TüRKİye turizm coğrafyasi marmara bölgesi BÖLÜm I yalova


Alternatif Turizm Aktiviteleri



Yüklə 1 Mb.
səhifə25/49
tarix29.10.2017
ölçüsü1 Mb.
#20929
1   ...   21   22   23   24   25   26   27   28   ...   49

Alternatif Turizm Aktiviteleri




Ornitoloji


Dünyada soyu tükenmekte olan ve Türkiye’de yalnızca Birecik’te yaşayan kelaynaklar Şanlıurfa yöresindeki hayvan türlerinden en ilgincidir. İbidae soyundan olan Kelaynaklar baş ve gerdanları tüysüz olduğundan bu adla anılmaktadır. Birecik’ten başka Fas ve Cezayir’de yaşayan Kelaynaklar kış aylarında Etiyopya ve Madagaskar’a göç ederler.Şubat ayı ortalarında, Birecik'e gelen kelaynak kuşlarının kayalıklara yerleşmeleri mart ayı ortalarını bulmaktadır.
Muş

Doğal, tarihi ve kültürel değerler bakımından büyük bir turizm potansiyeline sahip olan Muş, Doğu Anadolu'nun Yukarı Murat-Van bölümünde, Çar Deresi ve Korni Deresi Vadileri arasındaki ovaya kurulmuştur.Urartular'dan başlayan köklü kültür tarihi, ilin hiç şüphesiz en önemli turizm kaynağıdır. Kış ve av sporları bakımından da büyük bir potansiyele sahip Muş İli'nde, henüz bu yönde yeterli turizm yapılanması bulunmamakla beraber, çalışmalar sürdürülmektedir.



Turizm Potansiyeli

Ören Yerleri ve Müzeler




Kayalıdere Antik Kenti (Kale Şehri)


Muş merkeze 40 kilometre, Varto ilçesine ise 20 kilometre uzaklıkta, Kayalıkaya köyündedir. Bir Urartu yerleşim birimi olan kentte, 1965 yılında yapılan resmi kazılarla, tapınak, kale, şarap mahzeni ve mezar gibi eserler ortaya çıkarılmıştır.

İnanç Turizmi




Hacı Şeref Camii


Bir Selçuklu yapısı olan Arslanlı Han’ın içinde bulunan cami XVII. yüzyılda yaptırılmıştır.Ana mekanı kare planlı olup, ortada büyük yanlarda basık kubbelerle örtülmüştür.

Çanlı Kilise (Surp Garabet)


Muş merkez Yaygın beldesine bağlı Yukarı Yongalı köyünde bulunmaktadır. İlk yapıldığı dönemlerde “ateş tapınağı” olarak kullanılan kilise, Roma Döneminden sonra gelen Sasaniler tarafından 399 yılında Hıristiyanların ibadetine açılmıştır. Bugün halen kalıntıları mevcut olan kilise, yabancı turistlerin en çok rağbet ettiği yerlerden birisidir.


Termal Turizm

Şor gölü kaplıcası

Hamurpet gölü Kaplıcası

Aşağı Alagöz Kaplıcası




Batman
Dicle’nin aktığı topraklarda zengin tarihi geçmişi koruyan Batman ve antik kenti Hasankeyf, bini aşkın mağaralarıyla, tarihsel anıtlarıyla bir doğa harikasıdır. İlin doğusunda petrol üretimi yapılan 1.288 m. yükseklikte Raman Dağı ve Güneydoğu Toroslar vardır. 4000’i aşkın mağaranın bulunduğu bu bölge dünyada benzeri az bulunan bir doğa harikasıdır. Batman’da karasal iklim hüküm sürmektedir. Bölgede yazları sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve yağışlı geçer. Kar yağışları az görülür.Batman'ın tarihi hakkında en eski bilgiler; halk hikayeleri, mitler ve Heredot tarihinde yer almaktadır. Ortak verilere göre Med Kralı Abtyagestin'in torunu Kyros, karşıtı Erpagazso’ya M.Ö. 550 yılında yenilince Med asilzadeleri arasındaki utancından dolayı Med’lerin yaşadığı Media bölgesinin kuzey batı ucundaki topraklarına çekilmek zorunda kalmıştır. Başka bir görüşe göre de Kyros, Pers egemenliği altında kalmamak için bu bölgeye yerleşmiştir. Karaçalı, sazlık ve bataklıktan oluşan bu bölgenin ortasında yapay bir adacık oluşturup, adına han obası anlamında olan "Elekhan" denilmiştir (M.Ö. 546). Elekhan, 194 yıl bağımsız ve mutlu bir dönem geçirerek 352 yılında Büyük İskender'in istilasına uğramıştır. Daha sonra Lesepkoslar, Persler, Romalılar, Sasani ve Bizans’ın hakimiyetine girmiştir. Artuklular, Moğollar, İlhanlılar, Celaliler, Karakoyunlu (Pezreşe), Akkoyunlular ve 1500 yılında Safeviler’in eline geçmiştir.1515 yılında, 4. Murat'ın Bağdat seferi sırasında kendisine büyük yararlıklar gösteren Turhan oğlu Mahmut Paşa’ya Elekhan’ı içine alan Batman suyu ile Botan suyu arasında kalan bölgenin tamamını vermiştir. Bu gelişmeden sonra Elekhan telaffuz değişikliğine uğrayarak halk dilinde Elah zamanla "İluh" ismini almıştır. İluh, köy birimi olarak kayıtlara geçmiş ve Siirt vilayeti, Elmedin kazasına bağlı olarak benliğini sürdürmüştür.
Turizm Potansiyeli
Ören Yerleri ve Müzeler

Hasankeyf


Dicle’nin kıyısında yer alan ve zamanında medrese, rasathane, darüşşifa ve diğer eğitim kurumlarıyla bölgenin ilim ve kültür merkezi olan Hasankeyf, ulaşım yolları ve ticaret merkezlerinin yer değiştirmesiyle günümüzde önemini yitirmiştir. Ancak ilçe, sahip olduğu zengin tarihsel yapılar nedeniyle 1981 yılında bütünüyle sit alanı ilan edilerek koruma altına alınmıştır.
Hasankeyf Kalesi

Tarihi kayıtlara göre 4. yüzyıl ortalarında Bizanslılar tarafından kurulmuştur. Daha sonraki dönemlerde de korunma özelliğinden dolayı, Hasankeyf’in en önemli yerleşim birimini oluşturmuştur. Kalede yüzlerce iskan yerinin yanında Büyük Saray, Küçük Saray, Ulu Cami gibi tarihi eserler yer almaktadır.


Kale Kapısı

Kaleye çıkan doğudaki merdivenin başında yer almaktadır. Üzerindeki kitabeden Eyyubiler’e ait olduğu anlaşılmaktadır. Yolun üst kısmında yer alan diğer kapı ise kısmen yıkılmıştır.


Köprü

Ortaçağın en büyük taş köprüsüdür. Kesin olmamakla beraber Artuklular tarafından 12. yüzyılda yapıldığı söylenmektedir. Artuklu eseri Malabadi Köprüsü ile benzerliği bu ihtimali güçlendirmektedir.


Büyük Saray

Kalenin kuzeyinde yer alan ve göçükler altında kalan sarayın kitabesi olmadığından kesin olarak ne zaman ve kimin tarafından yapıldığı bilinmemektedir. Yapının özelliklerinden Artuklu eseri olduğu tahmin edilmektedir.



TÜRKİYE TURİZM COĞRAFYASI

DOĞU ANADOLU

BÖLÜM V

resim:turkey eanatolia region.png

Bayburt
Bayburt Doğu Anadolu’yu Karadeniz’e bağlayan Erzurum-Trabzon tarihi İpek Yolu üzerindedir. Kop Dağı geçidi ile Erzurum’a, Vavuk Dağı geçidi ile Gümüşhane ve Trabzon’a bağlanır. Çoruh Nehri’nin kıyısında bulunan şehrin tarihi M.Ö. 3000’lere kadar uzanır. Bayburt’ta, Azzi, Ayaşi, Urartu, Kimmer, İskitler, Med, Pers, Roma, Bizans, Arap, Selçuklu ve Osmanlı idaresi hüküm sürmüştür.

Turizm Potansiyeli

Ören Yerleri ve Müzeler

Aydıntepe Yeraltı Şehri

Bayburt’un Aydıntepe İlçesinde yer alan kent, tüf içerisine, yüzeyden 2-2,5 metre derine inen, başka yapı malzemesi kullanılmadan ana kayaya oyulmuş galeriler, tonozlu odalar ve bu odaların açıldığı daha geniş mekanlardan oluşmaktadır.



Bayburt Kalesi

Zigana ve Kop Dağları’ndan aşılarak ulaşılan Bayburt Kalesi aynı zamanda Karadeniz’i Basra Körfezine bağlayan ticaret yolu üzerinde bulunmaktadır. Şehrin kuzeyinde yalçın kayalar üzerinde inşa edilmiş olan kalenin kimler tarafından yapıldığı kesinlikle bilinmemektedir. Kale Türkler tarafından alınmadan önce Roma,  Bizans, Arap, Kommenos hakimiyetinde kalmıştır



Alternatif Turizm Aktiviteleri

Bayburt-Erzurum karayolunun 6’ncı kilometresinden ayrılarak 16 km. daha yol aldıktan sonra ulaşılan Sırakayalar Şelaleleri, İlin merkez Sırakayalar Köyü’nün girişinde ve köy içinde olmak üzere iki tanedir.



Yayla Turizmi

Bayburt ili yaylalar açısından oldukça zengindir. Kop Dağı Turizm Merkezi-Kop Dağı Yaylası, Sultan Murat Yaylası, Aydıntepe, Akbulut, Cumavank, Otlukbeli, Yazyurdu, Yoncalı, Tohnovi, bunlardan bazılarıdır.


Avcılık


Kara av hayvanları avcılığı olarak özellikle kış mevsimi oldukça uygundur. Maden bucağından itibaren başlayan ve Çoruh Nehri’nin ana kolu boyunca devam eden Masat Vadisi, bitki örtüsünün elverişli olmasından dolayı av hayvanları varlığı açısından önemlidir. Aydıntepe Ovası, Mormuş Düzü, Düzeker Ovası hem kara avcılığına hem de balıkçılığa uygun bir alandır. Başlıca av hayvanları; toy, tilki, tavşan, keklik, bıldırcın, ördek, ayı, domuz, ve kurttur.

Trekking


Bayburt ili arazi şekilleri açısından çeşitlilik göstermektedir. Ovaların önemli yer tutmasına karşın yüksek ve sarp dağlar ile bunların oluşturduğu geçitler il topografyasında önem taşır. İli kuşatan Kemer, Kop, Otlukbeli, Divanyolu, Sarıçiçek Dağları 2000-3000 metrenin üzerinde dağlar olup, bu alanlar atlı, dağ ve doğa yürüyüşüne elverişlidir.

Olta Balıkçılığı


Çoruh Nehri ve muhtelif kolları tatlı su ürünleri balıkçılığına elverişlidir. Masat, Kopuz, Beşpınar, Ozansu, Yoncalı, Yazyurdu, Kılıçkaya ve Çatıksu dereleri alabalık yönünden zengindir. Akarsular dışında göletlerde de kısmen balıkçılık yapılmaktadır. Bu göletlerden; Oruçbeyli, Sakızlı, Saraycık, Danişmend, Eymür, Gökçedere’de sazan balığı yönünden zengindir.

Akarsu Turizmi, Kano ve Rafting


Bir kolu Mescit Dağları’ndan, diğer bir kolu da Otlukbeli Dağları’ndan çıkarak iki kol halinde ilin sınırları içerisinde Dikmetaş Köyü altında birleşen Çoruh Nehri debi bakımından ülkemizin en önemli akarsularından biri olup, bu özelliği nedeniyle su sporlarına çok elverişlidir. Dikmetaş Köyü’nden başlayarak Çoruh Nehri’nin il sınırlarımızı terk ettiği Aslandede Köyü’ne kadar olan kısmında su sporlarından kano ve rafting yapılmaktadır.

Kayak


Kop Dağı “Turizm Merkezi” ilan edilmiş ve bu merkez üzerinde “Kop Dağı Kayak ve Kış Sporları Merkezi” planlama çalışmaları Turizm Bakanlığı’nca yapılarak bitirilmiştir. “Kop Dağı Kayak ve Kış Sporları Merkezi” planında mevcut olan kayak evinin bulunduğu alan ile günübirlik tesislerin bulunduğu alanların bir kısmı gerektiğinde yatırımcılara tahsis edilmek üzere İl Özel İdaresi’nce kamulaştırılmış olup, yol, su gibi alt yapı çalışmaları ve kayak evi inşaatı başlatılmıştır.

Mağara Turizmi


Helva Köyü Buz Mağarası

Masat Vadisi’nin güneyinde Helva Köyü’nde yer almaktadır. İl merkezinden 33 km. mesafede hemen köyün yamacında yer alan mağaranın içinde buzdan oluşmuş sarkıt ve dikitleri bulunmaktadır. Köy halkı tarafından değişik zamanlarda soğuk hava deposu olarak kullanılmış olan mağara buz oluşumlarının değişik şekillerini yansıtmaktadır.


Tunceli

Tunceli İli el değmemiş tabiat güzellikleri, av hayvanları, dağ sporu ve önemli tarihi kalıntıları ile ülkemiz turizmine katkıda bulunabilecek niteliktedir. Yılın dört mevsimi karla kaplı sarp dağları, yalçın kayaları, meşe ormanları, geniş çayır ve otlakları, dağların bağrından fışkıran tortularla olağanüstü renk oyunları yapan şifalı ılıcaları, derin ve berrak akan sularında oynaşan leziz alabalıkları ile Tunceli yurdumuzun en ilginç turistik yörelerinden biridir.İlin kuzey kesiminde bulunan Munzur Dağları ve bu dağların eteğinde takriben 200 km.'lik mesafe içinde kayalardan fışkıran buz gibi sulardan oluşan Munzur Irmağı, Tunceli’ye hem hayat vermekte hem de doğal güzellik bahşetmektedir. Tunceli ile Ovacık gözeleri arasında akan Munzur Irmağı'nın dar ve derin vadisi milli park sahası olarak koruma altına alınmıştır. Dört mevsimde ayrı güzelliklerin yaşandığı Munzur Vadisi, Mercan Vadisi ve Pülümür Vadisi milli park olarak gezilip görülebilecek nadide yerlerdir. Keban Baraj Gölü kıyısında uzanan ve yeşilin bin bir çeşidi ile işlenmiş meyve bahçesi görünümündeki Pertek İlçesi, doğal güzellikleri ile ün yapmış bir beldedir. Mazgirt İlçesi’ndeki Bağın Kaplıcaları, tarihi Kaleköyü Harabeleri, Pülümür İlçesi Buyerbaba Yaylaları, görülmeye değer turistik özelliklerindendir.


Turizm Potansiyeli

Ören Yerleri ve Müzeler

Pertek Kalesi


Pertek İlçesi’ndeki Pertek Kalesi Mengüçlüler döneminde inşa edilmiştir. Bugün Keban Baraj Gölü altında kalan ve bir ada görünümünde olan kale sivri bir kayanın üzerinde kurulmuştur. Mazgirt İlçesi’nde Urartu dönemine ait pek çok kale kalıntısı bulunmaktadır. Bunlar Mazgirt Kalesi, Dedebağ, Kaleköyü ve Sağman Kaleleridir.

Milli Parklar

Munzur Vadisi Milli Parkı


Karasu ve Murat çöküntüsü alanları arasında yükselen Munzur Dağlarının jeolojik yapısı, metamorfik, volkanik ve tortul kayaçlardan meydana gelir. Kuzeyde 3300 metreye kadar yükselen bu dağlık alan Mercan ve Munzursuyu vadileri ile büyük ölçüde parçalanmıştır. Milli parkta tepeler ve yamaçlar meşe ormanları ile kaplıdır. Vadi tabanında ise ceviz, kızılağaç, dişbudak, karaağaç, çınar, kavak, söğüt ve çalı türlerinden meydana gelen zengin bir bitki örtüsü görülür. Sarp ve dik yamaçlar ise çıplaktır. Yaban hayatı; kurt, tilki, ayı, kınalı keklik gibi türlerin yanında dağ keçisi, çengel boynuzlu dağ keçisi, vaşak, su samuru, çil keklik, kaya kartalı gibi nadir türlerin de barınmasına imkan sağlamakta; Munzur Vadisi ve Mercan suyunda bol miktarda alabalık bulunmaktadır.

İnanç Turizmi
Tunceli'de bulunan Yelmaniye Camii, Ulukale Camii, Baysungur Camii, Çelebi Ali Camii, Sağman Camii, Hamidiye Medresesi Osmanlı Dönemi'ne, Eltihatun Camii ile Uzun Hasan ve Eltihatun Türbeleri ise Akkoyunlu Dönemi'ne ait eserlerdir.

Alternatif Turizm Aktiviteleri

Rafting


Tunceli sınırları içerisinde akıp giden Munzur, Pülümür ve Peri suları gerek debileri, gerekse akış hızları itibariyle rafting (kano) sporu yapmaya oldukça elverişli sulardır.

Trekking


Ovacık İlçesi’nin kuzeyindeki Munzur sıra dağları ile ilçenin güneyindeki meşelik tepeler, ilin kuzeydoğusunu kaplayan ve yüksekliği 3292 metreye varan Karasu-Aras dağları ile Bağırpaşa dağları dağcılık ve doğa yürüyüşü sporlarına olduğu kadar kayak sporuna da elverişlidir.


Yüklə 1 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   21   22   23   24   25   26   27   28   ...   49




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin