NİMET ABLA GİŞESİ
Eminönü'nde 1937'den beri Milli Piyango bileti satan gişe.
Nimet Abla Gişesi'nin kurucusu Nimet Özden'dir. Şeyhülislam Cemaleddin Efen-di'nin (1848-1917) kardeşinin çocuğu olan Nimet Özden, varlıklı bir aileden geliyordu. Tayyare Piyangosu'nun piyasaya çıktığı yıllarda (1926-1939), kocası ismail Efendi'nin Eminönü'ndeki tütüncü dükkânında piyango bileti satmaya başlamıştı. "Talihli Gişe" denen bu tütüncü dükkânına tütün almaya gelen müşterilerin ellerine sıkıştırılan piyango biletlerinin rağbet görmesi üzerine, Piyango İdaresi'nin önerisi ile biletler civardaki esnafa, çoğu veresiye olarak dağıtılmaya başlandı; fakat paraları toplanamadığından İsmail Efendi büyük bir borca girdi. Bunun üzerine Nimet Özden, 1937'de Tayyare Piyangosu'nun 23. tertibinde bilet satışını bizzat üstlendi. Eminönü'nde kendi malı olan küçük dükkânı bu işe ayırdı ve Pangaltı'daki evini boşaltarak dükkânın üstüne taşındı. "Nimet Gişesi" adlı bu dükkânda biletle birlikte tütün ve kırtasiye malzemeleri satışı da yapılıyordu. O sıralar 32 yaşında olan Nimet Özden'in başarılarını kıskanan diğer
Nimet Hanım, gişesinin önünde. Piyangonun Dünü Bugünü, Milli Piyango İdaresi, Ankara, 1994
bayilerin engellemesi yüzünden bilet temininde güçlük çekildiyse de, Nimet Özden, ısrarlı çabalan sonucu idareden 30.000 bilet almayı başardı ve bu biletleri, Lion Fabrikası'na tanesi 30 kuruştan yaptırdığı 250'şer gr'lik şeker kutularının eşliğinde satmaya başladı. Böylece ilk işinde 10.000 kadar bileti satarak büyük bir başarı kazanan Nimet Özden'in sabah 6'dan gece yarısına dek, yaz kış demeden sürdürdüğü zorlu uğraş sonucu, ünü sadece İstanbul'da değil Anadolu'da da yayılmaya başladı. Bu dönemde çevre esnafı ve müşterileri Nimet Özden'e "Nimet Abla" diye hitap etmeye başlamış ve gişenin adı da bu şekilde değiştirilmişti.
Nimet Hanım'ın piyango bileti satışına getirdiği yenilikler arasında ikramiyeleri kendi eliyle ve kesintisiz şekilde ödemek, resimli zarflar bastırmak, ikramiye çıkan biletleri vitrine asmak ve basın yoluyla reklam yapmak sayılabilir. Uzun yıllar, Cum-huriyetgazetesinin arka sayfasında, Nimet Hanım Gişesi'nin ilanları yayımlanmıştı. Ayrıca kocası İsmail Efendi ile birlikte Taksim, Maksim gibi dönemin ünlü gazinolarına giden Nimet Özden, gösterişli biçimde salona girer, garsonlara bol bahşiş verir ve böylece adının gazetelerde yer almasını sağlardı. O'na göre en iyi reklam, bu şekilde yapılandı. Nimet Hanım ayrıca o güne dek geçerli olan adrese ikramiye teslimi ile devamlı bilet alma usulünü de kaldırmıştı.
Pek çok İstanbullu, Nimet Abla Gişe-si'nden bilet almayı gelenek haline getirmişti. Özellikle yılbaşı çekilişlerinde dükkânın önünde uzun kuyruklar oluşurdu. Bilet alanların çoğu, çekilişten önce aldıkları bilete bakmayı uğursuzluk saydıkları için biletleri alır almaz ceplerine koyarlardı. Elinin uğuruna inanlar ise, bizzat Nimet Hanım'a bilet çektirirlerdi.
1939'da, Milli Piyango İdaresi'nin kuruluşu ile Nimet Hanım bonservis alarak ida-
renin bayiliğini üstlendi. 1939 ve 1940'ta, Türk Hava Kurumu Piyango Direktörlüğü tarafından, yaptığı bağışlar ve düzenli ödemeleri dolayısıyla takdir belgesi ile onurlandırıldı.
Kazandığı paralarla, İstanbul'un çeşitli yerlerinde evler, arsalar satın alan Nimet Hanım, ayrıca Esentepe'de kendi adını taşıyan bir de cami yaptırmıştı. Eşi İsmail Efendi'nin naklettiğine göre, mal alışverişi için acele karar vermesiyle ünlüydü ve bazen çok ucuza elden çıkardığı mallar için üzülse de "kısmetimden çıkmış" diyerek üzerinde durmazdı.
1978'de vefat eden Nimet Hanım ile 1992'de vefat eden İsmail Efendi'nin çocukları olmadığı için halen bilet gişeleri, yeğenleri tarafından işletilmektedir.
Dostları ilə paylaş: |