp haykırması; taaccüp veya memnuniyetsizlik edasiyle sual; 3


kanğırsı- , fena korkmak. kanğırt-



Yüklə 6,96 Mb.
səhifə864/1828
tarix03.01.2022
ölçüsü6,96 Mb.
#48112
1   ...   860   861   862   863   864   865   866   867   ...   1828
kanğırsı- , fena korkmak.

kanğırt- : kanğırt uğulat : (uzaktan) azıcık duyuluyor; kanğırt tabış: uzaktan gelen, boğuk ses; kanğırt- kunğurt: gayet az işidilen (uzaktan gelen boğuk ses) .

kanğk, taklitlik sözdür: kanğk dedire sal- tokat aşketmek; şiddetlice vurmak.

kanğkanda- , dimdik durmak, görünmek (herhangi bir harekette bulunan nesne hakkında) .

kanğkandat- , et. kanğkanğda’dan.

kanğkay = kanğkıy.

kanğkı: ak kanğkı eyer: (ön kaşı geniş olan) Moğol eyeri.

kanğkılda- , inlemek (köpek yavrusu hakkında) , çığlık koparmak.

kanğkıy- , sivrilip, upuzun olup durmak (boyu uzun ve sıska hakkında) ; kanğkığan boz at: iri yarı (zayıf boz at; kanğkıyğan üy: boş ve gari meskûn ev.

kanğkor = kankor.

kanğkuu, sinsi kinaye, istihzahlı ima, telmih; ooruda çançuu caman ats. hastalıkta sancı fena, konuşmada sinsi telmih fenadır.

kanğkuula- , ağız aramak; bilmezlikten gelerek, öğrenmeye çalışmak; meni kanğkuulaba: beni sorguya çekme (soruşturduğun şeyi kendin de çok iyi biliyorsun) ; akırın kanğkuulap surap kör: dolambaçlı yollarla soruşturup bak.

kanğşaar, yayıntılar; lâkırdılar; şayia; heyecan uyandırıcı haberler; emine kanğşaar bar? : ne haberler var? ; ne var, ne yok?

kanğşaarla- , yayıntılara dayanarak hareket etmek.


Yüklə 6,96 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   860   861   862   863   864   865   866   867   ...   1828




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin