Ünden bugüN


KINALIADA 560 56"! KINAMADA



Yüklə 8,87 Mb.
səhifə862/877
tarix09.01.2022
ölçüsü8,87 Mb.
#93648
1   ...   858   859   860   861   862   863   864   865   ...   877
KINALIADA

560

56"!


KINAMADA

lanırdı. Çengiler oyunlar oynayarak sabaha kadar kına gecesini şenlendirirlerdi.

20. yy'ın başlarında düğünden bir gün önce, yani çarşamba günü damadın akrabasından birkaç kişi, üzerine iki-üç topak kına koyulmuş ve iki tane de mum dikilmiş gümüş bir tepsiyi gelinin evine götürürdü. Sazende ve hanende kadınlar kına gecesi meclisini şenlendirirler; gelini ö-ven maniler söylenir, çengiler oynatılırdı. Bütün gece eğlenceler devam eder, sabaha karşı ortaya getirilen gelinin avuçlarına, parmak uçlarına ve ayak başparmağına kına yakılırdı. Kızın bütün arkadaşları da kısmetleri açık olsun diye kendi ellerine kına yakarlardı. Kına gecesinde bulunan kadınlar kına tepsisinin içine para koyar, bu para ile de geline hediye alınır veya o gecenin masraflarına katkıda bulunulurdu.

Kına gecesi erkekler için de eğlenceli olurdu. Onlar da ya damat evinde veya gelin evinin selamlığında toplanıp eğlenirlerdi. Damadın bütün yakın arkadaşları bir tarafa, yaşlılar bir tarafa otururlar, eğlenirlerdi.

Eski istanbul'un köy düğünlerinde kına gecesi "kına damı" olarak adlandırılmaktaydı. Bu eğlencelerde saz takımı bulunmaz, sesi ve sözü uygun olan kadın veya kızlar def çalıp, türkü söyleyerek eğlenirlerdi. Bu eğlenceler iki gece sürer, birinci geceye "küçük kına gecesi", ikinci geceye de "büyük kına gecesi" denirdi.

Kız evinin erkek tarafından kına istemesi gelenekti. Gelin evinde hazırlanan hel-valı tepsi düğünün son gecesi damat evine gönderilirdi. Helvalı tepsi, damat tarafındaki bütün misafirlere gezdirilir, herkes helvanın üzerine para yapıştırırdı. Tepsinin üzerine mum dizilir ve istenilen kına konduktan sonra köyde bulunan herkes çalgı ve çengi eşliğinde gelin başka bir köydey-se oraya, aynı köydense evine kınayı götürüp teslim ederlerdi. Kızın yakın arkadaşları hazırladıkları kınayı önce gelinin ellerine, daha sonra da kendi ellerine yakarlardı.



Bibi. Melahat Sabri, "istanbul Düğünleri", HBH, II, S. 23-24 (Mayıs 1993); E. E. Talu-S.Eri-mez, Dünden Hatıralar, îst., ty; Pakalın, Tarih Deyimleri, II, 267-268; Musahibzade, istanbul Yaşayışı, 18-22; "İstanbul'un Anadolu Yakası ve Şile Dolaylarındaki Köylerde Düğün Âdetleri", HAGEM Arşivi, YB 89.0027.

MELTEM CİNGÖZ




Yüklə 8,87 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   858   859   860   861   862   863   864   865   ...   877




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin