AleviLİK & bektaşİLİk araştirmalari derleyen: ramazan koç 80. Yil cumhuriyet anadolu lisesi



Yüklə 1,42 Mb.
səhifə83/120
tarix04.01.2022
ölçüsü1,42 Mb.
#57965
1   ...   79   80   81   82   83   84   85   86   ...   120
ALEVİLER VE ATATÜRK
Aynı kitapta "Antropoloji ve Etnisite: Yeni Alevi Hareketinde Etnografyanın Yeri" adlı makalesi bulunan sosyal antropolog David Shankland`ın satırları da bu görüşü destekliyor: "Cumhuriyet yönetiminin kazandığı zaferlerden birisi de, Osmanlı İmparatorluğu tarihinin en kanlı sayfaları arasında yer alan Alevi-Sünni çatışmasının büyük oranda azaltılması olmuştur."

Her ne kadar 1925`te yürülüğe giren Tekke ve Zaviyeler Kanunu, Alevi inanç sistemine sert darbeler vurmuş olsa da, Aleviler Kemalist cumhuriyeti kendilerine bir güvence olarak görmekten vazgeçmediler.


Ancak yaşadıkları tek hayal kırıklığı bu kanunla bütün tekkelerin kapatılması değildir. 1938`de yaşanan Dersim olayı, Alevilerin uğradıkları haksızlıklara eklenen bir sayfa olur.
Şeyh Sait isyanı sırasında Atatürk`ün yanında yer alan Alevi aşiret ağaları, daha sonra karşılaştıkları baskı ve üzerlerine yollanan askerler nedeniyle şaşkına dönerler.
KİTAP PATLAMASI
Alevilerin destekledikleri ve bir kurtuluş olarak algıladıkları cumhuriyetin ilk yıllarında kaleme alınan yazılar ise genellikle Aleviliği İslamiyet öncesi Türklüğe özgü bir inanç olarak görmek eğilimindedir.
1920`lerde Fuad Köprülü ve Baha Said, 1950`lerde Abdülbaki Gölpınarlı Alevi öğretisi üzerine önemli çalışmalar yapar. 1950`lerde Demokrat Parti`nin ülkede yarattığı özgürlük rüzgarından faydalanan yazarlar sayesinde Alevilikle ilgili yayınlar epeyce hareketlilik kazanır.

Özellikle İstanbul`daki Maarif Kütüphanesi ve Ankara`daki Emek Basımevi birçok popüler kitap yayımlar. Aynı dönemde büyük bölümü kırsal alanda yaşayan Alevi cemaati, siyaset üzerinde etkili olabileceğini de fark eder.


1960`lara gelindiğinde Alevi cemaati sol akımların rüzgârına kapılır, dini kimliklerini bir yana bırakıp sosyalizme yönelirler.
1970`lerde köyden kente yaşanan yoğun göçle birlikte eğitim görmüş Alevilerin sayısında da artış olur.
1980`lere gelindiğinde ise sosyalizmin eski önemini kaybetmesiyle birlikte Alevi cemaati kimliklerini sorgulama dönemine girer. Zaman, Aleviliği yeniden keşfetme zamanıdır.

Kimliklerini keşfetmek, geçmişi gözden geçirmek ve yeniden bir `cemaat` olmak arzusundaki Alevilerin bu talepleri, 1990`ların başında Alevi dernekleri ile Alevilikle ilgili kitaplarda ve süreli yayınlarda bir patlamaya neden olur.


Kendilerini tanımak isteyenlerin dışında Sünnilere tanıtmayı amaçlayanlar da bu yayınların arasında yerini alır.

Yine `90 sonrası Alevilik konusuna yoğunlaşan Alev, Der, Horasan, Pencere, Can gibi yayınevlerinin yanı sıra, belli bir dini ve etnik kökenle ilişkilendirilmeyen pek çok büyük yayınevi de bu konuda yapılmış araştırma ve incelemeleri okurla buluşturur.




Yüklə 1,42 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   79   80   81   82   83   84   85   86   ...   120




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin