BALKAPANI HANI
Balkapanı Hanı, Kapalıçarşı kompleksine bağlı olmayıp Eminönü Yeni Camı ile Küçükpazar arasındaki alanda bulunur.
Kitabesi günümüze ulaşmayan yapının inşa ettireni ve mimarı da tanınma-
maktadır. Yapının bulunduğu yerin ve yapının isimlendirilişi ile orijinal kısımların üslup özellikleri yapıyı bir 16. yy yapısı olarak değerlendirmeye yardımcı olmaktadır.
Yapı, kendisini sınırlayan caddeye adını vermiş, böylece iki tarafından Balkapanı ve Tahtakale caddeleriyle sınırlanan, diğer iki yönde de Cömert Türk Sokağı ile girişin açıldığı Hasırcılar Sokağı arasında müstakil bir ada üzerinde tek parsel olarak yer almıştır. Tahtakale Caddesi'yle sınırlanan cephesinin caddeye uydurulmuş olmasıyla bir taraftan yamuk bir alanda konumlanmış olan yapı uzun kenarlarıyla yaklaşık 87x52 m ölçüsündeki bir alanda inşa edilmiştir. 32x42 m ölçüsünde revaklı bir avluya sahiptir.
Balkapanı Hanı, adından da anlaşılacağı üzere İstanbul'un deniz gümrüğüne yakın bir alanda, bir ticaret yapısı olarak, dikdörtgen bir avlu etrafında iki kat olarak planlanmıştır. Hasırcılar So-kağı'na açılan kapı, beşik tonoz örtülü bir geçit mekânıyla revaklı avluya açılır.
Zemin kat mekânları beşik tonoz örtü sistemine sahip olup gene beşik tonoz örtülü zemin kat revaklarına bir kapı ve pencere ile açılırlar. Köşe odaları ise çapraz tonoz örtü sistemine sahiptirler. Bu durum üst katta da aynen tekrarlanmıştır. Bu, revak sisteminde yuvarlak taş kemerler çok bozulmasına rağmen kalan orijinal kısımlardan anlaşılmaktadır. Üst kat revaklarına, giriş koridorunun iki tarafında yer alan merdivenlerle çıkılmakta, tuğla-derz dokulu sivri kemer sistemi taş dokulu payelere oturmaktadır. Üst kat revaklarına açılan odalar da birer kapı ve pencere ile revak altına, birer pencere ile de dış cepheye açılırlar. Gene üst kat mekânları birer ocak nişine sahiptirler.
Yapının avlusunda bulunan bir giriş,
Bafkapanı Ham'nın avlusundan bir görünüm.
Yavuz Çelenk, 1993
bodrum katına açılmaktadır. Yapıda avlu cepheleri zemin katta çok değişmiş ise de üst kat avlu cepheleri tuğla-derz ve kesme taş olarak, dış cephelere benzer şekilde örülmüş, bir kirpi saçak bordürü ile de üstten sınırlanmıştır. Yapı malzemesi ile meydana getirilen dokuda süsleme unsuru yer almaz.
Hanın dört yöndeki dış cepheleri de zaman içinde geçirdiği değişiklikler ve onarımlarla farklı bir dokuya sahip olmuşsa da, orijinal kısımlar üç sıra tuğla-derz ve kesme taş doku şeklinde ilk inşaatın cephe özelliklerini günümüze ulaştırmaktadır.
Yay kemerli girişin yer aldığı Hasırcılar cephesinde, diğer cephelerde de devam eden profilli taş silme, yapıyı dışarıdan iki katlı olarak belirler. Giriş açıklığını bir basık kemer daha kavrar, bu kemerin yüzeyi taş dolgu doludur. Bu doku giriş açıklığı kemeri ve profilli bir taş silme ile ayrılmış olup, üst kattaki mekân da diğerlerinden daha büyüktür. Giriş cephesindeki pencereler dikdörtgen taş söveli olup sivri kemerlidirler. Diğer üç cepheyi ifadelendiren pencereler ise zaman içinde değişerek, cephe dokuları gibi bazıları orijinal durumlarını kaybetmiştir.
Yapının üst örtü sistemi de zaman içinde geçirdiği onarımlarla orijinal dış görünümünü kaybetmiştir.
GÖNÜL CANTAY
Dostları ilə paylaş: |