Mehir Sözleşmesinin Hukuki Niteliği Seda İrem Çakirca' Özet


B a h ç e ş e h ir Ü n iversitesi



Yüklə 0,67 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə17/28
tarix06.11.2022
ölçüsü0,67 Mb.
#119051
1   ...   13   14   15   16   17   18   19   20   ...   28
Mehir Sözleşmesinin Hukuki Niteliği

B a h ç e ş e h ir Ü n iversitesi H ukuk Fakültesi D ergisi


M e h ir Sözleşm esinin Hukuki Niteliği
niteliğinin tespiti sadece Türkiye’de uygulamanın karşılaşacağı ihtilaflar için 
değil; Almanya gibi kanunlar ihtilafı kuralları gereği Türk hukukunun mese­
leyi ele alış biçiminin anlam ifade ettiği ülkeler için de önemlidir.
Mehir sözleşmesinin Türk hukukunda normatif olarak düzenlenmemesi 
sebebiyle anılan sözleşmenin hukuki niteliğinin tespiti için uygulamanın me­
seleyi ele alış biçimine bakmak gerekecektir. Türk Yüksek Mahkemesi ilk kez, 
743 sayılı Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden önce gerçekleşen evliliklerde 
belirlenen mehri müeccelin, Medeni Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden son­
ra meydana gelen boşanmalar sebebiyle ifasının talep edilmeyeceği sorununa 
ilişkin verilen farklı mahkeme kararlan nedeniyle mehir meselesine ilişkin de­
rinlemesine bir inceleme yapmıştır. Yapılan bu incelemenin sonucunda da, 02.
12. 1959 tarihli ve 14/30 sayılı İçtihadı Birleştirme Karan ortaya çıkmıştır90. 
İçtihadı Birleştirme Kararının verilmesine sebebiyet olan ilk mahkeme kara- 
nnda mehri müeccelin ödenmesine hükmedilirken, daha sonra verilen başka 
bir kararda mehir talebinin kamu düzenine aykın olması sebebiyle kabul edi­
lemeyeceğinin altı çizilmiştir. Yüksek Mahkeme birbiriyle çelişen bu kararlar 
sebebiyle içtihadı birleştirme mekanizmasını çalıştırmaya karar vermiştir. 14/30 
sayılı İçtihadı Birleştirme Karan’na göre; 743 sayılı Medeni Kanun’dan önceki 
kurallar uyannca gerçekleşen bir evlilik sözleşmesiyle koca aleyhine ve kan le­
hine tesis edilen mehri müeccel geçerli bir sözleşmedir ve bu sözleşme uyannca 
belirlenen mehrin ödenmesi gerekir. Mehri müeccel ise ödenmesi en geç boşan­
ma veya taraflardan birinin ölüm amna kadar ertelenmiş bir mehir alacağıdır. 
Mehrin ödenmesi belirli bir zaman ve en geç belirli olaylann gerçekleşmesine 
bağlanmış olması, mehrin ifa edilmesi gereken bir borç olduğu gerçeğini değiş­
tirmez. Evlilik sözleşmesi Medeni Kanun’unun yürürlüğe girmesinden önce ge­
çerli olan normatif düzenlemelere uygun olarak yapılmışsa, o tarihlerde tahak­
kuk eden mehri müeccel koca aleyhine ve kan lehine kazanılmış hak teşkil eder. 
Mehir borcu evlilik sözleşmesinin sona ermesine bağlanmış bir borç değildir; 
evliliğin sona ermesi söz konusu borcun en geç ödeneceği zamam belirler.
14/30 sayılı İçtihadı Birleştirme K aran’nda mehir kurumunun hukuki ni­
teliğinin boşanmayı önleyecek bir tedbir veya bir boşanma tazminatı olarak 
değerlendirilemeyeceği vurgulanmıştır. Yüksek Mahkeme mehrin boşanmayı 
önleyecek bir tedbir veya boşanma halinde ödenecek bir çeşit tazminat olması 
halinde, ölüm anında böyle bir alacağın sona ermesi gerektiğinin altı çizildik­
ten sonra, mehrin evlilik sözleşmesinin gerçekleşmesiyle doğan bir borç ve 
alacak olduğuna hükmetmiştir. Zira mehir, geçerli bir evlilik sözleşmesinin 
kurulmasıyla birlikte sonuçlarını doğurur. Mehir, koca için evlilik sürerken 
veya evliliğin sona ermesi halinde ödemesi gereken bir borç; karı için ise
90 YİBGK. E. 1959/14, K. 1959/30, T. 02. 12. 1959.

Yüklə 0,67 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   13   14   15   16   17   18   19   20   ...   28




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin