Sevgili Öğrenciler Size Önerilerim, A



Yüklə 1,07 Mb.
səhifə20/20
tarix01.12.2017
ölçüsü1,07 Mb.
#33457
növüYazı
1   ...   12   13   14   15   16   17   18   19   20

1- 5- DEĞİŞİM: Örneğin suyun hallerini incelemek için buz kalıplarının erimesi gösterilebilir. Doğada değişim devamlıdır ve her yerdedir. Bazı şeyler değişmez gözükse de aslında değişmektedir (istisnalar hariç). Sadece değişim hızı yavaştır. Değişimin doğasını anlamak önemlidir. Bazı değişimler doğrusaldır, bazıları ise döngüseldir. Değişim teknolojide problem yaratır. Çözümlerde yeni ürünler ortaya çıkabilir. Ekosistemlerin  (bünyesinde canlı ve cansız yaratık bulunduran sistemler), örneğin bir akvaryumun ya da botanik bahçesinin döngülerin ve hareketlerin hepsinde değişimler bağlantılı aşamalarda olur. Döngüsel değişime örnek, karbon- azot döngüsünü verebiliriz. Yeni ortaya çıkan yaratıklar veya yeni ortaya çıkan türler doğrusal değişime örnektir.Değişim; değişmezlerin ve kısmi değişmezlerin kefeninde veya örgüsünde  hayat bulur. Değişim kavramı evrim kavramından daha büyük bir anlam ifade eder. Evrim Değişimin bir parçasıdır. Evrim yaratıksal değişimlerin gerçek ve ilişkisel hayat hikayesidir. Demirkuş 2009
ÖZEL NOT : Toplumsal açıdan, Rahmani (peygamberi, insancıl) , Şeytani, Hayvani (Vahşi) … Vb. değişim çeşitleri vardır. Hangi kurallara uyulursa o ahlaki değişim hayat ya da yaşam şekli sonucuna ulaşılır. Örneğin, Evrim yaratıkların gerçek tarihini, değişimlerini, değişim sonuçlarını araştırır.

1-6- YAPI VE İŞLEV İLİŞKİSİ:Yapı ve işlev fikri hem devamlılığa hem de farklılığa bağlıdır. Yapı ve işlev ilişkisi ise teknolojide ve yaratıklarda birçok problemin ortaya çıktığı ve çözümlerin üretildiği merkezdir. Ayrıca doğada ortaya çıkan yeni değişkenliklere de yapı ve işlev bakımından uyum sağlanarak değişimler ortaya çıkar.
-Kanat uçma, göz görme, koklama burun, dinozor dönemi koşullarının bolluk ve bereketi dinozorların ortaya çıkışı, kış elmasının kışla ilişkisini anlamaya çalışın.
-Mühendislik tasarımları ile yapıların oluşturulması örnek verilebilir. Nesne ya da organizmanın yapısı, davranışı ya da yapabildiği hareketler onu davranış yollarına iter. Örneğin, yaratıkların yapı ve işlevleri analiz edilerek değişimleri  dikkate alınarak bazen de teknolojiyi taklit etmek suretiyle insanlık refahı için güzel şeyler üretilebilir. Örneğin, kuş- uçak ilişkisi.
-Örneğin. Belki de insan nesnel olarak doğanın, doğada nesnel olarak insanın düşünsel-Batıni kalbinin bir parçasıdır veya insan bedenen nesnel ve sanal kâinatın(doğal) bir parçası, nesnel ve sanal kâinat ise insan kalbinin bir parçasıdır. kâinatsız insan ve insansız kâinatın eksiğini görmeye çalışın.

1-7- FARKLILIK VE ÖZGÜNLÜK NEDİR? : Hiçbir şey öteki değildir. Doğal dünyanın en göze çarpan niteliği onun çeşitliliğidir. Gelişen embriyo ile bu farklılık sürdürülme ihtiyacı duyar. Genel olarak yaratıkların zamana bağlı başlangıçtan orijine doğru gittikçe morfolojik yapıda bir küçülme ve kodlanış artar, değişimde azalır. Yani orijine doğru gidildikçe yaratıkların sayısında ve çeşitliliğinde azalma, yapılarında da  küçülme vardır (enerjide bir azalma yoktur, kodlanış vardır). Bunun tam tersi geleceğe doğru yöneldiğimizde morfolojik yapı ve çeşitlilikte bir artma olur (yine enerjide bir azalma ve çoğalma olmaz). Kısaca sabit olan enerjinin içinde dinamik değişmeler mevcuttur.
Örneğin ova, çöl, dağ habitatlarının farklılıkları ya da türlerin özgün özellikleri, farklılığı daha da ileri gidip istisnalar hariç çok şey zatına özgüdür.Benzer; yaratık,olay,olgu ve bilgilerin  tanımı için;belirleyici-özgün(ayırıcı) özellikleri ilişkilendirilerek tüme varım (sentez) ve tümdengelim  süreci(analizle) ile ulaşılan kavram (lar) dır. Ör;Genel olarak her yaratık kendine özgüdür, hiçbir şey ötekisi  olamaz. X=X değildir. X yaklaşık X'e eşittir. İzafiyet hala bize X=X'i yutturuyor. Eksik izafiyetin hizmet matematiğidir .Hala biz; matematiğin her şeyine kanunlardan çok güveniyoruz (matematiğin bu açıdan revize edilmesi gerekir gibi gözüküyor). Ör;sonsuzun sınırlı oluşu konusu. Çok boyutlu-çok yönlü ....özgünlüklere uyumlu kuralları benimseyen matematik kurallarının geliştirilmesine gereksinim vardır. Bu gün matematiğimiz gezegen-galaksi matematiğidir. Uzay ve geleceğin matematiği değildir.Sabitelerin, yokluk, karanlık ve değişmeyen enerji hallerinin iyi bilinmemesi önemli olaylardır.  
Özgünlük açısından aslında çok şey kendine özgüdür.Aslında hiçbir zaman hiçbir şey birbirinin aynı olamaz (Her şey özgündür. Ör: Aynı elementin atomları veya aynısı atomun  alt parçacıkları bile aynı değildir) .Hemen hiç bir şey öteki değildir olamaz bu Allah (C.C) bir yasası ve kuralıdır. Demirkuş 2010 Simetrik benzerlik, ayni kaynağa ait aynı anda ki ve mekanda ki;eylemsel gölge, film, enerji hali görüntü, ışık.. Vb ör. aynı anda aynı kaynağın farklı ayna ve görüntüleyicilerdeki görüntü benzerliği. aynadaki görüntü benzerliğinden bahsedilir.  kâinatta  istisnalar hariç  belki de her şefy zatına özgüdür. 

1-8- TANIMLAYIŞ : Yaratık,zaman,olay,olgu,süreç,bilgi... Vb şeyleri temsil eden geniş kapsamlı kavram/ların, alt birimlerle (ünitelerle), üst birimlerle(daha kapsamlı çevrel birimlerle-ünitelerle) veya özgün birimlerle(ünitelerle) açıklanması, sınırlarının belirlenmesine veya tarif edilmesine denir. Genellikle yaşamla iç içe örnekler ve uygulayışları ifade eden bir kavramdır.

1-9- GERÇEK/HAKİKAT NEDİR? Kavram Yanılgısına Düşmemek İçin Gerçek ve Hakikatin Özgünlüklerini Bilmek Gerekir; Hakikat Dünyevi, Uhrevi, İlahi ve İlimsel Olan Gerçeklerin Toplamıdır. Gerçek daha çok, Kişisel, dünyevi ve bilimsel değişmezler ve az değişenlerin toplamını ifade eder. Gerçekleri sadece madde kökenli kabul eden kişilikler (edenler) materyalistlerdir. Gerçekleri sadece ruh kökenli kabul eden kişilikler (edenler) ruhbanlardır. Gerçekleri sadece doğa tabanlı kökenli kabul eden kişilikler (edenler) bilim insanlarıdır. Gerçekleri sadece ateş kökenli kabul eden kişilikler (edenler) Zerdüştlerdir. Gerçekleri sadece güneş kökenli kabul eden kişilikler (edenler) Yezidilerdir.Gerçekleri sadece hiçbir şey kökenli kabul eden kişilikler (edenler) ateistlerdir… Vb çoğu doğa kökenli id, idol ve/veya putlardır. O zaman; öğretim, öğrenim/öğrenme ve eğitimle gerçek düşünce sistemimizi hangi gerçeklere yapılandıracağız ya da oluşturacağız. Ebedi, Geçici, Dünyevi, Milli, Milliyetçi, Radikal, Doğal, Vahşi, Hayvani, Bilimsel, ... Vb Düşünsel/Düşünce Sistemleri Kitlelere ve İnsanlığa Kazandırış ve Yükleyişle İlgili Eğitimi Doğru Değerlendiriş Çok Önemlidir. Ola ki şu sorular sorulabilir; tüm yaratıklar, yaşadığımız kâinatlar ve her şey; Kim? ve/veya Nere Kökenlidir? Sorularının yanıtı gerçeklerin adresine bizi yaklaştırır. İslamiyet'te ve Allah (C.C) gönderdiği tüm kitaplarda; her şey Allah (C.C) nurundan yaratılmış ve sonra her şey ona (Allah (C.C)'NA) döndürülecektir ve yönelecektir. Yani tüm yaratıkların gerçekleri göreceli (izafi) ve geçici gerçeklerdir. Ancak Allah (C.C) istedikleri ebedi gerçek olacaklardır ve hayat bulacaklardır. Gerçekler; dünyevi en az değişen veya değişmeyen; yaratık, olay, süreç, zaman, olgu ve kurallar bütünüdür. Bu nesnel kâinatta sınırlı gerçekler veya geçicilik vardır. Değişim miktarı ihmal edilebilecek kadar minimum düzeyde olan veya hiç değişmeyen yaratık, olay, süreç, zaman, olgu ve kurallar bütünüdür. Kısaca; en az değişen veya hiç değişmeyen kavramlara gerçek denir ve dünyevi herşey geçici gerçek ya da güdük gerçeklerdir.. Gerçek yalanın tersidir. Karşılığı yalan/yanlış/eksik olmayan çok şey; ya güdük veya kalıcı-ebedi gerçektir. Hayatta, izafi, değişmez, az değişen ve güdük gerçekler vardır. Örneğin, ölüm, karanlık enerji; kâinatın % 73 nü oluşturur ve karanlık madde; kâinatın % 23 nü oluşturur ve bizim görsel algıladığımız nesnel evren ise kâinatın sadece % 4'nü oluşturur ve sonuç itibariyle değişmez geçici gerçektir. Olaki çoğu doğa kanunları az değişen geçici gerçeklerdir. Geçici (Bilimsel-Sonsuz) ve Ebedi gerçeklerin (Hakikatlerin) metriksileri arasında (Berzahında) bulunuş insan için bir sihir gibidir. İnsan birisindeyken onu gerçek diğerini gerçekdışı sihir sanır.
Yorum;İlimde Varlıklar âleminde yer küresi ve kâinattaki tüm yaratıkların potansiyel enerjisine ve özgünlüklerini özünde bulunduran ve her şeyin yapışık olduğu (Yer ve gök yapışıktı biz onların arasını açtık/Enbiya 21. Sure 30. Ayet/ Fusslet 41. Ayet 11. Ayet); ilk matematik nokta, ilk zerre, ilk sıfır, ilk küme, ilk mekanın bulunduğu ilk koordinatlarda ve ilk boyutlarda belki de boyutsuzluklar da ya da sonsuz boyutlar da veya hepsinin ortak paydası boyutlar da (1032-39 derecede erimiş haldeki kâinatın her şeyini içeren nokta, kâinatsız ilk uzaysal mekana ve oluşan ilk kâinata /yaradılışın ilk saliseden kısa sürede ol emrine icabetine verdiği tepki anı ve oluşum hali) Karanlık enerji ( kâinatın mekanını genişleten enerji) harekete geçti ve karanlık madde (yaratıkları kümelendirici bir arada tutan ve tutkal görevi gören enerji) tepki olarak otaya çıktı. 2 gücün (karanlık enerji ve karanlık maddenin) dengesi 5–6 milyar yıl dengede gitti (kâinatı; genişleten karanlık enerji ve kâinattaki yaratıkların kütlesini bir arada tutan karanlık madde enerjisi) ve akabinde genişletici enerji gücü (karanlık enerji) hakimiyeti aldı ve kâinatı genişleyiş gücü bir arada tutuş gücünü aştı. kâinatı 6 (her gün yaklaşık bir milyar yıla intisap emektedir.) günde yaratık ve göğü Hala göğü genişletmekteyiz/Zariyat 51. Sure 47. Ayet. Bu arada ebedi hız (zamanın sıfıra yaklaştığı hal) sonsuz hıza, sonsuz hızlarda ışık hızına… Vb gittikçe durma noktasına yaklaşan hızlarda hareket eden yaktıklar yaratıldı) .
            Bir anda var olan kâinatın en düşük hızlarıyla ışık hızına ondan sonsuz hızlara ve ebedi hızlara doğru yol alırken diğer taraftan -273 dereceden 1032-39 dereceye doğru ısınarak eriyerek küçüldüğünü düşünelim! Bu şu anlamı taşır; kâinat başlangıçtan bu güne dek unziplendiğinin (kodlanarak açıldığı ve genişlediği koşullarının) tam tersine, başa doğru yani gelişinin tam tersine uyumlu ziplenerek küçülüp erimeye başladığının kurgulayışıdır. O zaman yer ve gökler yaratılmadan sıfır yaşındayken; karanlık enerji ve karanlık madde tarafından zıt yönden çekilmeye başlandı ve 380 yıl bu zıt yönlü kuvvetlerin etkisi arasında bugünkü kâinatın bebeklik hali ortaya çıktı 380 yıl sonra kozmik patlamalar başladı. Bu günkü evren hala bu iki güç arasındaki yaklaşık % 4 lük evrendir. Karanlık enerji; kâinatın % 73 nü oluşturur. Karanlık madde; kâinatın % 23'ünü oluşturur ve kütle çekiminden sorumlu madde olarak bilinir. Bizim algıladığımız kainat tüm kâinatın sadece %4'üdür. Yer Gök yapışıktı ikisinin arasın biz açtık (Ayet var). Göğü Yer Gök yapışıktı ikisinin arasını biz açtık/Enbiya 21. Sure 30. Ayet, Fussilet 41. Sure 11 Ayet. Göğü Hala göğü genişletmekteyiz/Zariyat 51. Sure 47. Ayet. Her şey aslen Allah (C.C)’HU zerre nurundan kökenlenmiştir ya da yaratılmıştır. Yani tek kökenlidir. Evrimde tüm yaratıkların aslen tek kökenden kökenlendiğini savunur. Her ikisinde de canlıların hayatı suda başlar. Arşı suyun üstündeyken hanginizin daha güzel amel işlediğini denemek için kainatı yarattı. Canlıları sudan çift çift yaratmıştır Ayetleri vardır.
-Belki de doğadaki her kanun sonlu ve geçici bir gerçektir, ama her gerçek bir kanun değildir.
-Bilim geçici, ilim ise ebedi gerçeğe örnektir.
-Belki de en az değişen veya hiç değişmeyen şeylere sonlu-geçici gerçek denir.
-Karşılığı yalan olmayan geçici şeyler sonlu gerçektir. Örneğin, güneş dün doğdu ve battı sonlu-sihirli-geçici. Ölüm sonlu gerçek. Bu gerçek bugün tarih oldu.
-Doğum ve ölüm sonlu-geçici gerçeğe örnektir.
-Gerçek ve Hakikat Kavramları; ebediyet, doğruluk, kalıcılık ve kesinlik kavramlarıyla örtüşür.
-Bilimsel olaraktan kâinattaki tüm yaratıklar ve enerji halleri ebedi gerçek halden ve boyuttan, geçici hallere ve boyutlara (geçici gerçeklere) indirilmiş tüm yaratıklar ve enerji halleri ilk orijinine dönecektir.
-Her şey, kâinat öncesi ebedi mutlak gerçeklerden günümüze inkişaf ettiği geçici gerçeklerdir.
-Maddenin de kâinat öncesi mutlak gerçeklerden kökenlendiği bir gerçektir.
-O zaman insan düşünce, yönetim ve eğitim sistemleri madde ötesi kökenli gerçekler üzerinden günümüze doğru gerçekçi inşa ederek geleceğe yönelmesi son derece önemidir.
-Zaten var olan nesnel kâinat üzerine bilincimizi inşa etmemiz geçici ve ölümlü bilim üzerine inşa edilen düşünce sistemi doğa ötesi anti madde ve orijinimizdeki gerçeklere doğru empati/eşduyum duymamıza önemli bir engel ve insani düşüncenin fıtratına terstir.
-Tam tersi orijinden günümüze düşünce sistemimizi inşa etmek daha gerçekçi ve geleceğe yönelmesi verimlidir. Önermelerinin bu asır ki eğitim, yönetim ve insan düşünce sistemlerini inşa edilişinin bilimsel yetersizlikleri açısından eleştiriniz.
-Doğa ve bilim; doğa öncesi ilim ve hakikatlerin geçici meyvesi olup, geldiği yere döneceğinden emin olun.
-O zaman eğitim ve düşünce sistemimizi nesnellikten daha somut ve gerçek olan doğa öncesi gerçeklere dayalı ve temelli inşa etmeliyiz.
-Ebediyetten, gerçekten, haktan (Allah (C.C)'DAN) geçici kâinattaki hayata geldik çok şey tekrar Allah (C.C) dönecektir.
İllüzyon, geçici, sonlu, sihir ve gerçek kavramları arasında ne fark vardır?
İpucu;Sihirbazların yaptığı işler illüzyondur. Bu kâinatta bir şey geçicidir(sihirdir). Ör, bilim, tüm yaratıklar… Vb. Bazı enerji halleri, olaylar, olgular ve süreçler. Ör. Zikir, tevhit, ölüm, ilim… Vb. Adem AS, gerçekten geçici olan bu kâinat beldesine geldi ve oraya (ebedi olan cennetine/gerçek hayata) döndüler. İnsanlık ve tüm yaratıklarda benzeri ve/veya tersi gerçek hayata dönecekler.
-Zaten enerji hayat bulmak için kâinatta titrek (sürekli değişim döngüsü) bir döngü içinde büyük kıyametin geleceği güne yol alır.
- kâinattaki enerji dengesizdir.
-Yaşamak için değişmeye mutlak gereksinim duyduğu için ebedi değildir ve sonludur.
-Gerçek/Hakikat:Kavram Yanılgısına Düşmemek İçin Gerçek ve Hakikatin Özgünlüklerini Bilmek Gerekir; Hakikat Dünyevi, Uhrevi, İlahi ve İlimsel Olan Gerçeklerin Toplamıdır. Gerçek daha çok, Kişisel, dünyevi ve bilimsel değişmezler ve az değişenlerin toplamını ifade eder. Gerçekleri sadece madde kökenli kabul eden kişilikler (edenler) materyalistlerdir. Gerçekleri sadece ruh kökenli kabul eden kişilikler (edenler) ruhbanlardır. Gerçekleri sadece doğa tabanlı kökenli kabul eden kişilikler (edenler) bilim insanlarıdır. Gerçekleri sadece ateş kökenli kabul eden kişilikler (edenler) Zerdüştlerdir. Gerçekleri sadece güneş kökenli kabul eden kişilikler (edenler) Yezidilerdir.Gerçekleri sadece hiçbir şey kökenli kabul eden kişilikler (edenler) ateistlerdir… Vb çoğu doğa kökenli id, idol ve/veya putlardır. O zaman; öğretim, öğrenim/öğrenme ve eğitimle gerçek düşünce sistemimizi hangi gerçeklere yapılandıracağız ya da oluşturacağız. Ebedi, Geçici, Dünyevi, Milli, Milliyetçi, Radikal, Doğal, Vahşi, Hayvani, Bilimsel, ... Vb Düşünsel/Düşünce Sistemleri Kitlelere ve İnsanlığa Kazandırış ve Yükleyişle İlgili Eğitimi Doğru Değerlendiriş Çok Önemlidir. Ola ki şu sorular sorulabilir; tüm yaratıklar, yaşadığımız kâinatlar ve her şey; Kim? ve/veya Nere Kökenlidir? Sorularının yanıtı gerçeklerin adresine bizi yaklaştırır. İslamiyet'te ve Allah (C.C) gönderdiği tüm kitaplarda; her şey Allah (C.C) nurundan yaratılmış ve sonra her şey ona (Allah (C.C)'NA) döndürülecektir ve yönelecektir. Yani tüm yaratıkların gerçekleri göreceli (izafi) ve geçici gerçeklerdir. Ancak Allah (C.C) istedikleri ebedi gerçek olacaklardır ve hayat bulacaklardır. Gerçekler; dünyevi en az değişen veya değişmeyen; yaratık, olay, süreç, zaman, olgu ve kurallar bütünüdür. Bu nesnel kâinatta sınırlı gerçekler veya geçicilik vardır.
-Gerçeğin dışındaki çok şey geçici ömre sahip sihirli bir hayattır.
-Yada sihirli-sınırlı-geçici gerçektir. Yani ebedi değildir.Bilim geçici gerçeğe ilim ebedi gerçeğe örnektir.
-Enerji halleri ve tüm yaratıklar hep kâinattan önceki ilimdeki minimum yapışık haline ve yaratıldığı nura (Allah (C.C) dönmek ister).
-Biz Göğü halagenişletmekteyiz/Zariyat 51. Sure 47. Ayet.
-Bu genişleme eylemi durduğu an büyük kıyamet kopar enerji ilimdeki ve Allah (C.C) kavuşur (Allah (C.C) sonradan tekrar kâinatı yaracağını-dirilteceğini bildirmişidir.)
-Sanki kâinatın bir nefeslik canı var (Göğü genişletmekteyiz/Zariyat 51. Sure 47. Ayet.) genişletme gücü durduktan sonra sonsuz güçte kurulmuş tüm kâinatın yücelmiş ve yükselmiş potansiyel enerjisi var gücü ile ilk yaratıldığı ilim boyutuna ve haline yıkılarak( büyük kıyamet) inmeye başlar ve büyük kıyamet son bulur.
-O zaman insan düşünce, yönetim ve eğitim sistemleri madde ötesi kökenli gerçekler üzerinden günümüze doğru gerçekçi inşa ederek geleceğe yönelmesi son derece önemidir.
-Zaten var olan nesnel kâinat üzerine bilincimizi inşa etmemiz geçici ve ölümlü bilim üzerine inşa edilen düşünce sistemi doğa ötesi anti madde ve orijinimizdeki gerçeklere doğru empati/eşduyum duymamıza önemli bir engel ve insani düşüncenin fıtratına terstir.
-İnsanların bilerek ya da bilmeden, geçici ya da sürekli  düşünce konumlarını-sistemlerini; yalan, iftira veya rastgele üzerine inşa ettiklerinde çevresinde ve iç dünyasındaki her şeye doğru empati/eşduyum duyamadıklarından gerçeklerden-hakikatlerden uzak olan yanlış, eksik veya iftira içerikli yargılara varırlar.
Bilimsel olarak ta
-Gerçek ve Hakikat Kavramları; ebediyet, doğruluk, kalıcılık ve kesinlik kavramlarıyla örtüşür.
-Adem AS, kâinat ve her yaratık genel olarak doğa ötesi madde öncesinden bu güne doğru yaratılmışlardır.
-Orijin itibarıyla tüm yaratıkların gerçek kökeni kâinat öncesi enerji hallerinden orijinlendiği kesindir.
-Her şey, kâinat öncesi ebedi mutlak gerçeklerden günümüze inkişaf ettiği geçici gerçeklerdir.
-Maddenin de kâinat öncesi mutlak gerçeklerden kökenlendiği bir gerçektir.
-O zaman insan düşünce, yönetim ve eğitim sistemleri madde ötesi kökenli gerçekler üzerinden günümüze doğru gerçekçi inşa ederek geleceğe yönelmesi son derece önemidir.
-Zaten var olan nesnel kâinat üzerine bilincimizi inşa etmemiz geçici ve ölümlü bilim üzerine inşa edilen düşünce sistemi doğa ötesi anti madde ve orijinimizdeki gerçeklere doğru empati/eşduyum duymamıza önemli bir engel ve insani düşüncenin fıtratına terstir.
-Tam tersi orijinden günümüze düşünce sistemimizi inşa etmek daha gerçekçi ve geleceğe yönelmesi verimlidir. Önermelerinin bu asır ki eğitim, yönetim ve insan düşünce sistemlerini inşa edilişinin bilimsel yetersizlikleri açısından eleştiriniz.
-Nesnel kökenli, düşünsel kökenli, Rüyada görülen ve hayal kökenli ışığın hangisi kâinattaki kara delikler tarafından emilerek yok edilir?
-Hangileri kara deliklerden etkilenmeden geçebilir?
- kâinattaki kara delik ve kütle çekim karanlık enerji; kâinatın % 73 nü oluşturur ve karanlık çekim gücü ilişkilendirmek çok büyük önem taşır.
1-Ayna görüntümüzü yansıtır.
2-Ses, ısı… Vb yalıtkanlar ses, ısın.. Vb enerji hallerimizi kısmen de olsa yansıtır.
3-İki ve çok simetrili yayılan hayat enerjisinin aşamadığı ya da soğurulduğu özgün enerji (ör. zikir, müzik, tefekkür...VB enerjisi) ve çevre koşulları nelerdir?
Soruları nesnel fiziğin sınırını oluşturur. Bundan ötesi düşünsel fiziği ebediyet, doğruluk, kalıcılık, belirsizlik ve kesinlik kavramlarıyla örtüşen kurallarının başladığı sınırdır.

1- 10- İFTİRA;Karşılığı olmayan ithamdır. En büyük iftira  Allah'a şirktir. 

 1-11- YALAN:Gerçek olmayan veya karşılığı olmayan gerçek. Gerçeğin tersidir. Belki de yalan da karşılığı olmayan bir gerçektir. Örnek;Aşkımın yanında kâinat kıvılcım bile değildir veya
"Aşkımın yanında kâinat kıvılcım bile değildir. 
-Kara delikler kabrim, ak deliklerde meyve vereceğim.
-Bir kanadım geçmiş, bir kanadım gelecek.
-Kalbime gömülü, sonlu sonsuzlar!!!
-Büyük kıyametten ebediyete uçuyorum". Demirkuş 2010.
Sürreya HAZIR'A Atıf Ettiğim Şiirimdir.
Hayvanlarda yalan var mıdır? Gerçekten yararlanmak için nasıl bir şekilde gerçeğe yaklaşmamız lazım? Kendimizden verim almak için … Gerçek iki şekildedir.
1-Değişmez gerçek.
2-Kişiden kişiye değişen (güdük gerçek) gerçek. Örneğin, herkesin zevkinin farklı olması değişen bir gerçektir. Kişinin normal düşünmesine engel olan negatif gerçeklerden uzak durması gerekir. Gerçeğe yaklaşırken insanların fıtratlarının çok iyi bilinmesi ve tanınması gerekir. Güçlü ve zayıf karakterlerimizin çok iyi bilinmesi lazımdır. Bunlar tespit edildikten sonra gerçeklere yaklaşmamız daha doğru olur. Ya ailenin gerçekleri ile ya da örnek gerçekler  taklit ederek gerçeklere yaklaşabiliriz. Daha çok fıtrata(yani kişisel yönelimler) yönelik yöntemleri seçmek lazımdır. Fıtratı sana çok yakın olan ama hayatta başarılı olan kimseleri kendine örnek alabilirsin. Örneğin doğadaki canlılar ve cansızlar nasıl bir aşamadan geçmiştir. Bu güne nasıl gelmiştir (Demirkuş 2004).

 
MİĞFER KAVRAMLARLA İLGİLİ ETKİNLİKLER


Etkinlik 1: Düzenleme Tohum,sebze ve meyveler Pazar yerinde veya evden temin edilerek düzenleme etkinliği yaptırılır. Amaç ve yöntem belirli özelliklerine göre sınıflandırma ve gruplandırmayı öğrencilere kavratmaktır. Seçilen özellikler nitel ve nicel olabilir.
Etkinlik 2 : Neden ve Etki Amaç doğada çoğu şeyin bir nedeni olduğunu kavratmaktır. Örnek; fototropizm; ışığa yönelen bir bitkinin (ayçiçeğinin) öğrenciye gösterme veya kökleri toprağa doğru yöneltme nedenleri açıklanır, Oksin hormonu ışıkta parçalanır, ışıksız ortamda büyümeyi stimule eder.
Etkinlik 3 : Sistem Amaç ve yöntem bir sistemin alt elemanlarını ve işlerini kavratmak, sistem kavramını anlatmak örneğin; mancınık ve sapana kaç gr.lık bir taşın ne kadar uzağa fırlatılacağını matematiksel ve uygulamalı olarak formülle çıkarmak. Örneğin, çocuklara bir formül çıkartabiliriz. Materyal yaylı el kantarı ağırlığı bilinen taş, standart bir sapan veya mancınık. Tatbik/Uygulayış: Verilen kuvvet belirli ağırlıkta belirli mesafeye fırlatılır. Uygulamanın hikayesi: Şu kadar (x gr) ağırlıktaki bir taşı şu standarttaki bir sapanla y gerilme kuvvetiyle fırlattığında şu netice eline geçiyor (z birim kadar yol alır)not: yerçekimi kuvveti biliniyor. İşte uzaklık gerilme kuvveti sistem ve ağırlık arasındaki formül ortaya çıkarılmaya çalışılır. Geleceği görmek içinde bilinen verilerde bilinmeyenin hesap edilme mantığı çıkarılmış olur
Etkinlik 4 : Model Modeli kavratmak ve modelden yararlanmak. Amaç ve yöntemi kavratmak benzerlik ve değişkenlikten yararlanarak yararlı olumlu neticeler çıkarmaktır. Öğrencilere kağıttan birden çok uçak modeli çizdirilir. Daha sonra ağırlık merkezi önde, ortada ve arkada olan modeller çıkartılır. Bunlar içinde en ideali seçilir.
Etkinlik 5 : Değişim Amaç ve yöntem maddenin değişik hallerini kavratmak ve analiz etmek. Örneğin, buz kalıplarını banyo suyu, alkol, eter veya kızgın bir metal içinde eritmek suretiyle öğrencilere tatbik/uygulayış yaptırılır.
Etkinlik 6 : Yapı ve İşlevi Bir kuş ile kanadının bir uçak ile kanadının yapı ve işlevi karşılaştırılarak bu kavramların ilişkisini izah etmeye çalışırlar. Özellikle basit kuş modeli ile öğrencilere gösterilmesidir.
Etkinlik 7 : Çeşitlilik Sınıftaki herkesin birbirine bakmasını isteyeceğiz. İkiz Gölgeler,Hatta iki göz bebeğimiz bile aynı değildir. X=X değildir  (yaklaşık dırlar)  en azında işgal ettikleri alanlar farklıdır.  Ör. Herkesin parmak izleri farklıdır.Hatta aynı kişinin aynadaki kendi görüntüleri birbirinin aynı değil zira en azından işgal ettikleri alanlar farklıdır.Hemen hiç bir şey öteki değildir olamaz bu Allah (C.C) bir yasası ve kuralıdır. Demirkuş 2010 Simetrik benzerlik, ayni kaynağa ait aynı anda ki ve mekanda ki;eylemsel gölge, film, enerji hali görüntü, ışık.. Vb ör. aynı anda aynı kaynağın farklı ayna ve görüntüleyicilerdeki görüntü benzerliği. aynadaki görüntü benzerliğinden bahsedilir.  kâinatta  istisnalar hariç  belki de her şefy zatına özgüdür.  



Yüklə 1,07 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   12   13   14   15   16   17   18   19   20




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin