KURAN, AHMET BEDEVİ 5
Bibliyografya : 6
KUR'AN KURSU 6
Bibliyografya : 8
KÛRÂNÎ 9
Eserleri. 10
Bibliyografya : 11
KUR'ÂNİYYÛN 11
Bibliyografya : 14
KURAT, AKDES NİMET 14
Bibliyografya : 15
KURATÂ SERİYYESİ 15
Bibliyografya : 16
KURAYZA (BENÎ KURAYZA) 16
Bibliyografya : 17
KURB 17
Bibliyografya : 19
KURBAN 19
Bibliyografya : 22
KURBAN 22
Bibliyografya : 27
KURBAN BAYRAMI 28
KURBET 28
Bibliyografya : 28
KURÇİ 29
Bibliyografya : 29
KUREŞÎ 29
Eserleri. 29
Bibliyografya : 30
KUREYŞ (BENÎ KUREYŞ) 30
Bibliyografya : 33
KUREYŞ SÛRESİ 33
Bibliyografya : 34
KURRÂ 34
KURRÂ 34
Bibliyografya : 35
KURRE B. ŞERÎK 35
Bibliyografya : 36
KURSAVÎ 36
Eserleri. 37
Bibliyografya : 37
KURŞUN DÖKME 37
KURŞUNLU HAN 37
Bibliyografya : 38
KURŞUNLU KÜLLİYESİ 38
Bibliyografya : 40
KURTOĞLU, HÜSEYİN FEVZİ 40
Bibliyografya: 41
KURTUBA 41
Bibliyografya : 42
KURTUBA ULUCAMİI 42
Bibliyografya : 43
KURTUBÎ, AHMED B. ÖMER 43
Eserleri. 44
Bibliyografya : 44
KURTUBI, MUHAMMED B. AHMED 44
Eserleri. 45
Bibliyografya : 47
KURTUBÎ, YAHYA B. SA'DÛN 47
KURTULMUŞ, NUMAN 47
KURUCU, ALİ ULVİ 47
Eserleri. 48
Bibliyografya : 48
KURUCU, MUSTAFA 48
KURUŞ 48
Bibliyografya : 50
KUS B. SÂÎDE 50
Bibliyografya : 51
KUSAY B. KİLÂB 51
Bibliyografya : 52
KUSAYRU AMRE 52
Bibliyografya : 53
KUŞEM B. ABBAS 53
Bibliyografya : 53
KUSSÂS 53
Bibliyografya : 56
KUSTÂ B. LÛKÂ 56
Eserleri. 58
Bibliyografya : 59
KÜSÛNÎ 59
Eserleri. 59
Bibliyografya : 60
KUSÛRÎ 60
Bibliyografya : 61
KUŞADAU İBRAHİM EFENDİ 61
Bibliyografya : 63
KUŞADALI TEKKESİ 63
Bibliyografya : 63
KUŞAŞI 63
Eserleri. 64
Bibliyografya : 65
KUŞÇUBAŞI, EŞREF SENCER 65
Bibliyografya : 66
KUŞEVÎ 66
Bibliyografya : 66
KUŞEYRI, ABDÜLKERÎM B. HEVÂZİN 66
Eserleri. 68
Bibliyografya : 68
KUŞEYRÎ, MUHAMMED B. SAÎD 69
Bibliyografya : 69
KUŞEYRİYYE 69
KUŞLUK NAMAZI 70
Bibliyografya : 71
KUŞMÂNÎ 71
KÛŞYÂR B. LEBBÂN 71
Eserleri. 72
Bibliyografya : 73
KUTADGU BİLİG 73
Bibliyografya : 75
KUTALMIŞ 76
Bibliyografya : 77
KUTÂMÎ 77
Bibliyografya : 78
KUTB 78
KUTB 78
KUTBE B. ÂMİR 78
Bibliyografya : 78
KUTBÎ DEDE EFENDİ 78
Bibliyografya : 79
KUTBÜDDİN AYBEG 79
KUTBÜDDİN BAHTİYAR 79
Bibliyografya : 80
KUTBÜDDİN el-HALEBÎ 80
Eserleri. 80
Bibliyografya : 81
KUTBÜDDİN HÂRİZMŞAH 81
Bibliyografya : 82
KUTBÜDDİN HAYDAR 82
KUTBÜDDİN İZNİKÎ 82
Eserleri. 82
Bibliyografya : 83
KUTBÜDDİN EL-MEKKÎ 84
KUTBÜDDİN MÜBAREK ŞAH 84
KUTBÜDDİN EL-RÂVENDÎ 84
Bibliyografya : 84
KUTBÜDDÎN-İ ŞÎRÂZÎ 85
Eserleri. 86
Bibliyografya : 87
KUTBÜDDİN et-TAHTÂNÎ 87
KUTBÜDDİNZÂDE İZNİKÎ 87
Eserleri. 88
Bibliyografya : 89
KUTEYBE B. MÜSLİM 89
Bibliyografya : 91
KUTEYBE B. SAÎD 91
Bibliyografya : 91
KUTLU BEY CAMİİ 92
KUTLU BİLGİ 92
Bibliyografya : 92
KUTLUĞ HATUN 92
KUTLUGHANLILAR 92
Bibliyografya : 94
KUTN 94
KUTRUB 94
Eserleri. 94
Bibliyografya : 95
KUTSİYET 95
Bibliyografya : 97
İslâm'da Kutsiyet. 97
Bibliyografya : 99
KUTUB 99
Bibliyografya : 100
KUTUB MİNÂR 101
Bibliyografya : 101
KUTUBŞÂHÎLER 101
Bibliyografya : 102
KUTUZ 102
Bibliyografya : 103
KÜTÜ'L-KULÛB 103
Bibliyografya : 104
KÛTÜL AMÂRE 105
Bibliyografya : 106
KUTVAL 106
Bibliyografya : 107
KURAN, AHMET BEDEVİ
(1884-1966) Jön Türkler üzerine yayımladığı eserlerle tanınan tarihçi.
Babasının görevli bulunduğu Trabzon'da doğdu. Kulalı Seyyid İbrâhimzâde ailesine mensup olup babası Hacı Mehmed Nuri Efendi'dir. Babasının memuriyeti dolayısıyla çocukluk yıllarını Kula'da geçirdi. İlk tahsilini burada yaptıktan sonra Akhisar'da rüşdiyede iken bir arkadaşının daveti üzerine İstanbul'a gitti; Şubat 1898'-de İstanbul'da Eyüp Baytar Rüşdiyesi'ne kaydoldu. 190Tde burayı bitirince Kuleli İdâdîsi'ne girdi. Okulun henüz ikinci sınıfında iken bazı arkadaşlarıyla birlikte sıradan bir öğrenci topluluğu olmaktan öteye geçmeyen İhtilâlci Askerler Cemiyeti adlı gizli bir teşkilât kurdu. Hava değişimi için gittiği Manisa'da tanıştığı Hasan adlı bir gençten dinlediği Yunanlilar'ın Girit mezalimiyle ilgili hâtıralar onda millî şuurun uyanmasında rol oynadı. İstanbul'a döndüğünde siyasî faaliyetlerini sürdürdü; bir ara II. Abdülhamid'e suikast düzenlemeyi planlayan bir teşebbüste bulundu. 1905'te Kuleli'den mezun oldu, aynı yıl Mekteb-İ Harbiye'ye girdi. Burada siyasî faaliyetleri daha da şekillendi. Eylül 1904'te Cem'iyyet-i İnkılâbiyye'nin kuruluşu ile yüksek öğrenim talebeleri arasında siyasî faaliyetlerin hızlanması üzerine başlatılan takibat sonucu bazı arkadaşlarıyla birlikte tevkif edildi. Divanıharp Önünde yaptığı savunmada ağır tenkitlerden dolayı padişaha suikast düzenlemek suçu ile idama mahkûm oldu. Ancak sekiz ay kadar süren bir hapis hayatından sonra 24 Temmuz 1908'de II. Meşruti-yet'in ilânı üzerine serbest bırakıldı. Okuldan mezun olmak üzere tekrar Mek-teb-i Harbiye'ye döndü, bu sırada yine bazı olaylara karışınca bir kısım arkadaşıyla birlikte tekrar tutuklandı. 31 Mart Vak-'ası'nın başladığı günlerde serbest bıra-kıldıysa da az sonra yeniden tevkif edildi. 21 Ağustos 1909'da yapılan muhakeme sonunda askerlikten uzaklaştırıldı ve beş yıl sürgün cezasına çarptırıldı. Hapsedildiği Bekir Ağa Bölüğü'nden kaçarak Galata rıhtımından bindiği bir vapurla İskenderiye'ye gitti; oradan Kahire'ye geçip eski Jön Türkler'den Şerefeddin Mağmû-mî, Abdullah Cevdet, Necmeddin Arif ve Baha Bey ile buluştu; onların yardımıyla burada bazı varlıklı ailelerin çocuklarına verdiği özel derslerle geçimini sağladı. Ardından kendisi gibi Mısır'a sığınmış zabitlerle birlikte Fas ordusunun yetiştirilmesi için Hidiv II. Abbas Hilmi'nin talebiyle Fas'a gitti; yedi ay burada kaldı. Fransa'nın baskısı üzerine bu faaliyete son verilince Fas'tan ayrıldı. Arkadaşları Mısır'a dönerken o daha önce haberleştiği Prens Sabahaddin'in yanına Paris'e gitti. Burada Şerif Paşa tarafından yayımlanan Meşrutiyet gazetesinde musahhihlik yapmaya başladı. İtalya'nın Trablus-garp'a saldırdığı günlerde ciddi bir şekilde hastalandı, iyileşince okul arkadaşlarından Celâl Preveze'nin daveti üzerine Üsküp, Selanik yoluyla Manastır'a gitti (Mayıs 1912).
22 Temmuz 1912'de Gazi Ahmed Muhtar Paşa hükümetinin kurulmasından sonra diğer İttihat ve Terakkî muhalifleri gibi İstanbul'a döndü. Gerek Ahmed Muhtar Paşa gerekse Kıbrıslı Kâmil Paşa hükümeti zamanında daha çokSabahad-din Bey'in çevresinde siyasî faaliyetlere katıldı. Babıâli Baskını'nın (23 Ocak 1913) ardından yakalanıp idam isteğiyle yargılandı, fakat müebbet kürek cezasına çarptırıldı, Bodrum Hapishanesi'ne gönderildi. Buradan kaçma planlan yaparken diğer mahkûmlarla beraber Sinop Hapishanesi'ne yollandı. Sayılan 600'ü bulan ve hemen hepsi Mahmud Şevket Paşa'nın katli dolayısıyla hapsedilen Sinop Kalesi'n-deki on beş arkadaşıyla birlikte tehlikeli bir deniz yolculuğunu göze alarak 1914 Mayısı sonlarında Sivastopol'a kaçtı. 1. Dünya Savaşı'nin başlaması ve Almanya'nın Fransa'ya savaş ilân etmesi üzerine bazı arkadaşlarıyla birlikte Cenevre'ye gitti. Birkaç ay sonra İngiltere'den Fransa'ya dönen Sabahaddin Bey'in davetini alınca Paris'e geçti. Sabahaddin Bey'in münferit sulh teşebbüslerine katılmak için bir ara Atina ve Selânik'e gittiyse de savaş yıllarını Paris ve Cenevre'de geçirdi.
Mütarekeyi takip eden günlerde İsviçre'de bulunan Ahmet Bedevi, birkaç arkadaşıyla birlikte burada Türk Menfaatlerini Koruma Cemiyeti'ni kurdu ve Türkiye'nin haklarını savunan bazı yayınlar çıkardı. Sabahaddin Bey'den aldığı özel talimatla 23 Kasım 1919'da İstanbul'a döndü, bundan sonraki siyasî faaliyeti daha çok Sabahaddin Bey'in çevresinde geçti. İlk resmî görevi olan Gebze kaymakamlığına yine bu sırada tayin edildi. Bu görevinde iken çevredeki Rum çetecilerle mücadele eden Kuvâ-yi Milliyeciler'e yardım ettiği gerekçesiyle Eylül 1920'de Damad Ferid Paşa tarafından görevinden alındı. Cumhuriyet'in ilânı üzerine İstanbul'da
Elektrik Türk Anonim Şirketi'nde abonman memuru olarak çalışmaya başladı (1923-1926). Bunu sırayla Muhtelit Mübadele Komisyonu'nun Ayvalık ve Giresun Takdîr-i Kıymet Heyeti âzalığı (1928-1930). Ankara'da Ziraat Bankası Umum Muamelât Müdürlüğü neşriyat memurluğu (1930-1932), merkez müdürlüğü memurluğu (1932-1933), muhasebe memurluğu (1934-1937). fen müşavir memurluğu (1937-1938) ve Ticarî Krediler Müdürlüğü memurluğu (1938) takip etti. Daha sonra Toprak Mahsûlleri Ofîsi'nde müfettişlik ve kontrolörlük yaptı, 1948 yılında emekliye ayrıldı. Emeklilik yıllarını geçirdiği İstanbul'da yayın faaliyetlerini sürdürürken 24 Ocak 1966'da öldü, kabri Zincirlikuyu Mezarlığı'ndadır.
Ahmet Bedevi'nin oldukça geç bir yaşta başlamasına rağmen verimli bir yazı hayatı vardır. Onun yazı hayatı, esas itibariyle 1945 yılından sonra Akşam gazetesinde yayımladığı tarihî yazılarla başlamıştır. Bunları Vatan gazetesinde Prens Sabahaddin hakkında yazdığı bir seri yazı ile Yeni Sabah (1948), Resimli Tarih Mecmuası (1950), Tarih Dünyası (1950), Kudret (1950-1952). Millet (1952-1953) ve Dünya (1952) gazetelerinde çıkan siyasî ve tarihî yazıları takip etmiştir. Fakat Ahmet Bedevi'nin Türk tarihçiliğine asıl hizmeti, İçinde bizzat bulunduğu Jön Türk hareketi üzerine ilk ciddi eserleri yazmış olmasıdır; bu sebeple "Jön Türklüğün tarihçisi" sıfatını almıştır.
Eserleri. İnkılâp Tarihimiz ve Jön Türkler (İstanbul 1945); İnkılâp Tarihimiz ve İttihad ve Terakki (İstanbul 1948); Din Nedir ve İtikatlar Nasıl Gelişmiştir? (İstanbul 1952); Hüseyin Cahit Yalçın Bey'eAçık Mektup (İstanbul 1955), Osmanlı İmparatorluğunda İnkılâp Hareketleri ve Millî Mücadele 1 Harbiye Mektebinde
Hürriyet Mücadelesi [istanbul 1957); İsmet İnönü Paşa'ya Açık Mektup {İstanbul 1958).
Bibliyografya :
Cavİt Orhan Tütengil. Prens Sabahattin, İstanbul 1954, s. 72-75; Recai Galip Okandan, Amme Hukukumuzun Anahatlan, İstanbul 1971, s. 463-465; E. E. Ramsaur, Jön Türkler ve 1908 /hti/âii (trc.Nuran Ülken), İstanbul 1972, s. 193-196; Y. A. Petrosyan, Sovyet Gözüyle JÖnTürk-(er(trc. Mazlum Beyhan-Ayşe Hacıhasanoğlu], Ankara 1974, s. 34,48,64; Birol Emil, Jön Türklere Dair Vesikalar, İstanbul 1982,1, 22, 79, 82, 87; "ferik Zafer Tunaya, Türkiye'de Siyasa! Partiler, İstanbul 1984-89,1, 399,618, 627; İli, 652-654; M. Şükrü Hanİoğlu. Bir Siyasal Örgüt Olarak Osmanlı ittihad ve Terakki Cemiyeti ve Jön Türkler (1889-1902), \stanbu\ 1986, s. 188-189; Sina Aksin, Jön Türkler ve İttihat ue Terakki, İstanbul 1987, s. 54, 129-130, 234; Şerif Mardin, Jön Türklerin SiyasiFıfcirteri, İstanbul 1989, s. 233-235; Ali Birinci. Hürriyet ve İtilâf Fırkası, İstanbul 1990, s. 283-285. Ali Birinci
Dostları ilə paylaş: |