Resim No 3: Yılanlı asası ile Yunan sağlık tanrısı Asklepios
Vücuttaki Kanalların Tıkanması Sonucunda Hastalığın Oluşması
Doğaüstü güçlerin hastalık sebebi olduğu inancının yanı sıra, bir yandan da hastalık sebeplerini insan bedeninin kendisinde arayan düşünceler gelişmekteydi. Örneği, eski Mısırlılar Nil nehrinin alüvyonlu topraklarının sulanmasında kanalların öneminin farkına varmış; kanallar tıkandığında ekinlerin nasıl zarar gördüğünü yaşayarak öğrenmişti. Nil nehrinin aktığı kanallardan etkilenen Mısırlılar bir benzetme yaparak insan bedenini hava, kan, besin, idrar, ter, gözyaşı, balgam, gaita, sperma nakleden kanallar sistemi olarak ele aldılar. Böylece hastalık, “normal dolaşımda bir tıkanma veya taşma” olarak da açıklandı. Kalın bağırsaklarda biriken zararlı maddelerin (vehedu) kana karışarak çeşitli hastalıklara sebep olduğu düşünülürdü. Eski Hint tıbbında da bedendeki kanallarda (shorata) düzensizliğin hastalık yaptığı düşüncesi vardı.
İskenderiye tıp okulunda bir yandan hıltlar nazariyesi hüküm sürerken; örneği Herophilos gibi ünlü bazı hekimler Hipokrat ekolüne bağlıyken, bazıları da, örneği Erasistratos unsurlar varsayımını reddediyordu. Ona göre hastalık kanın fazlalığından bir yerde toplanarak organları tıkamasından meydana gelmekteydi.
Dostları ilə paylaş: |