Lutfen dikkat! En asagidaki Bolum



Yüklə 0,67 Mb.
səhifə1/6
tarix29.10.2017
ölçüsü0,67 Mb.
#20202
  1   2   3   4   5   6

Lutfen dikkat!...

En asagidaki 8. Bolum Kent HABERLERi basligi altinda yeralan



gazete haber kupurlerini acamiyorsaniz...

Asagidaki yolu izlemenizi oneririz.

Soyle ki, bilgisayariniz internete bagliyken; fare/mausunuzun imlecini(ok seklindeki ) acmak istediginiz haber satirinin uzerine getirin ve sonra

bir elinizle "Ctrl" tusuna basarken, fare/mausunuzun “sol tusunu” tikladiginizda, haber kupuru internet uzerinden acilir...
 
14 OCAK 2013 PAZARTESi

12-13 OCAK 2013 CUMARTESi-PAZAR HABERLERi DAHiL

SESi DUYULMADIGI iCiN FARK EDiLMEYEN, FARK EDiLMEDiGi iCiN GOZDEN KACAN

Kent DUYURULARI ve Kent HABERLERi

KENDiNE ve KENTiNE DUYARLI, 67.080 KiSi VE KURUMUN BiLGiSiNE GONDERiLMEKTEDiR.

 

 

 



1. Bolum- Kent DUYURULARI

 

 


HAYDARPASA GAR’DA 29’UNCU HAFTA, PERSEMBE AKSAMI EYLEMiNE BEKLERiZ...

TARiH: 17 OCAK 2012 PERSEMBE, SAAT 20.00-21.00

51’iNCi HAFTA HAYDARPASA GAR EYLEMiNE, BU KEZ YiNE BEKLERiZ...

TARiH: 20 OCAK 2012 PAZAR, SAAT 13.00 – 14.00

"Haydarpasa gardir gar kalacak” diye haykiracagiz

AKP iktidari 2004 yilindan itibaren Haydarpasa Gar ve Liman ile cevresindeki 1 milyon m2’lik kamusal ve kentsel ve tarihi sit alani olan bolgeyi ticaret ve is merkezine donusturmek istemektedir. Bu yagma uygulamasina da “Marmaray projesi ile Haydarpasa Gar zaten islevsiz kalacak” seklinde gerekcelendirip halki kandirmaktadir.

Istanbul Buyuk Sehir Belediye Meclisinde kabul edilerek askiya cikartilmis olan 1/5000 olcekli Haydarpasa Gar ve cevresi hakkindaki Koruma Amacli Nazim Imar Planina gore Gar binasina KULTUR, KONAKLAMA (OTEL) islevi verilmis, giris katina da TCDD faaliyetleri icin kullanilabilir denilmistir.

Ancak son gunlerde gerek Istanbul Buyuk Sehir Belediye Baskani, gerekse Ulastirma Denizcilik ve Haberlesme Bakani tarafindan kamuoyuna yapilan aciklamalarda Haydarpasa Gar’in artik islevini yitirdigi demiryolunun Haydarpasa gara ihtiyaci olmadigi, ancak Ayrilikcesme ile Haydarpasa arasinda nostaljik tren isletilebilecegi aciklanmistir.

TCDD, Gebze Kosekoy arasindaki Yuksek Hizli Tren projesi calismalarini gerekce gostererek 1 Subat 2012 tarihinden itibaren de Haydarpasa Gar’a gelen ve giden tum anahat trenlerinin seferlerini sonlandirdi. Ve boylece Haydarpasa’nin trensizlestirilerek yalnizlastirilmasinin ve yagma projelerin uygulamasinin onu acilmak istendi.

104 yildan beridir gar olarak hizmet veren ve Istanbul’un simgesi haline gelmis dunya kultur mirasimiz Haydarpasa Gari ve Limanin endustriyel islevini devam ettirmesi ayrica bu bolgede uygulanmak istenen yagma projelerinin hayata gecmemesi icin Haydarpasa Dayanismasi olarak;

Her Pazar 13;00 -14;00 saatleri arasi Haydarpasa Gar Merdivenleri’nde ailelerimizle nobet tuttuk tam 50 hafta. Dayanismanin sanattan, edebiyattan kopuk olmamasi icin; her Persembe 20;00 - 21;00 saatleri arasinda, sarkili, turkulu, folklorlu, keman dinletili, jonglorlu amatorce etkinlikler duzenledik tam 28 kez. Konuklarimiz da oldu duyarli sanat cevrelerinden.

Hava kosullari cogunlukla bize gulumsedi, bazen semsiye altinda islanmamak icin bazen de gunesten korunabilmek icin kullanarak merdivenlerdeki yerlerimize sahip ciktik. Hava kosullari bundan sonra pek yardimci olmayacak gibi dursa da bizler semsiyelerimizle, atkilarimizla sarinip sarmalanip surdurmeyi dusunuyoruz kararlilikla.

Degerli basin emekcimiz,

Bu donemde bize daha da bir “duyarli cogunluk” katkisi olmali, destek vermeli.

Sizlerden de bu konuda destek talebimiz vardir. Buna simdi daha da cok gereksinimimiz vardir.

Haydarpasa ve cevre sinin rantsal donusumunu saglayacak olan sozde koruma amacli nazim imar plani aski surecinde yapilan itirazlarin IBB Meclisinde degerlendirilmesi ve Mimarlar Odasi, BTS ve LimanIS in acmis olduklari iptal davasi hala sonuclanmamistir.

Bu gelismelere ilaveten ise TCDD Yonetim Kurulu’nun, aldigi resmi bir karar ile haydarpasanin gelir getirici projelerde degerlendirilmesi icin Ozellestirme Idaresi’ne basvuruda bulundugu gercegidir.

Iste tam da bu konumda konu ile ilgili haber bilgilerinize Haydarapasa ve cevresini birkez daha gundeme getirmenizi ve daha da onemlisi burada her turlu olumsuz kosula ragmen bir direnc gelistigini ve Haydarpasa Dayanismasi ile refleks gosterilmesinin uzun bir sureden beri surdugunu anlatarak konuyu sayfalariniza bir kez daha KONUK etmenizi diliyoruz. Buna gereksinimimiz var TOPLUM olarak.

Emekci ve alt gelir gruplarinin yasam alanlarini yok ederek nufuslarini zorla ceperlere suren, kamusal alanlari kavsaklastirip, AVM’lestirip, ozellestirip erisilmez kilan neoliberal belediyecilik, anlasilan rant beklentisiyle alt gelir gruplarina bu kentin kiyilarini da cok goruyor.

Paranin demokrasisi tarafindan birer ikiser zapt edilerek elimizden alinan mahalleleri, kentsel mekanlari, kamusal alanlari ve son kertede tuketilecek koskocaman bir metaya donusecek kentin kendini geri kazanip "kent hakki"ni tesis etmek icin, basta Taksim, Haydarpasa, Galata olmak uzere tum kamusal alanlari, yikim tehdidi altindaki mahalleleri, pikniklerle, senliklerle, toplantilarla doldurmanin zamanidir simdi.

Ve oyleyse 17 Ocak 2012 Persembe gunu 20.00-21.00 saatleri arasinda

Haydarpasa Gar Merdivenlerinde hep birlikte Haydarpasa Gara sahip cikmanin tam zamanidir simdi.

Ve oyleyse 20 Ocak 2012 Pazar gunu 13.00-14.00 saatleri arasinda

Haydarpasa Gar Merdivenlerinde hep birlikte Haydarpasa Gara sahip cikmanin tam zamanidir simdi.

Haydarpasa Dayanismasi Aktivistleri

Haydarpasa Gar Asla Yalniz Kalmayacak…..


YENi KUSAK KOY ENSTiTULERi DERNEGi

HASANOGLAN YUKSEK KOY ENSTiTUSU 70 YASINDA - SEMPOZYUMU

www.ykked.org.tr

Tarih: 19 Ocak 2013 Cumartesi

Yer: İzmir Konak Belediyesi

Sevgili dost ve katilimcilar,

19 Ocak 2013 de ''Aydinlanma Isigi hicbir zaman sonmeyecek''olan ''Hasanoglan Yuksek Koy Enstitusu 70 Yasinda'' isimli Sempozyum Izmirde yapiliyor.

Konak Belediyesi, YKKED ve Hasanoglan Ogretmen Okulu Mezunlari Derneginin degerli temsilcileri, yillardir surdurulen mucadelelerin isiginda Hasanoglan'i anlatiyorlar.

Tum dost ve katilimcilarimiz davetlidir.

Sevgi ve saygilarimizla,

HCG (Hasanoglan Calisma Grubu)

Bilgi icin: YENi KUSAK KOY ENSTiTULERi DERNEGi



www.ykked.org.tr

www.konak.bel.tr
BASIN ACIKLAMASI

SURiYE’YE EMPERYALiST MUDAHALEYE HAYIR!

Tarih: 20 Ocak 2013 Pazar

Saat: 13.00

Yer: Kadikoy

ABD Emperyalizminin Taseronu Olmayacagiz! Ortadogu'nun Gelecegini Ortadogu Halklari Belirleyecek! Suriye'ye Emperyalist Mudahaleye Hayir!

AKP politikalari Ortadogu halklarini kusatan kanli savasta bolgesel bir guc olma hevesiyle ulkemizi her gecen gun yasanan kanli tarihin karanlik bir tarafi haline getirmektedir.

Ortadogu’daki emperyalist kusatma, Irak, Afganistan ve Libya’nin ardindan bu kez Suriye uzerinden surdurulmekte, emperyalizmin yeni mudahale yontemleri ile ABD’nin Ortadogu’yu yeniden dizayn etme projesi devam etmektedir. Halklarin tarihlerinin, geleceklerinin ve bir arada yasam umutlarinin giderek yok edildigi bu surecte, ABD bolgeye yonelik mudahalelerini artik dogrudan askeri mudahaleye dayanan yontemlerle degil, ortulu mudahalelerle yerel isbirlikciler eliyle surdurmektedir. Ic savas gucleri uzerinden olusturulan zeminde, etnik ve dini farkliliklar koruklenerek halklar birbirine dusman edilmekte, isbirlikci yonetim olusturulmasi hedeflenmektedir. AKP ise paramiliter gucler uzerinden Suriyeli Kurtler, Araplar ve Alevileri karsi karsiya getirerek bu kesimlerin Suriye’nin gelecegi uzerindeki taleplerini bogup taseronluk rolunu hakkiyla yerine getirmeye calismaktadir.

Emperyalizmin tarihi, yok oluslarla, kanli savaslarla, artan somuru ve gozyaslariyla doludur. Toplumsal bellegimizin bize sunduklari basta olmak uzere emperyalizmin tarihinde her atilan adim bunu kanitlamistir. Simdi bu tarih, Suriye’nin kaderinin Suriye halklarinin elinden alinmaya calisildigi, demokratiklesme adi altinda gerici guclerin farkli etnik ve mezheplere yonelik tehditlerinin arttigi, Suriye’nin geleceginin ic savasla karartildigi bir surecle devam ettirilmek istenmektedir. Ve ne yazik ki ulkemiz, bastaki siyasi iktidarlar eli ile bu kanli tarihin her gecen gun daha fazla tarafi haline gelmekte, emperyalist mudahalenin masasina donusmektedir.

AKP hukumetinin gorev edindigi taseronluk rolu ile ABD’nin bolgesel isbirlikcisi olma israrini surdurmesi, ulkemizi Suriye’deki ic savasin merkez ussu haline getirmekte, emperyalizmin cephe ulkesi olarak konumlandirmaktadir. Bugune kadar Suriye’deki farkli etnik ve mezheplere yonelik tehditleri korukleyerek ic savas ortamini yaratan silahli ceteler, AKP hukumetinin kararlari ile desteklenmis, askeri egitim kamplari ve istihbarat burolariyla savasa genis olanaklar sunmustur. Kimyasal silah bahanesiyle Kurecik’te Fuze Kalkani Radar sistemi kurulmus, ABD’nin savas orgutu NATO cogu ulkede karargah kapatirken Kara Komutanligi Karargahini Izmir’de kurmaya karar vermistir. Simdi ise uc yere yerlestirilecek olan Patriot Fuzeleri hizla ulkemize konuslandirilmakta, bunun yaninda “olum fuzeleri” olarak anilan ABD’den satin alinan Sidewinder fuzeleri ulkemize tasinmaktadir.

Kimi zaman fiili bir mudahaleye donusen Suriye’ye donuk ortulu bir mudahale surecinde ulkemiz hizla savasin askeri ussu haline getirilirken, AKP hukumeti bir yandan tum bu yiginaklarin ve karargahlarin “savunma” amaci ile kuruldugunu ileri surmekte, bir yandan da bizzat Basbakan’in kendisi ‘Bu topraklar NATO topraklaridir’ ifadeleri ile ulkenin bagimsizliginin yok edildigini ilk agizdan tescil etmektedir.

NATO, ABD tarafindan bugune kadar surdurulen ‘demokrasi ve ozgurluklerin savunulmasi’ adi altinda yuruttugu emperyalist isgal ve savas politikalarinin en etkili orgutu olmustur.

NATO, bu islevi ile savasi yaratan, korukleyen, kendi disindaki dunyanin yasama olanagini sinirlayan bir orguttur. Dolayisiyla bugune kadar “guvenlik” gerekceleri ile konuslandirilan tum NATO usleri ve silahlari surdurulen emperyalist isgalin, ABD’nin yeni saldiri stratejileriyle sekillenen ortulu mudahalenin bir aracidir.

Bizler anti-emperyalist emek ve meslek orgutleri olarak;

· Ulkemizin NATO usleriyle ve ABD’nin kanli savasa hazirlik yaptigi askeri usleriyle kusatilmasina;

· Emperyalizmin masasi haline gelerek komsulariyla savasin esigine gelmesine;

· Kanli tarihe ortaklik edecek bir ulkeye donusmesine asla izin vermeyecegimizi bir kez daha ifade ediyoruz.

· Bu ugurda surdurdugumuz mucadelemizde dun oldugu gibi bugun de tum savas karsitlariyla birlikte “ABD Emperyalizminin Taseronu Olmayacagiz” diyecek,

· “Suriye’de Emperyalist Mudahaleye Hayir, Ortadogu’nun Gelecegini Ortadogu Halklari Belirleyecek!” siarimizla yine meydanlarda olacagiz.

Emperyalizm Ortadogu‘da tum ciplakligiyla hegemonyasini guclendirecek yeni bir donemi baslatirken, Ortadogu halklarinin gercek ozgurluk ve demokrasi temelli gelecekleri ancak anti-emperyalist bir mucadele ile insa edilebilecektir. Tipki ulkemizde de ancak bagimsizlik ve ozgurlugun emperyalizme ve isbirlikcilere karsi mucadeleyle kazanilacagi gibi.

Simdi, bolgesel guc olma hevesiyle yanip tutusan, ulkemizi emperyalizmin askeri ussune donusturmeye calisan AKP hukumetine dur deme zamanidir!

Simdi, savas cigliklari atanlara karsi, gelecekleri ve kaderleri ellerinden alinmis halklarin kardesligi icin sorumluluk alma zamanidir!

Suriye halklarinin gelecegini ellerinden alan ve yasadigimiz topraklari ABD emperyalizminin kirli ussu haline getirilmesine karsi esit, ozgur, demokratik ve bagimsiz bir ulke mucadelesini hep birlikte buyutmeye cagrimizdir!

Bizler, DISK Istanbul Bolge Temsilciligi, KESK Istanbul Subeler Platformu ve IMOK (Istanbul Meslek Odalari Koordinasyonu: TMMOB Istanbul Il Koordinasyon Kurulu, Istanbul Tabip Odasi, Istanbul Barosu, Istanbul Serbest Muhasebeciler ve Mali Musavirler Odasi, Istanbul Eczaci Odasi, Istanbul Dis Hekimleri Odasi, Istanbul Veteriner Hekimler Odasi) olarak 20 Ocak 2013 Pazar gunu Kadikoy Et ve Balik Kurumu onunden Kadikoy Iskele Meydanina yuruyerek Turkiye'nin tum illeri ile ayni anda basin aciklamasi yapacagiz.

Tum emek ve demokrasi guclerini gerceklestirecegimiz eylemlerde yan yana, omuz omuza olmaya cagiriyor,

Halkin, sokagin baris talebine kulak vermeyenlere inat sesimizi daha da buyutmeye davet ediyoruz!

DISK Istanbul Bolge Temsilciligi, KESK Istanbul Subeler Platformu ve IMOK (Istanbul Meslek Odalari Koordinasyonu: TMMOB Istanbul Il Koordinasyon Kurulu, Istanbul Tabip Odasi, Istanbul Barosu, Istanbul Serbest Muhasebeciler ve Mali Musavirler Odasi, Istanbul Eczaci Odasi, Istanbul Dis Hekimleri Odasi, Istanbul Veteriner Hekimler Odasi)

TMMOB Istanbul IKK

IKK Gorevlisi: Nihat Ucukoglu

Iletisim: 0212 252 95 00 Dahili:169

tmmobist@gmail.com

Fax: 0212 249 86 74

Cep : 0532 686 95 17

Adres: Katip Mustafa Celebi Mah. Ipek S. No:9 Beyoglu


BiLiM AKADEMiSi UYESi iLHAN TEKELi'NIN

YOK TASARISI UZERiNE YAZISI

http://bilimakademisi.org/sites/default/files/duyuru/Bilim%20Akademisi%20%C3%BCyesi%20%C4%B0lhan%20Tekeli%20-%20Y%C3%96K%20Tasar%C4%B1s%C4%B1%20%C3%BCzerine.pdf
AKADEMi YOK YASASINA KARSI

AYAKTA

http://www.sendika.org/2013/01/akademi-yok-yasasina-karsi-ayakta/

AKP’nin universite bilesenlerine yonelik saldirilarina karsi akademisyenler Ankara’da bir araya geldi, saldirilara ve yeni YOK Yasasi’na karsi mucadele edeceklerini dile getirdi

Ulkenin dort bir yanindan yuzlerce akademisyen Ankara’ya gelerek AKP’nin universitelere yonelik gerici ve piyasaci saldirilarina karsi sesini yukseltti. Abant Izzet Baysal Universitesi Ogretim Elemanlari Dernegi, Akdeniz Universitesi Ogretim Elemanlari Dernegi, Baska Hacettepe Yok Inisiyatifi, Isparta Ogretim Uyeleri Dernegi, Mulkiyeliler Birligi, ODTU Mezunlari Dernegi, ODTU Ogretim Elemanlari Dernegi, Trakya Universitesi Ogretim Elemanlari Dernegi, Universite Konseyleri Dernegi ve Van Universite Ogretim Elemanlari Dernegi tarafindan duzenlenen yuruyuse Inonu Universitesi Ogretim Elemanlari Dernegi, ODTU Asistan Dayanismasi, ITU Asistan Dayanismasi, Univ-Der, KESK, Egitim Sen, SES, DISK/Devrimci Saglik-Is, DISK/Sosyal-Is Ankara Subesi, Turk Tabipleri Birligi, Turk Hemsireler Dernegi, Ankara Tabip Odasi, Izmir Tabip Odasi, Istanbul Tabip Odasi, Istanbul Eczacilar Odasi, TMMOB ve Ankara Barosu da destek verdi.

Yogun yagis altinda gerceklesen yuruyuste bulunduklari universitelerin pankartlarini tasiyan akademisyenler AKP ve YOK eliyle yurutulen baski ve sorusturmalara, yeni YOK Yasasi’na, piyasacilik ve guvencesizlik uygulamalarina tepkilerini sloganlarina ve dovizlerine yansitti. Ankara Universitesi Cebeci Yerleskesi’nde baslayan yuruyus Sakarya Caddesi’nde son buldu. Yuruyuse cevreden katilimin da yuksek olmasi dikkat cekti.

‘Yasa meclise sunulursa meclise yuruyecegiz’

Sakarya Caddesi’ndeki basin aciklamasinda ilk sozu Universite Konseyleri Dernegi Genel Sekreteri Prof.Dr. Erhan Nalcaci aldi. Universite ogretim uyelerine, emekcilerine ve ogrencilerine yonelik baski ve yildirma politikalarinin arttigini soyleyen Nalcaci, gericiligin uzerinin ozellestirme ile ortuldugunu, universitelerin sermayeye baglandigini ve akademisyenlerin is guvencesi ile akademik ozerkligini yok edildigini dile getirdi. Nalcaci, AKP’nin tum gucuyle yuruttugu saldirilara karsin ODTU’de direncin ortaya ciktigini kaydetti.

“ODTU’yu kinayan metne imza atan rektorler akademi adina yuzumuzu kizartirken, ODTU ile birlikte ayaga kalkan tum akademisyen ve ogrenciler gelecege ve ulkeye olan inancimizi tazelediler” diyen Nalcaci, yeni YOK Yasa Taslagi’nin meclise sunulmasi halinde akademisyenlerin meclise yuruyeceklerini de sozlerine ekledi.

Nalcaci’nin ardindan ortak metni ise Ankara Universitesi Arastirma Gorevlisi Ebru Aylar okudu. Esit, parasiz, bilimsel egitim talebini dile getiren Aylar, piyasaciliga ve gericilige karsi hayir demeyi surdureceklerini soyledi. “AKP doneminde bilim degil, dogmalar rehberlik etsin istenir hale geldi” diyen Aylar, susturulmak istenen ogretim elemanlari ve ogrencilerin mucadelelerine devam edeceklerini ifade etti.

Universitenin mucadelesi surecek

Etkinlikte soz alan ODTU calisani Hasan Dogan da okullarinda ogrencilerin, akademisyenlerin ve iscilerin birbirlerine “Hocam” diye hitap ettigini soyledi. Herkesin birbirinden ogrenmesi gereken seyler oldugunu belirten Dogan, ulkenin aydinlik insanlara ihtiyaci oldugunu, kendilerinin de akillarini ve emeklerini halk icin kullanmaya devam edeceklerini vurguladi.

Direnen ITU’lu asistanlar adina Ilke Kizmaz da YOK Yasa Taslagi’nin provasinin okullarinda yapildigini soyleyerek soze basladi. ITU Rektorlugu’nun YOK’un bir gorus yazisina istinaden azami sureleri doldugu gerekcesiyle 50′den fazla arastirma gorevlisinin isine son verdigini hatirlatan Kizmaz, mucadeleyi surdureceklerini ve buyuteceklerini acikladi.

Eylem, Sakarya Meydani’nda bildiri dagitimi ile son buldu.



www.sendika.org
AKADEMiYE OZGURLUK / AKADEMi SUSMAYACAK

TARTISIYORUZ ORGUTLENiYORUZ

Tarih: 02 Subat 2013 Cumartesi

Saat: 10.00 - 18.00

Yer: Istanbul Tabip Odasi

Adres: Turkocagi Cad.No:17 Kat 2-3 Cagaloglu / Istanbul

Sermayenin ve siyasi iktidarin universiteye ve bilime saldirisi artarak surmektedir. Bilimi ve universiteleri kendi ideolojilerini yeniden uretmenin aracisi haline getirmek ve piyasalastirmak amaciyla, asli sorumlulugu dogaya, insana ve topluma yonelik bilimsel calismalar yapmak olan bilim insanlari, bir yandan en temel is guvencesinden yoksun olarak calisirken diger yandan bilgilerini toplumla paylastiklari ve kamusal sorumluluklarini yerine getirdikleri icin saldiriya ugramakta, baski ve tehdit gormektedir. Ote yandan sermayenin ve siyasi iktidarin universiteleri tahakkum altina alma cabalarini reddeden ogrencilere siddetin en sert bicimi uygulanmakta; ogrencilere yonelik siddete karsi cikan universiteler ise kurumsal olarak baski altina alinmaya calisilmaktadir.

Akademi Susmayacak Platformu olarak universitelerde her duzeydeki baskilara ve baskilarin sonucunda yasanan hak ihlallerine karsi tepkilerin ve mucadelenin ortaklasmasi gerektigine inaniyoruz. Bu inancla; universitedeki hak ihlalleri ve bunlara yonelik mucadele deneyimlerini paylasmak; ortak mucadele yontemlerini tartismak uzere duzenledigimiz calistay/foruma akademik ozgurlugu savunan tum orgutleri ve universitenin tum bilesenlerini davet ediyoruz.

AKADEMI SUSMAYACAK

Toplum icin, Doga icin, Onurumuz icin…
MESALELi YURUYUS…

HAYDARPASA HALKINDIR... TALANA, RANTiYEYE GECiT VERMEYECEGiZ!...

http://www.mimarist.org.tr/odadan/2788-20-subat-2013-carsamba-saat-18-30-da-haydarpasa-halkindir-demek-icin-kadikoy-de-mesaleli-yuruyus.html

Tarih: 20 Subat 2013 Carsamba

Saat: 18.30

Yer: Kadikoy Iskelesi

Yuruyus saati: 19.00

Yer: Haydarpasa Gar

Tiyatro Simurg Gosterisi

Saat: 20.00-20.30

Ufuk Karakoc Dinletisi

HAYDARPASA DAYANISMASI



http://www.kentvedemiryolu.com/

https://www.facebook.com/kentvedemiryolu

https://www.facebook.com/groups/133791903345542/

https://www.facebook.com/groups/ankaragari/

https://www.facebook.com/events/466604850070737

https://www.facebook.com/groups/491166690927176/

trenyolu@googlegroups.com

haydarpasahastanelerisatilamaz@googlegroups.com
KENTSEL DONUSUM DEGiL

TARiHi KENT YIKIMI -Dogan KUBAN / Prof.Dr.

http://www.baskahaber.org/2013/01/kentsel-donusum-degil-tarihi-kent-ykm.html

Bugun kendilerini Istanbullu farz edenler bundan 50 yil onceki kenti hayal bile edemezler. Fakat deniz Istanbul’u her goren ve orada yasayan icin kentin kimligini saptayan temel bilesendir. Ne var ki kentin son elli yillik gelismesi Istanbul yasaminin denizden koparilmasina engel olamadi. Deniz kiyilarindaki yollar, halki denizden uzaklastiran bilincsiz planlama ya da plansizlik, denizin kent ulasiminda onemini yitirmesi, motorlu arac egemenligi, kiyilardan uzak cevre tepelerine dogru hem Anadolu hem de Trakya’da sinirsiz buyuyen kent topraklari yeni planlama olcutlerini zorunlu hale getirdi.

Fakat bu olcutlere yanit verecek bir plan yapilamadi ya da uygulanamadigi icin saglikli bir buyume olmadi. Denizin ikinci plana dusmesi kenti bir kara kenti yapti. Buyuk kent deneyimi olmayan Anadolu insaninin hizla buyuyup gelisen bir megalopoliste kent planlamasi ile ilgili ne bir fikri ne bir hayali olmasi beklenemezdi.

Bu gelismeler tarihi verilerin ‘suna deymis, buna deymemis’ yontemiyle parca parca yok edilmesine neden oldu. Milyonlarca insan, sorumlularla birlikte, kirilgan tarihi kent dokusunu, bilgisizlik, bilincsizlik, toprak spekulasyonu, biraz da fakirlik nedeniyle, yok ettiler. Istanbul kentinin son yarim yuzyildaki gelismesinin tarihe karsi duyarsizligi, cagdas gocer Turk kulturunun bir gostergesidir. Bunun nedenini arastirmak gerekir. Cunku aciklayacagi daha pek cok cagdas ozelligimiz var.

ULASIMIN INSAFSIZ CARKI

Yahya Kemal, Istanbul’u kaninda duyan, en buyuk Istanbul sairidir. Fakat kentin mekanik azmanlasmasiyla bugunun Istanbullusu ne ‘Suleymaniye’de vatanin birligine karisir’, ne ‘Serviler sehri Uskudar kendi ic aydinligina dalar’ ne de ‘Kalamis’ta bir tatli huzur’ arar.

Korfezdeki durgun suya bir bak goreceksin

Mehtap, iri guller ve senin en guzel aksin

ne de ‘Kanlica Korfezi’nin derinliklerinde guller hayal edecek’ kentli kaldi.

Eski Istanbul hakkinda canli anilari olamayanlar, ulasimin insafsiz carkinda ogutuluyor. Otobus ya da trafige sIkistirilmis milyonlarca insan bu kentin yasaminin 1500 yil denizle yogruldugunu akillarina bile getirmiyor. Ne kadar buyuk ve essiz bir tarihin ustunde oturduklarini akillarina bile getirmiyorlar.

Bogaz koprusunden algilanan Istanbul siluetinin farkinda olduklarini bile sanmiyorum. Belki duyarli bir grup aydin cok buyuk bir dunya kentinde yasadiklarini silik tarihi anilar icinde hissediyorlardir. Istanbullularin cogunlugu bir minareyi, bir tac kapiyi, bir kemeri, arabalarin arasina sIkismis Art Nouveau desenli bir parmakligi algilamiyorlar. Artik cok yaslilarin anilarinda kalan imgeleri bugunun kusaklarina iletmek olanaksizdir.

Neden Istanbul da Paris, Roma, Berlin, Munih, Floransa, Viyana, Prag, Sen Petersburg, Londra, Amsterdam gibi olmasin? Daha tutarli ifade etmek icin, nicin Istanbullu tarihi mirasi korumak icin, gokdelenlere gosterdigi ilgi ve saygiyi Zeyret’e, Suleymaniye cevresine gostermiyor? Cagimizin uygar ulkelerinin uygulamalariyla bu celiskiyi neden yasiyoruz?

Istanbul’un 18 milyon insani 400 000 hektardan fazla bir alan isgal ediyorlar. Oysa Istanbul’da surici sadece 1440 hektardir. Bunun cevresinde korunmasi soz konusu olan alan 10 000 hektari gecmiyor. Biz bu kentin 35’te birini koruma iradesi ve yetenegini neden gosteremedik?

KORUMA, CAMILERE INDIRGENINCE

Oysa korumayi saglayacak bilgi ogretilebilir ve yapiliyor. Ama, tarihi cevre korunmasini camilerin korunmasina indirgemis bir cehalet ortaminda kentin konaklari, koskleri, yalilari (simdi yapilan uydurma Osmanli uslubu konaklar degil!), mesire yerleri (Eger otopark olmaktan kurtarilirsa!) hazireleri, hamamlari, hanlari, carsilari, buyuk anitlarinin cevreleri, yasatilarak ya da tarihe saygili olarak planlanarak ve otomobil denilen kent-yok-edicisini kentsel odaklarin goruntusunden uzaklastirarak bu mirasi gelecege kazandiracak olanaklari yaratabiliriz. Bu sans, az da olsa, bilincli bir yaklasimla Istanbul’a evrensel statusunu hala kazandirabilir.

Bunu duyarsizlik ve bilgisizlik nedeniyle yapamayanlar sucu modernlesmeye, dunyanin her kosesinde olan donusumlere, motorlu araca ve nufus artisina yukleyemezler. ‘Tarihi Mirasi Korumama’nin bunlarla iliskisi olmadigini Avrupa’nin her kenti kanitlar. Bu sadece kendi gecmisimiz konusunda bilgisizligin getirdigi vurdumduymazlik ve sinirsiz bir acgozluluk sonucudur. Bu kaygisizligin, iceriksiz ve olanaksiz bir Osmanlilik soylemiyle ortusmesi de surekli bir Yanlisliklar Komedisi boyutlarindadir.

Bu kente cok kotuluk yaptik. Bazi egrileri artik dogrultamayiz. Adnan Menderes’ten bu yana cok yikici yetistirdik. Bunlarin cogu makam ve guc sahibi olmaktan cok, siradan halkin kendisi idi. Istanbul bir daha olmayacak. Biz onun sadece lafini ediyoruz. Ama, ne tanidik ne de sevdik. Eski koskunu, yalisini yiktirip yerine apartman yaptiranlarin, eski ahsap evlerin yerine betonarme Osmanli konaklari yaptiranlarin, Eski Beyoglu sinemalarini alisveris merkezi yapanlarin Istanbul’un tarihi korunmasi ile ne ilgisi var? Bunun adi kentsel donusum degil, tarihi kent yikimidir.

Sevgili Okuyucular,

Istanbul’un tarihini korumanin gundelik polemiklere giremeyen icerigi derin bir bilgi yoklugundan ve bilincsizlikten kaynaklanmaktadir. Ben Osmanli son donemimin iyi yetismislerini, ailenin buyukleri olarak tanidim. Bir bolumunun cagdas dunya hakkinda bilgileri yetersiz olabilirdi. Fakat onlar, sayilari az da olsa, yuzyillarin birikmis sagduyusu ve bilgeligi ile dunyaya bakarlardi. Bugun cehaletin verdigi cesaret, hoyratlik, bosvermislik ve insana karsi saygisizlik onlari cevresinde yoktu. ‘Istanbul Efendisi’ bu davranislara sahip olanlarin ozelligi idi.

Istanbul’un kalan ozelliklerini kurtarmak da o tur bir duyarlik gerektiriyor. Bunlari son 40 yil icinde kente gelen Anadolu gocmenlerinde beklemek yanlistir. Onlari suclamak da yanlistir. Bunu kendi ailemdeki deneyimle biliyorum. Anne ve babalari Turkiye’de yetismis olduklari halde benim torunlarim Amerika’da buyuduler. Gecen sabah benim ve anne ve babalarinin cok duyarli oldugu Istanbul sarkilari calarken hic ilgilenmediler. Sabah aksam tiklim tiklim otobuslerde Bayramoglu’ndan Cekmekoy’e giden yeni Istanbullu, Kalamis ya da Suleymaniye’yi nereden bilecek? Bilgilenmeden bu duyarliga ulasmak olanaksizdir. Once bilecekler, sonra sevecekler, sonra sahip cikacaklar. Bunun ne kadar guc bir surec oldugunu Turkiye kentlerinin hali yeteri kadar acik gostermiyor mu?

Not: ‘Istanbul’ deyip ‘Istanbul’ diye yazmanin sinir bozan zorba bir eskicilik oldugunu dusunuyorum.


Yüklə 0,67 Mb.

Dostları ilə paylaş:
  1   2   3   4   5   6




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin