Üçüncüsü ise yaşanan dönüşümlerin gerek özel kesimde, gerek kamu kesiminde güçlü aktörler eliyle gerçekleştirilmekte olmasıdır. Bu dönüşümün kamusal aktörleri olan Büyükşehir Belediyeleri ve TOKİ olağanüstü yetkilerle donatılmıştır. Tabii ki bu olağanüstü yargısına, demokratik hukuk devletlerinin pratikleriyle mukayese edildiğinde ulaşılmaktadır . Özel kesim aktörleri ise büyük özel kesim kuruluşlarıdır. Bunların önde gelenleri gayri menkul yapı ortaklıklarıdır. Bu kesim içinde bulunanların listesini tamamlamak için iktidara yakınlığını kullanarak yükselen bir kesimin varlığını da eklemek gerekir.
Tükiye’deki pratiğin farklılığının dördüncü nedeni Türkiye’de siyasal kültürün iktidar olmayı otoriter/totaliter bir bakışla büyük ölçüde özdeşleştirmekte olmasıdır. İktidar olanın başarısının sorunların çözümünde oydaşma oluşturmaya bağlı olduğu konusundaki anlayış, Türkiye’nin siyasal kültüründe yeterince ağırlık kazanmamış olduğu için dönüşüm konusunda alınan kararlar şeffaf olamamakta, katılımcı pratiklere açık hale gelememektedir.