University of finance and management in bialystok poland uluslararasi sempozyum V



Yüklə 0,63 Mb.
səhifə7/11
tarix05.09.2018
ölçüsü0,63 Mb.
#77369
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11

Anahtar kelimeler: Küresel kriz, Tarım sektörü, Tarımsal politikalar
TURKISH AGRICULTURAL SECTOR IN THE PROCESS OF THE GLOBAL CRISES

The economic crises which emerged in 2007 in the US housing sector and influenced the whole world has affected both developed and developing countries profoundly. The effects of the crises currently have started to be seen seriously in Turkish economy, which is the 17th biggest economy among the OECD countries. Although the crises which took place in 1994 and in 2001 in Turkey firstly started in financial markets and mostly influenced the financial sector, when the global economic crises started to affect Turkish economy in 2008, it spread to the real sector. The claims that the least affected sector is the agricultural sector seem not only limited to Turkish economy but also true for the whole world economies.

In this study we will try to investigate the transmission channels of crises affecting agricultural sector in developed as well as in developing countries. Another aim of this study is to analyze the negative effects of neoliberal policies on agricultural sectors of developing countries with special attention to Turkey’s agricultural sector after the 2000s. In this context, the change in the agricultural policies and the transfer of resources from agricultural sector to other sectors will be evaluated.
Keywords: Global crises, Agricultural Sector, Agricultural Policies

FİNANSAL KRİZİ ÖNLEMEDE AVRUPA UYUM POLİTİKASININ ROLÜ
Prof. Dr. Cemil ERTUĞRUL

Arş. Gör. Olcay ÇOLAK

Arş. Gör. Erdoğan TEYYARE
2007 yılında Amerika Birleşik Devletleri (ABD) konut piyasasında konut kredilerinde yaşanan şişkinliğin sonucunda ortaya çıkan finans krizi kısa sürede tüm dünyayı etkisi altına almıştır. Söz konusu kriz, Avrupa Birliği’nde (AB) başta likidite krizi olarak İngiltere’de ortaya çıkmış sonra reel kesimi de etkisi altına alarak Birlik geneline ve Euro Bölgesi’ne yansımıştır. Avrupa Komisyonu’nun tahminlerine göre 2009 yılı itibariyle Birlik genelinde ve Euro Bölgesi’nde Gayri Safi Yurtiçi Hasılada (GSYİH) % 4 değerinde bir daralma öngörülmüştür. Bununla birlikte işsizlikte artış, toplam talepte daralma ve mali durumda ciddi bozulmaların da yaşanması beklenmektedir.

Söz konusu iktisadi aktivitelerde daralmanın önlenebilmesi için Komisyon, Aralık 2008’de tüm üye devletlerin de onayı ile Avrupa Ekonomik Canlanma Planı’nı (AECP) yayınlamıştır. Bu planın temel amacı piyasalarda kaybolan güveni tekrar tesis etmek, yatırımları arttırarak reel sektörü ve iş piyasasını canlandırmaktır.

AECP’nin söz konusu amaçlarına ulaşmada en önemli rolü Avrupa Uyum Politikası araçları üstlenecektir. 2007-2013 bütçe döneminde 347 milyar Euro olarak belirlenen Uyum Politikası araçları, Komisyon’un yenilenmiş Lizbon Büyüme ve İş Stratejisi paralelinde işgücü, firma, altyapı-enerji ve araştırma-yenilik alanlarında bölgesel ve yerel düzeyde kamu yatırımlarını arttırmayı hedeflemektedir.
Anahtar Kelimeler: Finansal Kriz, Avrupa Ekonomik Canlanma Planı, Avrupa Uyum Politikası
THE ROLE OF EUROPEAN COHESION POLICY TO PREVENT FINANCIAL CRISIS
The financial crisis which emerged in housing market of The United States of America (USA) in 2007 after the creation of huge bubbles in mortgage credits, affected whole world economics in a short time period. At first, this financial crisis emerged in European Union (EU), as a liquidity crisis which was experienced in England, reflected throughout the Union and Euro Zone by affecting the real sector afterwards. According to the estimates of European Commission, by 2009, Gross Domestic Product (GDP) will be shrunk about 4 % throughout the Union and Euro Zone. Besides this, it is expected that increase in unemployment, contraction in aggregate demand, and serious deteriorations in fiscal position will be experienced as well.

In order to prevent this shrinkage in main economic activities, the Commission launched the European Economic Recovery Plan (EERP) by the submission of all member states in December 2008. The main objective of this plan is to restore the confidence in the markets, recover the real sector and labor market by increasing the investment expenditures.



In reaching those objectives of EERP, instruments of European Cohesion Policy will undertake the most important role. Instruments of Cohesion Policy which was determined as 347 billion Euros in the budgetary period of 2007-2013, is targeting to increase public investments at regional and local level according to the Commission’s renewed Lisbon Growth and Jobs Strategy, on the areas of labor force, business, infrastructure-energy and research-innovation.
Keywords: Financial Crisis, European Economic Recovery Plan, European Cohesion Policy

DIŞSALLIKLARIN EKONOMİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ VE İÇSELLEŞTİRİLMESİNE İLİŞKİN TEORİK YAKLAŞIMLAR-ÇÖZÜM ÖNERİLERİ: YATAĞAN TERMİK SANTRALİ ANALİZİ
Doç. Dr. Cüneyt Yenal KESBİÇ

Doç. Dr. Ercan BALDEMİR

Arş. Gör. Mustafa İNCİ
Gerçek veya tüzel kişilerin üretim veya tüketiminden diğer kişi veya kuruluşların fayda ve maliyetlerinin olumlu veya olumsuz etkilenmesine dışsallık adı verilir. Herhangi bir üretim ya da tüketim faaliyeti sonucunda ortaya çıkan olumsuz etkilerin diğer birimleri etkilemesi durumunda dışsal maliyetlerden söz edilebilir. Negatif bir dışsallık olan ekolojik kirlilik dışsal maliyetlere yol açmaktadır. Muğla yöresinde görülen ekolojik kirlilik unsurlarının başlıcası hava kirliliğidir. Ege Bölgesi’nin elektrik ihtiyacının önemli bir kısmını karşılayan Yatağan Termik Santrali’nin 1982’de devreye girmesinden itibaren yarattığı emisyonların çevre ve halk sağlığı üzerinde etkileri kamuoyunun sürekli tepkisini çekmiştir. Çalışmanın amacı, yöredeki başlıca negatif dışsallık unsuru olan Yatağan Termik Santrali’nin yöre açısından gerçek katma değerini belirlemektir. Bu amaçla negatif dışsallıklara bağlı olarak santralin yörede neden olduğu dışsal maliyetler ele alınacaktır. Söz konusu dışsal maliyetler; yöredeki gayrimenkul fiyatlarının düşüklüğü, tarımsal alanlardaki verimlilik düşüşü, su kaynaklarında görülen kirlilik ve yöre halkının sağlık problemleri şeklindeki örtük maliyetler olarak belirlenmiştir. Ayrıca yaratılan negatif dışsallıkların içselleştirilmesine ilişkin olarak literatürdeki ekonomik yaklaşımlar piyasa ekonomisi ve kamu ekonomisi çözümleri kapsamında incelenerek, dışsallıkların içselleştirilmesi konusunda çözüm önerileri getirilecektir.
Anahtar Kelimeler: Dışsallık, Dışsal Maliyetler, Piyasa Ekonomisi Çözümleri, Kamu Ekonomisi Çözümleri.
IMPACTS OF EXTERNALITIES ON ECONOMY AND THORICAL APPROACHES TO INTERNALIZING THE EXTERNALITIES – SOLUTIONS: YATAGAN TERMAL POWER PLANT
Real or judicial person’s production or consumption decisions affect other individual or establishments utility or costs positively or negatively called as externalities. When negative impacts resulting from any production or consumption decisions affected other decision units, external costs were mentioned. Ecological pollution which is negative externality may cause external costs. The main components of ecological pollution which have been seen in Muğla district was air pollution. When Yatağan Power Plant which provides important part of electricity demand of Ege region was put into use beginnig from 1983, public opinion always make a response for emissions effects on environment and public health. The aim of this paper is to determine the real added value of Yatağan Thermal Power Plant which was the main nagative externality component in the region. For this purpose, depending on negative externalities, external costs which was caused by thermal power plant examines. These external costs determines as sag in price of real estate in region, fall in fertility of agricultural lands, the pollution of water resources and health problems of community in region. Furthermore, relating to internalizing the negative externalities which were created by power plant, economic approaches in literature are analyzing within market economy solutions and public economy solutions and introduce resolution advisories about internalizing externalities.
Keywords: Externality, External Costs, Market Economy Solutions, Public Economy Solutions.

KÜRESEL KRİZİN DOĞRUDAN YABANCI SERMAYE YATIRIMLARI ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
Arş. Gör. Evren İPEK

Arş. Gör. Mine BİNİŞ


Küreselleşmenin etkisiyle son yıllarda ülkelere gelen yabancı sermayede artış gözlenmektedir. Ülkelerinin kalkınmasında yabancı sermayenin önemini anlayan ülkeler, özellikle doğrudan yabancı sermayeyi, ülkelerine çekebilmek amacıyla çeşitli teşvikler uygulamakta ve buna yönelik özel birimler oluşturmaktadırlar. Gelişmiş ekonomiler sermaye ihraç ederken aynı zamanda doğrudan yabancı sermaye yatırımlarını en çok cezbeden ülkeler olmuşlardır. Dünyadaki doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının yüzde 70’i gelişmiş ekonomilere gitmektedir. Son on yılda, özellikle Çin, Hong Kong, Singapur, Meksika, Brezilya gibi gelişme yolundaki ülkelere gelen doğrudan yabancı sermaye yatırımlarında da önemli artışlar gözlenmiştir. Türkiye de kalkınma sürecinde çok önemli olan doğrudan yabancı sermaye yatırımlarını çekebilmek amacıyla çeşitli uygulamalar denemektedir. Ancak küresel kriz, dünyada ve Türkiye'de, doğrudan yabancı sermaye yatırımlarını olumsuz etkilemiştir. 2007 yılında Türkiye’ye net 22 milyar dolarlık doğrudan yatırım yapılırken, bu rakam yaşanılan krizin de etkisiyle 18.1 milyar dolara gerilemiştir. Türkiye’de kriz sonrasında doğrudan yabancı yatırımların yeniden artacağı öngörülmekle birlikte küresel ölçekte doğrudan yabancı yatırımların tekrar eski düzeyini yakalaması için, krizin yarattığı ekonomik fırsatların değerlendirilmesi ve ilave tedbirler alınıp güven ortamının yeniden inşa edilmesi gerekmektedir. Yapılan bu çalışmada da küresel mali krizin Türkiye’deki doğrudan yabancı sermaye yatırımları üzerindeki olumsuz etkileri ve bu olumsuz etkilerin giderilmesine yönelik olarak alınan önlemler analiz edilecektir.
Anahtar Kelimeler: Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları, Küresel Kriz
THE EFFECTS OF GLOBAL CRISIS ON FOREIGN DIRECT INVESTMENT
ABSTRACT

In recent years, foreign direct investment to countries has increased under the influence of globalization. The countries that understand the importance of foreign capital in their development, implement various incentives and constitute special units in order to attract especially foreign direct investment to their countries. Developped economies have been the most attractive countries for foreign direct investment, while at the same time exporting capital. 70 percent of total foreign direct investment in the world goes to developped economies. In the last decade, it has been observed that there are considerable incereases in the foreign direct investment to the developping countries particularly such as China, Hong Kong, Singapore, Mexico and Brazil. Turkey also tries a variety of implementations in order to attract foreign direct investment that is crucial in its developping process. Nevertheless, global crisis has affected the foreign direct investment negatively both in Turkey and in the world. While the foreign direct investment volume to Turkey is 22 billion dollars in 2007, this number declined to 18.1 billion dollars after the impacts of the crisis. Although it is predicted that the foreign direct investment in Turkey will increase after the global crisis, for the return of foreign investment to its old level, it is necessary to evaluate the opportunities that are created by the crisis and to reconstruct the confidence by additional precautions. In this context, the negative effects of global financial crisis on the foreign direct investment in Turkey and the precautions related to eliminate these negative effects will be analysed in this paper.


Key Words: Foreign Direct Investment, Global Crisis

KÜRESEL KRİZ ÖNCESİ VE SONRASINDA TARIM KESİMİNE BAKIŞ
Yrd. Doç. Dr. Mehmet Emin ERÇAKAR
Tarım sektörü, insanların temel gıda maddelerini sağlamasının yanında iktisadi kalkınmada da öncü sektör olarak kabul edilebilir. Tarım, iktisadi kalkınmada ele alınan üçlü sektör ayrımında oransal değişikliklerle de ifade edildiği gibi, hemen-hemen tüm ekonomilerde temel gıda maddelerinin teminini sağlaması sebebiyle birincil faaliyet sahası olarak kabul edilmektedir. Tarım toplumundan sanayi toplumuna geçişte hem üretim, hem de istihdam olarak insanların uğraşıları noktasındaki bağımlılıkları bu durumun diğer bir ifadesidir.

Uluslararası karşılaştırmalar yapıldığında Türk Tarımı potansiyel olarak mukayeseli üstünlüğe sahiptir. Ancak, Türkiye’nin tarımda verimlilik ve teknoloji kullanımı açısından yeterli düzeyde gelişmiş olduğunu söylemek güçtür. Tarımsal üretim bakımından Türkiye, kendi kendine yeterli nadir ülkelerden biri olmakla beraber, iç talep fazlası ürünün dış piyasalara arz edilip gerekli gelirin elde edilmesi açısından yetersiz durumdadır.

Türkiye’de tarım sektörünün üretim, istihdam, piyasa ve faktör gibi katkıları dikkate alındığında ekonomide önemli bir ağırlığa sahip olduğu da bir gerçektir. O halde, sektörün ekonomiye katkısının daha fazla arttırılması bakımından mevcut potansiyelin üretime yönelik olarak harekete geçirilmesi konusunda ortaya atılan sorunların tartışılması gerekmektedir.
Anahtar Kelimeler: Tarım kesimi, tarımsal kalkınma, gıda arzı, ekonomik krizler.
A GLANCE TO AGRICULTURAL SECTOR BEFORE AND AFTER GLOBAL CRISIS
Apart from forming the main activity field of people, agriculture is also considered as a leader sector in economic development. Agriculture, as stated in proportional changes within three sector disticntion is also regarded as the primary activity area in almost all economies. In transition from agricultural to industrial society, this is an other expression of this situation for both production and employment from the dependency of people for their work.

When international comparisons are made Turkey has comparative advantages in agricultural potential. However, it is difficult to say that Turkey's agricultural productivity and use of technology is well developed in terms of sufficieny. Turkey, in terms of agricultural production, is one of the rare self-sufficient countries, but for supplying excessive demand of its domestic production to foreign markets to obtain the necessary income it is rather insufficient.

In Turkey, when the production, employment, market and economic factors of agricultural sector are taken into consideration it is also an important factor in economy with its considerable contribution. Thus, the discussion of the issue must be raised as for the sector's contribution to the economy in terms of further increasing production of the existing potential in mobilization.
Key Words: Agricultural sector, agricultural development, food supply, economic crisis.
UZLAŞMADAN AYRILIĞA: KÜRESEL FİNANSAL KRİZ

MAKRO İKTİSADIN KRİZİ (Mİ)?
Öğr. Gör. Metin Özdemir
Dünya ekonomisinde, 2000’li yılların başından itibaren yaşanan ve Great Moderation olarak anılan global fiyat istikrarı ve büyüme sürecinin Ağustos 2007’de önce ABD’de başlayan ve daha sonra tüm dünyayı etkisi altına alan küresel bir finansal kriz ile sonuçlandığı gözlenmiştir. Kriz öncesi yaşanan dönemin belirgin bir özelliği olarak, iktisatçıların teorik-akademik çerçeve ve modelleriyle uygulanan iktisat politikaları arasında sağlanan uyuma vurgu yapılmaktadır. Nitekim; söz konusu dönem, konjonktür dalgalanmalarının açıklanması ve optimal politikaların oluşturulmasında Yeni Klasik İktisat/Reel Konjonktür Teorisi çizgisiyle Yeni Keynesgil İktisat arasında hem metodolojik hem de politika uygulamaları itibariyle Yeni Neo-klasik Sentez-DSGE(Dinamik Stokastik Genel Denge) modelleri çerçevesinde bir uzlaşmayı/yakınlaşmayı simgelemektedir. Bununla birlikte, krizin ardından yapılan ve önceleri iktisatçıların krizi öngörememelerini doğal bir konjonktür tahmin hatasına bağlayan tartışmalar, krizin etkileri ağırlaştıkça Yeni Neo-klasik Sentez-DSGE modellerinin ve buna bağlı olarak iktisatçılar arasında varılan uzlaşmanın sorgulandığı bir içeriğe bürünmüştür. Öyle ki, ekonominin işleyişini açıklamak için üzerinde çalışılacak temel model konusunda anlaşan iktisatçıların, kriz sonrasında uygulanan politikaların ve alınan önlemlerin içeriği/bileşimi açısından farklılaştığı gözlenmiştir. Bu bağlamda çalışma, Yeni Neo-klasik Sentez-DSGE modelleri etrafında varılan uzlaşmanın, krizin ardından hangi düzeyde bir ayrışmayı içerdiğini, krize yönelik politika uygulamaları itibariyle tartışmakta ve mevcut krizin aynı zamanda makro iktisadın da bir krizi olup olmadığını ele almaktadır.

Anahtar Kelimeler: Global Finansal Kriz, Makroiktisat, Yeni Neo-klasik Sentez, DSGE Modelleri, Para ve Maliye Politikası
FROM CONVERGENCE TO DIVERGENCE: IS CURRENT CRISIS,

CRISIS FOR MACROECONOMICS?

Since the beginning of 2000’s, there has been a global disinflation and growth period in the world economy which is known as the “Great Moderation”.It is widely accepted view that this period is ended with the current financial crisis which is first started in USA at August 2007.Central bankers and economists are frequently highlighted the accordance between their theoretical framework and models with the policies being implemented as an outstanding feature before the crisis era. As a matter of fact, the so-called Great Moderation period has reflected the methodological and policy convergence( or consensus) between New Classical/Real Business Cycle theory and New Keynesian Economics regarding the analyse of business cycles and the design of optimal policies around the New Neoclassical Synthesis-Dynamic Stochastic General Equilibrium (DSGE) models. However, as the current financial crisis continues and seemingly deepens, there are some contentions that the crisis in 2007–08 have shown that the policy model based on New Neoclassical Synthesis-DSGE models and the convergence in macroeconomics is broken.Moreover, despite a consensus about what constitutes a core of macroeconomic model, macroeconomists are differentiated in consideration of the nature of policies which is implemented for crisis prevention.The aim of this paper is to argue the extent to which such a convergence among macroeconomists is to seem a divergence especially regarding policies which is implemented after crisis and whether the current financial crisis is to mean a crisis for macroeconomics.



Keywords: Global Financial Crisis, Macroeconomics, New Neoclassical Synthesis, DSGE Models, Monetary and Fiscal Policy

KRİZ SONRASINDA PARA POLİTİKASINA YENİ YAKLAŞIM ÖNERİSİ:

ESNEK ENFLASYON HEDEFLEMESİ
Yrd. Doç. Dr. Serkan ÇİÇEK

Yrd. Doç.Dr. Sinan ALÇIN

Küresel finansal kriz, dünyada olduğu gibi Türkiye’de de para politikasına yönelik sorgulamaların ve soruların artmasına neden olmuştur. Bu sorular genelde iki ana grupta toplanmaktadır. Birinci gruptaki sorular mevcut politika yapısı üzerineyken ikincisi kriz sürecinde ve sonrasında para politikasının nasıl yönetilmesi gerektiği üzerinedir. Bu bağlamda bu çalışmada iki soru tartışılmaya çalışılacaktır: (1) Türkiye’de uygulanan para politikasının, yaşanan kriz sürecinin ortaya çıkmasında veya krizin etkilerinin derinliği üzerinde etkisi var mıdır? (2) Kriz döneminde, özellikle sonrasında, para politikası yönetiminde değişikliğe ihtiyaç var mıdır?

Çalışmada yukarıdaki soruların cevabının verilebilmesi için ilk etapta Türkiye’de uygulanan para politikası stratejisinin uygulama çerçevesi incelenmiştir. Sonrasında küresel finansal kriz sürecinin ortaya çıkmasına neden olan faktörler arasında para politikasının yer alıp almadığını konusu tartışılmıştır. Daha sonra aynı analiz Türkiye açısından ele alınmıştır. Yapılan analiz sonucunda krizin ortaya çıkış sürecinde enflasyon hedeflemesi stratejisinin rolü olmadığı, ancak krizinin etkilerinin derinliği üzerinde son derece etkili olduğu tespit edilmiştir. Bu derinliğin azaltılması için özellikle kriz sonrası süreçte para politikasın yönetiminde bir değişikliğin olması gerektiği sonucuna ulaşılmış, esnek enflasyon hedeflemesi stratejisinin benimsenmesinin daha uygun olabileceği önerilmiştir.

Anahtar Kelimeler: Para Politikası, Esnek Enflasyon Hedeflemesi, Taylor Kuralı, Phillips Eğrisi
A PROPOSAL OF NEW APPROACH TO MONETARY POLICY AFTER THE CRISIS: FLEXIBLE INFLATION TARGETING
Global financial crisis has led to an increase in inquiries and questions about the monetary policies in Turkey as in the world. These questions are usually collected in two main groups. While the first group of the questions is on the currency policy structure, the second group of the questions is on the how monetary policy should be managed during and after the crisis. In this context, this study will attempt to discuss two questions: (1) Does the monetary policy implemented in Turkey have an effect on emerging or the depth of financial crisis? (2) Are there any need to change in monetary policy implementation in this crisis period, especially after the crisis?

In the first stage, in order to answer the questions above, the framework of the current monetary policy strategy of Turkey has examined. After that whether the monetary policy take place between the factors that led to global financial crisis is discussed. Then the same analysis made for Turkey. As a result of the analysis, in the period of the emergence of the crisis, it is determined that there is no role of inflation targeting strategy but the inflation targeting strategy has an effect on the depth of the impact of the crisis. It is concluded that, in order to reduce the depth of the crisis, there is a need to a change in implementation of the monetary policy, so the adoption of the flexible inflation targeting strategy would be more appropriate.



Key Words: Monetary Policy, Flexible Inflation Targeting, Taylor Rule, Phillips Curve
2008 YILI KÜRESEL EKONOMİ KRİZİNİN TÜRK REEL EKONOMİSİ ÜZERİNE ETKİLERİ VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Dıoç. Dr. Süreyya Yıldırım
Bu bildirinin amacı, ABD ‘de mortgage krizi olarak ortaya çıkan ve 2008 yılında yaygınlaşan küresel ekonomik krizin Türk reel ekonomi kesimi üzerine etkilerini incelemek ve çözüm yollarını göstermektir. Bu çalışmada, ekonomik krizle ilgili olarak yerli ve yabancı kaynaklar taranmış, fakat yerli kaynaklardan daha çok yararlanılmıştır. Kriz finansal sektörde çıkmakla birlikte orada kalmamış reel sektörlere de hızla yayılmıştır. Bu bağlamda dünyada olduğu gibi ülkemizde de üretim azalmış, işsizlik artmış, yatırımlar yavaşlamış ve dış ticaret hacminde düşüşler görülmüştür. Bu makro ekonomik değişkenlerde meydana gelen olumsuz değişmeler, ekonomik krizin reel kesime yansıdığını açık bir şekilde göstermektedir. Krizin önlenmesi için kısa vadeli ekonomik tedbirlerin yanında, makro ekonomik yapının krize dayanıklı hale getirilmesini sağlayan uzun vadeli tedbirler de alınmalıdır. Örneğin, ekonomik büyüme, sıcak para ve ithalata dayalı değil, üretime dayandırılmalı, sermaye de finansal sektörlerden üretim sektörüne kaydırılmalıdır. İleri teknoloji ile birlikte ara ve yatırım malları ülkede üretilmelidir.
Anahtar Kelimeler : Ekonomik kriz, Reel ekonomi, Finansal Sektör.
THE EFFECTS OF GLOBAL ECONOMIC CRISIS ON TURKEY REAL ECONOMY AND SUGGESTIONS ON ITS SOLUTION
The aim of this study, is to analyze the effects of global economic crisis which broke out under the name of mortgage and spreaded in the year 2008 on Turkey real economy and to show the ways of its solution. In this study, as regards to the economic crisis both domestic and foreign resources were searched; However, we mostly made use of domestic resources. This crisis broke out in financial sector and later on it spreaded in real sector rapidly. In this context, both in the world and in our country, the production decreased, unemployment increased. Investments slowed down and there have been decreasing in total foreign trade . It shows that the negative changes in macro economic variables, effected the real sector clearly. To prevent the crisis, besides short term precautions we should also have long term precautions that enables macro economic structure strong. For instance, not only depending on economic growth, hot money and import but it should depend on production. Capital should move from financial sectors to the production sector with modern technology intermedia goods and investment goods should produced within the country.
Yüklə 0,63 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin