Draft V. 1 -savunma


Sahte Olarak Düzenlendiği İddia Edilen Faturalarla İlgili Vergi Miktarı Koza Grubunun Aynı Yılda Ödediği Kurumlar Vergisinin Sadece Yüzde 0,05’i kadardır



Yüklə 1,43 Mb.
səhifə158/195
tarix09.01.2022
ölçüsü1,43 Mb.
#93387
1   ...   154   155   156   157   158   159   160   161   ...   195
Sahte Olarak Düzenlendiği İddia Edilen Faturalarla İlgili Vergi Miktarı Koza Grubunun Aynı Yılda Ödediği Kurumlar Vergisinin Sadece Yüzde 0,05’i kadardır.

Vergi müfettişi raporunda, yukarıda tam alıntı yaparak gösterdiğimiz üzere sahte olduğu iddia edilen faturaların düzenlenme amacının özetle daha az vergi ödemek olduğunu iddia etmektedir.
Sözü edilen faturaların kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınmaması ve ve vergiden düşülmesi sebebiyle üç yılda (2011, 2012 ve 2015) gider yazılacak tutar 2.061.000 TL olup, bu da yaklaşık 412.000 TL daha az kurumlar vergisi ödenmesi sonucunu doğurmuştur. Aynı üç yılda 287 milyon TL vergi ödeyen bir şirketin bu tutarın sadece % 0,14’ü (on binde 14) oranında bir tutarı ödememek için sahte belge düzenlemek gibi suç teşkil eden ve şirketin itibarını yerle bir edecek bir fiili işlemeye tevessül etmesi hayatın olağan akışına hiçbir şekilde uymamaktadır. O halde böyle itibarlı ve kurumsal bir şirketin iddia edilen fiili işlemesi için en küçük bir sebep gösterilemeyeceği herkesçe kabul edilecek bir gerçektir.
Aynı şekilde 2013 hesap dönemine ilişkin olarak 2016-A-1707/48 sayılı Vergi Suçu Raporunda Koza Altın AŞ’nin vergi avantajından faydalanmak ve daha az vergi ödemek amacıyla Vakfa sahte belge düzenlediği iddia edilmektedir. Bu şekildeki fatura toplamı yaklaşık 313.000 TL’dir. Bu tutarın Koza Altın’a sağlamış olduğu “vergi avantajı” yaklaşık 63.000 TL’dir. Raporların ilgili olduğu 2011, 2012, 2013 ve 2015 yıllarında 317 Milyon TL vergi ödeyen bir şirketin 63.000 TL vergi ödememek için bağış yapmak üzere zaten satın aldığı gıda maddelerini Vakfa teslim etmeyip sahte belge düzenleyerek en az 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılacak bir suçu işlemeye tevessül etmesi düşünülemez.
Vergi müfettişi raporunda, gıda yardımları kapsamında müvekkilimizin vakfa bağışladığı gıda maddelerine ilişkin olarak düzenlediği faturaların sahte olduğu iddiasını söz konusu gıda maddelerinin Vakfa hiç teslim edilmemesi olarak göstermektedir. Şunu ifade etmek gerekir ki, vergi müfettişi söz konusu gıda maddelerinin müvekkilimiz tarafından satın alınmadığını iddia edememektedir. Bilakis Vergi suçu Raporunun 3 üncü sayfasında “üçüncü kişilerden satın aldığı gıda maddelerini” ibaresiyle bu maddelerin gerçekten satın alındığını teyid etmektedir. Bunun yanında, müvekkilimizin gerçekten satın aldığı gıda maddelerinin yardıma ihtiyacı olan kişilere teslim edilmediğini de iddia edememektedir. Müfettişin iddiası sadece gıda maddelerinin Vakfa teslim edilmediği hususuna inhisar etmektedir. Bunun da amacının mevzuatın öngördüğü usule uyulmuş gibi göstererek vergi avantajından faydalanma olduğu ifade edilmektedir ki bu vergi avantajından da faydalanılmadığını bizzat raporunda ifade etmektedir. O halde, gerçekten satın aldığı ve ihtiyaç sahiplerine dağıttığı gıda maddeleri için sahte fatura düzenleyerek Vakfa teslim edilmiş gibi gösterilmesinin hiçbir makul gerekçesi bulunmamaktadır.
Vergi Suçu Raporunda ve eki Vergi Tekniği Raporunda Koza Altın AŞ tarafından gıda maddelerinin teslim edilmediği yargısına dayanak olarak şirket yetkililerinin ifadeleri gösterilmektedir (2017-A-1707/35 sayılı Vergi Tekniği Raporu Sayfa 90). Ancak vergi incelemesi tutanağının alındığı 10.02.2017 tarihinde şirketi temsile yetkili olduğu anlaşılmakla birlikte, inceleme dönemlerinde (2011 ilâ 2015) değil şirketi temsile yetkili olmak şirketin çalışanı dahi olmayan Salih Güzel ve Serhat Ödük isimli şahısların beyanlarından hareketle Koza Altın AŞ bünyesinde inceleme dönemlerinde sahte belge düzenleme fiilinin işlendiğini iddia etmek hukuka aykırıdır. Bilindiği üzere Vergi Usul Kanununun 143 üncü maddesine göre vergilendirme ile ilgili olaylar ve hesap durumları inceleme tutanaklarıyla tespit ve tevsik olunabilir. Nitekim kurum yetkilisinin mezkûr ifadesinin yer aldığı 10.02.2017 tarihli tutanağın başında da işbu tutanakta yer alan hususların ispatlama vasıtası olduğunun temsilcilere açıklandığı ifade edilmektedir. Bu itibarla, suç teşkil eden fiillerin işlendiği dönemlerde şirkette dahi çalışmayan, dolayısıyla maddi olaylarla ilgili bilgi sahibi olmalarının düşünülemeyeceği kişilerin ifadesinin ispatlama vasıtası olarak kullanılması kabul edilemez.
Kaldı ki bu kişiler de ifadelerinde yer alan Şirket tarafından gıda maddelerinin teslim edilmediği, teslime dair muhtarlar tarafından bizzat imzalanmış teslim tutanaklarının zorla imzalatıldığı bilgisinin kaynağını “işletme çalışanlarından aldığımız bilgiye göre” gibi son derece soyut, hiçbir somut veri içermeyen bir ifadeyle tanımlamaktadır. Bu itibarla kurum yetkililerinin ifadelerinin ispat vasıtası olarak kullanılması bu yönden de hukuki sakatlık içermektedir.
Diğer taraftan Koza Altın AŞ tarafından satın alındığı kesin olan gıda maddelerinin Vakfa teslim edilmediği iddiası bağışların yapıldığı köylerin muhtarlarının beyanlarına da dayandırılmaktadır. Şunu ifade edelim ki, teslim tutanaklarının altında kendi imzaları olan muhtarların yardım aldıklarını kendi imzaları ile kabul etmelerinden sonra bu defa yardım almadıklarını ifade ettikleri beyanları Koza Altın’ın eski yönetimi tarafından işten atılmış, kayyım atanmasından sonra ise tekrar işe alınarak yükseltilmiş olan ve eski yönetime açıkça husumet besleyen Adnan Günaydın isimli şahıs tarafından düzenlenmiştir. Şirket yetkililerini suçlayan diğer eski bir çalışan olan Ersan Yar adlı şahıs ise muhtarların beyanının tam tersini iddia etmektedir. Şöyle ki; muhtarların bu yardımları aldıklarını kendi gözleri ile gördüğünü, muhtarların şahsi servetlerinde artışların olduğunu bildiğini açıkça ifade etmektedir. Bu durumda muhtarların zamanında yardımları aldıkları fakat bunun kayıtlarına yansıtmayarak Kaymakamlık denetiminden kaçırdıkları, bunun tespit edilmesinden sonra Adnan Günaydın’ın baskısı ile kendilerini kurtarmak için yardım almadıklarını ifade ettikleri anlaşılmaktadır. Çünkü Koza Altın tarafında bulunan makbuzların hepsi eksiksizdir ve mali defterlere işlenmiş durumdadır.
Dolayısıyla, gıda maddelerinin teslim edildiğine dair tutanakları bizzat imzalayan ancak daha sonra inkâr eden, tutanakların zorla imzalatıldığını ifade eden muhtarların beyanları raporda esas alınırken, aksine bağışların aslında alındığını söyleyen kişinin ifadesi dikkate alınmamıştır. Üstelik bu beyanın sahibi olan Ersan Yar da müvekkillerimizi suçlayan bir kişidir. Diğer bir ifadeyle onların lehlerine ifade vermek gibi bir kaygısı bulunmamaktadır.



  1. Yüklə 1,43 Mb.

    Dostları ilə paylaş:
1   ...   154   155   156   157   158   159   160   161   ...   195




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2025
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin