Paragrafin yapisi


■■Endüstri EE3Hizmet Bin kişi 300 250 200 150 1 oo H



Yüklə 1,2 Mb.
səhifə14/16
tarix26.08.2018
ölçüsü1,2 Mb.
#74991
növüYazı
1   ...   8   9   10   11   12   13   14   15   16

CZHTarım ■■Endüstri EE3Hizmet Bin kişi 300 250 200 150

1 oo H

50

azi


0

Aşağıdakilerden hangisi bu grafikten ulaşılabilecek bir sonuç değildir? (2002 KPSS)

  1. Verilen tüm illerde, tarım sektöründe çalışanlar
    öteki sektörlerden daha fazladır.

  2. Endüstri sektöründe çalışma olanakları en fazla
    olan il Gaziantep'tir.

  3. Verilen tüm illerde, hizmet S9ktöründe
    çalışanların tarımda çalışanlara oranı aynıdır.

  4. Bölge genelinde, endüstri sektöründe çalışanlar
    en azdır.

E) Diyarbakır ve Şanlıurfa'da hizmet sektöründe
çalışanların sayısı birbirine yakındır.

-COĞRAFYA-

77


Grafiğe göre hizmet sektöründe çalışanların oranı ile tarımda çalışanların oranı her yerde aynı değildir.

(Cevap C)

Doğal göllerin bulunması nüfus dağılışında etkili değildir.

(Cevap A)







%26


13. Aşağıdaki grafikte, 1997 genel nüfus sayımına göre Türkiye nüfusunun coğrafi bölgelere dağılışı gösterilmiştir.

15. Geçtikleri yerlerin endüstri ve kentleşme durumları göz önüne alındığında, aşağıdaki akarsulardan hangisinin diğerlerine göre daha az kirlenmesi beklenir? (2003 KPSS)

  1. Meriç

  2. Sakarya

  3. Büyük Menderes

  4. Gediz

E) Aras


Grafikte I numara ile gösterilen coğrafi bölge aşağıdakilerden hangisidir? (2002 KPSS)

  1. Ege

  2. Marmara

  3. Karadeniz

  4. İç Anadolu

E) Akdeniz

ö2

£E LU Q «3



(/)

a.

o

UJ

Doğu Anadolu'da çok fazla sanayi tesisi bulunmamaktadır.

(Cevap E)


Grafik incelendiğinde I numara ile gösterilen coğrafi bölge Marmara Bölgesi'dir. Çünkü Türkiye'de en fazla nüfusa sahip bölge Marmara Bölgesi'dir.

(Cevap B)



14. Türkiye'de nüfusun bölgelere dağılışında aşağıdakilerden hangisi en az etkilidir? (2003 KPSS)

  1. Doğal göller

  2. Toprakların verimliliği

  3. Yerşekilleri

  4. İklim koşulları

E) Ulaşım kolaylığı

16. Türkiye'de, kıyılarda ve kıyılara yakın yerlerde nüfus yoğunluğu iç kesimlere göre daha faziadır.



Bu genelleme. aşağıdaki yerlerden hangisi için geçerli degildir? (2003 KPSS)

  1. Çatalca - Kocaeli Platosu

  2. Taşeli Platosu

  3. Gediz Ovası

  4. Çarşamba Ovası

E) Zonguldak Yöresi

Taşeli Platosu kalkerli bir yapıya sahip olduğu için Türkiye'nin en büyük karstik bölgesidir. Karstik yapının yaygın olduğu yerlerde yağış fazla olsa da buralarda yeraltına sızma çok olduğu için nüfus fazla değitdir.

(Cevap B)

78-

-GENEL YETENEK GENEL KÜLTÜR DERGİSİ-




17. Aşağıdaki grafikte Türkiye'nin beş bölgesinin yüzölçümleri ve nüfusları gösterilmiştir.

Nüfus (Bin kişi)

  • 20000
    18000

  • 16000
    14000
    12000
    10000

80000 60000 40000 20000 0

Nüfus

Alan

Alan

(km2) 20000-r 18000--16000--14000--12000--10000--800 00--60000--40000--20000+-0

Doğu Anadolu Bölgesi'nin nüfus yoğunluğu Türkiye ortalamasının altındadır; dolayısıyla bölge, alanı oranında nüfus barındırmaz. Bunda bölgenin yüksek ve engebeli olması, kışların uzun ve sert geçmesi, sanayinin fazla gelişmemesi etkendir. Soruyu incelediğimizde verilen seçeneklerden A hariç diğerleri Doğu Anadolu Bölgesi'nde nüfus yoğunluğunun Türkiye ortalamasından düşük olmasında etkilidir.

(Cevap A)



Bölge

Aşağıdakilerden hangisi bu grafikten ulaşılabilecek bilgilerden biridir? (2003/2 KPSS)

  1. Bölgelere olan iç göç miktarı

  2. Bölgelerin nüfus yoğunluğu

  3. Bölgelerdeki genç nüfus oranı

  4. Bölgelerdeki doğum oranı

E) Nüfusun bölge içindeki dağılışı

Grafikten bölgelerin nüfus yoğunluğuna ulaşılabilir. Nüfus yoğunluğu, belirli bir alanda yaşayan nüfusun o alana oranıdır. km2 / nüfus olarak gösterilir.

(Cevap B)

z. o

fi2

'o

UJ



co

s

O-J O

eo

19.1. Aityapı hizmetlerinin yetersizliği



  1. Çevre kirliliği

  2. Alışveriş merkezlerinin azlığı

Yukarıdakilerden hangisi Türkiye'de büyük şehirlerin önemli sorunları arasında yer alır?(2004 KPSS)

A) Yalnız I B) Yalnız II

C) Yalnız III D) I, II

E) II, III




18. Doğu Anadolu Bölgesi'nin nüfus yoğunluğunun Türkiye ortalamasından düşük olmasında aşağıdakilerden hangisinin etkisi voktur? (2003/2 KPSS)

  1. Çeşitli toprak türleri olmasının

  2. Yükseltisinin fazla olmasının

  3. Ulaşımın olanaklarının kısıtlı olmasının

  4. Ekim alanlarının sınırlı olmasının

E) İş olanaklarının yetersiz olmasının

Kentleşme oranının en yüksek olduğu bölge Marmara Bölgesi'dir. Kentleşme oranı en az Karadeniz Bölgesi'nde görülür.

Şehirlerin Sorunları;


  • Gecekondulaşma

  • Düzensiz yapılaşma

  • Hava kirliliği

  • Sosyal ve kültürel gelişimin sağlanamaması

  • Yeşil ve açık alanların yetersizliği

  • Çevre kirliliği

  • Altyapı hizmetlerinin yetersizliği

(Cevap D)

-COĞRAFYA-

79



ERKEK


KADIN

20. Türkiye'de konutlarda yapı malzemesi olarak kullanılan taşlar konutların bulunduğu çevrenin jeolojik yapısına bağlıdır.

Buna göre; Ürgüp, Avanos, Nevşehir konutlarında yapı malzemesi aşağıdakilerden hangisinin en çok kullanılması beklenir? (2004 KPSS)

B) Kum taşı D) Jips

A) Kalker C) Volkan tüfü E) Granit

Türkiye'de konutlarda yapı malz^mesi olarak kullanılan taşlar konutların bulunduğu çevrenin jeolojik yapısına bağlı olarak gelişir. Buna göre;

Nevşehir - Ürgüp çevresinde yer alan volkanik tüf alanında yapı malzemesi olarak volkanik tüf kullanılır. Iç ve Güneydoğu Anadolu kırsal kesiminde kerpiç; Doğu Anadolu ve Akdeniz kırsal k^siminde taş; Karadeniz kırsal kesiminde ahşap en yaygın yapı malzemesidir.

(Cevap C)



'o

cc

LU

Q

m w o.

22.



MİLYON KİŞİ

MİLYON KİŞİ

Yukarıdaki grafikte bir ülkenin cinsiyet yaş grafiği verilmiştir.



hangisine

Bu grafikten aşağıdakilerden ulaşılamaz? (2004 KPSS)

  1. Toplam nüfusa

  2. Nüfusun fazla olduğu yaş grubuna

  3. Kadın erkek nüfusunun farkına

  4. Onbeş yaşın altındaki nüfusun toplam payına

E) Nüfus yoğunluğuna


21. Geçtikleri yerlerin endüstrileşme ve kentleşme j durumları göz önüne alındığında aşağıdaki ' akarsulardan hangisinin daha az kirlenmesi beklenir? (2004 KPSS)

Verilen grafiği incelediğimizde E seçeneğinde verilen bilgiye ulaşılmaz nüfus yoğunluğunu bulmak için ülkenin yüz ölçümünü bilmemiz gerekir.

(Cevap E)


A) Ergene

C) Büyük Menderes

E) Porsuk

B)Zap D) Gediz



Büyük Menderes -» Ege Bölgesi

Ergene -> Marmara Bölgesi

Zap -> Doğu Anadolu Bölgesi

Gediz -» Ege Bölgesi

Porsuk -> Marmara Bölgesi (Sakarya)

Seçeneklerde verilen akarsulardan Zap dışındakiler kentleşmenin yoğun olarak hissedildiği bölgelerdedir.

(Cevap B)


80-

-GENEL YETENEK GENEL KÜLTÜR DERGİSİ-




23.


□ Alan

Kişi

(Bin km2)

200-r-


180--

160--


140--

120--


100--

80--

60--

40--

20"1-

(Bin kişi)

j—|—

T200 -- 90 -- 80 -- 70 -- 60 -- 50 -- 40

a~ 30


-- 20 ^ 10

III IV V

Yukarıdaki grafiğe göre aşağıdaki yorumlardan hangisi çıkartılamaz? (2005 KPSS)

  1. Nüfus yoğunluğu III ve IV'te birbirine 9n
    yakındır.

  2. Nüfus yoğunluğu IV numarada en fazladır.

  3. Nüfus en az II numaradadır.

  4. lll'ün nüfus yoğunluğu IV'kinin iki katıdır.

E) l'de nüfus yüzölçümünün yaklaşık yarısı
kadardır.

25. Aşağıdakilerden hangisi dağınık yerleşmenin görüldüğü yerlerin ortak özelliklerinden biridir? (2005 KPSS)

  1. Tarım alanlarının geniş olması

  2. Yerşekillerinin engebeli olması

  3. Endüstrinin gelişmiş olması

  4. Ticaretin gelişmiş olması

E) Ulaşım olanaklarının fazla olması

Arazi yapısının dağlık ve engebeli olması, meskenlerin bir arada toplanmasına imkan tanıyacak düzlük alanların az olmasına yol açmıştır. Böyle yerierde mesk^nter arazide dağınık bir şekilde yer alarak, dağınık bir doku özelliği göstermişlerdir.

(Cevap B)


2E

o

Alan İİ9 nüfus arasındaki fark arttıkça yoğunluk
azalır. Farkın 9n fazla olduğu IV numaradır. Bu m
n^denle nüfus yoğunluğu en fazla IV'te değil, III m
numaradadır. 8

(C9vapB) S



24. Nüfus yoğunluğunu aşağıdakilerden hangisi etkilemez? (2005 KPSS)

  1. Bitki örtüsü

  2. Yükselti

  3. Endüstrileşme

  4. Su kaynakları

E) Coğrafi Konum

Yoğunluk üzerinde coğrafi konumun etkisi bulunmaz. Seçeneklerdeki diğer unsurlar nüfusun sık veya seyrek olmasına etki ederek, yoğunluk üzerinde rol oynar.

(Cevap E)


-TEMEL YURTTAŞLIK BİLGİSİ-

81









TEMELYURTTAŞLIKBİLGİSİ | Anayasa Hukukuna Giriş 2

YÜRÜTME FONKSİYONU

Türkiye'de yürütme fonksiyonunun içine özel, somut, bireysel işlemler yapmak kadar, düzenleyici veya kural koyucu işlemler yapmak da girer. Cumhuriyetin bütün Anayasalarında yürütme organının düzenleyici işlemler yapma yetkisi, doğrudan doğruya Anayasadan doğmuştur.



C5

cc

UJ

a

Yürütme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu tarafından, Anayasaya ve kanunlara uygun olarak kullanılır ve yerine getirilir. Yürütme işlemleri düzenleyici işlemler olabileceği gibi, somut, bireysel, subjektif işlemler de olabilir. Anayasamız, yürütmenin düzenleyici işlemlerini, kanun hükmünde kararname, tüzük, yönetmelik ve Cumhurbaşkanlığı kararnamesi olarak belirlemiştir.

A- KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME

KHK çıkarma yetkisi Bakanlar Kurulunundur. ^ Önceden bir yetki kanunuyla yetkilendirilmedikçe, s Bakanlar Kurulu kendiliğinden KHK çıkaramaz. Yetki jg kanunu, çıkarılacak KHK'nın amacını, kapsamını, S ilkelerini, kullanma süresini ve süresi içinde birden fazla kararname çıkarılıp çıkarılamayacağını gösterir. Yetki kanununun Anayasada sayılan unsurlardan birini belirtmemesi, bu kanunu Anayasaya aykırı kılar. Bakanlar Kurulunun istifası, düşürülmesi, yasama döneminin bitmesi, belli süre için verilmiş olan yetkinin sona ermesine sebep olmaz.

Sıkı yönetim ve olağanüstü haller saklı kalmak üzere, temel haklar, kişi hakları ve ödevleri ile siyasi haklar ve ödevler KHK ile düzenlenemez.

ftilgi Nolu /

Bakanlar Kuruluna KHK ile bütçede değişiklik

KHK'ların da Cumhurbaşkanı tarafından imzalanması gerekir. KHK'lar Resmi Gazetede yayınlandıkları gün TBMM'ye sunulur. Yetki kanunları ve bunlara dayanan KHK'lar TBMM komisyonları ve Genel Kurulunda öncelik ve ivedilikle görüşülür. TBMM'nin bir KHK'yı olduğu gibi


veya

kabul edebileceği gibi, onu değiştirmesi tümden reddetmesi de mümkündür.

Eğer yetki kanunu, o konuda ancak bir tek KHK çıkarabileceğini belirtmişse, aynı konunun başka bir KHK ile yeniden düzenlenmesi, yani çıkarılmış olan KHK'nın değiştirilmesi mümkün değildir. Buna karşılık yetki kanunu birden fazla KHK çıkarılmasına izin vermişse, Bakanlar Kurulunun daha önceki KHK'yı değiştirebilmesi veya geri alabilmesi gerekir. KHK hükümlerine dayanılarak yapılmış uygulama ve kazanılmış haklar saklı kalır.



eilgiNotuf

1961 ve 1982 Anayasalarına göre, Anayasa Mahkemesi, KHK'nin Anayasaya şekil ve esas

B- SIKIYÖNETİM VE OLAĞANÜSTÜ HAL KHK'LARI

Sıkıyönetim ve olağanüstü hal KHK'ları Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılır. Burada Cumhurbaşkanının iradesi, şekli bir onay değil, işlemin asli bir unsurudur. Yetki unsuru bakımından ikinci bir önemli fark ise, sıkıyönetim ve olağanüstü hal kararnamelerinin bir yetki kanununa ihtiyaç göstermemesidir. Temel haklar, kişi hakları ve ödevleri ile siyasi haklar ve ödevler de bu tür KHK'larla düzenlenebilir. Anayasaya göre, temel hak ve hürriyetlerin kullanılması kısmen veya tamamen durdurulabilir veya bunlar için Anayasada öngörülen güvencelere aykırı tedbirler alınır.

Konu bakımından, sıkıyönetim ve olağanüstü hal KHK'larının tabii olduğu sınır, bunların ancak sıkıyönetimin ve olağanüstü halin gerekli kıldığı konularda çıkarılabilmesidir. Anayasaya göre, olağanüstü hallerde, sıkıyönetim ve savaş hallerinde çıkarılan KHK'ların şekil ve esas bakımından Anayasaya aykırılığı iddiasıyla, Anayasa Mahkemesinde dava açılamaz. Olağanüstü hal yer bakımından ve süre bakımından sınırlıdır. Ayrıca olağanüstü hal KHK'ları ile, kanunlarda değişiklik yapılamaz. Bu kararnameler, Resmi Gazetede yayımlanır ve aynı gün TBMM'ye

82-

-GENEL YETENEK GENEL KULTUR DERGİSİ-


sunulur, bunların meclis tarafından onaylanmasına ilişkin süre ve usul içtüzükle belirlenir.

C-CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ

Cumhurbaşkanlığı genel sekreterliğinin kuruluşu, teşkilat ve çalışma esasları, personel atama işlemleri Cumhurbaşkanlığı karamamesi ile düzenlenir. Bu kararname Cumhurbaşkanının tek başına, yani Başbakan ve ilgili bakanların imzaları olmaksızın yapacağı işlemlerden biridir. Dolayısıyla, Cumhurbaşkanının tek başına yapacağı diğer işlemler gibi, idari yargı denetiminin dışında bırakılmıştır. Cumhurbaşkanlığı kararnamesi hukukumuza 1982 Anayasasıyla girmiştir.



D-TÜZÜKLER

Bakanlar Kurulu, kanunun uygulanmasını göstermek veya emrettiği işleri belirtmek üzere, kanunlara aykırı olmamak ve Danıştay'ın incelemesinden geçirilmek şartıyla tüzükler çıkarabilir. Tüzükler, Cumhurbaşkanınca imzalanır ve kanunlar gibi yayımlanır.



Tüzük yapmaya yetkili tek organ Bakanlar Kuruludur. Kanunda tüzük yapılacağına dair bir hüküm olmasına gerek yoktur. Ancak, kanun bir tüzük yapılmasını öngörmüşse idare, o konuyu tüzükle düzenlemeden önce, başka bir düzenleyici işlemle düzenleyemez. Danıştay incelemesinden geçirilmemiş bir tüzük yok sayılır. Bakanlar Kurulu, Danıştay incelemesinden sonra ya kendi ilk tasarısını veya Danıştay'ın değiştirmesini kabul etmek zorundadır.

E- YÖNETMELİKLER

Başbakanlık, bakanlıklar ve kamu tüzel kişileri, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartı ile yönetmelikler çıkarabilirler.

Yönetmelikler, idarenin en geniş uygulama alanına sahip düzenleyici işlem türüdür. Aslında, icrai karar almaya yetkili her idari makamın yönetmelik yapmaya yetkili olması gerekir. 1961 Anayasasında yönetmeliklerin Resmi Gazetede yayınlanacağının belirtilmiş olmasına karşılık, 1982 Anayasasında hangi yönetmeliklerin Resmi Gazetede yayınlanacağının kanunla belirtileceğinden söz edilmiştir. Bununla birlikte, genel kurallar gereğince yönetmelikler, yayınlanmadıkları veya tebliğ edilmedikleri sürece üçüncü kişilere uygulanamazlar, onların haklarını azaltamazlar. Yönetmelikler idari yargı denetimine tabidirler.



YASAMA ORGANI

1982 Anayasası, TBMM'nin seçim dönemini beş yıl


olarak tespit etmiştir. Cumhurbaşkanı Anayasanın
116'ncı maddesindeki şartlarla TBMM seçimlerinin
yenilenmesine karar verebilir. Savaş sebebiyle yeni
seçimlerin yapılmasına imkân görülmez ise, TBMM
seçimlerinin bir yıl geriye bırakılmasına karar
verebilir. Geri bırakma sebebi ortadan kalkmamışsa,
erteleme kararındaki usule göre bu işlem
tekrarlanabilir.

TBMM üyeliklerinde boşalma olması halinde, ara seçime gidilir. Ara seçim, her seçim döneminde bir defa yapılabilir ve genel seçimlerden otuz ay geçmedikçe ara seçime gidilemez. Ancak boşalan üyeliklerin sayısı, üye tam sayısının yüzde beşini bulduğu hallerde, ara seçimlerin üç ay içinde yapılmasına karar verilir. Genel seçimlere bir yıl kala, ara seçim yapılamaz.

Bir ilin veya seçim çevresinin TBMM'de temsilcisi kalmaması halinde d9 boşalmayı takip eden 90 günden sonraki ilk pazar günü araseçim yapılır.

MİLLETVEKİLLERİNİN SEÇİMİ

A- SEÇİM SİSTEMİ

Türkiye'de uygulanan seçim sistemi % 10 ülke barajlı d'Hondt sistemidir. D'Hondt sisteminin en büyük özelliği artık oy bırakmamasıdır.



B-SEÇİM ÇEVRELERİ

1983 Milletvekili Seçimi Kanununa kadar Türkiye'de


her il, bir seçim çevresi sayılmıştır. Bu kanun, fazla
nüfuslu illerin her biri en çok yedi milletvekilliğini
aşmayacak şekilde birden fazla seçim çevresine
bölünmesi ilkesini getirmiş; 1987 tarihli kanun ise
seçim çevrelerini, her biri en çok altı milletvekili
çıkaracak şekilde daha da küçültmüştür.

nilgiNotu.'

| Seçim propagandası, oy verme gününden önceki |


jonuncu günün sabahında başlar ve oy vermel
| gününden önceki günün saat 18.00'inde sona erer. |
| Partilerin her seçim çevresinin çıkaracağı |
! milletvekili sayısı kadar aday göstermeleri kabul I
tir. I

TBMM UYELERİNİN HUKUKİ STATÜSÜ

A- TBMM ÜYELİĞİYLE BAĞDAŞMAYAN İŞLER

TBMM üyeleri, yürütme organının teklif, inha, atama veya onamasına bağlı resmi veya özel herhangi bir işle görevlendirilemezler. Bir üyenin belli bir konuda ve altı ayı aşmamak üzere Bakanlar Kurulunca



-TEMEL YURTTAŞLİK BİLGİSİ-

83



verilecek geçici bir görevi kabul etmesi Meclisin kararına bağlıdır. "Yasama uyumsuzluğu" denilen bu uygulamanın amacı, milletvekillerinin herhangi bir yürütme görevi kabul etmelerini önlemek suretiyle, onların yürütme organı karşısında tam bir bağımsızlığa sahip olabilmelerini sağlamaktır.

B- YASAMA SORUMSUZLUĞU

TBMM üyeleri, Mecliste ileri sürdükleri düşüncelerden, oy ve sözlerden meclisce başka bir karar alınmadıkça bunları meclis dışında tekrarlamak ve açığa vurmaktan sorumlu tutulamaziar. Sorumsuzluğun söz konusu olabilmesi için söz konusu eylemin;



  1. Meclis çalışmaları sırasında işlenmiş olması.

  2. Oy, söz veya düşünce açıklamasıyla işlenmiş
    olması şarttır. Burada meclis çalışmaları deyimini
    geniş anlamda yorumlamak gerekir. Bu deyim,
    sadece meclisin genel kurul toplantılarını değil,
    komisyon toplantılarını ve siyasi partilerin grup
    toplantılarını da kapsar.

Anayasa, hakaret ve sövme suçlarını sorumsuzluk kapsamı dışında tutmamıştır.

Sorumsuzluk, cezai takibata karşı mutlak olarak korur. Sorumsuzluk milletvekilini, yasama organı tarafından kendisine uygulanabilecek disiplin müeyyidelerine karşı korumaz. Sorumsuzluğun meclisçe kaldırılabilmesi söz konusu değildir. Sorumsuzluk sürekli niteliktedir. Yani milletvekili, sorumsuzluk kapsamına giren bir eylemden dolayı, milletvekilliği sıfatının sona ermesinden sonra da kovuşturulamaz.



C- YASAMA DOKUNULMAZLIĞI

Anayasamıza göre seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, meclisin kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz. Ağır cezayı gerektiren suçüstü hali ve seçimden önce soruşturulmasına başlanmış olmak kaydıyla Anayasanın 14. maddesindeki durumlar bu hükmün dışındadır.



Yüklə 1,2 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   8   9   10   11   12   13   14   15   16




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin