Şİİr niteliĞİndeki Kİtaplara giRİŞ



Yüklə 1,7 Mb.
səhifə557/599
tarix05.01.2022
ölçüsü1,7 Mb.
#69942
1   ...   553   554   555   556   557   558   559   560   ...   599
Galip Olan (136:17-22)
Halkı için, halkının yerine savaşmıştır. Kral Sihon ve Kral Og önlerini kes­tiklerinde, Tanrı onları yenilgiye uğratmış ve ülkelerini İsrail’in topraklarına katmıştır.
Yardımcı, Kurtarıcı, Sağlayan (136:23-25)
Mezmur yazarı RAB’bi harika yardımcı, kurtarıcı ve sağlayan olarak tekrar över. Sayıları az, savunmasız ve baskı altındayken İsrail’i hatırlamış ve düş­manlarının pençesindeyken kurtarmıştır. Yaşayan her canlı için daima yiyecek sağlayan O’dur.
Göklerin Tanrısı (136:26)
Tanrı’yı her zaman gerektiği gibi takdir etmiyoruz. Kişisel büyüklüğünün ve tükenmez merhametinin sürekli farkında olsaydık, O’na sunduğumuz şük­ranlar giderek artardı.
137. Mezmur: Ey Yeruşalim, Seni Unutursam...
1948 yılının Nisan ayında Yeruşalim Kenti’nin Yahudiler’e ait olan bölümü kuşatma altındaydı. Yiyecek stokları neredeyse tükenmek üzereydi. Halk, ken­disine verilen haftada elli yedi gram margarin, yüz on dört gram patates ve yine yüz on dört gram kurutulmuş etle yaşamak zorundaydı. Sonra Tel-Aviv’den yi­yecekle dolu bir kamyon konvoyunun Yeruşalim’e ulaşmak üzere olduğu haberi yayıldı. Yüzlerce insan düzinelerce kamyonu karşılamak için koştu. Konvoy geldiğinde gördükleri şeyi asla unutmayacaklardı. Konvoyun başındaki mavi Ford kamyonunun tamponuna biri boyayla şu sözleri yazmıştı:

Ey Yeruşalim, seni unutursam...


Böylece Mezmur 137:5’te yer alan bu ifade, Yahudi halkı için tutsaklık ve karmaşadan oluşan tarihleri boyunca yükselen bir feryat olarak kaldı.

137:1 Babil sürgününden geri döndükten sonra yazılan mezmur, Siyon’dan sürgün edilmenin geçmişteki acısını işler.

Şabat Günü gibi zamanlarda ne zaman boş vakitleri olsa, Babil Irmağı kıyı­sında toplanırlardı. Siyon’u andıkça gözyaşı dökerlerdi. Onlar için Siyon, bütün yeryüzünün ve yaşamlarının ruhsal merkeziydi. Büyük kutsal toplantıları sıra­sında yaşadıkları ruhsal sevinç ve coşkuyu anarlardı. Artık tapınmak için oraya gidemezlerdi, çünkü kutsal yerler sünnetsiz putperestlerin murdar ellerindeydi. Babil Irmağı’na bakarken, ırmağın sularında kendi gözyaşlarının ve acılarının resmini görürlerdi. Yeremya’nın dua ettiği gibi, “Kırılan halkım yüzünden göz­lerimden sel gibi yaşlar akıyor” (Ağı.3:48).


Keşke başım bir pınar, gözlerim bir gözyaşı kaynağı olsa! Halkımın öldürü­lenleri için ağlasam gece gündüz! (Yer.9:1).

Yüklə 1,7 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   553   554   555   556   557   558   559   560   ...   599




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin