Türk dünyasi iŞletme fakültesi uluslararasi iLİŞKİler böLÜMÜ YÜksek lisans biTİrme tezi


AGİT’in Dağlık Karabağ Sorununa Karşı Genel Tutumu



Yüklə 234,5 Kb.
səhifə46/73
tarix01.01.2022
ölçüsü234,5 Kb.
#104026
1   ...   42   43   44   45   46   47   48   49   ...   73
AGİT’in Dağlık Karabağ Sorununa Karşı Genel Tutumu

AGİT Minsk Grubu Eşbaşkan ülkeleri sorunun çözümlenmesinde meraklı değildirler. Eşbaşkanlar sorunun çözümü mekanizmasından ziyade taraflar arasında gerginliğin azaltılması için bölgeye zaman zaman ziyaretlerde bulunmak aracılığıyla “sorunun yönetiminde” daha ilgili görünüyorlar, fakat süreci ileriye götürecek kararlılıktan yoksunlar.235

Analistlerin çoğu, Dağlık Karabağ’da arabuluculuk girişimlerinin tam bir fiyaskoya dönüştüğünü ve sorunun uzamasına neden olduğunu belirtmektedirler. Arabuluculuk faaliyelerinin başından itibaren AGİT sorunun taraf ülkelerince eleştirilmektedir. Eşbaşkanlar ise yanıt olarak tarafları suçlamaktadır, fakat AGİT Eşbaşkanlarının arabuluculuk faaliyetlerinde barış sürecini engelleyecek nitelikte bazı faktörlerin olduğu bellidir.236

Ayrıca, eğer başlarda AGİT arabulucu olarak tarafsız uluslararası katılımı temsil etmeği hedefliyordusa, bu gün AGİT Minsk Grubunun tutumu hakikilik ve kapsayıcı tutumdan çok uzaktır. Görünen o ki, AGİT’in Minsk Grubu üzerinde çok az etkisi var, çünki Eşbaşkan 3 ülke sorunun çözümü sürecinin bütün kontrolünü ele geçirmiştir. Eşbaşkan ülkelerin barış süreci ile ilgili kendilerine has farklı tutumları vardır ve bunlar başarılı görüşmeler umudunu engellemektedir. Rusya herzaman sürece hükmetmeye çalışmıştır, ABD’nin ise Güney Kafkasya’da çıkarları arttıkça bu bölgeye olan ilgisi de çoğalmıştır. Ayrıca, bu üç ülke dahilindeki faktörler onların barış sürecine ve münakaşa taraflarına karşı tutumlarında belirli bir rol oynuyor. Üç Eşbaşkan ülke en büyük, zengin ve en iyi örgütlenmiş Ermeni diasporalarına ev sahipliği yapıyor. Örneğin, 1990’ların başında, Ermeni lobisi "Özgürlükleri Destekleme Yasası" (FSA) programı kapsamında Azerbaycan’a ABD mali desteğini engellemeyi başardı; ilaveten, 2010 yılında ABD büyükelçilik adayı Ermenilerin teşvikiyle ABD eyaletlerini temsil eden etkili senatorlar tarafından bloke edildi. Diğer bir taraftan, daha önce de belirtildiği gibi, Moskova Erivan’ın en yakın stratejik müttefikidir.

Aslında, Minsk Grubu Üçlüğü’nün üyeleri önemli küresel güç merkezlerini temsil ediyorlar ve saldırganı uzlaşmaya sürükleyecek baskıyı uygulamak için gerekli jeopolitik ağırlığa sahiptirler. Fakat, görünen o ki, bu meselede ilgili değildirler.237

Nisan 2016’da iki ülkenin temas hattında yaşanan son gerginliğe kadar taraflar arasındaki barış görüşmelerinin “Yenilenmiş Madrid İlkeleri” çerçevesinde sürdüğü ifade ediliyordu ve görüşmelerde başarı sağlanamamıştı. Temas hattındaki “4 günlük savaş”tan sonra 16 Mayıs 2016 tarihinde ABD’nin girişimiyle Viyana’da yapılan görüşmeler son yıllarda Karabağ sorunu ile ilgili en kapsamlı görüşmeydi. Bu “olumlu hava” içerisinde kapsamlı barış anlaşması için görüşmelerin Haziran ayından itibaren yoğunlaşacağı ifade edildi. Ama, Karabağ sorununa ilişkin tarihsel süreçten haberdar olanlar, aslında bu girişimlerin benzerlerinin çok görüldüğünü, önemli ölçüde son olarak Ağustos 2008 olaylarından sonra yoğunlaşan girişimlere benzediğini farkedeceklerdir. Ateşkesin doğru dürüst sağlanamadığı bu görüşmeler sonrasında bile her iki tarafın kayıpları sürmüştür. Karabağ sorunu açısından son Nisan gerginliği bazı şeyleri değiştirdi. Ama sorunun temel dinamiklerindeki değişim henüz kapsamlı barış anlaşmasını sağlayacak düzeyde değil. Bu nedenle de yakın vadeyi muhtemelen “ne savaş, ne de barış” aşaması olarak yaşayacağız.238



    1. Yüklə 234,5 Kb.

      Dostları ilə paylaş:
1   ...   42   43   44   45   46   47   48   49   ...   73




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin