Tkip kuruluş Kongresi Belgeleri



Yüklə 0,7 Mb.
səhifə2/51
tarix26.07.2018
ölçüsü0,7 Mb.
#59251
növüYazı
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   51

Üçüncü bölüm, emperyalist-kapitalist sistemin iç çelişkilerine ilişkindir. Emperyalist-kapitalist düzenin iç çelişkilerini, ABD, Japonya, Almanya eksenli üçlü kutuplaşma şahsında ele almak mümkün, genellikle de böyle bir yöntem kullanılıyor. Ama ben bu yöntemi seçmedim. Zira örneğin Latin Amerika’dan bahsedince, Almanya’dan pek bahsedemiyoruz. Ortadoğu ya da örneğin Afrika için de aynı durum sözkonusu. Oysa ABD emperyalizminin konumu bu açıdan çok farklı ve benzersiz.

Dördüncü ve son bölümde ise, emperyalist-kapitalist sisteme karşı dünyanın çeşitli bölgelerinde gelişen değişik mücadele dinamikleri ve bunlara yön veren perspektifler özetlenecek.(12)

****************************************************

I- Uluslararası sermaye egemenliğinin genel tablosu

Günümüzün uluslararası ilişkilerini irdelemek ve tanımlamak, ‘90’lı yılların başlarına göre bugün artık çok daha kolay. Sovyetler Birliği’nin ve Doğu Bloku’nun çökmesi, beraberinde tek eksenli bir dünya sisteminin egemenliğini getirdi. Bugün Kuzey Kore, Küba gibi farklı konumda bazı ülkeler mevcut olsa da, bunlar sistem açısından bir problem oluşturmuyorlar.

Sovyetler Birliği’nin ayakta olduğu dönemde, uluslararası planda yaşanan olayları ve sorunları farklı cephelerden ele almak ve irdelemek zorundaydık. Şimdi öyle değil, tek bir sistem var. Bu sistemin kendi içinde çelişkileri derinleşmiş olmakla birlikte, sistem şu an için henüz iç bütünlüğünü koruyor. Gelişmelerin görülmesi ve anlaşılması bugün düne göre daha kolay oluyor.

Ekonomik bağlamda da bu böyledir, bir berraklaşma sözkonusudur. Şu an kapitalizm dünyanın hemen her yerine ege(13)men durumdadır; girmediği, egemen olmadığı pazar yoktur. Eskiden Doğu Avrupa ülkelerini herşeye rağmen farklı bir kategori saymak mümkündü. Şimdi dünyanın hiçbir tarafında böyle bir durum sözkonusu değil. Buna Küba ekonomisi de dahil, orada bile dolar egemenliğini kurma yolunda. Kuzey Kore’deki durumu ve gelişmeleri yeterince bilemiyoruz, fakat bu ülkenin hassasiyet gerektirecek bir istisna oluşturduğunu sanmıyorum.

Mevcut iktisadi kriz süreci

İktisadi planda günümüz dünyasında yaşanan gelişmeleri anlatabilmek için, ikinci savaş sonrası sürece kısaca bakmak gerekiyor. İkinci emperyalist dünya savaşının bitimi paralel iki süreç başlattı. Birincisi, Sovyetler Birliği’nin savaştan güçlenerek çıkması ve bir sosyalist kampın oluşmasıdır. İkincisi ise, savaşta büyük bir yıkım yaşayan Batı Avrupa ülkeleri ve Japonya’da başlatılan yeniden inşa sürecidir. 1945-50 döneminde başlayan bu süreçte Almanya, Fransa, İngiltere ve Japonya’yı, vb. ülkeleri yeniden inşa etmek gerekti. Bilindiği gibi, bu yeniden inşa süreci kapitalizme büyük bir nefes aldırttı, ona yeni bir gelişme gücü kazandırdı. ABD bunu önemli ölçüde finanse etti. Çünkü savaşta kendisi böyle bir yıkım yaşamamıştı, kayıpları son derece sınırlıydı ve muazzam bir sermaye birikimi ve fazlasına sahipti. Yeniden inşa sürecini finanse ederek, ABD, bugün hala süren dünya jandarmalığı konumunun temellerini döşedi.

1945-50’den ‘70’li yılların ortalarına kadar geçen süreci, burjuva iktisatçılar, kapitalizmin altın otuz yılı olarak tanımlamaktadırlar. ‘70’li ilk yılları krizin başlangıç tarihi sayarsak, gerçekten de aradan geçen süre yaklaşık 30 yıldır. ‘70’lerin başında patlak veren iktisadi kriz, kapitalizmin özünden kaynaklanan tipik bir aşırı üretim krizidir. Savaş sonrası başlayan kapitalizmin yeniden inşa dinamiği, ‘60’lı yılların sonlarına doğru(14)kilitlenmiştir. Ve bu kilitlenme ‘70’lerin başına doğru bir krize dönüşerek açığa çıkmıştır. Bu uzun bir genişleme döneminden benzer uzunlukta bir durgunluk dönemine geçiştir.

Ancak bu kriz bugüne kadar yönetilebildi, kısmen de olsa kontrol altında tutulabildi. Krizin bugüne kadar yönetilebilmiş olmasının kuşkusuz bazı nedenleri var. Son bir yıldır yaşanan borsa çöküşü bir çorap söküğü gibi ilerliyor, 24 saat içerisinde dünyanın bir ucundan öteki ucuna yayılabiliyor. Oysa ‘70’li yılların başında patlak veren kriz yaklaşık 30 yıldır sürmekte, bir türlü genel bir çöküşe yol açmamaktadır. Kriz sürecinin böyle yavaş gelişmesinde, kontrol altında tutulabilmesinde, iki kutuplu bir sistemin varlığı önemli bir rol oynadı. Çift kutuplu bir sistemin varlığı koşullarında, uluslararası sermaye kendi içinde bir uzlaşma dönemi yaşıyordu. Sovyetler Birliği’nin varlığı, emperyalist sermayeyi kendi içinde barışa zorluyordu. Bu, krizi uluslararası planda koordineli olarak yönetme olanağı sağladı. Bunalım yoğun ve kronik işsizlik, enflasyonun yükselişi biçiminde ilerledi, fakat bugüne kadar genel bir çöküşe varmadı. Öte yandan, yine Doğu Bloku’nun varlığından ötürü, emperyalist metropollerde sermaye krizin faturasını çok katı bir biçimde kendi işçilerinden ve emekçilerinden çıkarmaya da cesaret edemedi. Krizin yıkıcı etkileri çok büyük ölçüde bağımlı ülkelere aktarıldı, faturayı bu ülke halkları ödediler. Sonuçta kriz, derinleşip yayılmakla birlikte, büyük bir sıçrama kaydetmedi. En azından ‘90’lı yılların başlarına kadar, yani Sovyetler Birliği’nin dağılmasına kadar...

Kapitalizmin iktisadi krizinin bugün kazandığı düzey çok daha farklıdır. Bunu şöyle tanımlamak gerekiyor. Sovyetler Birliği ve Doğu Bloku’nun dağılması, kapitalizmi zincirlerinden boşanmasına yolaçan bir sürece soktu. Bu süreç önceden varolan, ama dizginlenen dinamiklerin daha hızlı işlemeye başlamaları sonucu doğdu. Kapitalizmin tarihi son yüz, yüzelli yıldır sürekli biçimde tekelleşmenin tarihidir. Ama günümüzde tekel(15)leşme çok farklı boyutlar, devasa boyutlar kazanmıştır. Tekelleşmede ölçek olarak artık bütün bir dünya pazarı hedef alınmaktadır. Tekellerin büyüklük ölçeği dünya pazarının toplamına göre hesaplanmaktadır. Eğer bir tekelin pazarı bir kıta ile sınırlıysa, o hep yutulma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Ford otomobil tekelinin yıllık cirosu Türkiye’nin GSMH’sından daha yüksektir. Bir başka tekelin Afrika kıtası ve Ortadoğu’nun toplam GSMH’sından daha fazla cirosu vardır. Chrysler tekeli, 200 milyonu aşkın nüfusu olan Endonezya’dan çok daha fazla mali olanağa sahiptir.


Yüklə 0,7 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   51




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin