-
Köklü bir medeniyetin mirasçısı olan milletimizin engin bir kültür ve sanat birikimi bulunmaktadır. Kültür ve sanat alanında hedefimiz; derin bir tarih şuuru perspektifinde oluşan değerlerini muhafaza eden, yeniden üreten ve gelecek nesillere aktaran, kültürel farklılıkları zenginlik olarak gören, herkesin kültür ve sanat faaliyetlerine katkıda bulunduğu ve erişebildiği, estetik duygusu güçlü bir toplum oluşturmaktır.
Kültürümüzü, yaşadığımız yüzyıl ve sonrasında diri kılmak, söylemini ve pratiklerini güncelleyerek sonraki nesillere ve çağlara aktarabilmek kültür politikalarımızın temel amacıdır. Bu topraklarda yaşamış, var olmuş tüm medeniyetlerin, maruf olan, güzel olan tüm tahayyül ve tasavvurlarını, modern dünyada yeniden anlamlandırmak, modern dünyaya hitap eden bir yaklaşımla yeniden üretmek, geçmişimizle, sahip olduklarımızla bağını koparmadan çağımıza aktarmak kültür politikalarımızın temelini oluşturmaktadır.
Kültür ve sanat anlayışımız, toplumsal değerlerimizi dikkate alan, estetik hassasiyetlerini öne çıkaran ve evrensel medeniyete katkıda bulunan bir yaklaşımı esas almaktadır.
Önümüzdeki dönemde toplumumuzun birikimini geleceğe taşıyan medeniyet ve kültür mirasımızın başta gönül coğrafyamız olmak üzere, tüm ikili ilişkilerimizde ve çok taraflı diplomasi alanında bir yumuşak güç olarak kullanılması temel öncelikler arasındadır.
a. Neler Yaptık
Kültür ve sanat faaliyetlerini tabana yaydık. AK Parti iktidarlarımız döneminde milli gelirin 3,7 kat artması, refahın daha geniş toplumsal kesimlerce paylaşılması, son 16 yılda kültür ve sanat alanında daha geniş toplumsal tabana dayalı bir canlılık oluşturmuştur.
Hükümetlerimiz döneminde sunduğumuz maddi desteklerle, şehirlerimizin kültürel ve sanat üreten merkezler haline dönüşmesi ve bu sayede kültür ve sanat erbabı tarafından kültürün şehirlerde yaşatılması ve üretilmesi önemli bir öncelik haline gelmiştir.
Edebiyattan sinemaya, tiyatrodan müzeciliğe, kültür eserlerimizin restorasyonundan arkeolojik kazılara kadar kültürün ve sanatın hemen her alanında önemli gelişmeler kaydettik.
Bu dönemde uluslararası ölçekte planladığımız kültürel girişimler ve faaliyetlerle, kültürel mirasımızı bütün insanlığın mirası olarak tüm dünyada tanıtmaya ve desteklemeye devam ettik.
Türkçe’nin dünyaya tanıtımı için büyük bir gayret gösterdik. Son 16 senede uluslararası standart numarası alan (ISBN) kitap sayısını 4 katına çıkararak 60 bine yükselttik.
Prof. Dr. Fuat Sezgin ve Dr. Ursula Sezgin kütüphanesini açtık.
Türk edebiyatının klasik eserlerini elektronik ortama aktararak okuyucuların hizmetine sunduk. Vatandaşlarımızın kütüphanelerden daha fazla faydalanmalarını sağlamak amacıyla il halk kütüphanelerinin çalışma saatlerini 22.00’ye kadar uzattık.
Edebiyatımızın dışa açılmasını desteklemek üzere 68 ülkede 60 farklı dilde, 2.505 eserin yayınlanması için destek sağladık.
Yurt dışında Türk dilinin öğretimini etkin bir şekilde başlattık. Küresel ölçekte kültür merkezleri ağı oluşturarak, Türkiye'nin kültürel sahadaki etkinliğinin artırılması hedefiyle 44 ülkede 54 adet Yunus Emre Türk Kültür Merkezi kurduk.
Görsel sanatlarımızı destekledik. 2002 yılında 2 milyon olan yerli film seyirci sayısı 16 yılda 20 kat artarak 40,3 milyona; toplam seyirci sayısı ise 23,5 milyon’dan 71 milyona ulaştı. 2002'de yüzde 8 olan yerli film izlenme oranı 2017 yılında yüzde 56'ya ulaştı ve Türkiye bu oran ile Avrupa’da birinci sırada yer aldı.
Türk dizi ve filmlerimiz kültür elçilerimiz oldu. Bugün 140’ı aşkın ülkede Türk dizi filmleri izlenmekte olup, dizi film ihracatında Amerika’dan sonra dünyada ikinci sırada yer almaktayız.
Sinemaya Gitmeyen Çocuk Kalmasın Projesi kapsamında 1 milyon çocuğumuzu ilk kez sinema ile buluşturduk.
2003 yılına kadar tiyatrolara verilen destek 850 bin TL iken, 2003-2018 döneminde toplam destek miktarı 48,3 milyon TL’ye ulaştı.
Geleneksel sanatları canlandırdık. “Islık Dili” ve Makedonya ile birlikte çokuluslu dosya olarak hazırlanan “Bahar Kutlaması: Hıdrellez” adlı unsurlarımız UNESCO Listelerine kaydedilmiştir. Böylelikle UNESCO Listelerinde Türkiye adına 16 unsur kayıt ettirilmiştir.
Kültür mirasımıza tüm gayretimizle sahip çıktık. 2002 yılında Dünya Mirası Listesinde 9 olan varlık ve alanlarımızın sayısını 17’ye çıkardık. Dünya Kültür Mirası Geçici Listesinde ise 18 olan varlık ve alanlarımızın sayısını 71’e yükselttik.
Son 16 senede yabancı ülkelerden 4.317 adet eserin ülkemize iadesini sağladık.
2002 yılından bu yana arkeolojik kazılara ayrılan ödenekleri 30 kattan fazla artırdık.
2005-2017 yılları arasında toplam 5.248 adet taşınmaz kültür varlığına 108,3 milyon TL destek verdik.
Taşınmaz kültür varlıklarının korunmasına yönelik olarak proje, bakım-onarım, restorasyon ve çevre düzenleme çalışmaları kapsamında son 16 senede toplam 1.816 adet iş gerçekleştirdik ve 1,2 milyar TL harcadık.
İstanbul arkeoloji müzesini restore ettik.
2002 yılında Türkiye’de Bakanlık eliyle yapılmış 42 kültür merkezi varken, 2017 yılı itibarıyla bu sayıyı 112’ye ulaştırdık.
1992-2002 yılları arasında sadece 46 adet kültür varlığının restorasyon veya onarımı yapılmışken, 2003-2018 yılları arasında ise 110 katlık bir artışla 5.060 adet vakıf kültür varlığının restorasyon veya onarımı gerçekleşmiştir. Vakıflar Genel Müdürlüğü bütçesinden ise toplam 3 milyar TL harcama yapılmıştır.
2003 yılı öncesinde sadece 51 adet vakıf taşınmazı çeşitli modellerle değerlendirilirken, 2003 yılından itibaren ise toplam 1.021 adet vakıf taşınmazı değerlendirilmiştir.
Vakfiyelerinde eğitim şartı bulunan vakıfların amaçlarını gerçekleştirmek üzere, İstanbul’da Bezm-i Âlem Vakıf Üniversitesini kurduk. Bezm-i Âlem Vakıf Gureba Hastanemiz bu kapsamda varlığını sürdürmeye, muhtaç vatandaşlarımıza sağlık hizmeti sunmaya devam etmektedir.
Geleceğin restoratörlerini, hat sanatı ustalarını yetiştirmek amacıyla İstanbul’da Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesini kurduk. Böylece tam 200 yıl sonra vakıfların yükseköğretim amacını da gerçekleştirmiş olduk.
Kamu kurum ve kuruluşlarınca yaptırılan 152 kültür evi ve kültür merkezi inşaatına 102 milyon TL maddi destek sağladık.
Müzekart uygulaması ile halkımızın kültür ve tarihle buluşmasının önünü açtık. Çağdaş müzecilik uygulamaları adına müzekart uygulamasına başladık ve 10 milyon vatandaşımızı müzekartla buluşturduk. Bu uygulama, kapsamı itibarıyla Avrupa’da bir ilktir.
Çok sayıda müzemizi, çağdaş müzecilik standartlarına göre yeniledik. 2002 yılında 93 olan özel müze sayımızı, 2017 yılında 240’a yükselttik.
2002 yılı itibarıyla müze ve ören yerlerini ziyaret edenlerin sayısı 7,4 milyon iken, bu rakam 30 milyona ulaşmıştır.
Gençlerimizin kültürel ve sanatsal faaliyetlere daha aktif katılımını sağladık. Bu kapsamda, gençlerimizin çeşitli sanat dallarındaki projelerini hayata geçirebilmeleri için GENÇDES destekleme programını uyguladık. Böylece gençlerimizin etkinlik, faaliyet ve eser üretim projelerine toplamda 54 milyon TL destek verdik.
b. Neler Yapacağız
Kültür ve sanat faaliyetlerine yönelik desteklerimiz artarak devam edecek. Önümüzdeki dönemde kültür ve sanata ayrılan kaynakları artıracağız. Kültür ve sanat alanının, idari örgütlenmesini yeninden ele alacağız.
Kültürün daha fazla sivil toplum alanından beslenmesini sağlayarak, sivil toplumun kültür ve sanat faaliyetlerine aktif katılabileceği mekanizmaları artıracağız.
Daha etkin bir telif hakları sisteminin kurulması için hazırladığımız mevzuat değişikliği ile uluslararası standartları yakalayacak ve kültür endüstrisinin gelişimine katkıda bulunacağız.
Fikir ve Sanat Eserleri Kanununu gözden geçireceğiz. Bu çerçevede; dijital hak ihlalleri ile mücadele, kullanıcıların lisanslanması ve toplu hak yönetim sistemi, toplumun eserlerden faydalanma imkânlarının arttırılması, farklı meslek gruplarındaki sanatçılarımızın telif haklarına yönelik düzenlemeler gerçekleştireceğiz.
Kültürel etkinliklerimizin miktar ve kalitesini artırarak ülkemizin medeniyet birikiminin sunduğu imkânların uluslararası düzeyde tanıtarak evrensel kültüre, düşünce ve sanat üretimine aktif olarak katkıda bulunmasını sağlayacağız.
Kültür ve sanat insanlarımızın tanıtımına önem verecek, bu insanlarımızı teşvik edeceğiz.
Medeniyet değerlerimizin kurumsal taşıyıcısı olan vakıf geleneğimizi geliştirerek yaşatmaya ve yaygınlaştırmaya devam edeceğiz.
Dünya miras listesinde 2002 yılında 9 olan varlık ve alanlarımızın sayısını 23’e; Dünya kültür mirası geçici listesinde 2002 yılında 18 olan varlık ve alanlarımızın sayısını ise 90’a çıkarmayı hedeflemekteyiz.
UNESCO hükümetler arası komite üyesi olan ülkemiz, İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesine 2008 yılından bugüne kadar 14 unsur kaydettirerek ilk 10 ülke arasına girmiştir. 2023 yılı itibariyle listede kayıtlı unsur sayımızı 23’e çıkarmayı hedefliyoruz.
Türk dilini tüm dünyaya tanıtmak için çalışmalarımız devam edecek. Türkçe’nin Birleşmiş Milletler’in resmi dilleri arasına girmesini hedefliyoruz.
Yunus Emre Enstitüsünün yurt dışındaki merkezlerinde yürüttüğü Türk dili eğitim ve öğretiminin yanı sıra, kültürel ve sanatsal faaliyetlerini aktif bir biçimde sürdüreceğiz ve bilimsel araştırmalara verdiği desteği artıracağız. 44 ülkede hizmet veren Yunus Emre Enstitülerimizin Türk Kültür Merkezi sayısını, 2023 yılına kadar 54’ten 100’e çıkarmayı hedefliyoruz.
Milli kültür endüstrisini geliştireceğiz. Tarihimizin önemli şahsiyetleri ve olayları ile masal kahramanlarının; belgesel, dizi ve çizgi filmlere dönüştürülerek tanıtımının yapılmasını destekleyeceğiz. Çocuklarımızın sevebilecekleri ve sorumlu birer birey olarak yetişmelerini sağlayacak içeriğe sahip bilgisayar oyunlarının ve animasyonların üretilmesini teşvik edeceğiz.
Yerel yönetimlerimizin kültür sanat alanındaki hareket kabiliyetlerini geliştireceğiz. İhtiyaç duyulan şehirlerde belediye, STK ve özel girişimcilerin kurduğu tiyatro ve sinemalara daha fazla destek vereceğiz.
Sinema sektörümüzü uluslararası boyutu olan bir kültür endüstrisine dönüştürecek ve ülkemizin büyük film üretim merkezlerinden biri haline gelmesini sağlayacağız. Bu kapsamda Sinema sektörümüzün gelişimini ve güçlenmesini sağlamak için sinema kanunumuzu gözden geçireceğiz.
Görsel sanatlara verilen destekleri artırıyoruz. Sinemada kültürümüzün temel öğeleri olan milli, dini, ahlaki ve folklorik değerlerin işlenmesine yönelik etkin çalışan bir teşvik mekanizması oluşturacağız.
Bir taraftan Türk film endüstrisinin dünyada sayılı endüstriler arasına girmesini sağlayacak tedbirleri alırken, diğer taraftan da yapımı Türkiye’de gerçekleştirilecek yabancı filmleri destekleyeceğiz.
Yenilikçi ve kapsayıcı bir kütüphanecilik yaklaşımı getiriyoruz. 2023 yılına kadar en az 30 ilde kafeterya, cep sineması, çocuk oyun alanları, bireysel ve grup çalışma alanları, internet erişimi, görsel-işitsel sunum alanları bulunan “yaşayan kütüphane” yaklaşımıyla donatılmış kütüphanelerle hizmet vereceğiz. Bu kapsamda 40 milyon kütüphane kullanıcısına, 20 milyon ödünç verme ve 5 milyon üye sayısına ulaşmayı hedefliyoruz.
Özellikle halk kütüphanelerinin ve okul kütüphanelerinin sayı ve niteliğini artıracağız.
Milli Kütüphaneyi idarî ve işlevsel olarak yeniden yapılandıracağız ve aslî olarak araştırma ve referans kütüphanesi olma niteliğini güçlendireceğiz.
Rami Kışlasının renovasyon ve restorasyonunu tamamlayarak İstanbulumuza, yedi milyon kitaba sahip, Türkiye’nin en büyük kütüphanesini kavuşturacağız.
Yerel yönetimlerle işbirliği yaparak nüfusu 5 binin üzerindeki yerleşim birimlerinde en az bir kütüphane kuracağız.
Halen 54 olan gezici kütüphane sayımızı 81 ilde bir adet olacak şekilde arttırarak gezici kütüphanesi olmayan il bırakmayacağız.
Bütün il merkezlerimizde en az bir çocuk kütüphanesi açacak ve 2023 yılı itibarıyla 150 çocuk kütüphanesine ulaşacağız.
Kültür merkezi olmayan ilimiz kalmayacak. Yerelin ihtiyaçlarını daha fazla yansıtan, çok fonksiyonlu, çağın gereklerine cevap veren tarzda yeni kültür merkezleri inşa edeceğiz.
Kültür merkezlerinde drama, tiyatro, resim ve müzik atölyeleri olarak amatör ve profesyonel sanatçıların sürekli eğitim görüp eğitim vermesini sağlayacağız. Bu merkezlerde okuma yazma ve edebiyat zevkini geliştirici kurslar düzenleyecek; çocuk ve gençlerimizi Türk ve dünya edebiyatının klasikleriyle tanıştıracağız.
2023 yılında kültür merkezlerimiz aracılığıyla 100 bin kişiye Türkçe öğretmeyi hedefliyoruz.
Atatürk Kültür Merkezi’ni çağa ve şehre uygun bir mimari ile yeniden inşa ediyoruz. Böylelikle İstanbul’u, hem şehrin tarihi dokusuna uyumlu, hem modern, hem de çok daha kullanışlı ve işlevsel bir kültür merkezine kavuşturuyoruz.
Kitap merkezleri, kitapçılar çarşısı ve sahaflara mekân desteği vereceğiz. Şehirlerde, AVM benzeri ticari faaliyet alanlarında kültürel faaliyet alanlarının oluşturulmasını teşvik edeceğiz.
Okullarımızda sanat ve estetik duygusunu geliştirici müfredatın oluşturularak uygulanmasını sağlayacağız. Eğitimin her kademesinde çocuklarımızın zihinsel ve duygusal gelişimine uygun olarak okumalar yapmalarını; kendi edebiyatlarını ve dünya klasiklerini tanımalarını sağlayacak yeni programlar oluşturacağız.
Arkeoloji eğitimine önem verip, Anadolu’nun kadim medeniyetlerini de kapsayan, Selçuklu, Osmanlı ve Orta Asya arkeoloji anabilim dallarını geliştireceğiz. Arkeoloji ve sanat tarihi bölümlerini birbirlerini besleyen ve destekleyen bölümler olarak düzenleyeceğiz.
Kültür varlıklarımızın korunması ve tanıtılmasında teknolojinin tüm imkânlarından faydalanacağız. Bütün el yazması eserlerimizi zengin katalogları ile birlikte dünyanın her yerinden ulaşılabilecek şekilde hizmete açacak ve «Binbir (1001) Eser Projesi» kapsamında 600 eseri yayımlamayacağız.
Cami, kütüphane, medrese, saray, tarihi kamu binaları gibi bütün kültür varlıklarımızın mimari çizimleri ve projelerinin oluşturulmasını ve eserlerin hasar görmesi durumunda tekrar inşa edilecek şekilde bu tasarım ve projelerin arşivlenmesini sağlayacağız.
Kültürel mirasımızın restorasyonu ve korunması ile ilgili araştırma ve uygulama laboratuvarları kurarak bu alanda uluslararası standartlarda alt yapımızı geliştirmeye devam edecek, yurt içi ve yurt dışı araştırmalarla kaliteyi artıracağız.
Restorasyonlarının yapılması ya da fiziki varlıklarının korunmasının yanı sıra, mekânların mimari kimliğine ve orijinal işlevine uygun kullanılmasına yönelik azami hassasiyet göstereceğiz.
Kültürel mirasımızın korunması amacıyla, 2023 yılına kadar 2023 taşınmaz kültür varlığının restorasyonunu ve günlük yaşama kazandırılmasını hedefliyoruz.
Yıldız Sarayı’nda 2023 yılına kadar bütün restorasyon çalışmalarını tamamlayacağız. Topkapı Sarayı Külliyesi’ni bir yandan restore edecek bir yandan da gün ışığına çıkmamış eserleri yeni sergileme alanları oluşturarak ziyarete açacağız. 2023 itibarıyla pek çok eseri ziyaretçileri ile buluşturmayı hedefliyoruz.
Müzecilik alanında yapılacak yatırımlarla, turizmde atılım yapmayı hedefliyoruz. İnsanî değerlerimiz ve kültürel hafızamızın şehir ve medeniyet ilişkisi üzerinden yeniden canlandırılması amacıyla henüz müzesi olmayan 13 ilimizde açılacak yeni müzeler ile müzesi olmayan şehrimiz kalmayacak. Ayrıca mevcut müzelerimizin teşhir tanzimini günümüz modern müzecilik anlayışına uygun olarak yenileyeceğiz.
Büyük şehirlerimizde Millî Müze Kompleksleri kuracağız. Özel müzeleri teşvik edeceğiz. Seçilecek şehirlerde Millî Doğa Tarihi Müzesi, Millî Çağdaş Sanatlar Müzesi, Fosil Müzesi, Tarım Müzesi, Botanik Müzesi, İslam Sanatları Müzesi, Millî Kıyafetler Müzesi, Millî Mimari Müzesi, Fotoğraf Sanatı Müzesi, Millî Seramik ve Çini Müzesi vb. tematik müzeler kuracağız.
İstanbul’un önemli mimari ve kültürel eserlerinden biri olan Kuleli Askeri Lisesi’nin restore ederek Türkiye’nin yüz akı bir milli müze haline getireceğiz.
Geçmişten günümüze birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış olan ülkemizde ören yerlerimizden 23 tanesini daha ziyaretçi karşılama merkezleri ve çevre düzenlemelerini yaparak turizme kazandırıyoruz.
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ve Koro Çalışma Binalarının yapımını tamamlayacağız.
Başta özel müzeler ve kültür merkezleri olmak üzere iş dünyasının kültür ve sanata daha fazla bütçe ayırmalarını özendireceğiz. Bu sayede yerli sanat yönetmenleri, küratörler ve editörlerin yetişmesinin hızlanmasını hedefliyoruz.
Geleneksel ve çağdaş sanatçılarımızın envanterinin çıkarılması, eserlerinin bir program dahilinde toplanması ve bu eserlerin sergilendiği müzelerin oluşturulmasını sağlayacağız.
Dijital arşivler oluşturacağız. Kültürel mirasımızın gelecek nesillere doğru aktarılması için Dijital Kültür Arşivi’ni tamamlayarak, ulusal ve uluslararası erişime açacağız.
Medeniyet birikimimizin gelecek nesillere aktarılmasını teminen şehirlerimizin, kültür ve sanat varlıklarımızın ve toplum kesimlerinin zaman içindeki değişimlerini izleyecek şekilde Dijital Fotoğraf Arşivleri oluşturacağız.
Milli Arşivimizdeki tüm belgelerin düzenlenerek elektronik ortamda araştırmacıların hizmetine sunulmasını sağlayacağız.
Kültür kaynaklarımızın tıpkıbasım, sadeleştirme ve dijitalleştirme çalışmaları sonucunda modern teknolojinin imkânlarıyla gelecek kuşaklara ulaştırılmasına yönelik çalışmalarımızı hızlandıracağız.
Tiyatro, film vb. kültür eserlerinin senaryo ve görüntülerine ilişkin derleme arşivlerini oluşturacak ve geliştireceğiz.
Vakıf kültür varlıklarının tanıtımı ve koruması faaliyetlerimiz devam edecek. Yurt içinde yaklaşık 9 bin adet vakıf kültür varlığının tamamının projelerini hazırlayacağız, önceliklendirerek ihtiyaç duyulan varlıkların restorasyon ve onarımlarını sağlayacağız.
Yurt dışında (Osmanlı coğrafyasında) ise imkanların elverdiği ölçüde vakıf medeniyetine ait en az 100 adet kültür varlığının projelerinin hazırlanması, restorasyon veya onarımını gerçekleştireceğiz.
Osmanlı coğrafyasında bulunan 10 (Mısır, Suriye, Irak, Lübnan, Karadağ, Arnavutluk, Sırbistan ve Gürcistan’da olmak üzere) ülkedeki vakıf kültür varlığının envanterini tamamlayacağız.
Vakıf kayıtlar arşivindeki Selçuklu ve Osmanlı dönemi belgelerin konservasyonunun yapılması amacıyla bir patoloji ünitesi kuracağız.
Uluslararası düzeyde gerçekleştirilecek geniş katılımlı etkinlikler ile kültürümüzün zenginliklerini çok daha geniş kitlelere ulaştırmaya devam edeceğiz.
Ülkemizde üretilen ebru, hat, tezhip, minyatür, ahşap oymacılığı, çini, halıcılık, bakırcılık, telkâri gibi süsleme ve el sanatlarının farklı sunumlarla ticari ürüne dönüştürülmesini sağlayacağız.
Dostları ilə paylaş: |