Medya raporu 2018 temmuz ağustos eylül sansür -üç gazete bir televizyon kapatıldı



Yüklə 299,38 Kb.
səhifə1/6
tarix25.01.2019
ölçüsü299,38 Kb.
#101854
  1   2   3   4   5   6

MEDYA RAPORU

2018 TEMMUZ - AĞUSTOS - EYLÜL

SANSÜR
-Üç gazete bir televizyon kapatıldı

Yayınlanan 701 nolu kanun hükmünde kararname (KHK) ile yine basın organları kapatıldı. İstanbul’da yayın yayan Halkın Nabzı, Özgürlükçü Demokrasi ile Diyarbakır’da çıkan Welat gazetesi kapatıldı. Aynı (KHK) ile Avantaj TV’nin de kapasına kilit vuruldu. (8 Temmuz 2018)


-Çorlu tren kazasına geçici yayın yasağı

Tekirdağ’ın Çorlu ilçesi yakınlarında Edirne Uzunköprü- İstanbul Halkalı seferini yapan yolcu treninin beş vagonun raylardan çıkarak devrilmesi sonucu yaşanan tren kazasına ilişkin Başbakanlığın talebi üzerini Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından yayın yasağı konuldu. (8 Temmuz 2018)


-RTÜK, Star TV’ye 400 bin lira ceza kesti

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Mahsun Kırmızıgül’ün yazıp yönettiği “Vezir Parmağı” filminde vezir, kadı eleştirisini, “Dönemin devlet kadrolarına yönelik eleştirilerin mizah sınırlarını aştığı”, milli ve manevi değerlere aykırı olduğunu iddia ederek Star TV'ye 400 bin lira ceza kesti. (13 Temmuz 2018)


-Gazeteci Gürses, Hürriyet’ten ayrıldı

Ekonomi yazarı Uğur Gürses Hürriyet gazetesinden ayrıldı. T24, Gürses'in, SPK’nın içerden bilgilendirmeyi suç olmaktan çıkaran kararını eleştiren yazısı sansürlendiği için ayrıldığını yazdı. (18 Temmuz 2018)


-Erdoğan’ın oğluyla ilgili ölümlü trafik kazası haberine erişim engeli

Cumhurbaşkanlığı seçimi döneminde CHP’nin adayı Muharrem İnce, Elazığ mitinginde "Erdoğan eski defterleri açma bak açarım altında kalırsın. Dershanede 20 sene önce ceza kesilmiş. E ne olmuş? Sonra ödenmiş. İstersen gel bir de Sevim Tanürek cinayetini araştıralım" demişti. İnce’nin sözleri, 1998 yılında yaşanan ve AKP Genel Başkanı, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın oğlu Burak Erdoğan’ın karıştığı ve TRT sanatçısı Sevim Tanürek’in öldüğü trafik kazasını tekrar gündeme getirmişti. www.cumhuriyet.com.tr’de söz konusu trafik kazasıyla ilgili 18 Haziran 2018 tarihinde yayımlanan "İnce'nin sözünü ettiği ‘Sevim Tanürek cinayeti’ nedir?" başlığıyla yayınlanan habere erişim engeli konuldu. (20 Temmuz 2018)


-RTÜK’ten, Zarok TV’ye Kürtçe şarkıdan ceza

Radyo ve Televizyon Üst Kurul (RTÜK), Türkiye’nin ilk Kürtçe çocuk kanalı Zarok TV’ye, yayınladığı iki Kürtçe şarkıda ‘terör örgütünün amacına hizmet edildiği’ gerekçesiyle reklam gelirlerinin yüzde 2’si ile yüzde 5’i arasında para ve 5 kez program durdurma cezası verdi. (27 Temmuz 2018)


-TRT çalışanlarından sürgüne karşı tepki mektubu

TRT çalışanları, kamuoyuna açık bir ‘şikayet mektubu’ yayınladı. Mektupta, TRT’de teksesliliğin önündeki son engellerin de kaldırılmaya başlandığı kaydedilerek, çalışanların başka kurumlara gönderilmek üzere ‘havuz’a gönderildi, ‘ikna odaları’na sokulduğu belirtildi. (1 Ağustos 2018)


-Sansür kararının haberine de sansür

Cumhuriyet gazetesinde, AKP İstanbul il yöneticilerine ilişkin 10 Nisan 2017 tarihinde “İhale Partisi” başlığıyla yayımlanan habere, mahkeme kanalıyla ‘yasak’ konulmuştu. Haberin yasaklandığına ilişkin Cumhuriyet gazetesinde 22 Şubat 2018 tarihide bir haber yayımlandı. Bu habere de yapılan başvuru üzerine Küçükçekmece 2. Sulh Ceza Hakimliği’nin kararıyla erişimin engeli konuldu. Cumhuriyet gazetesi yöneticileri, alınan kararı "Habere yayın yasağına yasak kararı' hem basın tarihine hem de hukuk tarihine geçmiş oldu" diyerek değerlendirdi. (2 Ağustos 2018)


-Gazeteci Çamlıbel’in rahip Brunson haberi, internet sayfasında sansürlendi

Hürriyet Washington Temsilcisi Cansu Çamlıbel’in Ankara-Washington arasındaki rahip Andrew Brunson pazarlığına ilişkin yazısı gazetenin internet sitesinden kaldırıldı. Çamlıbel, yazısında Ankara’nın Brunson karşılığında Halkbank’ı hedef alan iki yeni soruşturmanın sonlandırılmasını talep ettiği bilgisini aktarmıştı. Çamlıbel, internette “Yanlış anlaşılma mı Halkbank mı” başlığıyla yayınlanan yazısının bağlantısını sosyal medyada paylaştı. Ardından yazı Hürriyet’in internet sitesinden kaldırıldı. (4 Ağustos 2018)


-Sosyal medya mesajı sonrası gazeteci-yazar Aldoğan’ın işine son verildi

Posta gazetesinin köşe yazarı Yazgülü Aldoğan, sosyal medya hesabından 15 Temmuz Darbe Girişimi’ne komutanlarının emirleri üzerine katılan erlerin haksız tutuklu kaldıklarına ilişkin mesajları sonrası işten çıkarıldı. (7 Ağustos 2018)


-Döviz artışı haberleri ve sosyal medya mesajlarına soruşturma

Türkiye’de döviz kurlarında rekor seviyede artış yaşanmasının ardından "ekonomik güvenliği tehdit eden kişilere yönelik" soruşturmalar başlatıldı. İçişleri Bakanlığı, 346 sosyal medya hesabının tespit edildiğini bildirirken, konuyla ilgili sosyal medya ve haberlerle ilgili İstanbul, Ankara, İzmir cumhuriyet başsavcılıklarının da soruşturmalar başlattı. (13 Ağustos 2017)



SANSÜR DIŞI MÜDAHALELER
-‘Saray basın kartı’ dönemi

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından yayınlanan 14 nolu cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile Cumhurbaşkanlığı bünyesinde İletişim Başkanlığı kuruldu. Gazetecilere basın kartını da veren kurum olan Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü (BYEGM) ile Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu (TRT), bu başkanlığa bağlandı. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) ise Kültür ve Turizm Bakanlığı ile ilişkilendirildi. (24 Temmuz 2018)


-Erdoğan’ın medya kriteri

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Radyo Televizyon Gazetecileri Derneği’nin ‘2017 Yılı Medya Oscarları Ödül Töreni’ne yaptığı konuşmada, medyanın ‘devletin ve toplumun çıkarlarını koruma sorumluluğu’ olduğunu ifade ederek, “Milletimize ve onun temsilcisi olarak gördükleri, şahsımıza karşı duydukları husumeti, ülkenin felaketini dileyecek kadar ileri götürenler bulunduğuna şahit oluyoruz. Medyanın da bilerek veya bilmeyerek bu alçaklığa aracılık etmesinden doğrusu üzüntü duyuyoruz. Batı ülkeleri başta olmak üzere dünyanın her yerinde medya kuruluşları faaliyet gösterdikleri devletlerin ve toplumların ortak çıkarlarını gözetirler, bu anlayış medyanın yazılı olmayan kuralıdır. Kendi ülkesine ve toplumuna karşı husumet içine giren kişiler ve kuruluşlar her yerde olduğu gibi medyada da dışlanır, mecrasız bırakılırlar. Türkiye'nin de bu olgunluğa, bu sorumluluk düzeyine ulaşması şarttır. Son dönemde bu doğrultuda önemli bir mesafe katetmiş olmakla birlikte daha gitmemiz gereken çok yol olduğu da ortadadır.” dedi. (29 Ağustos 2018)


-Bürokrattan gazeteciler arasında ayrımcılık

İzmir’in Foça ilçesinde denizde petrol sızıntısıyla ilgili gelişmeleri haber yapan ajans ekiplerine yönelik ayrımcılığa Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürü Sebahattin Dökmeci imza attı. Dökmeci olay yerine gitmiş, yalnızca Anadolu Ajansı mikrofonuna vereceği görüşle çevre skandalını yakından takip etmekte olduklarını -ve diğer her şeyi- anlatacağını düşünmüş olmalıydı. Ancak olay yerindeki diğer ajans muhabirleri ve gazeteciler de genel müdürden çevre felaketiyle ilgili görüş almak, ona soru sormak istedi. Dökmeci, "Anadolu Ajansı'na ayrı şey edelim. Ayrı röportaj yapsam iyi olur. Bazı özel veriler var, onları Anadolu Ajansı ile paylaşacağım" diyerek AA dışındaki kurumlardan gazetecileri reddetti. (2 Eylül 2018)


-THY’den, Cumhuriyet’e almama kararı

Türk Hava Yolları (THY), yolculara ücretsiz dağıtılan gazeteler arasından Cumhuriyet gazetesinin çıkarılmasını kararlaştırdı. (12 Eylül 2018)


-TRT Haber’de kadın gazeteciye ayrımcı muamele

TRT kanallarında ekonomi gazeteciliği yapan ve son iki yıldır TRT Haber televizyonunda ekonomi programları hazırlayan sunucu-programcı Elif Saygılıer’in hafta içi her sabah yayınlanan “Elif Saygılıer ile Ekonomi 7-24” adlı programı yayından kaldırıldı. Saygılıer’in Ramazan ayında giydiği bir kıyafetin “uygunsuz” bulunması nedeniyle ekrandan uzaklaştırıldığı ve programın yayından kaldırıldığı ortaya çıktı. Olay, buz pateni sporcularının kıyafetlerini bile uygunsuz bulan TRT’nin bu konuda pek çok kez bozulmuş sicilinde yeni bir sabıka oldu. (17 Eylül 2018)


-Almanya’da Erdoğan-Dündar gerginliği

Türkiye’de ‘MİT TIR’ları davasında 5 yıl 10 ay hapis cezası alan ve Almanya’da bulunan gazeteci Can Dündar’ın, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Almanya ziyareti sırasında Başbakan Angela Merkel ile düzenleyeceği basın toplantısına katılacağını açıklaması tartışmalara neden oldu. Dündar’ın kararından sonra vazgeçmesine rağmen basın toplantısında, Dündar ve Türkiye’deki basın özgürlüğüyle ilgili bir soru üzerine Tayyip Erdoğan, Dündar’ın ‘ajan’ olduğu savunarak, Almanya’nın Dündar’ı iade etmesini istedi. Almanya Başbakanı Merkel ise Dündar konusunda Erdoğan ile aynı görüşte olmadığını söyledi. Basın toplantısında Avrupa Postası Genel Yayın Yönetmeni Adil Yiğit, giydiği ‘Gazetecilere Özgürlük’ tişörtü nedeniyle basın toplantısı salonundan çıkartıldı. (28 Eylül 2018)



İŞTEN ÇIKARMALAR
-Ciner Medya Grubu’ndan 400 civarında basın emekçisi işten çıkartıldı

Ciner Medya Grubu bünyesindeki Habertürk gazetesinin baskıya son vererek kapatılacağına ilişkin iddialar, Yönetim Kurul Başkanı Kenan Tekdağ tarafından çalışanlara gönderilen bilgilendirme mesajıyla doğrulandı. Tekdağ mesajında, “Gazetecilik faaliyetlerimizi televizyonlarımız Show Haber, Habertürk TV, Bloomberg HT ile entegre bir vaziyette Habertürk.com başta olmak üzere internet mecralarımız odaklı daha da güçlü bir şekilde devam ettirmeye karar verdik” dedi.

Habertürk gazetesi, 5 Temmuz 2018 tarihinden yayınlanan son sayısıyla baskıdan çıktı.

Habertürk gazetesinin kapatılma kararının sorulduğu Başbakan Binali Yıldırım, skandal bir yorum yaptı; “Birini kapattık biri kaldı. Onlar da bizim gibi işsiz kaldı” dedi.

Ciner Medya Grubu, bünyesindeki televizyonlarda da küçülmeye devam etti. BusinnesHT kanalının tamamen kapanacağı, BloombergHT, Show TV ve Habertürk TV’de işten çıkarmalarla grubun yüzde elli oranında küçüleceği gündemden düşmezken, Bloomberg HT’de aralarında bir editör ve bir sunucuyla, teknik birim çalışanlarının da olduğu 20 kişi; Show TV’de sorumlu müdür, bir kameraman ve bir muhabir; Habertürk TV’de istihbarat şefi, bir sunucu ve iki kameraman, internet sitesinde ekonomi müdürü, spor müdürü ve bir muhabir olmak üzere 30 kişinin işine son verildi.

Gazete ve grubun televizyon kanalları genelinde toplam 400 civarında basın emekçisi işsiz kaldı.

(Temmuz, Ağustos, Eylül 2018)
-Doğuş Medya Grubu’nda küçülme ve işten çıkarmalar

Doğuş Medya Grubu’nda küçülmenin yaşanacağı, grubun bazı medya yatırımlarından çıkacağı iddialarına paralel olarak 29 Haziran’da iktidarın ekonomideki yanlışlarını dile getiren yorumculardan Mahfi Eğilmez NTV’den ayrıldı. Teknolojik hizmetler, marka pazarlama, insan kaynakları, iş geliştirme, ulaştırma gibi haber merkezinin dışındaki birimlerde görevli pek çok medya çalışanı işsiz kaldı. İşten çıkarmalar haber merkezlerine ve rejilere uzandı. Kral TV, NTV, Star TV televizyon kanallarında teknik personel, sunucu, kameraman, muhabir, yönetmen, görüntü yönetmeni, program yapımcısı, reklam birimi çalışanı, danışman ve yönetici pozisyonlarında olanlarla birlikte yaklaşık 40 kişinin işine son verildi. (Temmuz-Ağustos-Eylül 2018)


-Gazeteci yazar Yazgülü Aldoğan’ın işine son verildi

Doğan Medya Grubu’nun Demirören Grubu’na satılmasının ardından Posta gazetesinin köşe yazarı Yazgülü Aldoğan’ın da işine son verildi. Yazgülü Aldoğan’ın işine, 15 Temmuz Darbe Girişimi’ne komutanlarının emirleri üzerine katılan erlerin haksız tutuklu kaldıklarına ilişkin sosyal medyadan attığı mesajlar nedeniyle tazminatsız olarak son verildiği kaydedildi. (7 Ağustos 2018)


-FOX’ta işten çıkarmalar

Fox TV Haber Merkezi’nden bir editör, bir muhabir ve bir kameraman ile birlikte Ankara Temsilcisi Sedat Bozkurt işten çıkarıldı. Bozkurt 10 yılı aşkındır Ankara Temsilcisi olarak görev yapıyordu. Bozkurt’un makul bir gerekçe bile sunulmadan işten çıkarılması iktidar baskısıyla görevden alındığı görüşünü yaygınlaştırdı. Sedat Bozkurt sosyal medya hesabından 11 Ağustos 208 tarihinde attığı mesajla bu yaygın kanıyı doğrular gibiydi:

"Evet dün Fox ile yollarımız ayrıldı. Yönetim bir karar alarak benimle yollarını ayırmak istemiş. Bana aktardıkları gerekçe yeni yönetim şemasındaki kadrosuzluktu. Zaten, ortaya bu irade konduktan sonra gerekçenin önemi de yok. Gün boyunca gelen yüzlerce mesaj ve telefonla büyük bir gurur ve mutluluk yaşadım. Bir kez daha anladım ki, doğru yoldayım ve burada yalnız değilim. Destekleriniz için minnettarım..."

Sedat Bozkurt bu satırları yazdığı gün, 11 Ağustos sabahı, iktidarın sesi Sabah gazetesini açanlar “FOX Tv’den kaos yayıncılığı” başlığıyla Fox haberin tüm çalışanlarını hedef haline getiren bir sayfayla karşılaştılar. Sabah gazetesi, 14. sayfasında anahaber sunucusu Fatih Portakal ile Genel Yayın Yönetmeni Doğan Şentürk’ü fotoğraflarıyla, “Trump yönetiminin Türkiye’ye yönelik ekonomik operasyonu Türkiye’deki ABD medyasını da harekete geçirdi. Fox TV, doların yükselişini fırsat bilerek kaos yayıncılığına başladı. Kanalın tetikçiliğini ise Doğan Şentürk ile Fatih Portakal üstlendi” diye yazdı. Sabah, Fox haberde kullanılan “Dövizdeki artış ithal ilaçları vuracak” altyazısının fotoğrafı ile “Sağlığı bile kullandılar”, “Fetö’cüyü hala besliyorlar”, “Ekonomik savaşın yerli işbirlikçileri”, “Asıl hedefleri Başkan Erdoğan”, “Trump tweet atıyor, Fox Tv saldırıyor”, “Panik havası estiriyorlar” ara başlıklarıyla sayfayı doğrudan trollerin cümleleriyle kapladı. (10-13 Ağustos 2018)


-Sözcü’nün hafta sonu ekleri kapandı, 10 kişi işten çıkarıldı

Kağıt maliyetlerinin artmasını gerekçe gösteren Sözcü’nün haftasonu eklerini kapattı; buralarda çalışan 10 basın emekçisinin işine son verildi. (15 Ağustos 2018)


-Halk TV’de işten çıkarma

Halk TV’de sunucu İsmail Dükel’in görevine son verildi. Dükel, kanal yönetiminin tasarrufuyla izleyicilerine veda bile edemeden görevden alındığını söyledi.

(28 Ağustos 2018)
-CNN Türk’te işten çıkarma

Doğan Grubu’nun satılmasıyla Demirören Medya Grubuna geçen CNN Türk televizyonunda uzun süre ismi tartışmalara neden olan sunucu-programcı Şirin Payzın işten çıkarıldı. 19 yıldır CNN Türk’te aktif gazetecilik yapan, Doğan Grubu döneminde de birkaç kez işten çıkarıldığı dedikoduları yayılan Payzın, liberal görüşleriyle zaman zaman iktidarın şimşeklerini üzerine çekiyordu. (5 Eylül 2018)



GÖZALTI, TUTUKLAMA, DAVA VE YARGI KARARLARI
-Yeniden vekil seçilen Berberoğlu’nun tutukluluğuna itirazı ve tahliyesi

Enis Berberoğlu, 27. Dönem Milletvekilleri seçimlerinde tekrar milletvekili seçilmesiyle birlikte ‘yeniden dokunulmazlık kazandığı’ gerekçesiyle Yargıtay’a başvurarak tahliye talebinde bulundu.

Enis Berberoğlu’nun, hakkındaki davanın, ‘yeniden milletvekili seçilmesi nedeniyle durdurulması’ ve tahliye talebi Yargıtay 16. Ceza Dairesi tarafından reddedildi.

Enis Berberoğlu’nun avukatları, Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin tahliye başvuruna ilişkin verdiği ret kararına 17. Ceza Dairesi’nde itiraz etti.

Enis Berberoğlu’nun tutukluğuna bireysel başvuru yoluyla yaptığı itiraz Anayasa Mahkemesi tarafından da reddedildi. Berberoğlu’nun yargılandığı ‘MİT TIR’ları davasından hüküm giydiğine dikkat çekilen kararda, bu nedenle ‘seçilme hakkının ihlal edilmediği’ kaydedildi. Anayasa Mahkemesi, Berberoğlu’nun 24 Haziran Genel Seçimlerinde tekrar milletvekili seçilmesiyle tekrar dokunulmazlık kazandığına ilişkin konunda ise herhangi bir karar vermeyerek, aynı konuyu görüşen Yargıtay’ı işaret etti.

Yargıtay 17. Ceza Dairesi, Enis Berberoğlu’nun avukatlarının, Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin verdiği ret kararına ilişkin yaptığı itirazı esastan görüşmeyerek, ‘itirazla ilgili karar vermeye yer olmadığı’na hükmederek, bir şekilde karar vermekten kaçındı ve konunun tekrar Yargıtay 16. Ceza Dairesi ve Anayasa Mahkemesi’nin görüşmesine bıraktı.

Berberoğlu’nun itirazı tekrar önüne gelen Yargıtay 16. Ceza Dairesi, bu kez tahliye kararı verdi. Yargıtay 16. Ceza Dairesi, Berberoğlu'na, "gizli kalması gereken bilgileri açıklamak" suçundan verilen 5 yıl 10 ay hapis cezasını onadı, milletvekilliği sona erinceye kadar cezasının infazının durdurulmasını ve salıverilmesini kararlaştırdı.

(1, 15, 31 Temmuz; 2 Ağustos; 10, 20 Eylül 2018)


-Gazeteci Taşkın’ın tutukluluğuna devam

‘Örgüt propagandası yapmak’ ve ‘örgüt üyesi olmak’ suçlarından tutuklu bulunan Mezopotamya Ajansı muhabiri Seda Taşkın, Muş 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ikinci duruşmasına çıktı. Tutulduğu Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nden SEGBİS ile Muş 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya katılan Taşkın, “Aylardır cezaevindeyim; bu kadar değerli bir mesleğin karşılığı cezaevi olmamalı” dedi. Taşkının tutukluluğuna karar veren mahkeme, bir sonraki duruşma tarihi olarak 12 Eylül 2018’i belirledi. (2 Temmuz 2018)


-Zaman gazetesi davasında karar

FETÖ/PDY’nin yayın organı olduğu gerekçesiyle kapatılan Zaman gazetesinin yazarları ve çalışanları hakkında açılan davada karar verildi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada Şahin Alpay, Ali Bulaç ve Ahmet Turan Alkan’ın “Silahlı terör örgütü üyesi olmak” suçundan yargılama sürecindeki davranışları ve pişmanlık hali içinde olmalarını dikkate alarak 8 yıl 9 ay hapis cezası verdi. Ahmet Turan Alkan’ın tahliyesine ve hakkında yurtdışına çıkış yasağı konulmasına karar verdi. Şahin Alpay ve Ali Bulaç hakkındaki yurtdışına çıkış yasağının devamına da hükmeden heyet, İbrahim Karayeğen’e de “Silahlı terör örgütü üyesi olmak” suçundan yargılama sürecindeki davranışları ve pişmanlık hali içinde olmamasını dikkate alarak, 9 yıl hapis cezası vererek tahliyesine hükmetti. Mümtazer Türköne ile Mustafa Ünal’a ise “Silahlı terör örgütü üyesi olmak” suçundan 10 yıl 6 ay hapis cezası verdi. Heyet, bu kişiler hakkında herhangi bir indirim uygulamadı ve tutukluluklarının devamına hükmetti. Mahkeme, ceza alan tüm sanıklar hakkında “Anayasal düzeni, TBMM’yi hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlarından ise beraat kararı verdi. İhsan Duran Dağı, Lalezer Sarıibrahimoğlu, Mehmet Özdemir, Nuriye Ural ve Orhan Kemal Cengiz’in ise tüm suçlardan ayrı ayrı beraatlerine hükmedildi. (6 Temmuz 2018)


-Gazeteci Şerife Oruç tahliye edildi

Kanun hükmünde kararname (KHK) ile kapatılan DİHA’nın 5 Temmuz 2016 tarihinden beri tutuklu bulunan muhabiri Şerife Oruç hakkında ‘örgüt üyesi olmak’ iddiasıyla açılan davanın duruşması Batman 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Oruç, iki yılı aşkın tutukluluğunun ardından denetimli serbestlik kararıyla tahliye edildi. Bir sonraki duruşma tarihi 27 Kasım 2018 olarak belirlendi. (9 Temmuz 2018)


-Gazeteci Canan Coşkun’un 3 yıl hapsi istendi

DHKP-C’ye yönelik yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan avukatların 20 Eylül 2017’de çıkarıldıkları savcılıktaki sorgularını haberleştirdiği için hakkında ‘Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek’ suçunu işlediği iddiasıyla hakkında açılan davanın ikinci duruşması görülen Cumhuriyet gazetesi muhabiri Canan Coşkun için savcılık, 3 yıla kadar hapis talep etti. Karar duruşması için 19 Temmuz 2018 tarihi belirlendi. (10 Temmuz 2018)


-TGS ve RSF tweet’lerini mahkemeden erişim engeli

‘Panama Papers’ sızıntılarında adı geçen ve sızıntıları haberleştiren Cumhuriyet gazetesi muhabiri Pelin Ünker’e dava açan Maliye ve Hazine Bakanı Berat Albayrak, dava öncesi Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ve Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütünün Twitter hesaplarından yapılan dayanışma çağrısı için mahkemeden erişim engelleme kararı çıkarttı. (10 Temmuz 2018)


-Hrant Dink cinayetinde kritik isim tahliye edildi

AGOS gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen, 8’i tutuklu 85 sağın yargılandığı davanın kaldığı yerden görülmesine devam edildi. Davanın 76’ncı duruşmasında, daha önce tanık olarak dinlenen dönemin Trabzon Jandarma terör olayları kısım amiri Gökhan Arslan, tanıklığının gerçeği yansıtmadığı gerekçesiyle 1 ay disiplin hapis cezası verilerek tutuklandı.

Davanın 77’nci duruşmasında, Dink cinayetine ilişkin ihbarı sumen altı ettiği iddia edilen dönemin Trabzon Jandarma Alay Komutanı Albay Ali Öz ve istihbaratçı jandarma Metin Yıldız tahliye edildi. Duruşma 24-28 Eylül 2018 tarihlerine ertelendi.

(11, 12 Temmuz 2018)


-Cumhuriyet gazetesine destek veren avukatların yargılanmasına başlandı

Cumhuriyet gazetesine yönelik davaya tepki amaçlı başlatılan ‘Adalet Nöbeti’nin 6 Nisan 2017 tarihli buluşmasında polisin saldırısına maruz kalarak gözaltına alınan 9 avukat hakim karşısına çıktı. Davanın düşürülmesi ve beraat kararı verilmesi talebi reddedilirken, sonraki duruşma tarihi olarak 12 Ekim 2018 belirlendi.

(12 Temmuz 2018)
-“MİT Krizi” soruşturmasında eski muhabire gözaltı

İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından sabah saatlerinde ‘7 Şubat MİT Krizi’ne yönelik soruşturma kapsamında, aralarında Radikal gazetesi eski muhabirlerinden Mustafa Gökkılıç’ın da olduğu 24 şüpheli hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. Evlere yapılan operasyonla Kılıç ve 5 kişi gözaltına alındı. (12 Temmuz 2018)


-Negihan Alçı hakkında verilen karar bozuldu

Haber sitesi www.haberturk.com.tr köşe yazarı Nagehan Alçı hakkında eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Hurşit Tolon için “darbeci general” ifadesini kullanmasının ardından açılan davada Bakırköy 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği beraat kararı Yargıtay tarafından bozuldu. Yargıtay davanın yeniden görülmesine hükmetti.

(13 Temmuz 2018)
-ETHA muhabiri Kayar hâkim karşısındaydı

Etkin Haber Ajansı (ETHA) muhabiri Ali Sönmez Kayar’ın da aralarında bulunduğu 6’sı tutuklu 8 kişinin yargılanmasına İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Kayar’ın tutukluluğuna devam kararı verildi. (13 Temmuz 2018)


-Gazeteci Erdem Gül beraat etti

Cumhuriyet gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül, Cumhuriyet gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile birlikte yargılandığı, kamuoyunda ‘MİT TIR’ları davası olarak bilinen ve 5 yıl hapis cezasına çaptırıldığı kararın Yargıtay tarafından bozulmasının ardından yerel mahkemede tekrar hakim karşısına çıktı.İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Gül’ün 12 Haziran 2015 tarihli ‘Jandarma var dedi’ başlıklı haberinin, Dündar’ın 29 Mayıs 2015 tarihli haberinin ardından ‘devlet sırrı vasfını kaybettiğini’ bildirdi. Gül’ün, Dündar’a yöneltilen suçlamaya iştirak ettiğini ilişkin kesin bir delil bulunmadığı ve Gül hakkında açılan davanın, Basın Kanunu çerçevesinde dava açılması için öngörülen 4 aylık süre sonrasında açıldığını kaydeden savcılık, Gül’ün beraatını istedi. Mahkemede de savcılığın talebi doğrultusunda Erdem Gül’ün beraatını kararlaştırdı. (16 Temmuz 2018)


-Gazeteci Havva Cuştan tahliye edildi

Etkin Haber Ajansı (ETHA) muhabirleri İsminaz Temel ile Havva Cuştan’ın da aralarında bulunduğu 13’ü tutuklu 23 kişinin ‘örgüt üyeliği’ ve ‘örgüt propagandası’ suçlamalarından yargılandığı davanın görülmesine İstanbul 27. Ağı Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Mahkemede Havva Cuştan ile birlikte 5 kişinin tahliyesine, İsminaz Temel’in tutukluluğunun devamına karar verdi. (17 Temmuz 2018)


-Gazeteci Erinç ve Ünker’in yargılandığı ‘Paradise Papers davası’

Cumhuriyet Gazetesi finans editörü ve muhabiri Pelin Ünker ve Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Erinç hakkında ‘Paradise Papers’ haberleri nedeniyle eski Başbakan Binali Yıldırım ve oğullarınca açılan 500 bin TL'lik tazminat davasının ilk duruşması Anadolu 24. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görüldü. Mahkeme davayı 6 Eylül 2018’e erteledi.

Davanın ikinci duruşmasında mahkeme, haberle ilgili açılan ceza davasının sonuçlanmasının beklenmesine karar verdi. (17 Temmuz 2018)
-Gazeteci Yılmaz, 1 yıl 3 ay hapse çarptırıldı

Gazeteci İdris Yılmaz, Van’ın Erciş ilçesinde korucuların bir çocuğa şiddet uyguladığı iddialarına ilişkin görüntüleri haberleştirdiği için ‘basın yoluyla iftira ve hakaret’ suçlamasıyla Erciş 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı davada hapis cezasına çarptırıldı. Gazeteci Yılmaz yaptığı savunmada, korucular yargılanması gerekirken kendisinin yargılandığına dikkat çekti. Mahkeme Yılmaz’a, 1 yıl 3 ay hapis cezası verdi. (17 Temmuz 2018)


Yüklə 299,38 Kb.

Dostları ilə paylaş:
  1   2   3   4   5   6




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin