Diadectes, fosillerine Kuzey Amerika'daki Alt Permiyen Dönem (Permiyen Dönem y. 280-225 milyon yıl önce) kayaçlarında rastlanan, soyu tükenmiş amfibyum cinsi. Oldukça tartışmalı bir takım olan Seymouria- morpha içinde sınıflandırılan Diadectes, hem sürüngenlere, hem de ilkel amfibyumlara benzeyen özellikler taşır. Uzunlukları 2 m'yi bulabilen bu hayvanların, güçlü bacak kemikleri, omuz ve kalça kemerleri, omur-eski kara otçullarından biri olduğu ve daha uzun olan ön dişleriyle bitkileri kesip, daha kısa olan yan dişleriyle de çiğnediği sanılmaktadır. Ayrıca bak. Seymouria.
Diadokhos (photîkelİ) (ü. 5. yy), 451'de toplanan Khalkedon (Kadıköy) Konsili'nin tanımladığı Hıristiyan öğretisini uzlaşmaz biçimde savunan Photike (Epeiros bölgesi, Yunanistan) piskoposu. Çilecilikle ilgili yazılan gerek Doğu'da, gerek Batı'da ruhani yaşam biçimini etkilemiştir.
Diadokhos'un yaşamı konusunda bilinen az sayıda aynntı, birkaç yerde ondan söz eden Bizanslı tarihçilerden kaynaklanır. 9. yüzyılda Khalkedon Konsili'yle ilgili bir metinde Photios, Diadokhos'un İsa'nın tek ve tanrısal bir doğası olduğunu ileri süren Monofizit Öğretiyi nasıl çürüttüğünü anlatır. Diadokhos'un İsa'nın ikili doğasını (beşeri ve tanrısal) vurgulayan öğretiyi savunduğu, 457'de Doğu Roma imparatoru I. Leon'a yazdığı mektupla da kanıtlanır. Doğulu piskoposlann da imzaladığı bu mektupta iskenderiyeli Monofizitlerin, Khalkedon öğretisini savunan din adamlarına kıyım uyguladığı anlatılır. 5. yüzyıl sonlarında Vita piskoposu Victor'un kaleme aldığı Historia persecutionis Vandalorum (Vandal Zulmünün Tarihi) adlı vakayinamede, Diadokhos'un öğretisi övülür ve yağmacı Vandalların Diadokhos'u kaçırarak Kartaca'ya götürdükleri aktanhr. Diadokhos büyük olasılıkla Kartaca'da ölmüştür.
5. yüzyıl Hıristiyan mistisizminin öncülerinden Evagrios Pontikos'un öğrencisi olan Diadokhos, başyapıtı Hekaton Kephalaia Gnostika'da (Bilginin Yüz İlkesi) çileciliğin Yunanistan ve Mısır'daki başlıca yönlerini aydınlatır. Yapıtın işlediği temel savlar, insanın Tanrı'nın suretinde yaratıldığı ve günahkâr kişinin, Tanrı'nın kayrası, kendi özgür iradesi, tutkulanna egemen olması ve sevgiye dayalı tefekkür yoluyla yeniden doğruluğa erişeceğidir. Hekaton Kephalaia, 431'de toplanan Ephesos (Efes) Konsili'nin mahkûm ettiği ve ilk günah yüzünden insan ruhuna yerleşen şeytanın ancak durmadan dua ederek kovulabileceğini öne süren Euk- hites (Yunanca eukhe; "dua") akımını da eleştirir. Diadokhos, bu akımın çileci apat- heia (duyumsamazlık) ilkesini tinsel hareketsizlik biçiminde yozlaştırmasına karşı çıkar. Gönül cömertliğine ulaşabilmek için bedene aşırı eziyet etmeyi reddeden Diadokhos, ölçülü bir çileci eğitim programı önerir. Hıristiyan öğretisinin tefekkür temeline dayanması, yasal uğraşların bir uzantısı durumuna düşmemesi gerektiğini savunur.
ga ve kaburgalarla desteklenmiş sağlam bir iskelet yapıları vardır; kafatasları ise oldukça yüksek ve kısadır. Kesici olmayan küt uçlu dişlerine bakılarak, Diadectes'in en
Hekaton Kephalaia Bizans-Rum çileci geleneğini ve 16. yüzyıl İspanyol mistisizmini derinden etkiledi. Ayrıca 18. yüzyılda gerek mistik deneyime verdiği önem "Göğe Yükselme Üzerine Vaaz"da da görülüyordu. Diadokhos, Horasis (Görüş) ve Katekhesis (Yönerge) adlı yapıtlannda Hıristiyan mistisizminin panteist yorumunu ele aldı.
Diageynyolar, eskiden, bugünkü ABD- Meksika sınınnın iki yanında kalan Califor- nia ile Baja California'daki (Aşağı Califor- nia) geniş alanlarda yaşayan ve Yuman dilini konuşan Amerika Yerlileri. Adlarını yörede kurulan San Diego Misyon Evi'nden almışlardır.
Diageynyo kültürü, kuzey komşuları Lui- seynyolar ile Mohaveler gibi doğudaki öbür Yuman topluluklarının kültürleriyle bazı benzerlikler taşıyordu {bak. Yumanlar). Toplumsal örgütlenmeleri ise soya dayalıydı. Her soyun kendine özgü bir yerleşim bölgesi vardı. Soy başkanları törenleri yönetirdi. Kıyıda yaşayan Diageynyoların başlıca besin kaynağı balık ve yumuşakçalardı. İç kesimlerdeki Diageynyolar ise tarımla uğraşırdı. Evleri çalı ve topraktan yapılmış bir çatı ile bu çatıyı tutan direklerden oluşurdu. Ayrıca sazlardan sepet örer ve çanak çömlek yaparlardı.
Dinsel âdetlerinin çoğu Luisenyolarınki- lere benzemekle birlikte, dünya görüşleri farklıydı. Luisenyoların mistik olmalarına karşılık, Diageynyolar yaşamın gerçek ve görünür yanlarıyla ilgileniyordu.
Topraklarına misyonerlerin girdiği öteki Çalifornia Yerlileri gibi Diageynyolar da İspanyol Fransisken rahiplerinin Hıristiyan- laştırma çabalanna karşı direndiler. Hıristiyanlık Diageynyolar arasında fazla yaygınlaşmada Günümüzde San Diego yakınındaki topluluklar içinde Diageynyo asıllı 700 kadar Yerli yaşamaktadır.
Dostları ilə paylaş: |