Oetker Group, konteyner hattı Hamburg Süd'u satmayı düşünüyor

24-29 KASIM 2016 HABERLER

28.11.2016 Oetker Group, konteyner hattı Hamburg Süd'u satmayı düşünüyor

Oetker Group, konteyner hattını satarak nakliye işini bırakmayı düşünüyor. Dünyanın en büyük yedinci konteyner hattı olan Hamburg Süd'e sahip olan Oetker Group, Hamburg Süd'ü satmak için müzakerelere başladı.Henüz herhangi bir karar vermeyen Oetker Group, muhtemel satışın finansal ayrıntıları hakkında herhangi bit ayrıntı açıklamadı. Uzmanlara göre ise Hamburg Süd'ün filosu yaklaşık 1,4 milyar dolar değerinde. Oetker Group'dan bir yetkili satış hakkında yaptığı açıklamada; 'Bir satış kararı verilirse, süreç yıl sonundan önce başlayabilir.' ifadelerini kullandı. Ayrıca 'Fiyat potansiyel alıcılara yüksek görünebilir. Bunun nedeni Oetker ailesindeki iç güç mücadelesi olabilir.' diye sözlerine ekledi. 
28.11.2016 Star Rafinerisi’nin yüzde 78’i tamamlandı

Türkiye’de devam eden en büyük yatırımlardan olan Star Rafinerisi’nde açılış için gün sayılmaya başlandı. Toplam büyüklüğü 5.7 milyar dolar olan projede gerçekleşme oranı yüzde 78’i aştı.

Azerbaycan devlet petrol şirketi Socar’ın 18.1 milyar dolarlık Türkiye projeleri içinde yer alan Star Rafinerisi’nde 5.7 milyar dolarlık kaynağın 3.9 milyar doları kullanıldı. Proje inşaatının büyük kısmı tamamlandı. Şirketin Genel Müdürü Dr. İbrahim Palaz, 'Mühendislik işlerinin yüzde 99.5’i, satın alma işlerinin yüzde 95’5’i, inşaat işlerinin yüzde 57.5’i tamamlandı. Toplam gerçekleşme oranı yüzde 78.3' dedi. Genel Müdür Dr. İbrahim Palaz, Rafineri Proje Direktörü Savaş Soydaner ve şirketin diğer tepe yöneticileri ile birlikte, yatırımda gelinen son aşamayı, gelişmeleri anlattı. İbrahim Palaz’ın verdiği bilgiye göre işler programlandığı gibi yürüyor.

Açılış tarihi Nisan 2018. Şimdiden eleman alımı başlamış. Bir yandan da bu elemanların hazırlık eğitimleri sürüyor. Star sahasında yüzden fazla şirketin hummalı faaliyeti devam ediyor. Star bittiğinde yıllık 10 milyon ton ham petrol işleme kapasitesine sahip olacak. Dizel, jet yakıtı, nafta ve petrol koku gibi ürünlerde ithalatı büyük oranda azaltacak.

28.11.2016 Tekne ve yatlarda ÖTV sıfırlanırken, KDV ise yüzde 1'e düşecek

Yabancı bayrak taşıyan yatların Türk bayrağına geçmesi için vergi avantajı sağlanacak. Buna göre, KDV yüzde 1’e inecek, ÖTV ise sıfırlanacak.

Mevzuattaki boşluk nedeniyle yabancı bayrak taşıyan Türk vatandaşlarına ait yatları için Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı harekete geçti.

Bu hafta yeni bir tasarı Meclis'e sunulacak. Yüzde 18 olan KDV oranının 1'e indirilmesi, ÖTV'nin de sıfırlanması önerilen yeni tasarıyla kamu ve belediyeye ait marinalarda da kira indirimi getirilecek. Yabancı bayraklı teknelerin ise 3 ayda bir yurtdışına çıkış zorunluğu olacak. Yeni tasarıyla birlikte yaklaşık 5 bin yatın Türk bayrağına geçmesi hedefleniyor. 100 bin dolar ve üzeri olan yabancı bayraklı bu teknelerin Türk bayrağına geçmesi halinde, yıllık ortalama 5 milyon dolarlık vergi kazancının sağlanacağı öngörülüyor.

Deniz Turizmini ve Denizciliği Geliştirme Derneği (DENTUR) Genel Sekreteri Orhun Şentürk, Türkiye'de 9 bin 200 yabancı bayraklı tekne ve yat bulunduğunu söyledi. Şentürk, "Bunların yüzde 90'ı ise Amerikan bayrağı taşıyor. Ve her yıl bu tekne ve yatların kayıt yenileme, harç ve bayrak tescili için Amerika'ya 7 milyon dolar ödeniyor. Bu tasarının hayata geçmesiyle birlikte bu 7 milyon dolar ülke içinde kalacak. Ayrıca bakanlığın hedeflediği 5 bin tekne Türk bayrağına geçerse yüzde 1 KDV alınsa dahi, bu tekne ve yatlar pahalı olduğu için yıllık ortalama 5 milyon dolarlık vergi kazancı sağlanacak. Şu anda bu tekneler hiçbir şekilde vergi ödemiyor" dedi.

9 bin teknenin yaklaşık 1500'ünün yabancı sahipli olduğunu anlatan Orhun Şentürk, yeni çalışmayla birlikte yabancı sahipli teknelerin de Türk bayrağına geçebileceğini ifade etti.

26.11.2016 Sahil Güvenlik Komutanlığı açıkladı, 1 yılda 187 kişi yaşamını yitirdi

Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından Düzensiz Göç İstatistikleri raporu yayımlandı.

Sahil Güvenlik Komutanlığı'nın hazırladığı Düzensiz Göç İstatistikleri raporu yayınladı.Komutanlık verilerine göre 2016 yılında düzensiz göç olay sayısının 811 olduğu bildirildi. 2016 yılı düzensiz göçmen sayısının 36 bin 178 olduğu belirtilirken yaşamını yitiren göçmen sayısının ise, 187 olduğu açıklandı. Rapora göre 2016 yılında yakalanan organizatör sayısı 105 olarak kaydedildi. Sahil Güvenlik Bakanlığı tarafından, Ege Denizi'nde düzensiz göçle mücadele faaliyetlerine yönelik, 18-25 Kasım'da gerçekleştirilen 11 düzensiz göç olayında, 452 düzensiz göçmenin yakalandığı belirtildi. Bakanlık tarafından yapılan açıklama şu şekilde: 'Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından, Ege Denizi'nde 7 gün 24 saat aralıksız olarak yürütülen düzensiz göçle mücadele faaliyetleri kapsamında, 18-25 Kasım tarihleri arasında gerçekleşen 11 düzensiz göç olayında 452 düzensiz göçmen karasularımızda yakalanmıştır. Gerçekleşen 11 göç girişiminin 4 tanesinde Sahil Güvenlik Komutanlığından yardım talep edilmiş, Sahil Güvenlik yüzer ve uçar unsurları tarafından icra edilen arama kurtarma faaliyetleri neticesinde 195 düzensiz göçmen denizden sağ olarak kurtarılmıştır. Düzensiz göç faaliyetlerinin Didim, Dikili, Çeşme, Bodrum, Kuşadası ve Ayvacık bölgelerinde yoğunlaştığı görülmüştür. Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından düzensiz göçün engellenmesi maksadıyla 18 - 25 Kasım'da icra edilen faaliyetlerde; 1 Arama Kurtarma Gemisi, 34 Sahil Güvenlik Botu, 9 SAGET ve 6 Kontrol Bottan oluşan yüzer unsurlar tarafından 1643 saat 30 dakika seyir yapılmış,13 helikopter ve 3 uçak sortisi ile toplam 42 saat 30 dakika uçuş gerçekleştirilmiş, 7 adet Mobil Radar Timi (MORAD Timi) tarafından 511 saat 15 dakika görev icra edilmiştir. Ege Denizi'nde yaşanan düzensiz göç girişimleri büyük oranda engellenirken, göçmen ölümlerinin yaşandığı en son olay 18 Kasım tarihinde Aydın İli Didim İlçesi Taşburun açıklarında yaşanmıştır. Toplam 6 göçmen hayatını kaybetmiştir' denildi.
25.11.2016 HMM, Hanjin'e ait Algericas Limanı'nı satın alıyor

Güney Koreli Hyundai Merchant Marine Hanjin'in işletmesinde bulunan Total Terminal International Algeciras Limanı'nı satın almak için başvurdu.

Güney Koreli Hyundai Merchant Marine (HMM) Hanjin Shipping'in işletmesinde bulunan Total Terminal International Algeciras (TTI Algeciras) limanını satın almak için başvurdu.

Aralık ayı içerisinde sonuçlanması beklenen başvurunun Aralık ayı sonunda kesinleşmesi bekleniyor. HMM'nin Hanjin Shipping'e sunduğu teklifin şartları şimdilik bilinmiyor. 

Hanjin Shipping Ağustos ayında moratoryum ilan ederek yeniden yapılanmanın içine girdi. Şubat 2017 tarihli yeniden yapılanma ve borç yapılanma planlarını Seul'daki bir mahkemeye sunan Hanjin, elindeki varlıkların bir kısmını çıkararak Asya pazarında kalmayı hedefliyor.

25.11.2016 Dünyada petrol üretimi dondurulursa, Rusya günlük 300 bin varil düşürecek

Rusya Enerji Bakanı Aleksandr Novak, küresel olarak petrol üretimin düzeyinin dondurulması yolunda bir karar alınırsa, Rusya'nın da kendi üretimini günde 300 bin varile kadar azaltacağını söyledi.

Rusya Enerji Bakanı Aleksandr ​Novak bugün gazetecilere yaptığı açıklamada, 'Planlarımıza göre Rusya'nın petrol üretimi gelecek yıl artacak. Eğer üretimi şimdiki düzeyde tutarsak biz de bu konudaki kendi katkımızı yapmış oluruz. Bu bizim için 2017'de temel olarak günde 200 bin ile 300 bin varil arasında bir kısıntı demek olur' dedi. Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) üyeleri ülkeler, petrol üretiminin dondurulması konusunda kesin kararı belirlemek amacıyla 30 Kasım'da toplanacak.

Bakan Aleksandr ​Novak, Rusya'nın OPEC üyeleriyle görüş alışverişini sürdürdüğünü ve bunun yanı sıra kendisi gibi OPEC üyesi olmayan Kazakistan ve Meksika gibi üreticilerle de görüşeceğini söyledi.

Üretimin küresel çapta dondurulması konusunda ABD ile bir temas olmadığını söyleyen Aleksandr Novak, Norveç ile yapılan temasların ise, bu ülkenin böyle bir uygulamaya katılmayacağını gösterdiğini söyledi.

.24.11.2016 Beklenen devrimin adı; LNG

Amerika’da ‘kaya gazı’ üretimindeki müthiş artış ile doğalgazda ilk devrimin doğalgazda (LNG) yaşanacağını öngörüyor. Yeni üretim ile oluşacak fazla LNG hacminin 2. doğalgaz devrimini tetikleyeceğini iddia eden IEA’ya göre, doğalgaz pazarlıklarında Türkiye gibi alıcıların eli güçlenecek.Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), geçtiğimiz günlerde ‘2016 Dünya Enerji Görünümü Raporu’nu yayınladı. Rapora göre, doğalgaz 2040’a kadar yakıtlar arasında önemli rol oynamayı sürdürecek. Hatta devreye girecek yeni sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) hacmi ile ikinci bir ‘gaz devrimi’ yaşanabilir. Doğalgazda ilk devrim, başta Amerika olmak üzere kaya gazı üretiminde yaşanan hızlı artışla gelmişti. IEA Başkanı Fatih Birol, ikinci devrimin küresel piyasalarda oluşacak LNG bolluğu ile yaşanacağını ve Türkiye gibi ülkelerin doğru stratejilerle bundan faydalanacağını söyledi. Birol, başta ABD, Avustralya, Kanada ve Doğu Afrika’da oluşacak yeni üretimin LNG hacmini artıracağını belirterek, “Doğalgazda 2009’da bir devrim başlıyor demiştik, şimdi kaya gazı devriminden sonra ikinci bir devrim başlıyor. Bu da LNG devrimi olacak. Amerika’dan Avustralya’ya, Kanada’dan Mozambik ve Tanzanya’ya kadar birçok ülkede yatırım kararı verilmiş ve inşa halindeki LNG projelerine baktığımız zaman, piyasalara çok büyük miktarda LNG gelecek. Bunun da 2020’lere doğru piyasalardaki dengeleri değiştirebileceğini düşünüyoruz. Piyasada LNG bolluğu olacak. LNG’nin toplam gaz ticaretindeki payı 2000 yılında yüzde 26’ydı, şu anda yüzde 40’lar civarında. 2040’ta yüzde 50’nin üzerine çıkacak. Boru hattı ticaretinden ziyade LNG ticaretinde artış olacak” şeklinde konuştu. 

Bu gelişmelerin ise üç önemli sonucu olacağını anlatan Birol, “Öncelikle gaz fiyatlarında aşağı doğru baskı olacak. İkincisi, çoğu petrole endeksli kontratlara bağlı olan LNG fiyatları giderek doğrudan ticaret koşullarına göre belirlenecek. Son olarak birçok LNG kontratında bir varış noktası maddesi var. Bu madde kaldırılarak, piyasaya daha çok esneklik getirilecek” dedi. LNG çağının başlamasının Türkiye açısından da çok önemli olduğunu dile getiren Birol, şöyle konuştu: “2020’li yılların başında birçok ülkenin uzun dönemli gaz kontratları sona eriyor. Gaz bolluğu tam da bu kontratların sona erdiği zamana denk geliyor. Bu da alıcı ülkelerin elini çok güçleniyor. Enerji seçenekleri söz konusu olduğu zaman, Türkiye’nin kendisi için hem maliyetler, hem çevre, hem dış güvenlik açısından en iyi optimumu bulması gerekiyor. LNG konusunda gelecek fırsatı kaçırmamak için LNG altyapı yatırımı yapılması gerekiyor. Yüzer LNG terminali diye de bilinen FSRU gemilerinin devreye alınması önemli. Önümüzdeki 25 yılda dünyada gemi ile ticareti yapılan LNG miktarında yüzde 30 artış olacak. 2040 yılına kadar, LNG ilk defa uzun mesafeli gaz ticaretinin büyük kısmını oluşturacak.”

IEA’YA göre 2040’a kadar enerji talebini karşılamaya yönelik yakıtlar arası yarışın kazananı doğalgaz ve yenilenebilir enerji olacak. Birol, hazırladıkları tüm senaryolarda yenilenebilir enerjinin bir numaralı büyüyen enerji kaynağı olacağını söyleyerek, “Önümüzdeki 25 yılda payını en fazla arttıracak yakıt yenilenebilir enerji. Burada da özellikle güneş ve rüzgâr. Yenilenebilir enerjiyi doğalgaz takip edecek. Yenilenebilir enerjide zaten düşmüş olan mevcut maliyetlerin daha da düşeceğini tahmin ediyoruz” dedi. Türkiye’nin yenilenebilir enerji potansiyelinin inanılmaz derecede zengin olduğuna işaret eden Birol, “Bundan iki türlü faydalanabiliriz. Birincisi, enerji denkleminde yenilenebilirin payını arttırmak çok kısa süre içerisinde mümkün. Ayrıca Türkiye, yeni teknolojiler konusunda yatırım yapıp know-how’ını geliştirip, bölge ülkelerine yenilenebilir enerji teknolojisi transfer etme konusunda bir merkez olabilir. Çevremizdeki ülkelerde de çok fazla güneş enerjisi potansiyeli var. Türkiye bu konuda önderlik edebilir. Ama bunun olması için de Türkiye’de çok ciddi bir tecrübe, know-how birikimi olması lazım. Bu konuda atılacak önemli bir adım YEKA dedikleri büyük kapasiteli güneş ve rüzgâr çiftlikleri. Bu model maliyetlerin düşmesi ve teknolojinin gelişmesine vesile olacak. Hep doğalgazdan bahsediliyor ama Türkiye aslında yenilenebilirde de HUB (merkez) olabilir” dedi. (7DENİZ)