BALTAIİMANI
Rumeli Hisarı'nın kuzeyinde, aynı adı taşıyan derenin Boğaziçi'nde denize döküldüğü yerdeki semt. Adını İstanbul' un fethi sırasında, donanmayı Rumeli Hisarı'nın hemen arkasındaki bu limanda korumaya almış olan II. Mehmed'in kaptan-ı deryası Baltaoğlu Süleyman Bey'den almış olduğu iddia edilir. Eremya Çelebi Kömürciyan 17. yy'da burada bahçeler ve konaklar olduğunu kaydetmiştir. Seriye sicilleri 18. yy'da burada bu adla bilinen bir yerleşim olmadığını kanıtlarken, arazinin II. Bayezid vakfına ait olduğuna dair bir kayıt bulunmaktadır. Ancak sicillerde, seyrek de olsa, bu mahallede olduğuna işaret edilen Paşmakçı Şücaeddin Ma-hallesi'nin adı geçer. Önceleri mesire yeri olan Baltalimam'nın bir Boğaz köyü olarak 19. yy'ın ortasında, hemen kuzeyindeki Boyacıköy(-») ile aynı zamanda geliştiği anlaşılmaktadır. 1798 tarihli bir irade-i seniye ile burada bazı Ermeni ve Rum ailelerin yerleşmesine izin verildiği görülür.
Yörenin bir mesire yeri olarak kullanıldığına dair çok sayıda arşiv belgesi bulunmaktadır. Baltalimam Deresi'nin içinde aktığı vadinin (Fıstıklı. Bağ Tepesi ile Halim Paşa Koruluğu) bir yanım geçmişte geniş bir çayırlık kaplardı. Çayırlığın içinde 300 m kadar uzanan satranç-vari düzende dikilmiş bir ağaçlık vardı. Bu ağaçlığın sonunda, doğa tekrar kendi haline bırakılmış ve bu geçiş noktasına fıstık ağaçlı üç katlı setler yapılmıştı. En alt katta çıkıntı biçiminde bir havuz yer almıştı. 1768'de tamamlanan Hadîka'ya göre III. Selim'in annesi Mihrişah Sul-tan'ın kethüdası Giritli Yusuf Ağa tarafından limanın içindeki büyük çayıra sultan
Dostları ilə paylaş: |