Bakirköy ruh ve siNİr hastaliklari hastanesi



Yüklə 7,73 Mb.
səhifə228/899
tarix09.01.2022
ölçüsü7,73 Mb.
#96304
1   ...   224   225   226   227   228   229   230   231   ...   899
BERNARD, KARL AMBROS

158

159

BEŞÇEŞME

Ahmed, Levni, Abdülhak Hamit, Tanburi Cemil gibi, akla gelebilecek semtlerden ve İstanbul'un ünlü ve tarihsel kişilerinden söz edilir. Şiirlerdeki Bizans, Ceneviz, Galata, İustinianos, Aya İrini, İsa, Yahudiler de yer alır. Berk bu kitabında İstanbul'a bir başka açıdan bakmış olan



ESKİ BİR SEVGİLİ TARLABAŞI ONUN ÜZERİNEDİR, II

Tarlabaşı sokaklarının, insanlarının gözüne uyku girmez. Bütün gün bütün gece ordan oraya gidip gelirler. Hem sokaklarla insanların ayrı gayrdan da yok-' tur. Bu, Tarlabaşı'nın küçük büyük bütün sokakları için böyledir. Sokaklar insanlarını, insanlar da sokaklarını düşünmeden edemez: Birlikte yaşarlar, birlikte yatıp kalkarlar. Bir yazgı. (Böyle de diyebiliriz buna.)

Sokaklar sokağı küçük, sessiz Halepli Bekir Sokak, Salih Tozan'm dönüşünü bekleyecek, bu güzel insanın geçişini seyredecek, öyle yatacaktır. At arabacısı Pandelli Muskari'nin öksürüklerine de kulak kabartacaktır. "Çok öksürüyor," diye de içinden geçirecektir. Dabrukacı Hasanaki'nin soluğunu da bir yana atayım demeyecektir. Değil mi ki o bu sokağın tek dabrukacısıdır ve de buranın en eskisidir, onu da düşünmelidir öyleyse. Sonra da derinden derinden gelen Madam Sofiya'nın şarkısını da dinleyecektir elbet. TATLI BADEM, HALEPLİ BEKİR, ÇUKUR ZERDALİ, KADIN ÇIKMAZI, TİRŞE, AYVA, ERİK SOKAKLARI

Ya Çukur Zerdali (dünyada bu kadar güzel başka bir sokak adı var mıdır?) Sokağı? O, l numaradaki Refika Suna'nın matametik ödevini bitirmesini bekleyip öyle dünyasına çekilecektir. Onun düşlerini süslemek için de gökten balonlar, dönmedolaplar, kâğıt kuşlar indirecek, havafişekleri atacak, bayraklar sallayacaktır. Sonra da Ziya Metin'in lambasının ışığının sönmesini gözleyip (bu gece kuşunun) öyle dalacaktır uykusuna (değil mi ki o bu sokağın en yalnızıdır).

Ama Tarlabaşı'nın asıl gözüne uyku girmeyen sokakları Solak Kadın Çıkmazı, Tirşe, Fıçıcı Abdi, Erik (işte dünya güzeli bir sokak adı daha) Kurdele (Tarlabaşı sokakları saymakla bitmez, hem buraya yine geleceğiz) Sokaklarıdır. Bu-yük, Küçük Ziba Sokaklarından boşanan sarhoşlar, serseriler, çulsuzlar, yerden-bitmeler, çapulcular, uçkursuzlar, bücürler, şizofrenler, bobstiller, haytalar bu sokaklara uyku dirlik tanımazlar.

Ya Ayva (teşekkür Ayva), Tatlı Badem (sana da teşekkür, Tatlı Badem), Cezayirli Hasan Sokakları mı? Onlar zaten dünyaya ayakta gelmişlerdir. Gece gündüz dönüp dururlar. Bir uyur-gezerdir sanki onlar. Ama bu sokakların yine de uykusuzu Şair Adam Mickiewicz'dir. Bu sürgün şairin hayaleti hâlâ her akşam evinin odalarını arşınlamaktan geri kalmaz. Hem sürgünlüğün ne menem şey olduğunu ondan iyi kim bilebilir? (Şairlik biraz da böyle bir şey midir?)

Tatlı Badem Sokağı'nın (No. 25) bu ünlü Polonyalı uykusuz şairi gibi, Tarlabaşı Sokaklarının iki şairi daha vardır: Cahit Sıtkı ve Cahit Irgat, Cahit Sıtkı'nın gençliği biraz da Tarlabaşı'dır. Bu büyük uykusuz her şeyi, yaşamın, aşkın, ölümün üstüne gide gide öğrenecektir. Bekâr odasının penceresi de sabahlara kadar bunun için açıktır. Tarancı gibi büyük uykusuzlardan biri de Cahit Irgat'tır. Tarlabaşı Sokaklarının bu üç uykusuzuna Erik Sokaklı Dul Madam Thedosia'yı da katmalıyız. Onu uyutmayan ise gençliği, kral sofraları gibi olan gençliğidir: Her gece bir kitap gibi okuduğu gençliği! Ya yine bu sokağın Diş Hekimi Kri-ton Vasiliadis? Vasiliadis sanki bu dünyaya kedisiyle gelmiştir, onun ölümüyle de dünyası kapanmıştır. Bu insanlara ilk cazcımız, klarnetçi Hrant Lusikyan'ı da eklemeliyiz. (Şimdi nerde midir? Sırp Pırgiç Ermeni Hastahanesi'nde.)

Ya Tarlabaşı'nın asıl büyük uykusuzu mu?

O bu sokakların gece bekçisi elbet.

TARLABAŞI SOKAKLARININ GECE BEKÇİSİ Ben Basma Tulumba Sokağı'nın bekçisi Uyuyanların uyumayanların bekçisi Geçen günlerin geçmeyen günlerin bekçisi Ben Basma Tulumba Sokağı'nın bekçisi Ben Sakızağacı Sokağı'nın bekçisi Bir anam vardır seçme kömür gibi Bir oğlum vardır su yollan gibi Ben Sakızağacı Sokağı 'nın bekçisi Ben Karanlık Bakkal Sokağı 'nın bekçisi Bir karım vardır pamuklar gibi Bir kızım vardır Buldan bezleri gibi

Ben Karanlık Bakkal Sokağı'nın bekçisi

& y ilhan Berk, Pera, ist., 1990, s. 51-53

Berk'in gözde semtleri Beyoğlu (Pera) ile Galata'dır. 1976'da yayımlanan Atlas adlı şiir kitabında yer alan "İstanbul I-II-III-IV" başlıklı şiirlerde Haliç (Bizans İstanbul'u ile Osmanlı İstanbul'u iç içedir), Boğaziçi (Üsküdar, Beşiktaş, Tophane, Kız Kulesi), Kilyos, Çamlıca, III.

Yahya Kemal'i de bir şiirine konu eder. Kül (1978) adlı kitabında da İstanbul ağırlıklı şiirler vardır. Bu kitapta yine Beyoğlu yakasındaki bazı semtler ve sokaklar Berk'in şiirlerine konu hattâ ad olur (Taksim, Abdülhak Hamit Caddesi, Markiz, Galata'mn Eski Bir Sokağında). Son dönemlerin "İstanbul sanatçısı" diyebileceğimiz sanatçıları anlatılır (Sait Faik, Cihat Burak, Ece Ayhan, İlhan Berk). Deniz Eskisi / Şiirin Gizli Tarihi (1928) ve Delta ve Çocuk (1984) adlı kitaplarında İstanbul'a doğrudan pek az değinilir (Bir İstanbul şairi olan Behçet Necatigil için bir şiir vardır). 1985'te yayımlanan ve Abidin Dino'nun resimlediği Galata ise "Pes İstanbul Olmasa Biz Ne Yapardık" öndeyişi ile başlar. Çeşitli resimlerin, minyatürlerin ve haritaların da yer aldığı kitapta ana konu Galata'dır. Çeşitli yazarlardan alıntılarla Galata'mn tarihsel ve toplumsal yapısına değinilir. Birinci bölümde Galata Kulesi çevresi, Tünelbaşı anlatılır; ikinci bölümde Yüksekkaldırım ve çevresi; üçüncü bölümde Galata'mn deniz kıyısı, Ka-raköy ve.Tophane anlatılır. Şair Galata'mn tarihini verirken semti bir canlı gibi kabul ederek "yaşamı" der. Altı kitaptan oluşan Pera (1990) adlı kitapta Talimhane, Taksim, Park Otel, Sıraselviler, Tarlabaşı, Cadde-i Kebir (İstiklal Caddesi), Tepebaşı, Asmalımescit ve Meşrutiyet Caddesi'nin yamsıra sokaklardan, insanlardan, pasajlardan (geçitlerden) söz edilir. Çeşitli resimlerin de bulunduğu bu kitaptaki şiirler şiirimsi düzyazılarla beslenir. Gerçekte bu son iki kitap şiir-düzyazı arası anlatıları içerir. İlhan Berk' in Galata'sı ve Pera'sı somut kaynaklardan (tarih, belgeler, yapılar, yaşayan kişiler ya da yaşamöyküleri) yola çıkılarak anlatılmakla birlikte kurgusal bir hava da taşır. Bu kurgusallık tarihsel ve toplumsal gerçeklere aykırı düşmez. Ancak anlatıma tarihsel bir metin tadı verir. Berk'in anlattığı Beyoğlu yakası (Pera ve Galata) var olan, tarihsel bir geçmişi o-lan bir semtle aynı semtin şairin zihninde canlandırılan biçiminin bileşiminden

ortaya çıkmış gibidir.

ERAY CANBERK


Yüklə 7,73 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   224   225   226   227   228   229   230   231   ...   899




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2025
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin