Gorbaçov uzun anlatımını, kısaca şöyle toparlıyor: "Marksizm-Leninizm yaratıcı bir öğretidir, hazır talimat ve dogmatik reçeteler bileşimi değildir. Devrimci mücadelenin bizzat kendisi olan yaratıcı teknik düşünce ile eylem arasındaki etkileşimi sağlayan Marksizm-Leninizm her türlü dogmaya yabancıdır. Bunun en öğretici örneği Ekim Devriminin kendisidir." (s.30)
Gorbaçov bu doğru ve haklı sözlerini, Ekim Devrimiyle yıkılan bir II. Enternasyonal dogmasıyla örnekliyor da. (Geri ülkelerde proleter devrim olmaz, sosyalizm kurulamaz!) Nedir ki, II. Enternasyonalin böyle dogmaları olsa da, o temelde ve özünde, Marksizmin ihtilalci özünün terkedilmesi, temel teorik ilke ve tezlerinin, proletarya devrimi, proletarya diktatörlüğü, proletarya enternasyonalizminin köklü bir revizyonudur. Dogmatizmi bunca eleştiren Gorbaçov revizyonizme tek kelime etmiyor.("O günün birçok işçi sınıfı önderinin, hem de seçkinleri de dahil olmak üzere, bir çoğunun..." (s.30, siyahlar bize ait). Bu tanımlar kimin için dersiniz? Proletarya devriminin azılı karşıtları, Ekim Devriminin yeminli düşmanları II. Enternasyonalin şefleri için elbet! Gorbaçov, Ekim Devriminin yıldönümünde olsun onları gerçek ideolojik kimlikleri ve gerçek misyonlarıyla anmıyor. Bu bir yana, bu işçi sınıfı hainlerini "seçkin" "işçi sınıfı önderi" payesiyle onurlandırıyor.
Ve Kautskylerin, Scheidemannların, Bauerlerin, Hendersonların, Rennerlerin, Vanderwaldelerin ve tüm diğer işçi sınıfı hainlerinin bu çağdaş temsilcisi, bu kibar burjuva, sıra Stalin'e geldiğinde ağzına geleni söyleyen ve söyleten bu burjuva liberali, kendine "leninist" diyebiliyor!) Edemezdi de. Zira Gorbaçov ve Partisinin kendi ideolojik platformudur bu. Gorbaçov, konuşmasının Kruşçev'i göklere çıkaran bölümünde, Kruşçev'in girişimlerinden, "Leninizmin teori ve pratiğinin yaratıcı ruhunu yeniden canlandırmak", olarak sözediyor. (s.39) Kruşçev ve Leninizm! Bu Lenin'e ve Leninizme(94)yapılabilecek en büyük hakarettir. Bugün bir çokları unutmuş görünse ya da unutmak gerektiğini öğütlese de -ki buna ayrıca değineceğiz- düne kadar Türkiye'de bir çok kimse, Kruşçevizmin ne olduğunu iyi bilmekteydi. Kruşçev döneminde Leninizmin gömülmesi ve II. Enternasyonalin ölü teorilerinin yeni koşullara uygun modern biçimler içinde diriltilmesi çabası, tam da Gorbaçov'un sözünü ettiği bu "leninist yaratıcılık" adına ve "dogmatizme savaş!" bayrağı altında sürdürülmüştü. Kruşçev'de "dogmatizme savaş" ne idiyse, Gorbaçov'da da odur. Gorbaçov, yeni dönemin, yeni koşulların Kruşçev'idir. (Bir kere daha aynı konuşmanın III. Bölümü!)
Gorbaçov'un, 70.yıl konuşmasında, Ekim Devriminden 70 yıl sonra, NEP konusunda söyledikleri özellikle önemlidir. Zira kendi reformlarının sosyo-ekonomik karakteri konusunda çok açıklayıcıdır.
Modern revizyonistler, 1960'larda kapitalist ekonomi-politikalarını ilk gündeme getirdiklerinde, bunu gerçekleştirmek için demagojik tarzda Lenin zamanının NEP'ini örnek göstermişlerdi. Bu revizyonist politika ve uygulamanın ülke ekonomisini ve Sovyet toplumunu bugün nereye ve ne hale getirdiği gözler önündedir. Durumu Gorbaçov'un kendisi, bir çok başka yerde de olduğu gibi, bu konuşmasında, "Ekonomideki olumsuz süreçler ivme kazanıyor ve sonuç olarak, bir bunalım öncesi durum yaratıyordu" (s.40) şeklinde tanımlıyor.
Fakat Gorbaçov revizyonist seleflerinin, Kruşçev ve Brejnev'in yolundan yürüyor. Ona göre bunalımdan çıkış için tek çare, daha fazla kapitalizm! Bu nedenle ekonomi-politikalarına dayanak ve örnek olarak, sosyalist ekonominin hızlı, gürbüz ve dengeli geliştiği sosyalist iktisadi kuruluş dönemlerini, bu dönemlerin teori, politika ve uygulamalarını değil de, nesnel tarihsel zorunlulukların gereği olarak kapitalizme ciddi tavizleri ifade eden, kapitalizmi ve burjuvaziyi kaçınılmaz olarak geliştirdiği için, Lenin'in deyimiyle "muazzam (bir) tehlike"yi de içinde taşıyan, özel ve özgün bir(95)dönemi, NEP dönemini, bu dönemin politika ve uygulamalarını örnek alıyor. Neden acaba? Cevaplamadan önce Gorbaçov'u dinleyelim:
"Günümüzde Lenin'in son eserlerini, onun NEP konusunda yazdıklarını daha sık incelemek ve gereksindiğimiz değerli unsurları oradan çıkarsamak çabasındayız." (s.32)
NEP'in uygulandığı 1920 başları Sovyet Rusyası, savaşın ve iç savaşın yakıp yıktığı, sanayi temelinden yoksun, ezici çoğunluğu ile bir küçük-burjuvalar ülkesiydi. Üstelik içsavaşın zorunluluklarıyla gündeme gelmiş "savaş komünizmi"yle zamansız bir ilerleme de yaşamıştı. Bu tarihsel özgün koşullarda uygulanmış bir politika, NEP, bugün güçlü ve gelişmiş bir sanayi temeline sahip, sözde sosyalist üretim ilişkilerinin egemen olduğu bir topluma hangi "değerli unsurları" sunabilir acaba?
Kuşkusuz iki tarihsel kesit arasındaki uçurumu Gorbaçov da biliyor ve belirtiyor. Eski köylülük olmadığı için, bir "ittifak oluşturulması" amacının olmadığını ekliyor.
"Fakat -diyor- NEP aynı zamanda daha uzun vadeli bir hedefe de sahipti. Görev yeni toplumun kurulmasıydı ve Lenin'in sözleriyle, sadece şevke dayalı olmayacaktı, büyük devrimin doğurduğu şevk ile desteklenecek ve kişisel istek, deneyim ve işletme ilkelerine dayanacaktı... deneyimin ve devrimin gelişiminin nesnel gidişinin bize öğrettikleri budur.” (s.32)
Lenin'den aktarılan kısım, Ekim 1921'de, Ekim Devriminin dördüncü yıldönümü vesilesiyle yapılmış konuşmadan (33.cilt) aktarma. Oldukça ciddi ve ilginç bir durumla karşı karşıyayız. Bunu görmek için önce, Lenin'in ilgili konuşmasının bizzat Gorbaçov yandaşlarınca yapılmış bir çevirisinden, Gorbaçov'un aktardığı parçayı, fakat onun (...) ile atladığı kısmı atlamadan, yeniden okuyalım (altı çizili ifadeler Gorbaçov'un atladıklarıdır):