Sahih İlmihal



Yüklə 4,89 Mb.
səhifə32/99
tarix16.11.2017
ölçüsü4,89 Mb.
#31882
1   ...   28   29   30   31   32   33   34   35   ...   99

NAMAZI BOZAN ŞEYLER


1- NAMAZ ESNASINDA NAMAZIN MASLAHATINDAN OLMAYARAK KASTİ OLARAK KONUŞMA. Bu namazı batıl kılar. Çünkü Zeyd b. Erkam Radıyallahu anh'dan şöyle dediği rivâyet edilmiştir: "Bizler namazda iken konuşurduk. Bir adam namazda iken yanındaki arkadaşı ile konuşabiliyordu. Nihayet "Gönülden gelerek saygı ve itaat ile Allah'ın huzurunda durun." (el-Bakara, 2/238) buyruğu nâzil olunca, susmakla emrolunduk ve konuşmak bize yasaklandı."929

Ayrıca Abdullah (b. Mesud) Radıyallahu anh'dan şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Bizler Rasûlullah Sallallahu aleyhi ve sellem'e o namazda bulunuyorken selam veriyor, o da selamımızı alıyordu. Necaşi'nin yanından döndüğümüzde yine ona selam verdik. Fakat o bizim selamımızı almadı. Ey Allah'ın Rasûlü! dedik. Daha önce namazda iken biz sana selam veriyorduk, sen de bizim selamımızı alıyordun. Şöyle buyurdu: "Şüphesiz ki namazda (başka şeyle uğraşmaya imkân vermeyecek kadar) bir meşguliyet vardır."930

Yine Muaviye b. el-Hakem es-Sülemî'nin rivâyetine göre Peygamber Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz ki bu namazda insan sözünden hiçbir şey söylemek uygun değildir. Onda söylenecekler tesbih, tekbir ve Kur'ân okumaktan ibarettir."931

Kasten olmayarak, bilmeden ve namazın maslahatından olmayan bir söz söylemekten ötürü namaz bâtıl olmaz. Çünkü yüce Allah şöyle buyurmaktadır: "Hata etmenizden dolayı size bir günah yoktur ama kalblerinizin kastettiği müstesnadır." (el-Ahzab, 33/5) Ayrıca Muaviye b. el-Hakem es-Sülemi'den şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Ben Rasûlullah Sallallahu aleyhi ve sellem ile birlikte namaz kılarken hazır bulunanlardan bir adam hapşırdı. Ben “yerhamukellah” dedim. Herkes bana baktı, ben de: Hay anasız kalsaydım, bu haliniz nedir? Niçin bana böyle bakıyorsunuz? Bu sefer elleriyle uyluklarına vurmaya koyuldular. Onların beni susturmak istediklerini gördüm, ben de sustum. Rasûlullah Sallallahu aleyhi ve sellem namazı bitirince -anam, babam ona feda olsun, ne ondan önce, ne ondan sonra, ondan daha güzel öğreten bir öğretici görmedim- Allah'a yemin ederim, ne bana sesini yükseltti, ne beni dövdü, ne de sövdü. Sadece şöyle buyurdu: "Şüphesiz ki bu namazda insan sözünden hiçbir şey söylemek uygun değildir. Onda söylenecekler sadece tesbihtir, tekbirdir ve Kur'ân okumaktır932

Rasûlullah Sallallahu aleyhi ve sellem kasten konuşmasına rağmen Muaviye'ye tekrar namazını kılmasını emretmedi. Çünkü bu hususu bilmiyordu.

Namaz kılanda görülebilen hapşurmak, öksürmek, geğirmek gibi şeylerden ötürü namaz batıl olmaz. Çünkü bunlar kişinin iradesi dışında olur.

2. Namaz kılan kimsenin kendisinin ya da başkasının duyacağı bir sesle KAHKAHA İLE GÜLMEKLE de namaz bâtıl olur. Az yahut çok farketmez. Çünkü böyle bir iş bütünüyle namaza aykırıdır ve üstelik bu oyun ve eğlenceye daha bir yakındır. Ancak kişi kendisini tutamayarak gülerse, tercih edilen görüşe göre -kasten böyle bir iş yapılmadığından ötürü- bundan dolayı namaz bâtıl olmaz.

Kahkahasız olarak tebessüm etmekten ötürü ise -herhangi bir ses çıkmayacağından- namaz bâtıl olmaz. İbnu'l-Münzir dedi ki: Gülmenin namazı bozduğunu icmâ’ ile kabul etmişlerdir. İlim ehlinin çoğunluğunun kanaatine göre de tebessüm (gülümsemek) namazı bozmaz.933

3- KASTEN YİYİP İÇMEK. Çünkü böyle bir işle farzda olsun, nafilede olsun namaz şeklinin dışına çıkar. Farz ve nafilede yanılarak az bir şey yiyip içmekten ötürü namaz batıl olmaz. Yine nafilede kasten az bir şey içmek te namazı iptal etmez. Çünkü rivâyette sabit olduğuna göre Abdullah b. ez-Zübeyr Radıyallahu anh nafile namazlarını uzunca kılar, bazan susardı. Bunun için de az miktarda su içerdi. İbn Kudame dedi ki: İbn ez-Zübeyr ile Said b. Cübeyr'den rivâyet edildiğine göre onlar nafile namazlarda su içmişlerdir. Tavus'tan bunda bir sakınca olmadığı görüşü nakledilmiştir934

4- Zaruret bulunmadığı halde ardı arkasına namaz türünden olmayan ÇOK MİKTARDA İŞ (AMEL-İ KESİR)DE BULUNMAK. Çokluk örf ile bilinir. Bu da ona bakan kimsenin kendisinin namazda olmadığını zannedeceği kadardır. Eğer insanlar; bu namaza aykırı bir iştir, diyecek olurlarsa ve böyle bir adamın hareketlerini izleyen bir kimse bu kişi namaz kılmıyor diyecek olursa, işte bu, namazı batıl kılan çok ameldir. Az amel ise böyle değildir. Namaz kılan bir kimsenin namaz sırasında küçük çocuğu taşıması, sağda, solda yahut öndeki bir kapıyı namaz kılarken ve kıbleye yönelişi devam ederken açması yahut kaşınan bir tarafın kaşıntısını gidermesi gibi. Bütün bu işler az işler olup, namazı iptal etmez. Peygamber Sallallahu aleyhi ve sellem'in (namazda) bazı fiillerine benzer. Çünkü Ebu Katade'nin rivâyetine göre Rasûlullah Sallallahu aleyhi ve sellem kızı Zeyneb ile Ebu’l-Âs b. Rabia b. Abd-i Şems'in kızları olan Ümâme'yi taşıyarak namaz kılardı. Secde ettiği vakit onu yere bırakırdı, kalktı mı onu taşırdı.935

Yapılan amel-i kesir namazın cinsinden olup, kasten yapılmışsa namaz batıl olur. Eğer kasten değilse, sehv secdesi yapılır. Namazın cinsinden olmamakla birlikte bir ihtiyaçtan ötürü yapılırsa, çok olsa dahi namaz bâtıl olmaz. Çünkü yüce Allah şöyle buyurmaktadır: "Şayet korkarsanız o halde (namazı) yaya olarak veya binek üstünde (kılın)." (el-Bakara, 2/239)

Ayakları üzerine yürüyen kimselerin yaptıkları iş, şüphesiz ki amel-i kesirdir. Eğer amel-i kesir namazın cinsinden olmayıp, peşpeşe yapılmıyor ise -birinci rekâtte fazla olmayan bir harekette bulunması gibi; her rekâtte de böyle hareket edip, bu hareketlerin toplanması halinde çok sayılırlarsa bile- fiil bölümlere ayrıldığı için namaz batıl olmaz.

İhtiyaç olmadan ve kasti olarak ardı arkasına namazın cinsinden olmayan amel-i kesir dolayısıyla namaz bâtıl olur. Fakat sehven olursa, bâtıl olmaz. Elverir ki namazın heyetini değiştirmesin ve onu namaz olmaktan çıkarmasın. O takdirde yanılmak da kasten yapmak gibidir ve bu takdirde bu işle namaz batıl olur. Şâyet namaza açıkça aykırı düşmeyen, amel-i kesiri yanılarak yaparsa namazı batıl olmaz. Çünkü yanılarak yasak olan bir fiilin işlenmesi halinde bile günah ve namazın fâsid olması sözkonusu değildir. Bu işi yapan kimse ilgisizlik ve unutmak halinde mazur görülür.

5- NAMAZIN RÜKÛNLERİNDEN YAHUT ŞARTLARINDAN BİRİSİNİ ŞER’Î BİR MAZERET OLMADAN, KASTEN TERKETMEK. Çünkü Peygamber Sallallahu aleyhi ve sellem doğru dürüst namaz kılamayan kimseye şöyle buyurmuştur: "Dön ve namaz kıl! Çünkü sen namaz kılmadın."936

Buna göre mazeretsiz olarak kasten rükû’ yada sücûdu, bunlarda tadili erkanı terkeden bir kimsenin namazı batıl olur. Yine namaz esnasında kıbleden başka tarafa yönelen yahut abdestini bozan kimsenin de namazı batıl olur

Hasta Olan Kimsenin Namazı Oturarak Kılması

İmran b. Husayn (r.a.) diyor ki: “Bende bâsur hastalığı vardı. Bunu Rasulullah'a sordum, buyurdu ki:

“Ayakta namaz kıl. Eğer yapamıyorsan, oturarak; onu da yapamazsan, yan yatarak (namazını kıl).”937

Yine demiştir ki:

“Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'e kişinin oturarak namaz kılması meselesini sordum. “ Buyurdu ki:

“Ayakta namaz kılan daha faziletli (olanı yapmış)tır. Oturarak kılana ayakta kılan kimsenin yarı ecri vardır. Kim de yatarak (bir rivâyette de: uzanarak) namazı kılarsa ona da oturarak namaz kılan kimsenin yarı ecri vardır.”938 Bundan kasıt hasta olan kişidir. Çünkü Enes (r.a.) demiştir ki: “Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem bazı insanların yanına uğradı. Hastalıklarından dolayı oturarak namaz kılıyorlardı. Bunun üzerine şöyle buyurdu:

“Oturanın namazı (ecir bakımından) ayakta kılanın namazının yarısı kadardır.”939

Ayrıca bir hastayı ziyaret etti. Onun bir yastık üzerinde namaz kıldığını gördü. Bunun üzerine yastığı alıp attı. Sonra (adam) bir değnek edinip (ona dayanarak) namaz kılmaya başladı. Onu da alıp attı ve şöyle buyurdu:

“Eğer yapabilirsen yerde (oturarak) kıl. Yapamazsan ima ile kıl, secde de rükûdan biraz daha fazla eğil”940

Gece Namazlarında Kıyam ve Kuud (Oturma)

Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem geceleri bazen ayakta durarak ve bunu uzun tutarak namaz kılardı. Bazen de oturarak ve uzun tutarak kılardı. Kıraati ayakta yaptığı zaman rükûyu da ayakta yapardı. Kıraati oturarak yaptığında rükûyu da oturarak yapardı.941

“Bazen (de) oturarak namaz kılar, oturduğu yerde (Kur'an) okurdu. Kıraati bitirmesine otuz veya kırk âyet kaldığında kalkar (kalan o âyetleri) ayakta okurdu. Ardından rükûya ve secdeye varırdı. Sonra aynı şeyi ikinci rekatta yapardı.”942

“Nafile namazı, (ancak) hayatının sonlarında yaşlandığı zaman oturarak kıldı. Bu vefatından bir yıl önce olmuştu.”943

“(Oturduğunda) ayaklarını dizlerden kırarak ve bacaklarının altına koyarak otururdu.”944

MİNBERİN ÜZERİNDE NAMAZ KILMAK

“Bir defasında minberin üzerinde namaz kıldı (bir rivâyette, minberin üç basamaklı olduğu geçmektedir).945 [Minberde iken kalkıp, tekbir getirdi ve arkasından insanlar tekbir getirdi.] [Sonra minberin üzerinde rükûya vardı.] Sonra kalktı arka arka inerek, minberin başında secdeye vardı. Ardından tekrar yerine döndü. [Birinci rekatta yaptığının aynısını yaptı.] Namazını bitirince insanlara döndü ve şöyle dedi:

“Ey insanlar! Bunu yapmamın sebebi, namazda bana uymanız ve benim namazımı öğrenmenizdir.”946


Yüklə 4,89 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   28   29   30   31   32   33   34   35   ...   99




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin