Ne mutlu senin yavrularını tutup kayalarda parçalayacak insana!
Yeni Antlaşma’nın insanlık dışı olmayan öğretişleriyle yetiştirilmiş olanlar için bu tür ifadeler olağanüstü sert, acımasız, kindar ve sevgiden uzaktır. Masum ve savunmasız çocuklara neden bu kadar acımasızca davranılsın? Bu soruyu yanıtlamak için aşağıdaki düşünceleri okumanızı önereceğiz:
Önce, bu ayetin Tanrı sözünün bir bölümü olduğunu, sözlü ve bütün olarak vahiy edildiğini belirterek başlayalım. Bu nedenle sorun sözden değil, anlayışımızdan kaynaklanır. İkinci nokta, Babil’in yavrularının yıkımının Yeşaya tarafından önceden bildirildiğine kuşku yoktur:
Yavruları gözleri önünde parçalanacak, evleri yağmalanacak, kadınlarının ırzına geçilecek (Yşa.13:16).
Mezmur yazarı yalnızca Tanrı’nın önceden bildirdiğini söylemektedir (Tan-rı’nın yargısını infaz edenlerin mutluluğuna ilişkin bölümün dışında).
Ayrıca, genellikle anne babaların günahının hesabının masum çocuklarından sorulduğunu biliriz (bk. Çık.20:5; 34:7; Say.14:18; Yas.5:9). İnsanların iyi ya da kötü yaptıkları her şey diğer kişileri etkiler. Günahın acılığının bir başka yanı, kötü sonuçlarının diğer kişileri de etkilemesidir.
Lanet ifadeleriyle dolu bu bölümlerde, sürekli, Musa’nın yasası altında yaşayan bir kişi için uygun olan tutum ve davranışların, lütuf altında yaşayan bir Hıristiyan’ınkiyle uyuşması gerekmediği gerçeğine döneriz. Rab İsa dağdaki vaazında buna değinir (bk. Mat.5:21-48).
Bu ayet nasıl yorumlanırsa yorumlansın, ruhsal uygulaması açıktır. Yaşamlarımızdaki küçük günahları kökten çözümlemeliyiz. Bu küçük günahlar yok edilmediği takdirde bizi yok edeceklerdir. C. S. Lewis, bu bağlamda şunları yazmıştır:
İnsanın iç dünyasında bebekler gibi davrandığını bilirim; küçük hoşgörülerin çocuksu başlangıçları, küçük alınganlıklar, gücenmeler, günün birinde içki bağımlılığına ya da yerleşmiş nefrete neden olabilirler. Bir konunun yalnızca olumlu yönlerini sunarak kur yapar ve bizi kandırırken öylesine minik ve çaresiz görünürler ki, onlara karşı koymakla zalimlik ettiğimizi düşünürüz. Sonra sızlanmaya başlarlar: “Senden fazla bir şey istemiyorum, ama...” ya da “En azından şunu ummuştum...” veya “Biraz kendini düşünmen gerekir.” Bütün bu güzel çocuklara karşı (amaçlarına ulaşmak için pek çok yolları vardır) mezmur en iyi öğüdü verir. Küçük yumurcakların düşüncelerini saf dışı edin. Söylemek yapmaktan daha kolay olduğu için, yapabilen kişi “mutludur.”96
Dostları ilə paylaş: |