5- Turunçgilde Ari Alan Tesisi; Turunçgil Yeşillendirme (Citrus Greening) bakteri hastalığı ile ilgili Seyhan ve Yüreğir İlçelerinde ari alan çalışmaları başlamıştır. Survey ve numune alımları devam etmektedir.
TURUNÇGİL HASAT ÖNCESİ PESTİSİT DENETİMİ (2019)
Ürün Adı
|
Program
|
Alınan Numune
|
Turunçgiller
|
Portakal
|
240
|
Ekim’de başlayacaktır.
|
Greyfurt
|
90
|
Limon
|
140
|
Mandarin
|
140
|
Toplam
|
610
|
* Tavsiye dışı BKÜ kalıntısı çıkan ürünlere para cezası (39.madde j bendi) ve en yakın tavsiyeli olduğu ürüne göre bekleme süresi, tavsiyeli BKÜ kalıntısı çıkan ürünlere ise hasat geciktirme işlemi uygulanmaktadır.
BİYOLOJİK- BİYOTEKNİK MÜCADELE DESTEĞİ
YIL
|
TURUNÇGİL
|
MEYVE
|
Çiftçi Sayısı
|
Destek Miktarı (TL)
|
Çiftçi Sayısı
|
Destek Miktarı (TL)
|
2015
|
67
|
260.708,77
|
1
|
1.999,80
|
2016
|
114
|
466.725,00
|
-
|
-
|
2017
|
149
|
706.874,94
|
-
|
-
|
2018
|
405
|
3.044.928
|
6
|
17.549
|
MEYVECİLİK BİRİMİ
İlimiz, coğrafi konumu, iklimi ve geniş tarım alanlarından dolayı çok farklı meyve türlerinin yetiştiriciliğine imkan sunmaktadır. İlimizin ova yayla ve geçit yöreleri ekolojilerine uygun meyve türlerine göre şubemiz çalışmaları sürdürülmektedir.
Sert çekirdekli meyveler grubundaki şeftali, nektarin, orta erkenci ve geçci kiraz ile Japon grubu erik çeşitlerinde derim sona ermiştir. Ova kesimindeki üzüm çeşitlerinde derim tamamlanırken eşik alanlar ve üzerindeki rakımlarda hasata yaklaşılmaktadır. Hasat dönemini takiben, ilimiz için programa alınan meyve türlerinden kiraz, şeftali, nektarin ve narda “Hasat öncesi pestisit denetimi”çalışmaları da yapılmaktadır.
Derim sonrasında yapılması gereken kültürel işlemlerin ihmal edilmemesinin her zamankinden daha fazla önem arzettiği üreticilere hatırlatılmaktadır. Aksi halde iklimdeki değişmeler ve geçmişte yapılan yanlış uygulamalar vb. sebeplerle doğal dengenin bozulması, zararlıların biyolojisinde meydana gelen olası değişimler zararlı popülasyonlarında ve zarar oranlarında artışlara sebep olmaktadır. Hemen hemen tüm ekonomik zararlı etmenle mücadelede, en önemli ilke, enfeksiyon kaynağını ortamdan yok etmekle başlamaktır. Biyolojik, biyoteknik, kimyasal mücadele uygun şekilde yapılsa da kültürel önlemler alınmadan, bulaşık bitki ve meyve atıkları, budama artıkları bahçede bırakıldığı ya da drenaj kanallarına, yol kenarlarına atıldığı sürece mücadelede başarı sağlanması mümkün olmayacaktır. AMS ve Drosophila spp. gibi hareketli, konukçu ve döl sayısı yüksek zararlı etmenlerle mücadele oldukça zor olup, tüm yöntemler bir arada uygulanarak toplu mücadele çalışmalarımız sürdürülmektedir.
Sert çekirdekli türlerin önemli hastalık ve zararlılarının mücadelesi tamamlanmış olup kültürel tedbirlerin uygulanması tavsiye edilmiştir. Yumuşak çekirdekli meyve türlerinin ana hastalığı olan Venturia inaequalis Wint (Karaleke) ise mücadele tamamlanırken Cydia pomonella L. (Elma İçkurdu ) zararlısının takibi devam etmektedir.
Zeytin sineği (Bactrocera oleae Gmel.) ise tuzaklarda yok denecek düzeyde (0-4 ergin/3hafta) olup, zeytinler de sineğin yumurta bırakacak fenolojik döneminde olmadığından, yanlış ve gereksiz mücadeleye girilmemelidir. Bu konuda zeytin bölgelerindeki üreticiler ve BKÜ satış bayileri uyarılmaktadır.
Zeytin bahçelerinde ise ‘Entegre Mücadele’ kapsamında Prays oleae Bern. (Zeytin Güvesi) ile Bactrocera oleae Gmel. (Zeytin Sineği) zararlılarına karşı biyoteknik mücadele sürdürülmektedir. Zeytinde “Ana Hastalık“ konumunda olan Spilocaea oleagina Huges. (Zeytin Halkalı Leke Hastalığı) iklimdeki değişikliğe bağlı olarak oldukça yoğun karşımıza çıkmakta, kültürel tedbirlere yeterince uyulmadığından koruyucu mücadele yeterli olamamaktadır.
İlimiz sert çekirdekli meyve türlerinde “PPV- Şarka hastalığı (Plumpox Potyvirus)”, Drosophila suzukii, sınırlandırma surveyi ile meyvelerde “Çiçek ve meyve monilyası/ Monilya fructicola”, cevizlerde “Erschoviella musculana”, muzlarda fuzaryum solgunluğu “Fusarium oxysporum f.sp. cubense” bağlarda Canditatus phytoplasma vitis ile Canditatus phytoplasma solani; zeytinde Xysilella fastidiosa keşif sörveyleri imkanlar ölçüsünde sürdürülmektedir.
İlimiz nar bahçelerinde “Xhantomonas axonopodis pv. Punicae” yönünden “Zararlıdan Ari Alan” tesis edilmiş olmasına rağmen bu koşulun sürdürülebilirliğini sağlamak için nar da gözlemlere devam edilmektedir.
İlçe Müdürlükleri’nden ve üreticilerden gelen talepler doğrultusunda meyvecilik sorunları yerinde incelenerek çözülmeye çalışılmakta, üreticilere, bitki koruma yönünden, alınması gereken kültürel önlemler ağırlıklı olarak gerekli mücadele tavsiye edilirken, en son aşamada kimyasal mücadele yöntemleri de anlatılmaktadır.
Ülkemizde muz yetiştiriciliği Akdeniz Bölgesinde Mersin-Antalya kıyı şeridinde Anamur, Bozyazı, Alanya ve Gazipaşa’da mikroklima alanda yapılmaktadır. Türkiye Muz üretim alanı 76.163 da üretim ise 498.888 ton olup dekara verimi 6-10 ton arasında değişmektedir. Bir dekar örtüaltı sera maliyeti ise 130.000 TL civarında olmaktadır.
İlimizde Muz üretimi ise 2016 yılında yaklaşık 100 da ile başlamış ve hızlı bir artışla 2019 yılında 1000 dekarı (1053da) üretimi ise 6000 tonu geçmiştir. Adana’da gerek iklim gerekse üretici alışkanlıkları dikkate alındığında Yumurtalık, Karataş, Yüreğir ve Seyhan ilçelerimizde örtü altı muz yetiştiriciliği artarak devam etmektedir.
İlk tesis maliyeti yüksek olan muzun verimi ve getirisi de oldukça yüksek olduğundan kısa zamanda (4-5 yıl) amorti edebileceği düşünülmektedir. Muzun getirisi 40.000TL/da olduğu gözönüne alındığında ve ilimizde yaygın olarak yetiştirilen mısır bitkisi ile karşılaştırıldığında dekar başına 24 kat daha kazançlı olduğu görülmektedir.
Tüm bunlara rağmen ilimiz iklim ve toprak istekleri yönünden muz yetiştiriciliği için gerekli şartları tam olarak karşılayamayacağı, ayrıca muz seralarında plansız ve öngörüsüz aşırı artışların ekonomik analizlerinin ve üretim projeksiyonlarının yapılmasının ilimiz muz yetiştiriciliğinin geleceği adına uygun olacağı düşünülmektedir.
Muz yetiştiriciliğinde çok önem verilmesi gereken konulardan bir diğeri de üretim materyalinin “doku kültürü yöntemi” ile elde edilen klonların dışındaki muz fidelerine izin verilmemesidir.
GÜBRE BİRİMİ:
Gübre Birimi olarak 48 adet Gübre Dağıtıcı Belgesi almak isteyen firmalara Gübre Dağıtıcı belgesi tarafımızdan verilerek GTS'ye eklenmiştir. 22 adet İthalatçı Firmaya İthalat Uygunluk yazısı tarafımızdan verilmiştir. Başvuru yapan 11 adet üretim yapmak üretim lisansı yenilemek isteyen firmalara Üretim Yeri Uygunluk yazıları düzenlenmiştir. Piyasa Gözetimi ve Denetimi Yönetmeliğine göre 125 adet üretim yerleri ve dağıtıcılar denetlenmiştir. Ayrıca 2017/17 Sayılı Tebliğ kapsamında DNA ve Bandrol ile ilgili Adana İli olarak 67 Numunenin 51 adedi alındı. 23 adet kontrol edilmesi gereken Bandrol kontrolleri gerçekleştirildi.
Tescil başvurusu için numune alınması talebinde bulunan üreticilerin üretim yerlerinden 113 adet sıvı numune tarafımızdan alınarak analiz kuruluşuna gönderilmek üzere tutanakla üreticilere teslim edilmiştir.
Dostları ilə paylaş: |