31 Aralık 2000 2.626,000 2,294
Yukarıda belirtilen enflasyon düzeltmesi ile ilgili önemli açıklamalar aşağıda belirtilmiştir.
- Enflasyon düzeltmesi işlemleri 1970 yılından başlayarak uygulanmıştır. 1970 yılından önceki tarihlerde gerçekleşen işlemlerin düzeltilmesinde ise sözkonusu işlemlerin 1970 yılında gerçekleştiği varsayılmıştır.
- Mali tablolar, TL’nin bilanço tarihindeki satın alma gücü esas alınarak hazırlanmıştır.
- Parasal aktifler ve pasifler bilanço tarihindeki değerleri ile ifade edildiğinden enflasyon düzeltmesine tabi tutulmamıştır.
- Cari değerleri ile değerlenen parasal olmayan kalemler, paranın cari satın alma gücü cinsinden ifade edildiklerinden, ayrıca düzeltme işlemine tabi tutulmamıştır.
Varlıkların düzeltilmesi, aktife ilk giriş tarihleri dikkate alınarak yapılmıştır. Amortismana tabi varlıkların düzeltilmesinde, ilgili mevzuat uyarınca yapılmış olan yeniden değerlemenin ilgili varlıklar ve birikmiş amortismanlar üzerindeki etkileri arındırılmıştır.
Özkaynak kalemlerinin düzeltilmesinde, yeniden değerleme değer artış fonu gibi fonların sermayeye ilave edilmesi, ortakların sermayeye katkısı olarak dikkate alınmamış; bu tür fonlar sermayeden indirilmiştir. Yedek akçeler, dağıtılmamış kârlar, hisse senedi ihraç primi, iştirak ve gayrimenkul satış karı gibi yeniden değerleme sonucu oluşmamış tutarların sermayeye ilave edilmesi ortaklar tarafından konulan sermaye olarak dikkate alınmıştır. Gerçekleştirilen düzeltme işlemleri sonucunda ödenmiş sermayede kayıtlı değerine göre oluşan artış tutarı mali tablolarda “Özkaynak kalemlerinin enflasyon muhasebesine göre düzeltmesinden kaynaklanan sermaye yedekleri” olarak özkaynaklar içinde gösterilmektedir.
- Gelir tablosundaki bütün kalemler ilgili düzeltme katsayısı kullanılarak düzeltilmiştir.
- Fiyat endeksinin aylık fiyat değişimlerini gösterecek şekilde yayınlanması nedeniyle, bir ay içinde gerçekleşen tüm işlemler için aynı düzeltme katsayısı kullanılmıştır.
- Enflasyonun Banka’nın net parasal durumu üzerindeki etkisi gelir tablosunda “net parasal pozisyon karı veya zararı” olarak yer almaktadır.
İştirak, bağlı ortaklık ve diğer hisse senetleri net gerçekleşebilir değer veya var ise borsa rayici ile değerlenmiş, borsa fiyatı bulunmayan iştirakler, bağlı ortaklıklar ve hisse senetleri, bunlara ilişkin maliyet bedellerinden, bu kuruluşların oluşturmalarına izin verilen yeniden değerleme değer artış fonu gibi fonların sermayelerine eklenmesi nedeniyle elde edilen tutarlar, kur farkları dahil finansman giderleri indirildikten sonra kalan tutarları dikkate alınarak enflasyona göre düzeltme işlemine tabi tutulmuştur. Yabancı para iştirak, bağlı ortaklık ve diğer hisse senetlerinin düzeltilmiş tutarları yabancı para elde etme maliyetlerinin bilanço tarihindeki değerleme kurlarıyla değerlenmesi ile gösterilmiştir.
Düzeltilmiş tutarların cari değerden fazla olması:
Sabit kıymetler, iştirakler, bağlı ortaklıklar ve diğer hisse senetleri gibi parasal olmayan kalemlerin düzeltilmiş değerlerinin net gerçekleşebilir değerinin üzerinde olması durumunda, değer düşüklüğünün kalıcı veya geçici olması, değer düşüklüğünün oranı gibi kriterler de dikkate alınarak, ilgili varlığın değeri, değer düşüklüğü karşılığı ayrılmak suretiyle net gerçekleşebilir değere veya varsa rayiç değerine düşürülmüştür ve; değer düşüklüğü karşılığı gelir tablosuna yansıtılmıştır. İlgili varlığın rayiç değerinin tespitinde Muhasebe Uygulama Yönetmeliği’nde belirtilen ihtiyatlılık ve önemlilik ilkeleri esas alınmıştır.
Menkul değerler, iştirakler, bağlı ortaklıklar ve bağlı menkul değerler:
Menkul değerler, iştirakler, bağlı ortaklıklar ve bağlı menkul değerlerle ilgili değerleme yöntemleri aşağıdaki 5 no’lu dipnotta açıklanmıştır.
Takipteki alacaklar ve kredi karşılıkları:
Banka, 4389 sayılı Bankalar Kanunu’nun 11. maddesinin 1. ve 12. fıkrası ile 30 Haziran 2001 tarihli 24448 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan “Bankalarca Karşılık Ayrılacak Kredilerin ve Diğer Alacakların Niteliklerinin Belirlenmesi ve Ayrılacak Karşılıklara İlişkin Esas ve Usüller Hakkındaki Yönetmelik” çerçevesinde takipteki alacaklar ve diğer kredileri ile ilgili olarak sırasıyla özel ve genel kredi karşılıkları ayırmaktadır.
Sabit Kıymetler:
Sabit kıymetler TL’nin 30 Eylül 2002 tarihindeki satın alma gücüne göre düzeltilmiş tutarlarıyla gösterilmektedir. Amortisman, sabit kıymetlerin tahmin edilen ekonomik ömürleri üzerinden doğrusal yöntem kullanılarak, sabit kıymetlerin düzeltilmiş değerleri üzerinden ayrılmaktadır. Tahmin edilen ekonomik ömürler aşağıdaki gibidir:
Binalar 50 yıl
Makina, techizat ve taşıtlar 5 yıl
Özel maliyetler 7 yıl
Bilanço tarihi itibariyle aktifte bir hesap döneminden daha az bir süre bulunan varlıklara ilişkin olarak, bir tam yıl için öngörülen amortisman tutarının, varlığın aktifte kalış süresiyle orantılanması suretiyle bulunan tutar kadar amortisman ayrılmıştır.
Yapılan enflasyon düzeltmesi sonucunda ulaşılan tutarların ilgili sabit kıymetin net gerçekleşebilir değerinin üzerinde olması durumunda söz konusu kıymetin değeri net gerçekleşebilir değerine indirilir.
Vergi karşılığı:
Kurumlar Vergisi Kanunu’na uygun olarak (enflasyon düzeltmeleri ve dövize endeksli menkul kıymetlerin değerleme farkları haricindeki) ertelenmiş vergileri de içerecek şekilde, kurumlar vergisi oranı, fon payı dahil olmak üzere %33 olarak uygulanmıştır. Yürürlükte olan vergi mevzuatı uyarınca, enflasyonun Banka’nın net parasal pozisyonu üzerindeki etkisi nedeniyle gelir tablosunda yer alan “net parasal pozisyon zararı” kanunen kabul edilmeyen bir gider olup, vergi hesaplamasında dikkate alınmamaktadır.
Repo ve ters repo:
Tekrar geri alımlarını öngören anlaşmalar çerçevesinde müşterilere satılan menkul kıymetler (“repo”) 1 Şubat 2002 tarihinden itibaren Tek Düzen Hesap Planı’nda yapılan değişikliğe uygun olarak bilanço hesaplarında takip edilmeye başlanmıştır. Buna göre, repo anlaşması çerçevesinde müşterilere satılan devlet tahvili ve hazine bonoları, “Bağlı Menkul Kıymetler” ana kalemi altında “Repoya Konu Edilenler” olarak sınıflandırılmakta ve Banka portföyünde tutuluş amaçlarına göre rayiç değerleri veya iç verim oranına göre iskonto edilmiş değerleri ile değerlenmektedir. Repo işlemlerinden elde edilen fonlar ise pasif hesaplarda ayrı bir kalem olarak yansıtılmakta ve ilgili faiz gideri için reeskont kaydedilmektedir. Geri satım taahhüdü ile alınmış menkul kıymetler (“ters repo”) ise “Bankalararası Para Piyasası ve Ters Repo Alacakları” ana kalemi altında ayrı bir kalem olarak gösterilmektedir. Ters repo ile alınmış menkul kıymetlerin alım ve geri satım fiyatları arasındaki farkın döneme isabet eden kısmı için gelir reeskontu hesaplanmaktadır.
Döviz işlemleri:
Banka’nın yabancı para ile yapmış olduğu işlemler, işlemin yapıldığı günün kurundan Türk lirasına çevrilmiştir. Yabancı para cinsinden olan parasal varlık ve borçlar, bilanço tarihindeki Banka gişe döviz alış kurundan Türk lirasına çevrilmiştir. Yabancı para ile yapılan işlemlerin ve yabancı para cinsinden olan varlık ve borçların çevrilmesi sonucu oluşan kur farkı gelir ve giderleri ilgili dönemin gelir tablosuna kambiyo karı veya zararı olarak yansıtılmıştır.
Gelir ve giderlerin muhasebeleştirilmesi:
Tahsil edildikleri dönemde gelir kaydedilen bazı bankacılık hizmetlerinden alınan komisyonlar dışında tüm gelir ve giderler tahakkuk esasına göre muhasebeleştirilmektedir.
Tahakkuk ve reeskontlar:
Gelir ve gider doğurucu işlemlere ilişkin tahakkuk ve reeskontların ilgili oldukları hesaplar ile birebir ilişkileri kurularak mevzuata uygun şekilde ve alacak ve borçların ilgili olduğu sözleşme hükümlerine uygun olarak muhasebeleştirilmiştir.
Yurtdışı şubelerin konsolidasyonu:
Yurtdışı şubeler, muhasebe politikalarındaki farklılıklar giderilerek, tam konsolidasyon yöntemiyle mali tablolara dahil edilmiştir. Muhasebe Uygulama Yönetmeliği’ne uygun olarak yurtdışı şubelerin bilançoları dönem sonu bilanço değerleme kurları ile, kâr ve zarar cetvelleri ise ortalama kurlar ile Türk lirasına çevrilmektedir. Gelir tablolarının ortalama kurlardan çevrilmesinden kaynaklanan kur farkları bilançoda diğer pasifler içinde yer alan çevrim kur farkları hesabında muhasebeleştirilmektedir.
Kıdem tazminatı karşılığı:
Tek Düzen Hesap Planı’na uygun olarak bilanço tarihinden önceki son beş yıl bazında yapılan istatistiki çalışmalara göre hesaplanarak muhasebeleştirilmektedir.
Cari dönemde muhasebe politikalarında yapılan değişiklikler ve bunun parasal etkileri: Tek Düzen Hesap Planı’nda yapılan değişikliğe uygun olarak 1 Şubat 2002 tarihinden itibaren repo işlemlerine konu olan menkul kıymetler ve repo işlemleri karşılığında sağlanan fonlar ilgili bilanço hesaplarında takip edilmeye başlanmıştır. Bu uygulamanın net kar/zarar etkisi bulunmamaktadır. Değerleme yöntemlerinde yapılan değişiklikler ve bunların parasal etkileri 4 no’lu dipnotta açıklanmıştır.