Council of europe avrupa konseyi avrupa insan haklari mahkemesi



Yüklə 58,92 Kb.
tarix05.03.2018
ölçüsü58,92 Kb.
#43955

COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

İKİNCİ DAİRE

… VE DİĞERLERİ - TÜRKİYE

(Başvuru no. 16858/05, 23953/05, 34841/05, 37166/05, 19638/06 ve 17654/07)

KARAR

STRAZBURG

16 Aralık 2010

İşbu karar AİHS 'nin 44/2 maddesi uyarınca kesinlik kazanacaktır.Ancak, şekle ilişkin değişiklik yapılabilir.

USULİ İŞLEMLER

Davanın nedeni, Türk vatandaşları N.T., F.T., Ş. K., S. K., Ö. T., M. K., İ. Ö. ve H. Ö.'ın ("başvuranlar"), 23 Temmuz 2003 tarihinde, insan Hakları ve Temel Özgürlükleri Korumaya Dair Sözleşme'nin ("AİHS") 34. maddesi uyarınca, Türkiye aleyhine Avrupa insan Hakları Mahkemesi'ne yaptığı başvurudur (başvuru no. 16858/05, 23953/05, 34841/05, 37166/05, 19638/06 ve 17654/07).

OLAYLAR

I. DAVA OLAYLARI

Başvuranlar, sırasıyla 1924, 1932, 1940, 1949, 1946, 1944, 1937 ve 1934 doğumludur ve Türkiye'nin farklı şehirlerinde yaşamaktadır.

Başvuranlar, çeşitli tarihlerde Türkiye'nin, Çanakkale, Şarköy, İzmir, Mudanya ve Seferihisar gibi farklı şehirlerinde deniz kıyısındaki arsaları ve taşınmazları miras yoluyla edinmişler ya da satın almışlardır. Başvuranların bir kısmı, arsaları üzerine evler inşa etmiş ya da ticari işletmeler kurmuşlardır.

Hazine, farklı tarihlerde, yetkili birinci derece mahkemelerinden, başvuranların mülklerinin, kıyı şeridinde yer alıp almadığını karara bağlamalarını istemiştir. Mahkemelerce atanan bir grup bilirkişi, arsaları ve üzerlerinde bulunan binaları incelemiş ve kıyı şeridinde yer aldıklarına karar vermiştir.

Hazine, bilirkişi raporlarında varılan sonucu müteakiben ilgili mahkemeler önünde davalar açmış ve kıyı şeridinde bulundukları gerekçesiyle başvuranların arsalarına ve mülklerine ilişkin tapularının iptalini talep etmiştir.

Birinci derece mahkemeleri, çeşitli tarihlerde, Hazine'nin talebini onaylamıştır. 23953/05, 37166/05, 19638/06 ve 17654/07 no' lu başvurularda, başvuranların tapularını tamamen iptal ederken, diğer iki başvurudaki tapuları kısmen iptal etmiştir. Mahkemeler, kararlarında, iç hukuka göre (1990 tarihli Kıyı Kanunu) kıyıların özel mülkiyete tabi olamayacağı ve bu nedenle, başvuranların hüsnüniyetle (bona fıdes) hareket etmiş ya da arsaların üzerine bina inşa etmiş olmalarını gerekçe olarak gösteremeyecekleri sonucuna varmıştır.

Başvuranların, söz konusu kararlara itirazı, Yargıtay tarafından reddedilmiştir. Başvuranların bazılarının, kararın düzeltilmesi yönündeki talepleri de reddedilmiştir.

23953/05 no' lu başvuruda başvuran, söz konusu arsa üzerindeki dört dükkânın mülkiyetini kaybettiği ve bu dükkânların yıkıldığı gerekçesi ile Şarköy Asliye Hukuk Mahkemesi önünde tazminat davası açmıştır. 28 Ekim 2003'te Şarköy Asliye Hukuk Mahkemesi, devletin söz konusu mülk tapusunun iptalinden (inter alia) kaynaklanan zarar için sorumlu olmadığı gerekçesi ile başvuranın açtığı davayı reddetmiştir. Başvuran itiraz etmiştir. Yargıtay, 24 Eylül 2004 tarihli kararı ile söz konusu kararı onaylamıştır. Başvuranın, kararın düzeltilmesi yönündeki talebi, 17 Mart 2005'te Yargıtay tarafından reddedilmiştir.

Altı başvurana ilişkin detaylar, aşağıdaki çizelgede görülmektedir:

Başvuru numarası ve tarihi

Başvuranların isimleri

Mahkeme adı ve karar tarihi

Yargıtay nihai karar tarihi

Yargıtay nihai kararının tebliğ tarihi

16858/05 (15.4.2005)

"N.T. S. F.T.

26.12.2003 (Çanakkale Asliye Hukuk Mahkemesi)

15.9.2004

20.10.2004

23953/05 (6.6.2005)

Ş. K.

28.10.2003(Şarköy Asliye Hukuk Mahkemesi)

17.3.2005

19.4.2005

34841/05 (2.9.2005)

S. K.

28.10.2004 (İzmir Asliye Hukuk Mahkemesi)

16.6.2005

8.7.2005

37166/05 (30.9.2005)

Ö.T.

4.7.2005

(Mudanya Asliye Hukuk Mahkemesi)

13.6.2005

23.6.2005

19638/06 (29.4.2006)

M.K.

25.3.2004 (Mudanya A Asliye Hukuk Mahkemesi)

16.11.2005

31.1.2006

17654/07 (10.4.2007)

İ.Ö. H. Ö.

3.6.2003 (Seferihisar Asliye Hukuk Mahkemesi)

26.12.2005

16.10.2006

HUKUK

AİHM, benzer olmaları nedeniyle başvuruları birleştirmeyi uygun görmüştür.

I. 1 NO'LU PROTOKOL'ÜN 1. MADDESİNİN İHLAL EDİLDİĞİ İDDİASI

Başvuranlar, yetkili makamların 1 No' lu Protokol'ün 1. maddesini ihlal edecek şekilde kendilerini, tazminat ödemeden mülklerinden mahrum bıraktıklarından şikâyetçi olmuştur.

A. Kabuledilebilirlik

1. Altı ay kuralının gözetilmesi

Hükümet, 16858/05, 23953/05 ve 17654/07 no' lu başvuruların, AİHS' nin 35/1 maddesinde öngörülen altı aylık süreye uyulmaması nedeniyle reddedilmesi gerektiğini kaydetmiştir. Yargıtay kararları, 7 Ekim 2004, 27 Mayıs 2002 ve 16 Ekim 2006'da ilgili kâtipliklere geri gönderilmiştir.

Başvuranlar, Hükümet'in iddialarına itiraz etmiştir.

AİHM, 16858/05 no' lu başvuruda, ilk derece mahkemesi kararma ilişkin hâkimin imzaladığı resmi bir yazı bulunduğunu ve kâtipliğin, kararın başvuranlara 20 Ekim 2004'te tebliğ edildiğini kaydettiğini gözlemler. Başvuranlar, başvurularını 15 Nisan 2005'te yapmışlardır. Dolayısıyla, AİHM söz konusu başvurunun, altı aylık süre içerisinde yapıldığı sonucuna varmaktadır.

AÎHM, 23953/05 no' lu başvuruda, tapu iptaline ilişkin kararın, kâtipliğe 27 Mayıs 2002'de geri gönderildiğini gözlemler. Ancak başvuran, mülkiyetine ilişkin tapunun iptalini müteakiben mülkiyet kaybı ve kendisine ait dört dükkânın yıkılması nedeniyle tazminat davası açmıştır. İlgili takibat, Yargıtay'ın başvuranın, kararın düzeltilmesine ilişkin talebini reddettiği 17 Mart 2005'te sona ermiştir. AİHM, Hükümet'in benzer bir itirazının, N.A. ve Diğerleri/Türkiye davasında AİHM tarafından reddedilmiş olduğunu hatırlatır ((karar), no. 37451/97, 14 Ekim 2004). AİHM, mevcut davada farklı bir sonuca varmak için gerekçe görmemektedir.

AİHM, 17654/07 no' lu başvuruda, Yargıtay kararının 19 Ocak 2006'da birinci derece mahkemesi kâtipliğine gönderildiğini gözlemler. Bununla birlikte, Hükümet tarafından AİHM' ye sunulan kararda, başvuranların yasal temsilcisinin, 16 Ekim 2006'da bir nüshasını aldığı kaydedilmiştir. Müteakiben, 10 Nisan 2007'de başvuruyu AİHM' ye sunmuştur. Kararın
başvuranlara, kararın üzerinde kaydedilen tarihten farklı bir tarihte tebliğ edildiğini gösteren bir bildiri mevcut olmadığı için AİHM, başvurunun altı




aylık süre içerisinde yapılmış olduğu sonucuna varmıştır (bkz. Kutluk ve Diğerleri/Türkiye, no. 1318/04, 21. paragraf, 3 Haziran 2008)

AİHM, yukarıda kaydedilenler ışığında, Hükümet'in altı ay kuralına ilişkin ön itirazını reddeder.

2. İç hukuk yollarının tüketilmesi

Hükümet, başvuranların yerel hukukta mevcut olan idari ve medeni hukuk yollarını gerektiği gibi tüketmemeleri nedeniyle iç hukuk yollarını tüketmediklerini kaydetmiştir.

Başvuranlar, Hükümet'in iddialarına itiraz etmiştir.

AİHM, önceki davalarda Hükümet'in benzer ön itirazlarını incelemiş ve reddetmiş olduğunu yineler (bkz., Abacı/Türkiye, no. 33431/02, paragraflar 11-18, 7 Ekim 2008; Asfuroğlu ve Diğerleri/Türkiye, no. 36166/02, 36249/02, 36263/02, 36272/02, 36277/02, 36319/02, 36339/02 ve 38616/02, 15. paragraf, 27 Mart 2007; Turgut ve Diğerleri/Türkiye, no. 1411/03, 80. paragraf, 8 Temmuz 2008). AİHM, mevcut davada vardığı sonuçtan farklı bir sonuca varmak için gerekçe görmemektedir. Dolayısıyla, Hükümet'in iç hukuk yollarının tüketilmemesine ilişkin ön itirazını reddeder.

AİHS' nin 35. maddesinin 3. paragrafı çerçevesinde şikâyetin dayanaktan yoksun olmadığını kaydeden AİHM, ayrıca başka açılardan bakıldığında da kabuledilemezlik unsuru taşımadığını tespit eder. Bu nedenle başvuru, kabuledilebilir niteliktedir.

B. Esas

Hükümet, Anayasa'ya göre, kıyı şeridinin devlete ait olduğunu ve özel mülkiyet haline getirilemeyeceğini ileri sürmektedir. Tapuların, kanuna aykırı şekilde başvuranlar adına kaydedildiğini ve yasadışı işlemin, ulusal mahkemelerce düzeltildiğini ileri sürmüştür.

Başvuranlar, Hükümet'in iddialarına itiraz etmiştir.

AİHM, birçok kere benzer davaları incelemiş ve hüsnüniyetle alınan ancak daha sonra tazminat ödenmeksizin devlet mülkiyetine geçen tapuların iptali hususunda 1 No' lu Protokol'ün 1. maddesinin ihlal edildiğini tespit etmiştir (bkz. Abacı; N.A. ve Diğerleri/Türkiye, no. 37451/97, AİHM 2005-X; Doğrusöz ve Aslan, paragraflar 26-32; ve Aslan ve Özsoy/Türkiye, no. 35973/02 ve 5317/02, 21. paragraf, 30 Ocak 2007). AİHM, mevcut davada vardığı sonuçtan farklı bir sonuca varmak için gerekçe görmemektedir.

Dolayısıyla, 1 No' lu Protokol’ün 1. maddesinin ihlal edildiği sonucuna varır.




II. AİHS'NİN 6/1 VE 14. MADDELERİNİN İHLAL EDİLDİĞİ İDDİASI

Başvuranlar, AİHS' nin 6/1 maddesi uyarınca ayrıca yerel mahkeme kararının haksız, önyargılı, yeterince gerekçelendirilmemiş ve hem yerel hem uluslararası hukuk hükümlerine aykırı olduğu konusunda şikâyetçi olmuşlardır. 37166/05 numaralı başvuruda, başvuran, ayrıca, 14. madde uyarınca, Türkiye kıyı şeridinin başka yerlerinde bulunan çok sayıda diğer taşınmazın tapularının iptal edilmediğini iddia etmiştir.

Hükümet bu iddialara karşı çıkmıştır.

Kendisine sunulan delilleri inceleyen AİHM söz konusu hükümlerin ihlal edildiğine dair bir husus tespit etmemiştir. Başvurunun bu kısmının, AİHS' nin 35. maddesinin 3. ve 4. paragrafları uyarınca, açıkça dayanaktan yoksun olduğu ve reddedilmesi gerektiği kararını vermiştir.

III. AİHS'NİN 41. MADDESİNİN UYGULANMASI

Sözleşme'nin 41. maddesine göre "Mahkeme işbu Sözleşme ve protokollerinin ihlal edildiğine karar verirse ve ilgili Yüksek Sözleşmeci Tarafın iç hukuku bu ihlali ancak kısmen telafi edebiliyorsa, Mahkeme, gerektiği takdirde, hakkaniyete uygun bir surette, zarar gören tarafın adil tatminine hükmeder."

AÎHM, 19638/06 numaralı başvuruda, başvuranın adil tatmin taleplerinin bir kısmının on günlük bir gecikme ile yapıldığını, ayrıca başvuranın ek belgeler sunmak üzere sürenin bir ay daha uzatılmasını talep ettiğini kaydetmiştir. Daire Başkanı, Mahkeme İç Tüzüğü'nün 60/3 maddesi uyarınca, AİHM' nin değerlendirmesi için bu ön görüşleri dava dosyasına dâhil etmeye; ancak, başvuranın süre uzatma talebini reddetmeye karar vermiştir. Buna göre, daha sonra sunulan belgeler dava dosyasına dâhil edilmemiştir.

A. Tazminat

Başvuranlar maddi ve manevi tazminata ilişkin farklı taleplerde bulunmuşlardır.

Hükümet, asılsız ve aşın oldukları gerekçesiyle talep edilen miktarlara karşı çıkmıştır.

AİHM, tespit edilen ihlalin temelinin mülkiyetin alımında kanuna aykırılık değil de tazminat yokluğu olması durumunda, tazminatın mülkiyetin tam değerini yansıtmasının gerekli olmadığını yinelemiştir (bkz., N.A. ve Diğerleri- Türkiye (adil tatmin), no. 37451/97, 9 Ocak 2007; I.R.S. ve Diğerleri - Türkiye (adil tatmin), no. 26338/95, 31 Mayıs 2005). AİHM, dolayısıyla, başvuranın tazminat almaya ilişkin haklı beklentilerini karşılayacak genel bir miktar belirlenmesini uygun bulmuştur (bkz., Scordino - İtalya (no. l) [BD], no.

36813/97; Stornaiuolo - İtalya, no. 52980/99, 8 Ağustos 2006; yukarıda anılan Doğrusöz ve Aslan).

AİHM, başvuranlar tarafından kendisine sunulan ve tartışma konusu arsaların değerlerini tayin eden çeşitli bilirkişi raporlarını dikkate almıştır. AİHM, başvuranların kar kaybına ilişkin taleplerini spekülatif oldukları gerekçesiyle reddetmiştir (bkz., yukarıda anılan Aslan ve Özsoy). AİHM, geri kalana ilişkin olarak, hakkaniyet temelinde karar vererek, başvuranlara, maddi tazminat olarak aşağıda belirtilen miktarların ödenmesine karar vermiştir:



Başvuru numarası

Başvuranın adı

Kayıp

Miktar

16858/05

"N.T. S. F.T.

Arsa

Ortaklaşa 4.000 Euro

23953/05

Ş. K.

Arsa + bina (ticari kuruluş)

70.000 Euro

34841/05

S. K.

Arsa + bina

65.000 Euro

37166/05

Ö.T.

Arsa + bina (ticari kuruluş)

70.000 Euro

19638/06

M.K.

Arsa + bina

65.000 Euro

17654/07

İ.Ö. H. Ö.

Arsa + bina

Ortaklaşa 65.000 Euro

AİHM, başvuranların manevi tazminat talebine ilişkin olarak, mevcut dava koşullarında, ihlal tespitinin yeterli adil tatmin oluşturduğu kararını vermiştir (bkz., yukarıda anılan Doğrusöz ve Aslan).

B. Yargılama masraf ve giderleri

Başvuranlar, ayrıca, yerel mahkemelerde ve AİHM' de yapılan mahkeme masraflarına ilişkin olarak farklı taleplerde bulunmuşlardır.

Hükümet, iddia edilen avukatlık ücreti veya mahkeme masraflarım desteklemek üzere başvuranlar tarafından hiçbir güvenilir delil sunulmadığını ileri sürerek bu taleplere karşı çıkmıştır. Ayrıca talep edilen miktarların aşın olduğunu eklemiştir.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihadına göre, başvuran, ancak mahkeme masraflarının zorunlu olarak ve gerçekten yapıldığı ve miktarının makul olduğu kanıtlandığı durumda mahkeme masraflarının ödenmesi hakkına sahiptir (bkz., Sawicka - Polonya, no. 37645/97, 1 Ekim 2002).

AİHM, başvuranların bir kısmı tarafından sunulan ve yargılama masraf ve giderlerini belirten çeşitli belgeleri dikkate almıştır. Buna göre ve hakkaniyete uygun olarak, AİHM, başvuranlara, yargılama masraf ve giderleri olarak aşağıdaki şemada yer alan miktarların ödenmesine karar vermiştir. Ancak, AİHM, yalnızca ilgili Baronun ücretler tarifesine atıfta bulunan ve bunun dışında taleplerine ilişkin bir belge sunmayan başvuranlara bu başlık altında tazminat ödenmemesi kararını vermiştir (bkz., Balçık ve Diğerleri - Türkiye, no. 25/02, 29 Kasım 2007).

Başvuru numarası

Başvuranın adı

Miktar

16858/05

"N.T. S. F.T.

Tazminat yok

23953/05

Ş. K.

2.260 Euro-

34841/05

S. K.

Tazminat yok

37166/05

Ö.T.

1.000 Euro

19638/06

M.K.

Tazminat yok

17654/07

İ.Ö. H. Ö.

Ortaklaşa 1.000 Euro

C. Gecikme faizi

Gecikme faizi Avrupa Merkez Bankası'nın marjinal kredi kolaylıklarına uyguladığı orana üç puanlık bir artış eklenerek belirlenecektir.

BU GEREKÇELERE DAYANARAK, AİHM OYBİRLİĞİ İLE

1. Başvuruları birleştirmeye;

2. 1 No.lu Protokol’ün 1. maddesi uyarınca olan şikâyetin kabuledilebilir; geri kalan şikâyetlerin kabuledilemez olduğuna;

Her davada 1 No.' lu Protokol'ün 1. maddesinin ihlal edildiğine;

Başvuranların maruz kaldığı her türlü manevi zarar için ihlal tespitinin başlı başına yeterli tazminat teşkil ettiğine;

5. a) AİHS' nin 44. maddesinin 2. paragrafı gereğince kararın kesinleştiği tarihten itibaren üç ay içinde, tabi olabilecek her türlü vergi ile birlikte Savunmacı Hükümet tarafından başvuranlara maddi tazminat olarak aşağıdaki miktarların ödenmesine;

i. 16858/05 numaralı başvuru, N. T. ve S. F. T.'na, ortaklaşa, 4.000 Euro (dört bin Euro);
ii. 23953/05 numaralı başvuru, Ş. K.'a, 70.000 Euro (yetmiş bin Euro);

iii. 34841/05 numaralı başvuru, S. K.'ye, 65.000 Euro (altmış beş bin Euro);
iv. 37166/05 numaralı başvuru, Ö. T.'e, 70.000 Euro (yetmiş bin Euro);
v. 19638/06 numaralı başvuru, M. K.'a 65.000 Euro (altmış beş bin Euro);

vi.17654/07 numaralı başvuru, İ. Ö. ve H. Ö.'a, ortaklaşa, 65.000 Euro (altmış beş bin Euro);

b) Aynı üç aylık süre içinde, Savunmacı Hükümet tarafından başvuranlara yargılama masraf ve giderlerine karşılık, tabi olabilecek her türlü vergi ile birlikte, aşağıdaki miktarların ödenmesine;

i. 23953/05 numaralı başvuru, Ş. K.'a, 2.260 Euro (iki bin iki yüz altmış Euro),
ii. 37166/05 numaralı başvuru, Ö. T. 'e, 1.000 Euro (bin Euro);

iii. 17654/07 numaralı başvuru, İ. Ö. ve H. Ö. 'a, ortaklaşa, 1.000 Euro (bin Euro);

c) Bu miktarların ödeme tarihindeki döviz kuru üzerinden Yeni Türk Lirası'na çevrilmesine;

d) Söz konusu sürenin bittiği tarihten itibaren ödemenin yapılmasına kadar, Avrupa Merkez Bankası’nın o dönem marjinal kredi kolaylıklarına uyguladığı faiz oranının üç puan fazlasına eşit oranda faiz uygulanmasına;

6. Adil tatmine ilişkin diğer taleplerin reddine
KARAR VERMİŞTİR.

İşbu karar İngilizce olarak hazırlanmış ve AİHM İç Tüzüğü'nün 77. maddesinin 2. ve 3. paragrafları gereğince 16 Aralık 2008 tarihinde yazılı olarak bildirilmiştir.

Zabıt Kâtibi Başkan


Yüklə 58,92 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin