İÇİndekiler bölüm 1 Temel Kavramlar



Yüklə 391,05 Kb.
səhifə1/7
tarix27.12.2017
ölçüsü391,05 Kb.
#36191
  1   2   3   4   5   6   7


İÇİNDEKİLER

Bölüm 1

Temel Kavramlar

1.1.İktisadın Tanımı Ve Temel Kavramlar…………………………………...6

1.2.İktisat Biliminin Dalları…………………………………………………..6

1.2.1. Normatif İktisat-Pozitif İktisat…………………………………………7

1.2.2.Mikro İktisat-Makro İktisat……………………………………………..7

1.3.İktisadi Karar Birimleri…………………………………………………...7

1.3.1.Hane Halkı………………………………………………………………7

1.3.2.Firmalar…………………………………………………………………7

1.3.3.Devlet…………………………………………………………………...8

1.3.4.Dış Âlem………………………………………………………………..8

1.4.Ceteris Paribus Ve Mutatis Mutandis…………………………………….8

1.5.Mal Ve Hizmetler………………………………………………………....8

1.5.1.Mal Ve Hizmetlerin Türleri…………………………………………..…8

1.6.Üretim Faktörleri………………………………………………………….9

1.6.1.Emek………………………………………………………………..…...10

1.6.2. Doğal Kaynaklar (Toprak) ……………………………………………..10

1.6.3. Sermaye………………………………………………………………...11

1.6.4. Teşebbüs………………………………………………………………..11



Bölüm 2

İktisadi Sorunlar Ve İktisadi Sistem

2.1.Kıtlık Kanunu……………………………………………………………..13

2.2.Her Ekonominin Ana Sorunları…………………………………………...14

2.2.1. Tam Kullanım Sorunu…………………………………………………..14

2.2.2. Etkin Kullanım Sorunu………………………………………………….15

2.2.2.1.Hangi Mal Ve Hizmetler, Ne Kadar Üretilecek? ………………………16

2.2.2.2.Üretim Hangi Yöntemlerle, Nasıl Yapılacak? …………………………16

2.2.2.3.Üretim Kimler İçin Yapılacak? ………………………………………...17

2.2.2.4.Ekonomik Etkinlik………………………………………………………17

2.3. Üretilen Mal Ve Hizmet Miktarını Arttırmak………………………………18

2.4.Ana Ekonomik Sorunlar Ve Ekonomik Düzen……………………………...18

2.4.1. Kapitalist Düzen Ve Piyasa Mekanizması……………………………..…19

2.4.2. Sosyalist Düzen Ve Merkezi Planlama ………………………………….20

2.4.3. Karma Ekonomik Düzen Ve Türkiye……………………………………..21

2.4.4. Serbest Piyasa Ekonomisi Görüşü Ve Türkiye………………………...….22

Bölüm 3

İktisadi Düşünce

3.1.İktisadi Düşünce Evrimi……………………………………………………25



Bölüm 4

Talep, Arz Ve Piyasa

4.1. Talep………………………………………………………………………34

4.1.2.Talebin Özellikleri………………………………………………………34

4.1.3.Talebi Etkileyen Faktörler………………………………………………34

4.1.4.Talep Kanunu……………………………………………………………35

4.1.5.Talep Esnekliği………………………………………………………..…35

4.2.Arz………………………………………………………………………....35

4.2.1.Arzın Özellikleri…………………………………………………………36

4.2.2.Arzı Etkileyen Faktörler…………………………………………..……..36

4.2.3.Arz Kanunu…………………………………………………………....…36

4.2.4.Arz Esnekliği…………………………………………………………….36

Bölüm 5

Esneklik

5.1.Esneklik……………………………………………………………………37



Bölüm 6

Tüketici Teorisi

6.1.Tüketici Teorisi………………………………………………………...…39

6.1.1.Tercih Ve Fayda…………………………………………………………39

6.1.2.Toplam Fayda Ve Marjinal Fayda………………………………………39



Bölüm 7

Üretici Teorisi

7.1. Üretim Konsepti………………………………………………………..….41

7.1.1. Üretimle Tanımı Ve Üretim Faktörleri………………………………….41

7.1.2. Üretimi Gerçekleştiren Karar Birimi Olarak Firma…………………..….42

7.1.3. Üretim Sistemi Ve Değişkenler Arasındaki İlişkiler…………………….43

7.2. Üretim Fonksiyonu…………………………………………………………43

7.3. Üretim Fonksiyonu Ve Üretici Dengesi……………………………………45

7.3.1. Kısa Dönem Üretim Fonksiyonu Ve Azalan Verimler Kanunu………………………………………………………………………..…45

7.3.1.1. Toplam Ürün, Ortalama Ürün Ve Marjinal Ürün……………………….46

7.3.1.1.1. Toplam Ürün……………………………………………………….….46

7.3.1.1.2. Ortalama Ürün……………………………………………………...…46

7.3.1.1.3. Marjinal Ürün…………………………………………………………46

7.3.1.2. Azalan Verimler Kanunu Ve Üretimin Üç Sahası…………………..….47

7.3.2. Uzun Dönem Üretim Fonksiyonu Ve Eş-Ürün Analizi……………..…....48

7.3.2.1. Eş-Ürün Eğrilerinin Tanımı Ve Özellikleri…………………………………………………………………….…48

7.3.2.2. Marjinal Teknik İkame Oranı…………………………………..……50

7.3.3. Eş-Maliyet Doğrusu ……………………………………………….......53

7.3.4. Üretici (Firma) Dengesi………………………………………………..54

7.3.4.1. Üretim Maksimizasyonu Ve Üretici Dengesi………………….……54

7.3.4.2. Maliyet Minimizasyonu Ve Üretici Dengesi………………………..55

7.3.5. Ölçeğe Göre Getiri……………………………………………………57

Bölüm 8

Maliyet Teorisi

8.1. Maliyet Kavramı………………………………………………………..58

8.2. Maliyet Türleri…………………………………………………………58

8.2.1. Açık Maliyet-Gizli Maliyet…………………………………………..58

8.2.2. Alternatif Maliyet…………………………………………………….59

8.2.3. Kısa Dönem Maliyetler……………………………………………....60

8.2.3.1. Sabit, Değişken Ve Toplam Maliyetler…………………………….61

8.2.3.2. Ortalama Maliyetler Ve Marjinal Maliyet………………………….61

8.2.4. Uzun Dönem Maliyetler………………………………………………62

8.3. Birim Maliyetler Ve Firma Performansı………………………………..63



Bölüm 9

Piyasa Yapıları Ve Tam Rekabet Piyasası

9.1. Piyasanın Tanımı Ve Türleri…………………………………………..65

9.2. Tam Rekabet Piyasası…………………………………………………67

9.2.1. Tam Rekabet Piyasasının Tanımı Ve Varsayımları……………………………………………………………….67

9.2.2. Tam Rekabet Piyasasında Talep Ve Toplanı Hasılat……………………………………………………………………..68

9.2.3. Tam Rekabet Piyasasında Ortalama Ve Marjinal Hasılat…………………………………………………………………….69

9.2.4. Tam Rekabet Piyasasında Firma Dengesi………………..…………69

9.2.4.1. Kısa Dönem Firma Dengesi………………………………………70

9.2.4.1.2. Kısa Dönemde Normal Kâr Eden Firma Dengesi…………………………………………………………………….71

9.2.4.1.3. Kısa Dönemde Aşırı Zarar Eden Firma Dengesi…………………………………………………………………….72

9.2.4.2. Uzun Dönem Firma Ve Piyasa Dengesi…………………………………………………………………….73

9.2.5. Tam Rekabet Piyasasında Kısa Dönem Arz Eğrisi……………………………………………………………………….74

9.2.6. Tüketici Ve Üretici Rantı……………………………………………76

KAYNAKÇA…………………………………………………..78

BÖLÜM 1

TEMEL KAVRAMLAR

1.1.İKTİSADIN TANIMI VE TEMEL KAVRAMLAR

Bir bilim dalı olarak iktisadın tanımını ve ilgi alanını açıklayabilmek; İktisat, sonsuz olan insan ihtiyaçlarının sınırlı kaynaklarla nasıl karşılanacağını inceleyen bir sosyal bilimdir. İktisat bir sosyal bilim olma yanında, analitik bir yapıya da sahiptir. İnsanların iktisadi davranışları ile malların üretim, tüketim ve dağıtım faaliyetlerini inceler.

İktisat, bir sosyal bilim olmasına rağmen büyük ölçüde matematiksel yöntemler kullanır. İktisatçı önce bir konuyla ilgili gerçekleri toplar, daha sonra bu topladığı gerçekler yardımıyla teori oluşturur ve nihayet bu teoriler yardımıyla çeşitli sorunların çözümüne yönelik iktisat politikaları geliştirir.

İktisadi düşünme tarzı rasyonel davranış, karar alma sürecinde fayda ve maliyetleri esas alma ve değişimi inceleyen marjinal analiz kavramlarına dayanır.

İktisadi düşünme sistematiği içinde diğer şartların sabit kaldığı, korelasyon ve nedensellik ilişkisinin farklı kavramlar olduğu ve nihayet, birey için doğru olanın bütün içinde doğru olacağı sonucunun hatalı olduğu unutulmamalıdır.

İktisat, makro iktisat ve mikro iktisat, pozitif ve normatif iktisat olmak üzere çeşitli bölümlere ayrılır. Mikro iktisat, iktisadın daha çok firma, üretici ve tüketici gibi bireysel karar birimlerinin davranışlarını inceleyen bölümüdür. Makro iktisat ise iktisadın daha çok enflasyon, ekonomik büyüme ve dış ticaret gibi makro büyüklüklerini inceleyen bölümüdür. Pozitif iktisat, daha çok ne olduğunu anlamaya çalışır. Bu nedenle pozitif iktisat değer yargıları içermez. Normatif iktisat ise daha çok ne olması gerektiği konuları üzerinde durur ve değer yargıları içerir.

İhtiyaç, tatmin edildiği zaman haz, tatmin edilmediği zaman sıkıntı yaratan duygulardır. İhtiyaçlar zorunlu ve zorunlu olmayan ihtiyaçlar olmak üzere ikiye ayrılır. İhtiyaçlar, sonsuz olma özelliğini taşırlar. Ayrıca, ihtiyaçlar şiddet bakımından farklılıklar gösterirler. İhtiyaçlar ve ihtiyaçları tatmine yarayan araçların ikame edilebilirlik özellikleri vardır.

1.2.İKTİSAT BİLİMİNİN DALLARI

İktisat, insan ihtiyaçlarının sınırsız buna karşın kaynakların sınırlı olması nedeniyle kaynakların daha verimli ve etkin bir şekilde nasıl kullanılabileceğine yönelik politikalar üretmek amacıyla geliştirilmiş bir bilim dalıdır.



1.2.1. Normatif İktisat-Pozitif İktisat

Normatif iktisat, bir durumu hedef olarak gören, ekonomik düzenin nasıl olmasına dair fikirler üreten ve ayrıca belirlenen hedefler için neler yapılması gerektiğini araştıran iktisat biliminin bir dalıdır. Pozitif iktisatta ise ekonomik düzen neden-sonuç ilişkisi açısından incelenerek, her durumda geçerli kanunlar belirlenmeye çalışılmaktadır.



1.2.2.Mikro İktisat-Makro İktisat

Mikro iktisat veya aynı anlamda mikroekonomi, iktisadi karar birimlerinden tüketicilerin ve üreticilerin davranışlarını, ihtiyaç, fayda, değer, fiyat kavramlarından hareketle açıklamaya çalışan bir bilim dalıdır. Ayrıca mikro iktisatta piyasa türleri piyasaların işleyiş mekanizmaları ve farklı piyasa koşullarında firma veya piyasa dengesinin nasıl olduğu ele alınmaktadır. Makro iktisat veya makroekonomi ise iktisadi karar birimlerinin davranışlarından ziyade toplam tüketim, toplam üretim, toplam tasarruf, toplam yatırım, toplam gelir, istihdam, işsizlik, enflasyon, büyüme ve dış ticaret gibi ülke ve dünya ekonomisini ilgilendiren konuları inceleyen iktisat bilim dalı.



1.3.İKTİSADİ KARAR BİRİMLERİ

İktisat teorisine ilişkin geliştirilen modellerde iktisadi karar birimleri veya ekonomi içerisinde rol alan aktörler olarak hane halkı, firmalar/üreticiler devlet/hükümet ve dış alem olmak üzere dört birimi dikkate alınır.



1.3.1.Hane Halkı

Bir ekonomide tüm ailelerden oluşan iktisadi karar birimi hane halkı olarak adlandırılır. Hane halkının içerisinde yer alan aile üyelerine tüketici denir. Tüketici, bir mal veya hizmeti özel amaçlarla satın alarak kullanan veya tüketen gerçek veya tüzel kişidir. Ticari emellerle mal satın alanlar tüketici değildir.



1.3.2.Firmalar

Firmalar, bir ekonomide mal ve hizmet üretimi için gerekli olan üretim faktörlerini kullanan birimler olarak adlandırılır. Ayrıca firmalar hane halkının sahip olduğu kaynakları kullanarak, mal ve hizmet üretimini gerçekleştiren ve ütermiş oldukları mal ve hizmetleri diğer firmalara, hane halkına, devlet ve dış alem satan iktisadi karar birimleri olarak dikkate alınır.



1.3.3.Devlet

İktisat biliminde bir ekonomide faaliyet gösteren bütün kamu kurum ve kuruluşları devleti temsil etmektedir. Aynı zamanda iktisadi bir karar birimi olarak nitelendirilen devlet, sahip olduğu yasama ve yürütme güçlerine bağlı olarak piyasaları denetlemekte ve düzenlemektedir.



1.3.4.Dış Alem

Bir ülkenin diğer ülkelerle olan iktisadi ilişkileri ve ticari anlamda yapmış olduğu her türlü faaliyet dış alem kavramı ile açıklanmaya çalışılmaktadır. Bu bağlamda bir ülkenin diğer ülkelere yani dış aleme mal ve hizmet satması ihracat, diğer ülkelerden mal ve hizmet satın alması ithalat olarak adlandırılır.



1.4.CETERİS PARİBUS VE MUTATİS MUTANDİS

Ceteris paribus, bir iktisadi karar biriminin diğer bir karar birimi üzerindeki etkisini analiz ederken, diğer faktörleri analizden soyutlamak amacıyla kullanılan bir varsayımdır. Bir malın talep edilen miktarını etkileyen ikame ve tamamlayıcı malların fiyatları, zevk ve tercihler vb. gibi çok sayıda faktör olmasına karşın, konuyu daha somut anlaşılır bir hale getirmek amacıyla analizlerde sadece fiyatın dikkate alınması, söz konusu varsayımla mümkün olmaktadır. Mutatis Mutantis, Değiştirilmesi gereken şeylerin değiştirilmesi veya gerekli değişikliklerin yapılması koşulu altında anlamlarına gelmektedir. Bu kavram çok sayıda değişkenin olduğu veri setlerinde değişkenler arasındaki karşılaştırmaları basitleştirmek için diğer bütün şeyler eşitken tek bir değişkenin değerinin değişmesi halinde ortaya çıkan durumu açıklar.



1.5.MAL VE HİZMETLER

İktisadi karar birimlerinin ihtiyaçlarını tatmine yarayan somut araca mal denir. İktisadi karar birimlerinin ihtiyaçlarını tatmine yarayan ancak somut olmayan çeşitli araçlara hizmet denir.



1.5.1.Mal Ve Hizmetlerin Türleri

İhtiyaç giderme özelliği taşıyan, gayet, fedakârlık ve bedel ödenerek elde edilebilen veya kullanılabilen mallara İKTİSADİ MALLAR denir.

Herhangi bir bedel ödenmeksizin ihtiyaçların tatmininde kullanılan mallara ise SERBEST MALLAR denir. Güneş ışığı, yağmur suyu, hava gibi.

İktisadi karar birimlerinin ihtiyaçlarını tatmin etmek amacıyla doğrudan tükettikleri mallara TÜKETİM MALLARI denir. Bir ailenin sabah kahvaltısı için fırından aldığı ekmek.

İktisadi karar birimlerinin mal ve hizmet üretmek amacıyla üretimde kullanılmış oldukları mallara ÜRETİM MALLARI denir. Bir lokantacının yemeklerin yanında müşterilere vermek amacıyla fırından aldığı ekmek gibi.

Bir kez veya kısa süreli kullanım sonucu tüketilip yok edilen mallar DAYANIKSIZ MALLAR denir. Gıda maddeleri gibi.

Bir kullanışta yok olmayan, uzun süreli yararlanılabilen mallara DAYANIKLI MAL denir. Otomobil, buzdolabı, fırın televizyon gibi.

Aynı ihtiyacı tatmine yarayan ve birbirleri yerine kullanılabilen mallara İKAME MAL denir.

Biri olmadan diğeri kullanılamayan veya bir ihtiyacın tatmininde ikisinin birden kullanımı zorunlu olan mallara TAMAMLAYICI MALLAR denir. Dolma kalem ile mürekkep, çay ile şeker gibi.

Tüketim açısından birbirleriyle herhangi bir ilişki olmayan mallara İLİŞKİSİZ MALLAR denir. Çorap ile araba, elma ile sandalye gibi.

İnsanlar için hayati önem sahip olan ve yaşamın devamı için tüketilmesi gerekli olan mallara ZORUNLU MALLAR denir. Su, ekmek, ilaç gibi.

İnsanların tüketmek zorunda olmadıkları ancak tüketimle birlikte insanların yaşam kalitesinin artmasına imkan sağlayan mallara ZORUNLU OLMAYAN MALLAR denir. Gazete okumak, tatile gitmek gibi.

Bir tüketicinin gelirinin artması halinde tüketimini artırdığını gelirinin düşmesi halinde ise tüketimini azalttığı mallara ÜSTÜN MALLAR denir.

Bazı durumlar da tüketiciler gelirlerinin artması halinde bir maldan tükettikleri miktarı azaltabilmekte gelirlerinin düşmesi halinde ise bir maldan tükettikleri miktarı artırabilmektedirler. Bu tür mallara DÜŞÜK MALLAR denir.

Talep kanununa aykırı bir durumun ortaya çıkmasına yol açan mallara GİFFEN MALLARI denir.

1.6.ÜRETİM FAKTÖRLERİ

İnsan ihtiyaçlarını tatmin etmeyi sağlayarak iktisadî faydayı artıran her türlü faaliyete üretim denir. Diğer bir deyişle üretim fayda yaratmak şeklinde de tanımlanabilir. Fayda kavramının içerisine hizmet ve mal faydası da girmektedir. İktisat ilmi, kıt kaynaklarla sınırsız ihtiyaçlar arasında denge kurmaya çalışır. Bu açıdan mal ve hizmetlerin üretilmesi için üretim faktörlerine de ihtiyaç bulunmaktadır. O halde üretim faktörleri, üretimin meydana gelmesi için gerekli unsurlardır.

Dolayısıyla üretim bu faktörlerin mal ve hizmet haline dönüşümünü ifade eder. Klasik ekonomide üretim faktörleri üç başlık altında sınıflandırılmaktadır. Bunlar: Emek, sermaye ve doğal kaynaklar (toprak)tır.

1.6.1.Emek

Emek, üretimin temel öğesi olup, insan faaliyetinin üretime katılmasıdır. Çalışanın yaptığı hizmetler karşılığı elde ettiği kazanca ise "ücret" denir. İnsanın fiziki gücü veya zihinsel yeteneği ile yapılan işlere göre emeğin üretkenliği değişiklik gösterir. Buna göre emek ilk olarak ikiye ayrılır.

1- Fiziki güç

2- Zihni güç

Anca emek öyle bir üretim faktörüdür ki, diğer üretim faktörlerinin bir araya getirilerek (yeterli miktar ve kalitede) üretime sevk edilmesi de doğrudan doğruya kendisine bağlıdır. Ve bütün ekonomik faaliyetlerin (üretim, dağıtım, tüketim, yatırım vb.) tek amacı emek faktörünün muhatabı olan insanın refah ve mutluluğunun sağlanmasıdır.

İşgücünün uzmanlaşması ise, üretimde işbölümü ve teknolojinin gelişmesi ile meydana gelmiştir. Değişik mal ve hizmetlerin üretilmesi, çeşitli yetenekleri ve bilginin kazanılmasını gerekli kılmıştır. Otomasyon ile sermaye yoğun üretim mallan daha fazla üretilmiştir. Bunun neticesinde de işgücü uzmanlaşma alanlarına itilmiştir.



1.6.2. Doğal Kaynaklar (Toprak)

Yeraltı ve yerüstü kaynaklarla, tabiatın sahip olduğu her türlü unsur doğal kaynaklar tanımının içine girer.

Bir üretim faktörü olan toprağın Önemli bir özelliği, arzının sabit olmasıdır. Böylece toprak üzerinde yapılan işlemler ile verimliliği değiştirilebilir. Ancak doğal kaynakların arzının sabit olmasına rağmen zaman içinde bazı değişmeler ortaya çıkabilir örneğin, ormanların azalması, yeraltı zenginliklerinin yok olması gibi. Bunun yanında insanoğlu bu azalmalar karşısında tekni­ğin ilerlemesi ile doğal kaynakları arttırıcı değişmeler yapabilmiştir. Örneğin kurak toprakları sulama, gübreleme ve diğer işlemler ile doğal kaynakların verimliliğine katkı yapılmıştır.

Doğal kaynaklara sahip olanların elde ettikleri gelire "rant" adı verilir. Toprağın kullanılması veya hammaddenin elde edilmesi, üretim faktörlerinin ortak faaliyetleri neticesinde ortaya çıkmaktadır. Örneğin petrolü yeryüzüne çıkarma faaliyeti sırasında çok işçi istihdamı ile birlikte deniz taşımacılığı önemli yer tutmaktadır.



1.6.3. Sermaye

Ekonomide her türlü üretilmiş üretim aracı, sermaye olup üretimi gerçekleştiren bir faktördür. Sermaye faktörü üretim faaliyetinde insana yardımcı olur ve verimliliği arttırır. Örneğin kumaş üreten fabrika, tarlada kullanılan traktör ve enerji sağlayan barajlar sermaye niteliğindeki üretim faktörleridir.

Üretim faktörü olarak sermaye, fiziki sermaye mallarını kapsar. Bunun yanında var olan parasal sermaye fiziki üretime katılmaz, ancak fizikî sermayenin elde edilmesi için kullanılır. Fizikî sermayenin en önemli özelliği, doğada bulunmayıp insan güç ve zekâsından meydana gelen bir üretim faktörü oluşudur.

Bir işletmenin gereçlerini yenilemeye veya arttırmaya yönelik faaliyetlerine "yatırım" denir. Bu faaliyetlerinin gerçekleşmesi için sağlanan finansman karşılığında kuruluşlara veya kişilere yapılan ödemelere "faiz" denir. Bu da faizin sermayenin fiyatı olduğunu göstermektedir.

Buna göre ekonomideki yatırımlar veya yatırım mallan iki gruba ayrılır:

1- Sosyal sermaye veya enfrastrüktür.

2- Doğrudan verimli olan sermaye.

Birinci grupta yer alan yatırımlar baraj, yol, konut, liman vs.dir. İkinci gruba ise fabrikalar gibi yatırımlar girer. Ancak ekonomide verimliliğin oluşması için bu iki grup arasında denge olması gerekir.



1.6.4. Teşebbüs

Modern ekonomilerde, klasik üç üretim faktörlerine bir faktör daha eklenir. Eklenen bu üretim faktörü teşebbüs faktörüdür.

Bu faktörün görevleri yukarıda açıklanan üretim faktörlerinin organize edilmesi ve yönetilmesidir. Üretim faktörlerinin sayı olarak dörde çıkması ekonomide meydana gelen genel gelişmenin neticesidir. Önceleri teşebbüs sahibi olanların (müteşebbis veya girişim­cinin) üretim faaliyetlerine katılmak için yeterli sermayeye sahip olmaları gerekli idi. Ancak bugünkü modern ekonomilerde sermaye ve teşebbüs faktörleri arasındaki farklar açıklık kazanmıştır.

Müteşebbis (girişimci) kavramından firmanın sahibi ve sahipleri anlaşılır. Firmanın müdürü müteşebbis değildir, sadece istihdam edilmiş bir yöneticidir. Müteşebbis, kâr amacı için sermaye koyarak, faaliyetin riskini (kâr ve zararı) yüklenen kimsedir. Müteşebbis doğrudan kendi sermayesini koyabildiği gibi, bankalardan ödünç alınan krediyi de sermaye olarak kullanabilir.

Teşebbüs (girişim) kavramı, geniş anlamda, Özel kâr amacına yönelik Tırmalan kapsadığı gibi, kamu yararına yönelik kamu iktisadi kuruluşlarını da içerirler.

Kamu ve özel sektörün bir arada bulunduğu "karma ekonomiler "de kamu iktisadi kuruluşları üretici konumunda olup devlet müteşebbis durumundadır. Burada meydana gelen kâr ve zararı devlet üstlenir. Üretimin meydana gelmesi için kullanı­lan üretim faktörlerle içinde temel faktörler görevini emek ve doğal kaynaklar almaktadır. Çünkü bu gibi faktörle verimlilik düşük olsa bile üretim gerçekleştirilebilmektedir.(SBA)



Bölüm 2

İKTİSADİ SORUNLAR VE İKTİSADİ SİSTEM

2.1.KITLIK KANUNU

İktisadi kıtlık ya da ekonomik kıtlık kar amaçlı ekonomik sistem tarafından kar elde etmek amacıyla kasıtlı olarak yaratılan ve bir toplumun sahip olduğu üretim kaynaklarının, mevcut teknolojik gelişmişlik düzeyiyle işletilmesi ile ulaşılan üretim düzeyinin, sonsuz insan ihtiyaçları ve isteklerini karşılamakta yetersiz olduğunu ifade eden iktisadi bir terimdir. Gündelik hayatta kullanılan kıtlık kavramı somut bir yokluğu veya yetersizliği ifade ederken iktisadi anlamıyla kıtlık, mevcut kar bazlı ekonomik sistem ve üretim teknolojisiyle ulaşılan üretim düzeyi ile ilgili bir yetersizliği ifade eder. Her adım başı üretilmiş envaı çeşit ürünlerle dolup taşan çeşitli dükkân ve marketlerin boy gösterdiği günümüzde, ekonomi biliminin temeli olan kıtlığın anlamı üzerine derin düşünmek gereklidir.

Hintli ekonomist Amartya Sen, gerçekte kıt olanın ürünler ya da üretim faktörleri değil para olduğunu, kıtlığın nedeni olarak kar amaçlı ekonomik sistemin gelir dağılımında adaleti sağlayamaması sonucu paranın ekonomik sistem tarafından yine toplumdaki zenginlerin elinde toplandığını ve sağlıklı bir gelir dağılımı olmadığı sürece bir toplumdaki gayrisafi milli hasıla artışının o ülkede yaşanan kıtlık düzeyini ve ülkede yaşayan insanların gerçek refah düzeyini yansıtmayacağını belirtip, bu iddiasını iktisadi yöntemlerle ispatlayarak 1998 yılında Nobel Ekonomi Ödülü almıştır.

İngiliz ekonomist Lionel Robbins, 1932 yılında yazdığı ünlü denemesinde iktisat bilimini "Sonlu ve kıt kaynakların alternatif kullanımında insan davranışlarını inceleyen bilim." olarak tanımlamıştır.

Tanımdan da anlaşılacağı üzere iktisat bilimi, doğada bol miktarda bulunan ve sahip olmak için bedel ödenmesine gerek olmayan "serbest mallar (free goods)" ile ilgilenmez çünkü bu mallar kıt kabul edilmezler. İktisadın ilgilendiği, kıt mallar; başka bir ifade ile "ekonomik mallar (economic goods)"dır. Ekonomik mallar, bir üretim faaliyetine konu olan, dolayısıyla üretilmesi için bir emek, sermaye, zaman, teknoloji ve kaynak ayrılması gereken mallardır. Kar amaçlı para ekonomilerinde, üretim için ayrılan bu kaynakların değeri fiyat mekanizması tarafından belirlenerek ürünün fiyatına yansıtıldığından, piyasada oluşan fiyatın ürünün gerçek değerini yansıtıp yansıtmamasından bağımsız olarak, ekonomik malların tanımına "fiyatı olan" ifadesi de eklenmektedir. Yine aynı bağlamdaki fikirleri ile kıtlık bazlı kar amaçlı para ekonomisi yerine kaynak bazlı ekonomi teorisini ortaya atan ve bu fikirleri doğrultusunda takipçileri tarafından Yeni Zelanda'da kaynak bazlı ekonomi deneyine başlanan sosyal mühendis Jacque Fresco'nun da anılmasında fayda vardır.

Kıtlık kanunu [değiştir]İnsan ihtiyaçlarının sonsuz ve bu ihtiyaçları karşılayan kaynakların ihtiyaçlara nispeten kıt olması, benimsenen ekonomik sistemlerden bağımsız bir hakikatin ifadesi olduğu gerekçesiyle bu durum "kıtlık kanunu" olarak da adlandırılmaktadır.



Yüklə 391,05 Kb.

Dostları ilə paylaş:
  1   2   3   4   5   6   7




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin