Bu çerçevede bir başka zaaf da şudur: İnsanları koparıp alıyoruz, bunlara profesyonel muamelesi yapıyoruz. Bu, insanların kusurlarının daha ciddi yeşermesine, sınıf dışı eğilimlerinin güçlenmesine, buna müdahale ettiğimiz ölçüde ise yer yer gerilimlere yol açabiliyor. Bu politikayı tümüyle terketmeliyiz. Özel teknik görevler çerçevesinde görevlendireceğimiz kadro potansiyelleri olabilir. Ama bu istisna olmalıdır.
Semtlerde kazandığımız güçleri fabrikalara yönlendirme politikası izliyoruz. Temel kaygılarıyla bu doğru bir politikadır. Ama bu insanlar bir dönüşümü henüz yaşamadıkları ölçüde, ya fabrikaya girip çalışmıyorlar, bu bir sıkıntı alanına dönüşüyor. Ya da herşeye rağmen gidiyorlar, ama verimli bir çalışma örgütleyemedikleri ölçüde, moralleri bozulabiliyor ve ilişkilerimiz bir başka noktadan gerilime giriyor. Bunları kazanmak, kadrolaştırmak ve siyasal sınıf çalışmasının ihtiyaçları çerçevesinde harekete geçirmek kaygısı elbette terkedilmemelidir. Ama hazır olmayan güçlerin süreçlerini zora sokacak pratik uygulamalardan da mümkün mertebe kaçınılmalıdır. Örneğin, biz bugün genel siyasal faaliyetimizin zayıflığının gerisinde güç sınırlılığımızın yattığını söylüyoruz. Semt güçlerini pekala işçi-emekçi semtlerine ve(126)fabrikalara dönük dolaysız dağıtımda değerlendirebiliriz. Kendi çevrelerinde daha geniş imkanlara ulaşmamızın basamaklarına pekala dönüştürebiliriz.