Gerçek Sünnet Ehlİ Şİa'dir


Hakikatlerin Ortaya Çıkardığı Yalanlar



Yüklə 1,34 Mb.
səhifə26/51
tarix09.03.2018
ölçüsü1,34 Mb.
#45305
1   ...   22   23   24   25   26   27   28   29   ...   51

Hakikatlerin Ortaya Çıkardığı Yalanlar


Bu bölümde özgür ve akıl sahibi kimselerin taassubu bir kenara bırakıp gözlerini açmalarını, hakikatleri düşünerek derk etmelerini ve doğru yolu bulmalarını umuyoruz. Biz bu insanlara Ehlisünnet ve'l-Cemaat önderlerinin Peygamber'in (s.a.a) sünnetine açıkça muhalefet ettiklerini ve kasıtlı bir şekilde nebevî sünnete sırt çevirdiklerini söylerken elbette ki onlar bunu hemen kabul etmeyeceklerdir.

Müslüman bir kimse duyduğu her söze kanmamalıdır. Çünkü yalan övgüler ve yalan faziletler insanı hidayetten uzaklaştırabilir. Ama gelin görün ki, biz bu kitapta Ehlisünnet'in kendi sahih kaynaklarından ve kendi tarihlerinden bilgi verdik. Diğer kitaplarımızda acele ettiğimizden dolayı bazı konuları geniş olarak ele alamamıştık. Ama bu kitapta konuları biraz daha fazla genişleterek hakikat güneşini siyah bulutların ardından çıkarıp karanlıkların yerini aydınlığa çevirmeye çalıştık. Daha önce de dediğimiz gibi, tekrar, faydalıdır. Tarihteki olayları çeşitli şekillerde anlattığımızda okuyucu daha fazla yararlanabiliyor.

Biz, bu kitapta Ehlisünnet ve'l-Cemaat'in, fıkıh ve ilimde zirvede olduklarını sandıklarını ve Ehlibeyt'ten üstün olduklarına inandıkları önderlerini ele aldık. Bunu yaparken Muaviye, Yezid,242[242] Amr b. As, İbn-i Mervan ve Mugire b. Şûbe gibi fasıklığında şüphe edilmeyen sahabelerin yaptıklarına ve geniş hayatlarına değinmedik.

Bütün Arap ve İslam ülkelerini gezdiğinizde etrafınıza bir bakın. Ehlisünnet mensupları, bu insanları yüce insanlar olarak tanıyor ve tanıtıyorlar. Caddelere ve sokaklara onların isimlerini veriyorlar. Kişiliklerini, siyasetlerini ve ahlaklarını öven kitaplar yazıyor, hilafetlerini doğru biliyorlar.

Her şeye rağmen biz, onların yaptıklarına değinerek vaktimizi zayi etmek istemiyoruz. Zaten tarih onlar hakkında gerekeni yazmıştır. Biz, sadece Ehlisünnet'in gözünde dürüstlüğü, adaleti ve takvasıyla meşhur olan ve yine Ehlisünnet'e göre güvenilir olarak addedilen insanları kaleme almayı tercih ettik. Gerçekte onların Peygamber sünnetini nasıl değiştirdiklerini anlatmaya çalıştık. Çünkü onlar, çıkardıkları bidatlerle Peygamber ümmetinin parçalanıp bölünmesine neden oldular. Peygamberimizin oluşturduğu esenlik yurdunu viraneye çevirdiler. Oysaki Peygamberimiz, bütün ömrünü hakikî İslam'ı oluşturabilmek için harcamış ve bu yolda mücadele vermişti.

Ben, Ehlisünnet ve'l-Cemaat öncüleri içerisinde, İslam tarihinin akışını değiştiren, ümmetin parçalanmasında parmağı olan ve tarihte etkin rol oynayan on iki kişiyi seçtim.



Ehlisünnet Ve'l-Cemaat'in Öncüleri


Şimdi de bu on iki kişiye değinelim:

1- Ebubekir b. Ebu Kuhafe

2- Ömer b. Hattab

3- Osman b. Affan

4- Talha b. Ubeydullah

5- Zübeyr b. Evvam

6- Sad b. Ebi Vakkas

7- Abdurrahman b. Avf

8- Ebubekir'in kızı Ayşe

9- Halid b. Velid

10- Ebu Hureyre Dusî

11- Abdullah b. Ömer

12- Abdullah b. Zübeyr

Yukarıda belirttiğim bu on iki kişiyi, Ehlisünnet'in takdirle andığı birçok şahsiyetin arasından seçtim. Çünkü Ehlisünnet arasında en çok adı geçen ve en çok övülen şahsiyetler bu on iki kişidir. Ehlisünnet'e göre bu şahsiyetlerin çok fazla rivayetleri varmış ve ilimleri de çokmuş. Şimdi bu şahsiyetleri kısaca tanımaya çalışacağız. Onların, isteyerek veya istemeyerek Peygamber'in (s.a.a) sünnetine nasıl muhalefet ettiklerini gözler önüne serelim ki, araştırma yapan bir şahıs hakikati bilsin.

Ehlisünnet ve'l-Cemaat, aslında var olmayan bir şeyi ispatlamaya çalışarak, sadece kendilerinin hak olduğuna, diğerlerinin de sapıklıkta olduğuna inanır.

1- Ebubekir b. Ebu Kuhafe (Sıddık)


Daha önceki çalışmalarımızda belirttiğimiz gibi Ebubekir, Peygamberimizden (s.a.a) beş yüz hadis toplamış, onları yakarak halka şöyle demişti: "Allah resulünden hiçbir şey rivayet etmeyin. (Bundan dolayı) biri size bir şey soracak olursa, deyin ki: Allah'ın kitabı aramızdadır; helalini helal sayın, haramlarından da kaçının!"243[243]

-Aynı şekilde, Peygamberimiz vasiyetini yazmak isterken ona muhalefet ederek Ömer'in sözünü desteklemiş ve: "Resulullah sayıklıyor, Kurân bize yeter!" demiştir.

-Hz. Ali'nin (a.s) Peygamberimizin halifesi olduğuna dair rivayeti de görmezden gelerek hilafet makamını gasp etmiştir.

-Usame'nin ordusuyla gitmeyerek Peygamber'e muhalefet etmiştir.

-Peygamber'in (s.a.a) Hz. Fatıma (s.a) hakkındaki sünnetini çiğneyerek onu rencide etmiş, öfkesini üzerine almıştır.

-Zekât vermeyen Müslümanları öldürerek yine Peygamber'in bu konudaki sünnetini ayaklar altına almıştır.



-İyas b. Abdullah olayında da sünnete muhalefet ederek, onu (elleri bağlı olarak) ateşe atmıştır. Oysaki Peygamberimiz, ateşe atarak insanları cezalandırmayı yasaklamıştı.

-Peygamberimizin Müellefetü'l-Kulûb hakkındaki sünnetini ihlal etmiş, bu konuda Ömer'in görüşüne uyarak bu hakkı vermemiştir.

-Peygamberimizin kurallarını çiğneyerek halifelik makamını Müslümanlara danışmadan Ömer'e devretmiştir.

Peygamberimizin kuralı sayılan bunlar gibi daha birçok şeyi ayaklar altına almıştır. Bu gerçekler Ehlisünnet'in kendi tarih kitaplarında ispatlanmıştır. Âlimlerin dediği gibi, "Peygamber'in her fiili, sözü ve ikrarı" onun sünneti ise, demek ki Ebubekir bunların hepsine muhalefet etmiştir. Örnek olarak:


1-Peygamber'in Sözüyle Muhalefet:


a) Peygamberimizin sözlerinden biri şudur: "Fatıma benim bedenimin parçasıdır. Onu gazaplandıran beni gazaplandırmıştır." Bildiğimiz gibi Fatıma (s.a) vefat ettiğinde Ebubekir'e kızgındı. Buharî, bunu Sahih'inde nakletmiştir.

b) Peygamberimiz, Usame'nin komutanlığını reddeden grup hakkında, "Usame'nin ordusuna katılmayanlara Allah lanet etsin!" buyurmuştur. O, böyle buyurduğu halde bir grup ashap Usame ile gitmeye razı olmadı. Ebubekir de Usame'nin ordusuna katılmayanlar arasındaydı.


2- Peygamber'in Fiiliyle Muhalefet:


Resul-i Ekrem'in (s.a.a) fiillerinden biri de Müellefetü'l-Kulûb'a244[244] Allah'ın emri gereği iyilikle davranmasıydı. Zekâttan onlara belli bir pay veriyordu. Ama Ebubekir, Kurân-ı Kerim'in açık olarak tanıdığı bu haktan onları mahrum etti ve Ömer'i razı edebilmek için Peygamber'in bu işiyle de muhalefet etmiş oldu. Zira Ömer, "Bizim size ihtiyacımız yoktur!" demişti.

Yüklə 1,34 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   22   23   24   25   26   27   28   29   ...   51




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin