Her Gün Bir Defa (English Title: One Day at a Time)



Yüklə 1,89 Mb.
səhifə30/60
tarix04.01.2022
ölçüsü1,89 Mb.
#59977
1   ...   26   27   28   29   30   31   32   33   ...   60
Sonsuz ışık! Sonsuz ışık!

Can, Senin araştıran bakışların ile karşılaştığı zaman,

Ne kadar da saf olmalıdır!

Can geri çekilmez, ama sükunet içinde

Keyif alarak Sana bakıp yaşayabilir.
Yüreklerimiz gerekli olan bu temizliğin Rab İsa’ya iman aracılığı ile bize sağlandığının farkına vardığı zaman, tapınma coşkusu ile dolup taşar.

10 Haziran


“Ben Rabbim; değişmem” (Malaki 3:6)

Tanrıyı değişmez olarak tanımlayan özellik O’nun değişmeden hep aynı kalmasıdır. Tanrı öz varlığında değişmez. Nitelikleri açısından da değişmez. İşlediği ilkelerinde de değişiklik söz konusu değildir.

Mezmur yazarı, göklerin ve yeryüzünün değişecek olan yazgısını Tanrının değişmezliği ile karşılaştırır: “Dünyanın temelleri ve gökler yok olacak, ama sen kalıcısın.” (Mezmur 102:26,27) Yakup, Rabbi, “kendisinde değişkenliğin ya da dönekliğin gölgesi bulunmayan, Işıklar Babası” olarak tanımlar. (Yakup 1:17)

Ayrıca, bize Tanrının pişman olmadığını hatırlatan diğer ayetler de mevcuttur. “Tanrı insan değil ki, yalan söylesin. İnsan soyundan değil ki, düşüncesini değiştirsin” (Çölde Sayım 23:19). “İsrail’in yüce Tanrısı yalan söylemez, düşüncesini de değiştirmez. Çünkü O insan değil ki, düşüncesini değiştirsin.” (1.Samuel 15:29)

Ama bu durumda Tanrının pişman olduğunu söyleyen ayetlerin de varlığı nedeni ile ne yapmamız gerekir? “Tanrı, yeryüzünde insanı yarattığına pişman oldu. Yüreği sızladı.” (Yaratılış 6:6) “Rab, Saul’ü İsrail kralı yaptığına pişmandı” (1.Samuel 15:35b) Aynı zamanda Mısır’dan Çıkış 32:14 ve Yunus 3:10 ayetlerine de bakınız.

Burada bir karşıtlık mevcut değildir. Tanrı her zaman şu iki ilke ile hareket eder: itaati her zaman ödüllendirir ve itaatsizliği her zaman cezalandırır. İnsan, itaatten itaatsizliğe kaydığı zaman, Tanrının her zaman ilk ilkeden ikinci ilkeye geçiş yaparak Kendi karakterine sadık kalması gerekir. Bu durum bize pişmanlık imiş gibi görünür ve insani dil kullanarak bunu bir değişiklik olarak tanımlayabiliriz. Ancak, bu durum pişmanlık ya da değişkenlik göstermek olarak ima edilemez.

Tanrı her zaman aynıdır. Aslında, bu özelliği O’nun adlarından biridir. “Her Şeye Egemen Rab, tüm dünya krallıklarının tek Tanrısı sensin” (Yeşeya 37:16). Bu isim, aynı zamanda 2.Samuel 7:28, Mezmur 102:27 ve Yeşaya 41:4 ayetlerinin hepsinde (Darby çevirisinde) yer alır.

Tanrının değişmezliği, tüm çağlar boyunca O’nun kutsalları için bir teselli ve şarkıları için bir konu olmuştur. Bu gerçeği, Henry F.Lyte’nin şu ölümsüz satırları ile kutlarız:



Çevremde gördüğüm her şey değişiklik ve bozulma –

Ey, sen değişmeyen! Benimle kal!
Tanrının değişmezliği aynı zamanda bizim için taklit edilecek bir özelliktir. Sabit, sürekli ve değişmez kalmamız gerekir. Eğer kararsız olur, döneklik yapar ve değişkenlik gösterir isek, Babamızı dünyanın önünde yanlış temsil etmiş oluruz.

“Bu nedenle sevgili kardeşlerim, Rab yolunda verdiğiniz emeğin boşa gitmeyeceğini bilerek dayanın, sarsılmayın. Rabbin işinde her zaman gayretli olun.” (1.Korintliler 15:58)


11 Haziran
“Tanrıyı biz sevmiş değildik, ama O bizi sevdi. Ve Oğlu’nu günahlarımızı bağışlatan kurban olarak dünyaya gönderdi. İşte sevgi budur.” (1.Yuhanna 4:10)

Sevgi, Tanrının diğer insanlar üzerine sınırsız bir şekilde boca etmesine neden olan bir niteliği değildir. O’nun sevgisi sevdiklerine iyi ve mükemmel armağanlar vermesi ile gösterilir.

Tanrının bu sevgisinden söz eden pek çok ayetten yalnızca birkaç tanesine verecek yerimiz var. “Seni sonsuz bir sevgi ile sevdim. Bu nedenle sevecenlik ile seni kendime çektim” (Yeremya 31:3). “Tanrı ise bizi sevdiğini şunun ile kanıtlıyor: Biz daha günahkar iken Mesih bizim için öldü.” (Romalılar 5:8) “Ama merhameti bol olan Tanrı, bizi çok sevdiği için bizi Mesih ile birlikte yaşama kavuşturdu –“ (Efesliler 2:4) “Çünkü Tanrı dünyayı o kadar çok sevdi ki, biricik Oğlu’nu verdi. Öyle ki, O’na iman edenlerin hiç biri mahvolmasın, hepsi sonsuz yaşama kavuşsun.” (Yuhanna 3:16)

Yuhanna, “Tanrı sevgidir” dediği zaman, (1.Yuhanna 4:8), Tanrıyı tanımlamaz, ama bu ifadesi ile ısrar ettiği nokta, sevginin O’nun tanrısal doğasındaki ya da özündeki anahtar olduğu düşüncesidir. Biz sevgiye tapmayız, sevgi olan Tanrıya taparız.

Tanrının sevgisinin başlangıcı yoktu ve sonu olamaz. O’nun sevgisinin boyutları sınırsızdır. Sevgisi mutlak saftır; bir bencilliğin ya da herhangi başka bir günahın lekesi bulunmaz. Tanrının sevgisi fedakardır, bedelini asla düşünmez. Yalnızca diğer kişilerin rahatını ister ve karşılığında hiç bir şey beklemez. Yalnızca sevilmesi kolay kişilere değil, sevilmesi imkansız kişilere de ulaşır ve dostları sevdiği gibi düşmanları da sever. Sevgi, sevdiği kişileri, erdemleri neden ile sevmez, sevginin kaynağı yalnızca Veren’in iyiliğidir.

Bu üstün gerçeğin pratikteki ifadeleri aşikardır. Pavlus, “Bunun için sevgili çocukları olarak Tanrıyı örnek alın. Mesih bizi nasıl sevdi ise ve bizim için kendisini güzel kokulu bir sunu ve kurban olarak nasıl Tanrıya sundu ise, siz de öylece sevgi yolunda yürüyün.” (Efesliler 5:1,2) Sevgimizin Rabbe yükselmesi gerekir, bizden kardeşlerimize akması gerekir ve kurtulmamış olan dünyaya yayılması gerekir.

Aynı zamanda en derin tapınmayı aşılayana şeyin de O’nun sevgisi hakkında düşünmek olması gerekir. O’nun ayaklarının dibine kapandığımız zaman, sürekli olarak şunları tekrar etmemiz lazımdır:


Yüklə 1,89 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   26   27   28   29   30   31   32   33   ...   60




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin